Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/766 E. 2022/424 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/766 Esas
KARAR NO :2022/424

DAVA:Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ:29/12/2020
KARAR TARİHİ:23/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin, ortağı olduğu davalı şirketin 29/09/2020 tarihli genel kurul toplantısına davet edildiğini ancak davet ekine 2019 yılı yönetim kurulu faaliyet raporu, 2019 bilanço ve kâr-zarar tabloları ile gerekli finansal tabloların eklenmediğini, bu hususun, genel kurulda ifade edildiğini, finansal tabloların görüşülmesinin ve toplantının ertelenmesinin talep edildiğini, taleplerinin hukuka aykırı olarak reddedildiğini, aynı toplantıda, müvekkiline yeterince bilgi verilmediği halde, salt müvekkilini ortaklıktan uzaklaştırmak ve etkisizleştirmek maksadıyla, şirketin finansal durumu müvekkilce tetkik edilmeden, şirket ihtiyaçları gözetilmeden sermaye artışına gidildiğini, halka kapalı şirketlerde sermayenin onda birine sahip pay sahiplerinin finansal tabloların müzakeresinin ertelenmesini isteyebileceğini, azlığın bu hakkını kullanırken talebini genel kurula açık bir şekilde iletmesi gerektiğini, azlığın bu hakkı kullanırken herhangi bir gerekçe göstermesinin zorunlu olmadığını, bu hakkın şirket esas sözleşmesine konulacak bir hükümle kısıtlanamayacağını, azlık pay sahipleri tarafından finansal tablolar hakkında ileri sürülecek itirazların ilk toplantıda yapılmasının ve bunların tutanağa yazılmasının zorunlu olduğunu, azlığın usulüne uygun talebi karşısında genel kurulun erteleme hususunda bir karar almasına gerek bulunmadığını, toplantı başkanının bu hususta takdir hakkı bulunmadığını belirterek, sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı davalı şirketin 29/09/2020 tarihli genel kurul kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı yanca davetname ekine eklenmediği belirtilen belgelerin, davetname ekine eklenmesi gerektiğine ilişkin ve hatta buna işaret eden bir yasal düzenleme bulunmadığını, finansal tablolar, konsolide finansal tablolar, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporları ve yönetim kurulunun kâr dağıtım önerisinin, genel kurulun toplantısından en az on beş gün önce, şirketin merkez ve şubelerinde, pay sahiplerinin incelemesine müvekkili şirket tarafından incelemeye açık tutulmuş olduğunu, davacı yanın söz konusu belgeleri incelemeye dahi gelmediğini, söz konusu kanun hükmünde finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konular, sermayenin onda birine sahip pay sahiplerinin istemi üzerine, genel kurulun bir karar almasına gerek olmaksızın, toplantı başkanının kararıyla bir ay sonraya bırakılacağının hüküm altına alındığını, her ne kadar davacı yanca, erteleme hususunda genel kurulun bir karar alması gerekmediği belirtilmişse de, söz konusu talebin başkan tarafından reddedilebileceğini, esas sözleşmenin değiştirilmesine ilişkin genel kurul kararının ticaret siciline tescil edilmedikçe hüküm doğurmayacağını, bu kapsamda, özel bir esas sözleşme değişikliği niteliğinde olan esas sermaye artırım kararında da, tescilin kurucu nitelikte olduğunu, bu nedenle, söz konusu kararın ticaret siciline tescil edilmemiş olması sebebi ile hükümsüz olduğunun ortada olduğunu, kaldı ki, dava konusu somut olayda da tescilin özellikle yaptırılmadığını, öngörülen hususlara dair detaylı çalışmaların tamamlanarak yapılacak yeni bir genel kurulda şirketin sermaye durumu ve ihtiyaçlarına göre bu konunun ele alınmasının değerlendirilebileceğini, davacının kötü niyetle hareket ettiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, genel kurul kararının iptali talebine ilişkin bulunmaktadır.
Mahkememizce, davalı şirketin ticaret sicil kayıtları, 29/09/2020 tarihli genel kurul toplantı tutanakları, hazirun listesi, 05/11/2021 tarihli genel kurul toplantı tutanağı, hazirun listesi dosyamız arasına alınmış, bilirkişi heyetinden rapor temin edilmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, davacı tarafça, davacı tarafça, davalı şirketin 29/09/2020 tarihli genel kurul kararlarının iptali talebiyle dava açıldığı görülmektedir. Tarafların beyanları ve ticaret sicil gazetesi dikkate alındığında, davalı şirketin 29/09/2020 tarihli genel kurul toplantısının ticaret siciline tescil edilmemiş olduğu sabittir. Ancak, genel kurul toplantısının, ticaret siciline tescil edilmemiş olması, genel kurul kararlarının iptali talebiyle dava açılmasına engel nitelikte bulunmamaktadır. Bu itibarla Mahkememizce, davanın esası yönünden değerlendirme yapılmıştır. Davacı tarafça, 29/09/2020 tarihli genel kurul kararlarının iptali talebiyle dava açılmış ise de, dava tarihi olan 29/12/2020 tarihinden sonra, 05/11/2021 tarihinde davalı şirketin genel kurul toplantısının yapıldığı, 29/09/2022 tarihli genel kurul gündeminde yer alan konularla ilgili olarak görüşme yapıldığı ve yeni kararlar alınmış olduğu, davalı şirketin 05/11/2021 tarihli genel kurul toplantı tutanaklarından anlaşılmıştır. Bu itibarla, her ne kadar davacı tarafça, 29/09/2020 tarihli, genel kurul kararlarının iptali talebiyle dava açılmış ise de, dava açıldıktan sonra 05/11/2021 tarihinde yapılan genel kurul toplantısı ile 29/09/2020 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararlara ilgili olarak yeniden görüşme yapılıp yeni kararlar alınması nedeniyle, eldeki davanın konusuz kaldığı anlaşılmış ve davanın konusuz kalması nedeniyle, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir. Dava tarihi itibariyle, davacı tarafın, dava açmakta haklı olduğu anlaşıldığından, yargılama gideri ve vekâlet ücretinden davalı tarafın sorumluluğuna karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle, davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2- Alınması gerekli 80,70-TL harçtan, peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, davacı tarafça yatırılan 54,40-TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan ve 54,40-TL başvurma harcı, 7,80-TL vekâlet harcı, 3.000,00-TL bilirkişi ücreti, 244,85-TL müzekkere, davetiye ve posta masrafı olmak üzere toplam 3.307,05-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 5.100,00-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- 6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, davacı ve davalı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.23/06/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır