Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/762 E. 2021/728 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/762 Esas
KARAR NO :2021/728

DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/12/2020
KARAR TARİHİ: 20/10/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın davacı tarafa 65.634,87-TL tutarında cari hesap borcunun olduğunu, borcun ödenmediğini, bunun üzerine davalı tarafa …. İcra Müdürlüğünün …E. Sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının borca ve ferilerine itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu bu nedenlerle, itirazın iptali ile takibin devamını, davalı taraf aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı şirkete usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E /
Dava; İİY’ nin 67. maddesi uyarınca açılmış; “İtirazın İptali” davası niteliğindedir.
Dava konusu kapsamında …. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelenmiş; davacı- alacaklı tarafından davalı- borçlu aleyhine 27/02/2020 tarihinde 65.634,87-TL asıl alacağın tahsili talebinde bulunulduğu, davalı- borçlunun ödeme emrini tebliğ aldığı 02/03/2020 tarihine nazaran süresinde 03/02/2020 tarihli dilekçesiyle borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu, davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı yanca dava dilekçesi ekinde alacak takibinin dayanağı olan faturalar sunulmuştur.
Taraf şirketlerin ilişki dönemine ait BA/ BS bildirim formları bağlı bulundukları vergi dairelerinden celbedilmiştir.
Tarafların usulünce bildirdiği tüm delilleri toplanmış, takip/ dava konusu alacak isteminin ticari defterlere yansıyış şeklini tespit noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, defter ibrazı noktasında davalıya uyarılı davetiye tebliğ edilmişse de davalı yanca defter ibrazında bulunulmamıştır. Davacı ticari defterleri incelenmek suretiyle hazırlanan 02/08/2021 tarihli raporda; davacı tarafın 2019-2020 yıllarına ait ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tuttuğu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, HMK 222 (5) maddesinde; “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa ibraz talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” ifadesi yer aldığı, davalı tarafın 25.06.2021 tarihli defter inceleme günü gelmediği, yerinde inceleme talebinde bulunmadığı, bu sebeple davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılamadığı, davacı tarafın davalı tarafa düzenlediği ve takibe konu ettiği cari hesap ekstresine ait 404 adet fatura olduğu, faturaların toplam tutarının KDV dâhil 192.346,55-TL olduğu, işbu faturaların davacı tarafın yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlendiği, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına işlenip işlenmediğinin tespit edilemediği, faturaların açıklama kısmına, mal ve hizmet, miktar, birim fiyatı, ıskanto oranı ve tutarı bilgilerinin yazıldığı, faturaların e-fatura olduğu, teslim eden ile teslim alan kısımlarının olmadığı, imza karşılığında teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, faturalara davalı tarafın itiraz ettiğine dair dosya muhteviyatında herhangi bir ihtarname, evrak yada belgeye rastlanılmadığı, takibe konu olan 2019 yılına ait 404 adet ve KDV hariç 177.036,00-TL tutarlı faturayı tarafların karşılıklı BS-BA formları ile beyan ettiği, taraflar arasında BS-BA Formu yönünden adet ve tutar bakımından herhangi bir farklılığın bulunmadığı, davacı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap ekstresinde 2019 yılı: davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 01.01.2019 tarihli 85.560,01-TL tutarlı devir kayıt işlemi ile başladığı, 11.12.2019 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 70.634,87 TL alacaklı olduğu, 2020 yılı: 23.01.2020 tarihinde “… Havale” açıklamalı ve 5.000,00 TL tutarlı kayıt işlemi ile davacı tarafın davalı taraftan 65.634,87-TL alacaklı olduğu, davalı tarafın inceleme günü gelmediği, yerinde inceleme talebinin olmadığı, dosya muhteviyatına ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, davacı tarafın davalı taraftan takip tarihi itibariyle 65.634,87-TL alacaklı olduğu, davalı tarafın takip tarihinden önce temerrüde düştüğüne/ düşürüldüğüne dair dosya muhteviyatında tevsik edici belge bulunmadığı, davacı tarafın takip tarihinden önce işlemiş faiz talebinin bulunmadığı, davacı tarafın takip tarihinden itibaren asıl alacak üzerinden yıllık %13,75 avans faizi talep edebileceği tespitlerinde bulunulmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekilince rapora karşı beyanlarını içerir dilekçe sunulmuş, davalı yanca beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olmasını düzenleyen 6100 sayılı HMK’nun 222/2- 3. maddesinde; “(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.”, “(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Yapılan yargılama neticesinde ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, davacı yanca davalıya satışı yapılan mal ve hizmetlere istinaden düzenlenen faturalara dayalı cari hesaptaki bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki davalı itirazlarının iptali istemine ilişkin olduğu, usulünce bildirilen tüm delillerin toplandığı, taraf şirketlerin ilişki dönemine ait BA/ BS bildirim formlarının celbedildiği, davacı yanın takip/ dava konusu alacak istemlerine yönelik olarak bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, davalının usulüne uygun yapılan ihtara rağmen defter ibrazında bulunmadığı, davacı ticari defterleri incelenmek suretiyle bilirkişi tarafından raporun tanzim edilerek dosyaya ibraz edildiği, bilirkişi raporunun denetlenmesinden hukuki yönleri ayrık olmak üzere yapılan tespitler ve hesaplamalar bakımından teknik, ayrıntılı ve gerekçeli olduğu anlaşılmıştır. Davacının yukarıda anılan yasal düzenleme kapsamında lehine delil vasfına haiz ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle davalıdan 65.634,87 TL alacaklı olduğunun tespit edilmiş olması, taraf şirketlerin takip dayanağı faturaları karşılıklı ve birbiriyle uyumlu şekilde Vergi Dairelerine bildirmiş olmaları, davalının aksini ispat noktasında defter ibrazında bulunmadığı gibi, borca itiraz dilekçesindeki borçlu bulunmadığı yönündeki itirazlarını ve/ veyahut ödeme yapıldığını ispat noktasında elverişli delil ibrazında da bulunmaması karşısında davacının takip dosyasına yönelik 65.634,87 TL asıl alacak talebinin yerinde olduğu, takibin, asıl alacak üzerinden ve tarafların tacir ve işin de ticari iş olması nedeniyle asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmesi suretiyle devamı gerektiği, alacağın likit ve itirazın haksız olması karşısında icra inkar tazminatı istem koşullarının da oluştuğu sonuç ve vicdani kanaatine varılmış, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının İPTALİNE, takibin talep talepnamesinde belirtildiği üzere 65.634,87 TL asıl alacak üzerinden ve bu alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmesi suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA,
2-Hükmolunan alacağın %20’si nispetinde (13.126,97 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Hükmolunan alacağın %20’si oranında (344,15 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 4.483,52-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.120,88-TL’nin mahsubu ile bakiye 3.362,64-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin olarak yatırdığı 1.120,88-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
5-Davacının yaptığı ilk masraf 62,20-TL, bilirkişi ücreti 900,00-TL ve posta masrafı 129,00-TL olmak üzere toplam 1.091,20-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.332,42-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekili yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, HMK 341 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/10/2021

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .