Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/705 E. 2022/728 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/705 Esas
KARAR NO :2022/728

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:08/12/2020
KARAR TARİHİ:15/11/2022

MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:09/12/2020
KARAR TARİHİ:15/11/2022

MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:08/12/2020
KARAR TARİHİ:15/11/2022

MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:09/12/2020
KARAR TARİHİ:15/11/2022

MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:09/12/2020
KARAR TARİHİ:15/11/2022

MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:09/12/2020
KARAR TARİHİ :15/11/2022

ASIL DAVADA;
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile sigortalı …A.Ş. Arasında düzenlenmiş olan … Sayılı Ticari Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalıya ait İstanbul sınırlarında yer alan boru hatları, servis kutuları ve sair bütün yer altı ve yer üstü varlıklarına verilen hasarlar ve bu hasarlar neticesinde doğan zararlar teminat altına alındığını, davaya konu hasar 20/05/2018 tarihinde İstanbul ili Üsküdar ilçesinde gerçekleştiğini, davalılar tarafından 20/05/2018 tarihinde gerçekleştirilen kanal yenileme çalışması sırasında … Mahallesi … … Sokak No:3 …/… adresinde sigortalıya ait boru hattına zarar verildiğini, gerçekleşen hasar neticesinde, Ticari Paket Sigortası kapsamında sigortalı olan boru hattı için müvekkili şirket, 19/12/2018 tarihinde sigortalısına hasar tazminatı ödediğini, davalı … İdaresi’nin sorumluluğu kusursuz sorumluluk esasına dayanmakta olduğunu, söz konusu sorumluluk, kusur sorumluluğu değil yapı malikinin kusursuz sorumluluğu olduğunu, bu sorumluluk rejiminde, yapı maliki illiyet bağının kesildiğini ispat edemediği takdirde; zararın tamamından kusuruna bakılmaksızın sorumlu tutulacağını, huzurdaki davada ispat yükü de bu sebeple davalılarda olduğunu, söz konusu eylem neticesinde meydana gelen zararı davalı …, kusursuz sorumluluk esaslarına göre tazmin etmekle yükümlü olduğunu, bununla birlikte Yargıtay içtihatlarında işverenin kusursuz sorumluluğu belirlenirken, işverenin kullandığı işçinin dahi kusurlu olması aranmadığını, zararın doğuran olayın nedensellik bağı çerçevesinde işçinin eylemlerinden ötürü ileri gelmesi yeterli olduğunu, davacıya sigortalı aracın davalıların çalıştığı ve sahip oldukları işyerine bakım için getirildiği ve burada çıkan yangın sonucu hasarlandığı konusunda taraflar arasında çekişme bulunmamakta olduğunu, davalı işyeri sahibi bakımından sorumluluğun belirlenmesine ilişkin olarak, bir kimseyi işinde kullanarak onun emeğinden fayda sağlayan kimsenin, kullanılan adamın işini gördüğü sırada neden olduğu zararlardan da sorumlu tutulması yani elde ettiği nimete karşılık külfete de katlanması gerektiğinin hakkaniyete uygun olduğu kabul edilmekte olduğunu, tüm bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde sigortalıya ait boru hattında meydana gelen zarardan … İdaresi ile … … A.Ş’ nin müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu açık olduğunu, söz konusu tazminatın anılan halefiyet ilkesi uyarınca davalıdan rücuen tahsili amacıyla, …. İcra Müdürlüğünün 2019/… E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve fakat borçluların borca ve yetkiye itirazı üzerine takip durduğunu, borçluların itirazı üzerine arabuluculuk süreci gerçekleştirildiğini ve anlaşamama tutanağı tutulduğunu, söz konusu itirazın iptal edilerek takibe devam edilebilmesi için de, huzurdaki itirazın iptali davasının açılması gerektiğini, davalılar tarafından, dava konusu icra takibine karşı, yetkili icra müdürlüğünün İstanbul Anadolu icra müdürlüğü olduğu gerekçesi ile yetki itirazında bulunulduğunu, …. İcra Müdürlüğünün 2019/… E. sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılmış haksız ve hukuka aykırı borca ve yetkiye itirazın iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı … Genel Müdürlüğü Vekili Av. … cevap dilekçesinde özetle; Görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, husumet itirazında bulunduklarını, zira söz konusu adreste idaremiz personelinin herhangi bir çalışması olmadığını, davanın idaremize yöneltilmesi kanuna karşı hile niteliğinde olduğunu, davacı eğer adreste bir çalışma var ise bu çalışmanın idareleri tarafından yapılmadığını bilmekte olduğunu, idaremizin dava dosyasına sunulan cevabına göre, dava dışı yüklenici firma tarafından çalışma yapılmış olsa bile davacıya ait tesislere zarar verilmiş olup olmadığı, kim tarafından zarar verildiği hususu bilinmemekte olduğunu, söz konusu yerde hasara neyin neden olduğu hususunun tetkik edilmesi gerekli olduğunu, kabul etmemekle birlikte velev ki hasar, müvekkili idarenin müteahhitliğini yapan firmaların eyleminden kaynaklanmış olsa bile, davanın idaremiz açısından husumet yokluğundan reddi gerektiğini, zira, eser sözleşmesi uyarınca idarenin üçüncü kişilere verilen hasardan sorumluluğu bulunmamakta olduğunu, davacı işbu davayı, davacının tesislerine zarar verildiği iddiasına dayandırmakta ve husumeti idaremiz …’ye yöneltmekte olduğunu, oysa İdaremizin personelleri tarafından söz konusu yerde herhangi bir çalışma yapılmadığı anlaşıldığını, bir başka deyişle eğer gerçekten bir hasar söz konusu ise öncelikle söz konusu hasarın kimin tarafından meydana getirildiğinin araştırılması gerekli olduğunu, müvekkili idare ilgili birimi Asya Abone İşleri Dairesi Başkanlığının dava ile ilgili cevabi yazısında; “ … … Mh. … … Sok. No:3” adresinde …-… İş ortaklığı taahhüdünde “K-… PROJE KODLU 2017 YILI … BÖLGESİ ABONE İŞLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI İÇME SUYU VE ATIKSU YAPIM, BAKIM VE ONARIM İŞİ 2” kapsamında kanal yenileme çalışması yapıldığını bildirdiğini, dava konusu hasarın meydana gelmesinde davacının karşılıklı kusur durumunun da araştırılması gerektiği kanaatinde olduğunu, yani davacıya ait altyapı tesislerinin, projesine ve yapı tekniğine uygun bir biçimde döşenip döşenmediği araştırılarak, gerekirse projelerinin de getirtilerek yerinde kazı yapılmak suretiyle incelenmesi gerekmekte olduğunu, ancak bu husus açıklığa kavuştuktan sonra hakkaniyete uygun bir sonuca varabilmek mümkün olacağını, işbu davanın husumetten reddine, esastan inceleye gidilmesi halinde, yersiz ve mesnetsiz davanın esastan reddine, Mahkeme giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … A.Ş Vekili Av. … cevap dilekçesinde özetle; Görev ve yetki itirazımız bulunmakta olduğunu, dava haksız fiile dayandığı için iddia edilen hasar/olay tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğini, bu sebeple zamanaşımı itirazının da bulunmakta olduğunu, dava konu hasara ilişkin herhangi bir tutanak yada belge tarafına sunulmadığını, hasar tutarının kapsamı ve içeriği açıkça talep edilmediğini, bu sebeple hasarın meydana geldiği yerde müvekkilinin çalışma yapıp yapmadığı, yaptı ise sorumluluğunun bulunup bulunmadığı araştırılması gerektiğini, müvekkili İskiden aldığı ihale kapsamında iskinin iş emirleriş doğrultusunda altyapı ve içme suyu onarım bakım işlerini yapmakta olduğunu, tüm emir ve talimatlar … tarafından verilmekte olduğunu, bu tür hasarlar meydana geldiğinde … tarafından müvekkili hakedişinden kesintiler yapılmakta olduğunu, bu sebeple iskiden hasara ilişkin bir kesinti yapılıp yapılmadığı sorulması gerektiğini, davacı sigorta şirketi aynı zamanda, iddia edilen hasarın meydana geldiği alandaki işleri kapsamında All-risk sigortası kapsamında müvekkilinin sigortacısı olduğunu, … kapsamında 3.şahıs mali mesuliyet klozu bulunduğundan davacı ile müvekkilinin sigorta şirketi aynı olduğundan öncelikle var ise bir hasar sigorta kapsamında karşılanmasını, sigorta şirketi davacı olduğu için bu durumda takas/mahsup talebinin olduğunu aksi takdirde alacaklı ve borçlunun birleşmesi neticesinde davanın reddini talep ettiklerini, tüm bunların dışında istenilen hasar bedelinin hukuka uygun olmaması, hesap hatası içermesi, miktar vs. konularda hatalı düzenlenmesi neticesinde davanın kabulü mümkün olmadığını, hasar kalemleri ve açıklamaları yapılmadığını, hasar hesabı hatalı hesaplandığını, müvekkilinin hasara sebebiyet verip vermediği davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, müvekkili 30.10.2017 tarihli ve … poliçe nolu allrisk sigorta poliçesi ile 2017 Yılı … Sube Müdürlügümesulıyet Sahası Içerısınde Atıksuve Içmesuyuhatlarında Yapım , Bakım Ve Onarım İşi kapsamında davacı sigorta şirketinin sigortalı olduğunu, öncelik görev ve yetki itirazımız bakımından görevsizlik yetkisizlik verilmesini, Davacının aynı zamanda sigortacımız olması nedeniyle takas/mahsup talebimizin kabulü yada davanın usulden reddine, zamanaşımı itirazımız ve esasa ilişkin itirazlarımız gereği keşif ve kusur-hesap raporları ile birlikte davanın tümüyle müvekkil açısından reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı ile sigortalı …A.Ş. Arasında düzenlenmiş olan … Sayılı Ticari Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalıya ait İstanbul sınırlarında yer alan boru hatları, servis kutuları ve sair bütün yer altı ve yer üstü varlıklarına verilen hasarlar ve bu hasarlar neticesinde doğan zararlar teminat altına alındığı, davaya konu hasar 04/04/2018 tarihinde İstanbul ili Üsküdar ilçesinde gerçekleşmiş olduğunu, Davalılar tarafından 04/04/2018 tarihinde gerçekleştirilen kanal yenileme çalışması sırasında … Mah. … … Cd. No:65 …/… adresinde sigortalıya ait boru hattına zarar verildiği, gerçekleşen hasar neticesinde, Ticari Paket Sigortası kapsamında sigortalı olan boru hattı için müvekkil şirket, 27/09/2018 tarihinde sigortalısına hasar tazminatı ödediği, ticari Paket Sigorta Poliçesi kapsamında yapılan bu ödeme ile davacı şirket T.T.K’nın 1472. Maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğu, halefiyet hükmü uyarınca; müvekkil sigorta şirketi, Ticari Paket Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalısına yapmış olduğu tazminat ödemesi ile hukuken sigortalısının yerine geçmiş ve sigortalısının sahip olduğu tüm hak ve yetkilere sahip olduğu, … İdaresi eser sözleşmesi kapsamında iş sahibi olarak ve diğer davalı … … A.Ş yüklenici olarak yapım işini üstlendiği kanal yapım çalışması sırasında sigortalı ait doğalgaz borusuna zarar vermesi nedeniyle ile söz konusu hasardan 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 61. Maddesi uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davalı … İdaresi’ nin sorumluluğu kusursuz sorumluluk esasına dayandığı, söz konusu sorumluluk, kusur sorumluluğu değil yapı malikinin kusursuz sorumluluğu olduğu, bu sorumluluk rejiminde, yapı maliki illiyet bağının kesildiğini ispat edemediği takdirde; zararın tamamından kusuruna bakılmaksızın sorumlu tutulacağı, huzurdaki davada ispat yükü de bu sebeple davalılarda olduğu, 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 69. Maddesi uyarınca; Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlü olduğu bu nedenle davalı şirketin sorumluluğu bulunduğu, bu sebeplerle kusur ve hasar tutarına ilişkin fazlaya ilişkin tüm talep hakları saklı kalmak kaydıyla, …. İcra Müdürlüğünün 2019/24649 E. sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılmış haksız ve hukuka aykırı borca ve yetkiye itirazın iptali ile takibin devamına, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı … Genel Müdürlüğü Vekili Av. … cevap dilekçesinde özetle, Görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, husumet itirazında bulunduklarını, zira söz konusu adreste idaremiz personelinin herhangi bir çalışması olmadığını, davanın idaremize yöneltilmesi kanuna karşı hile niteliğinde olduğunu, davacı eğer adreste bir çalışma var ise bu çalışmanın idareleri tarafından yapılmadığını bilmekte olduğunu, idaremizin dava dosyasına sunulan cevabına göre, dava dışı yüklenici firma tarafından çalışma yapılmış olsa bile davacıya ait tesislere zarar verilmiş olup olmadığı, kim tarafından zarar verildiği hususu bilinmemekte olduğunu, söz konusu yerde hasara neyin neden olduğu hususunun tetkik edilmesi gerekli olduğunu, kabul etmemekle birlikte velev ki hasar, müvekkili idarenin müteahhitliğini yapan firmaların eyleminden kaynaklanmış olsa bile, davanın idaremiz açısından husumet yokluğundan reddi gerektiğini, zira, eser sözleşmesi uyarınca idarenin üçüncü kişilere verilen hasardan sorumluluğu bulunmamakta olduğunu, davacı işbu davayı, davacının tesislerine zarar verildiği iddiasına dayandırmakta ve husumeti idaremiz …’ye yöneltmekte olduğunu, oysa İdaremizin personelleri tarafından söz konusu yerde herhangi bir çalışma yapılmadığı anlaşıldığını, bir başka deyişle eğer gerçekten bir hasar söz konusu ise öncelikle söz konusu hasarın kimin tarafından meydana getirildiğinin araştırılması gerekli olduğunu, dava konusu hasarın meydana gelmesinde davacının karşılıklı kusur durumunun da araştırılması gerektiği kanaatinde olduğunu, yani davacıya ait altyapı tesislerinin, projesine ve yapı tekniğine uygun bir biçimde döşenip döşenmediği araştırılarak, gerekirse projelerinin de getirtilerek yerinde kazı yapılmak suretiyle incelenmesi gerekmekte olduğunu, ancak bu husus açıklığa kavuştuktan sonra hakkaniyete uygun bir sonuca varabilmek mümkün olacağını, işbu davanın husumetten reddine, esastan inceleye gidilmesi halinde, yersiz ve mesnetsiz davanın esastan reddine, davacının faiz, icra inkar tazminatı ve sair tüm istemlerinin reddine, rededilen kısım üzerinden %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masraflarının ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … A.Ş vekili Av. … cevap dilekçesinde özetle, Görev ve yetki itirazımız bulunmakta olduğunu, dava haksız fiile dayandığı için iddia edilen hasar/olay tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğini, bu sebeple zamanaşımı itirazının da bulunmakta olduğunu, dava konu hasara ilişkin herhangi bir tutanak yada belge tarafına sunulmadığını, hasar tutarının kapsamı ve içeriği açıkça talep edilmediğini, bu sebeple hasarın meydana geldiği yerde müvekkilinin çalışma yapıp yapmadığı, yaptı ise sorumluluğunun bulunup bulunmadığı araştırılması gerektiğini, müvekkili İskiden aldığı ihale kapsamında iskinin iş emirleriş doğrultusunda altyapı ve içme suyu onarım bakım işlerini yapmakta olduğunu, tüm emir ve talimatlar … tarafından verilmekte olduğunu, bu tür hasarlar meydana geldiğinde … tarafından müvekkili hakedişinden kesintiler yapılmakta olduğunu, bu sebeple iskiden hasara ilişkin bir kesinti yapılıp yapılmadığı sorulması gerektiğini, davacı sigorta şirketi aynı zamanda, iddia edilen hasarın meydana geldiği alandaki işleri kapsamında All-risk sigortası kapsamında müvekkilinin sigortacısı olduğunu, Allrisk kapsamında 3.şahıs mali mesuliyet klozu bulunduğundan davacı ile müvekkilinin sigorta şirketi aynı olduğundan öncelikle var ise bir hasar sigorta kapsamında karşılanmasını, sigorta şirketi davacı olduğu için bu durumda takas/mahsup talebinin olduğunu aksi takdirde alacaklı ve borçlunun birleşmesi neticesinde davanın reddini talep ettiklerini, tüm bunların dışında istenilen hasar bedelinin hukuka uygun olmaması, hesap hatası içermesi, miktar vs. konularda hatalı düzenlenmesi neticesinde davanın kabulü mümkün olmadığını, hasar kalemleri ve açıklamaları yapılmadığını, hasar hesabı hatalı hesaplandığını, müvekkilinin hasara sebebiyet verip vermediği davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, müvekkili 30.10.2017 tarihli ve 6101700002669 poliçe nolu allrisk sigorta poliçesi ile 2017 Yılı Kadıköy Sube Müdürlügümesulıyet Sahası Içerısınde Atıksuve Içmesuyuhatlarında Yapım , Bakım Ve Onarım İşi kapsamında davacı sigorta şirketinin sigortalı olduğunu, öncelik görev ve yetki itirazımız bakımından görevsizlik yetkisizlik verilmesini, Davacının aynı zamanda sigortacımız olması nedeniyle takas/mahsup talebimizin kabulü yada davanın usulden reddine, zamanaşımı itirazımız ve esasa ilişkin itirazlarımız gereği keşif ve kusur-hesap raporları ile birlikte davanın tümüyle müvekkil açısından reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı ile sigortalı …A.Ş. Arasında düzenlenmiş olan … Sayılı Ticari Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalıya ait İstanbul sınırlarında yer alan boru hatları, servis kutuları ve sair bütün yer altı ve yer üstü varlıklarına verilen hasarlar ve bu hasarlar neticesinde doğan zararlar teminat altına alındığı, davaya konu hasar 07/05/2018 tarihinde İstanbul ili Üsküdar ilçesinde gerçekleşmiş olduğunu, Davalılar tarafından 07/05/2018 tarihinde gerçekleştirilen kanal yenileme çalışması sırasında Bulgurlu Mahallesi Pembe Karanfil Sokak No:9 Üsküdar/İstanbul adresinde sigortalıya ait boru hattına zarar verildiği, gerçekleşen hasar neticesinde, Ticari Paket Sigortası kapsamında sigortalı olan boru hattı için müvekkil şirket, 19/12/2018 tarihinde sigortalısına hasar tazminatı ödediği, ticari Paket Sigorta Poliçesi kapsamında yapılan bu ödeme ile davacı şirket T.T.K’nın 1472. Maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğu, halefiyet hükmü uyarınca; müvekkil sigorta şirketi, Ticari Paket Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalısına yapmış olduğu tazminat ödemesi ile hukuken sigortalısının yerine geçmiş ve sigortalısının sahip olduğu tüm hak ve yetkilere sahip olduğu, … İdaresi eser sözleşmesi kapsamında iş sahibi olarak ve diğer davalı … … A.Ş yüklenici olarak yapım işini üstlendiği kanal yapım çalışması sırasında sigortalı …’ a ait doğalgaz borusuna zarar vermesi nedeniyle ile söz konusu hasardan 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 61. Maddesi uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davalı … İdaresi’ nin sorumluluğu kusursuz sorumluluk esasına dayandığı, söz konusu sorumluluk, kusur sorumluluğu değil yapı malikinin kusursuz sorumluluğu olduğu, bu sorumluluk rejiminde, yapı maliki illiyet bağının kesildiğini ispat edemediği takdirde; zararın tamamından kusuruna bakılmaksızın sorumlu tutulacağı, huzurdaki davada ispat yükü de bu sebeple davalılarda olduğu, 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 69. Maddesi uyarınca; Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlü olduğu bu nedenle davalı şirketin sorumluluğu bulunduğu, bu sebeplerle kusur ve hasar tutarına ilişkin fazlaya ilişkin tüm talep hakları saklı kalmak kaydıyla, …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılmış haksız ve hukuka aykırı borca ve yetkiye itirazın iptali ile takibin devamına, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı … Genel Müdürlüğü Vekili Av. … cevap dilekçesinde özetle, Görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, husumet itirazında bulunduklarını, zira söz konusu adreste idaremiz personelinin herhangi bir çalışması olmadığını, davanın idaremize yöneltilmesi kanuna karşı hile niteliğinde olduğunu, davacı eğer adreste bir çalışma var ise bu çalışmanın idareleri tarafından yapılmadığını bilmekte olduğunu, idaremizin dava dosyasına sunulan cevabına göre, dava dışı yüklenici firma tarafından çalışma yapılmış olsa bile davacıya ait tesislere zarar verilmiş olup olmadığı, kim tarafından zarar verildiği hususu bilinmemekte olduğunu, söz konusu yerde hasara neyin neden olduğu hususunun tetkik edilmesi gerekli olduğunu, kabul etmemekle birlikte velev ki hasar, müvekkili idarenin müteahhitliğini yapan firmaların eyleminden kaynaklanmış olsa bile, davanın idaremiz açısından husumet yokluğundan reddi gerektiğini, zira, eser sözleşmesi uyarınca idarenin üçüncü kişilere verilen hasardan sorumluluğu bulunmamakta olduğunu, davacı işbu davayı, davacının tesislerine zarar verildiği iddiasına dayandırmakta ve husumeti idaremiz …’ye yöneltmekte olduğunu, oysa İdaremizin personelleri tarafından söz konusu yerde herhangi bir çalışma yapılmadığı anlaşıldığını, bir başka deyişle eğer gerçekten bir hasar söz konusu ise öncelikle söz konusu hasarın kimin tarafından meydana getirildiğinin araştırılması gerekli olduğunu, dava konusu hasarın meydana gelmesinde davacının karşılıklı kusur durumunun da araştırılması gerektiği kanaatinde olduğunu, yani davacıya ait altyapı tesislerinin, projesine ve yapı tekniğine uygun bir biçimde döşenip döşenmediği araştırılarak, gerekirse projelerinin de getirtilerek yerinde kazı yapılmak suretiyle incelenmesi gerekmekte olduğunu, ancak bu husus açıklığa kavuştuktan sonra hakkaniyete uygun bir sonuca varabilmek mümkün olacağını, işbu davanın husumetten reddine, esastan inceleye gidilmesi halinde, yersiz ve mesnetsiz davanın esastan reddine, davacının faiz, icra inkar tazminatı ve sair tüm istemlerinin reddine, rededilen kısım üzerinden %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masraflarının ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … A.Ş vekili Av. … cevap dilekçesinde özetle, Görev ve yetki itirazımız bulunmakta olduğunu, dava haksız fiile dayandığı için iddia edilen hasar/olay tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğini, bu sebeple zamanaşımı itirazının da bulunmakta olduğunu, dava konu hasara ilişkin herhangi bir tutanak yada belge tarafına sunulmadığını, hasar tutarının kapsamı ve içeriği açıkça talep edilmediğini, bu sebeple hasarın meydana geldiği yerde müvekkilinin çalışma yapıp yapmadığı, yaptı ise sorumluluğunun bulunup bulunmadığı araştırılması gerektiğini, müvekkili İskiden aldığı ihale kapsamında iskinin iş emirleriş doğrultusunda altyapı ve içme suyu onarım bakım işlerini yapmakta olduğunu, tüm emir ve talimatlar … tarafından verilmekte olduğunu, bu tür hasarlar meydana geldiğinde … tarafından müvekkili hakedişinden kesintiler yapılmakta olduğunu, bu sebeple iskiden hasara ilişkin bir kesinti yapılıp yapılmadığı sorulması gerektiğini, davacı sigorta şirketi aynı zamanda, iddia edilen hasarın meydana geldiği alandaki işleri kapsamında All-risk sigortası kapsamında müvekkilinin sigortacısı olduğunu, Allrisk kapsamında 3.şahıs mali mesuliyet klozu bulunduğundan davacı ile müvekkilinin sigorta şirketi aynı olduğundan öncelikle var ise bir hasar sigorta kapsamında karşılanmasını, sigorta şirketi davacı olduğu için bu durumda takas/mahsup talebinin olduğunu aksi takdirde alacaklı ve borçlunun birleşmesi neticesinde davanın reddini talep ettiklerini, tüm bunların dışında istenilen hasar bedelinin hukuka uygun olmaması, hesap hatası içermesi, miktar vs. konularda hatalı düzenlenmesi neticesinde davanın kabulü mümkün olmadığını, hasar kalemleri ve açıklamaları yapılmadığını, hasar hesabı hatalı hesaplandığını, müvekkilinin hasara sebebiyet verip vermediği davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, müvekkili 30.10.2017 tarihli ve … poliçe nolu allrisk sigorta poliçesi ile 2017 Yılı … Sube Müdürlügümesulıyet Sahası Içerısınde Atıksuve Içmesuyuhatlarında Yapım , Bakım Ve Onarım İşi kapsamında davacı sigorta şirketinin sigortalı olduğunu, öncelik görev ve yetki itirazımız bakımından görevsizlik yetkisizlik verilmesini, Davacının aynı zamanda sigortacımız olması nedeniyle takas/mahsup talebimizin kabulü yada davanın usulden reddine, zamanaşımı itirazımız ve esasa ilişkin itirazlarımız gereği keşif ve kusur-hesap raporları ile birlikte davanın tümüyle müvekkil açısından reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile sigortalı …A.Ş. Arasında düzenlenmiş olan … Sayılı Ticari Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalıya ait İstanbul sınırlarında yer alan boru hatları, servis kutuları ve sair bütün yer altı ve yer üstü varlıklarına verilen hasarlar ve bu hasarlar neticesinde doğan zararlar teminat altına alındığını, davaya konu hasar 19/06/2018 tarihinde … ili … ilçesinde gerçekleştiğini, davalılar tarafından 19/06/2018 tarihinde gerçekleştirilen kanal yenileme çalışması sırasında …. Mahallesi … Sok. …/… adresinde sigortalıya ait boru hattına zarar verildiğini, gerçekleşen hasar neticesinde, Ticari Paket Sigortası kapsamında sigortalı olan boru hattı için müvekkili şirket, 19/12/2018 tarihinde sigortalısına hasar tazminatı ödediğini, davalı … İdaresi’nin sorumluluğu kusursuz sorumluluk esasına dayanmakta olduğunu, söz konusu sorumluluk, kusur sorumluluğu değil yapı malikinin kusursuz sorumluluğu olduğunu, bu sorumluluk rejiminde, yapı maliki illiyet bağının kesildiğini ispat edemediği takdirde; zararın tamamından kusuruna bakılmaksızın sorumlu tutulacağını, huzurdaki davada ispat yükü de bu sebeple davalılarda olduğunu, söz konusu eylem neticesinde meydana gelen zararı davalı …, kusursuz sorumluluk esaslarına göre tazmin etmekle yükümlü olduğunu, bununla birlikte Yargıtay içtihatlarında işverenin kusursuz sorumluluğu belirlenirken, işverenin kullandığı işçinin dahi kusurlu olması aranmadığını, zararın doğuran olayın nedensellik bağı çerçevesinde işçinin eylemlerinden ötürü ileri gelmesi yeterli olduğunu, davacıya sigortalı aracın davalıların çalıştığı ve sahip oldukları işyerine bakım için getirildiği ve burada çıkan yangın sonucu hasarlandığı konusunda taraflar arasında çekişme bulunmamakta olduğunu, davalı işyeri sahibi bakımından sorumluluğun belirlenmesine ilişkin olarak, bir kimseyi işinde kullanarak onun emeğinden fayda sağlayan kimsenin, kullanılan adamın işini gördüğü sırada neden olduğu zararlardan da sorumlu tutulması yani elde ettiği nimete karşılık külfete de katlanması gerektiğinin hakkaniyete uygun olduğu kabul edilmekte olduğunu, tüm bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde sigortalıya ait boru hattında meydana gelen zarardan … İdaresi ile … … A.Ş’ nin müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu açık olduğunu, söz konusu tazminatın anılan halefiyet ilkesi uyarınca davalıdan rücuen tahsili amacıyla, …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve fakat borçluların borca ve yetkiye itirazı üzerine takip durduğunu, borçluların itirazı üzerine arabuluculuk süreci gerçekleştirildiğini ve anlaşamama tutanağı tutulduğunu, söz konusu itirazın iptal edilerek takibe devam edilebilmesi için de, huzurdaki itirazın iptali davasının açılması gerektiğini, davalılar tarafından, dava konusu icra takibine karşı, yetkili icra müdürlüğünün İstanbul Anadolu icra müdürlüğü olduğu gerekçesi ile yetki itirazında bulunulduğunu, …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılmış haksız ve hukuka aykırı borca ve yetkiye itirazın iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazlarının iptaline, %20 oranında icra inkar tazminatına, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
S A V U N M A /
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, husumet itirazında bulunduklarını, zira söz konusu adreste idaremiz personelinin herhangi bir çalışması olmadığını, davanın idaremize yöneltilmesi kanuna karşı hile niteliğinde olduğunu, davacı eğer adreste bir çalışma var ise bu çalışmanın idareleri tarafından yapılmadığını bilmekte olduğunu, idaremizin dava dosyasına sunulan cevabına göre, dava dışı yüklenici firma tarafından çalışma yapılmış olsa bile davacıya ait tesislere zarar verilmiş olup olmadığı, kim tarafından zarar verildiği hususu bilinmemekte olduğunu, söz konusu yerde hasara neyin neden olduğu hususunun tetkik edilmesi gerekli olduğunu, kabul etmemekle birlikte velev ki hasar, müvekkili idarenin müteahhitliğini yapan firmaların eyleminden kaynaklanmış olsa bile, davanın idaremiz açısından husumet yokluğundan reddi gerektiğini, zira, eser sözleşmesi uyarınca idarenin üçüncü kişilere verilen hasardan sorumluluğu bulunmamakta olduğunu, davacı işbu davayı, davacının tesislerine zarar verildiği iddiasına dayandırmakta ve husumeti idaremiz …’ye yöneltmekte olduğunu, oysa İdaremizin personelleri tarafından söz konusu yerde herhangi bir çalışma yapılmadığı anlaşıldığını, bir başka deyişle eğer gerçekten bir hasar söz konusu ise öncelikle söz konusu hasarın kimin tarafından meydana getirildiğinin araştırılması gerekli olduğunu, dava konusu hasarın meydana gelmesinde davacının karşılıklı kusur durumunun da araştırılması gerektiği kanaatinde olduğunu, yani davacıya ait altyapı tesislerinin, projesine ve yapı tekniğine uygun bir biçimde döşenip döşenmediği araştırılarak, gerekirse projelerinin de getirtilerek yerinde kazı yapılmak suretiyle incelenmesi gerekmekte olduğunu, ancak bu husus açıklığa kavuştuktan sonra hakkaniyete uygun bir sonuca varabilmek mümkün olacağını, işbu davanın husumetten reddine, esastan inceleye gidilmesi halinde, yersiz ve mesnetsiz davanın esastan reddine, davacının faiz, icra inkar tazminatı ve sair tüm istemlerinin reddine, rededilen kısım üzerinden %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masraflarının ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. .
Davalı … … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle: Görev ve yetki itirazımız bulunmakta olduğunu, dava haksız fiile dayandığı için iddia edilen hasar/olay tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğini, bu sebeple zamanaşımı itirazının da bulunmakta olduğunu, dava konu hasara ilişkin herhangi bir tutanak yada belge tarafına sunulmadığını, hasar tutarının kapsamı ve içeriği açıkça talep edilmediğini, bu sebeple hasarın meydana geldiği yerde müvekkilinin çalışma yapıp yapmadığı, yaptı ise sorumluluğunun bulunup bulunmadığı araştırılması gerektiğini, müvekkili İskiden aldığı ihale kapsamında iskinin iş emirleriş doğrultusunda altyapı ve içme suyu onarım bakım işlerini yapmakta olduğunu, tüm emir ve talimatlar … tarafından verilmekte olduğunu, bu tür hasarlar meydana geldiğinde … tarafından müvekkili hakedişinden kesintiler yapılmakta olduğunu, bu sebeple iskiden hasara ilişkin bir kesinti yapılıp yapılmadığı sorulması gerektiğini, davacı sigorta şirketi aynı zamanda, iddia edilen hasarın meydana geldiği alandaki işleri kapsamında All-risk sigortası kapsamında müvekkilinin sigortacısı olduğunu, Allrisk kapsamında 3.şahıs mali mesuliyet klozu bulunduğundan davacı ile müvekkilinin sigorta şirketi aynı olduğundan öncelikle var ise bir hasar sigorta kapsamında karşılanmasını, sigorta şirketi davacı olduğu için bu durumda takas/mahsup talebinin olduğunu aksi takdirde alacaklı ve borçlunun birleşmesi neticesinde davanın reddini talep ettiklerini, tüm bunların dışında istenilen hasar bedelinin hukuka uygun olmaması, hesap hatası içermesi, miktar vs. konularda hatalı düzenlenmesi neticesinde davanın kabulü mümkün olmadığını, hasar kalemleri ve açıklamaları yapılmadığını, hasar hesabı hatalı hesaplandığını, müvekkilinin hasara sebebiyet verip vermediği davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, müvekkili 30.10.2017 tarihli ve … poliçe nolu allrisk sigorta poliçesi ile 2017 Yılı … Sube Müdürlügümesulıyet Sahası Içerısınde Atıksuve Içmesuyuhatlarında Yapım , Bakım Ve Onarım İşi kapsamında davacı sigorta şirketinin sigortalı olduğunu, öncelik görev ve yetki itirazımız bakımından görevsizlik yetkisizlik verilmesini, Davacının aynı zamanda sigortacımız olması nedeniyle takas/mahsup talebimizin kabulü yada davanın usulden reddine, zamanaşımı itirazımız ve esasa ilişkin itirazlarımız gereği keşif ve kusur-hesap raporları ile birlikte davanın tümüyle müvekkil açısından reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile sigortalı …A.Ş. Arasında düzenlenmiş olan … Sayılı Ticari Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalıya ait İstanbul sınırlarında yer alan boru hatları, servis kutuları ve sair bütün yer altı ve yer üstü varlıklarına verilen hasarlar ve bu hasarlar neticesinde doğan zararlar teminat altına alındığını, davaya konu hasar 06/04/2018 tarihinde … ili … ilçesinde gerçekleştiğini, davalılar tarafından 06/04/2018 tarihinde gerçekleştirilen kanal yenileme çalışması sırasında … Mahallesi … Sok. No:35 Üsküdar/İstanbul adresinde sigortalıya ait boru hattına zarar verildiğini, gerçekleşen hasar neticesinde, Ticari Paket Sigortası kapsamında sigortalı olan boru hattı için müvekkili şirket,2709/2018 tarihinde sigortalısına hasar tazminatı ödediğini, davalı … İdaresi’nin sorumluluğu kusursuz sorumluluk esasına dayanmakta olduğunu, söz konusu sorumluluk, kusur sorumluluğu değil yapı malikinin kusursuz sorumluluğu olduğunu, bu sorumluluk rejiminde, yapı maliki illiyet bağının kesildiğini ispat edemediği takdirde; zararın tamamından kusuruna bakılmaksızın sorumlu tutulacağını, huzurdaki davada ispat yükü de bu sebeple davalılarda olduğunu, söz konusu eylem neticesinde meydana gelen zararı davalı …, kusursuz sorumluluk esaslarına göre tazmin etmekle yükümlü olduğunu, bununla birlikte Yargıtay içtihatlarında işverenin kusursuz sorumluluğu belirlenirken, işverenin kullandığı işçinin dahi kusurlu olması aranmadığını, zararın doğuran olayın nedensellik bağı çerçevesinde işçinin eylemlerinden ötürü ileri gelmesi yeterli olduğunu, davacıya sigortalı aracın davalıların çalıştığı ve sahip oldukları işyerine bakım için getirildiği ve burada çıkan yangın sonucu hasarlandığı konusunda taraflar arasında çekişme bulunmamakta olduğunu, davalı işyeri sahibi bakımından sorumluluğun belirlenmesine ilişkin olarak, bir kimseyi işinde kullanarak onun emeğinden fayda sağlayan kimsenin, kullanılan adamın işini gördüğü sırada neden olduğu zararlardan da sorumlu tutulması yani elde ettiği nimete karşılık külfete de katlanması gerektiğinin hakkaniyete uygun olduğu kabul edilmekte olduğunu, tüm bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde sigortalıya ait boru hattında meydana gelen zarardan … İdaresi ile … … A.Ş’ nin müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu açık olduğunu, söz konusu tazminatın anılan halefiyet ilkesi uyarınca davalıdan rücuen tahsili amacıyla, …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve fakat borçluların borca ve yetkiye itirazı üzerine takip durduğunu, borçluların itirazı üzerine arabuluculuk süreci gerçekleştirildiğini ve anlaşamama tutanağı tutulduğunu, söz konusu itirazın iptal edilerek takibe devam edilebilmesi için de, huzurdaki itirazın iptali davasının açılması gerektiğini, davalılar tarafından, dava konusu icra takibine karşı, yetkili icra müdürlüğünün İstanbul Anadolu icra müdürlüğü olduğu gerekçesi ile yetki itirazında bulunulduğunu, …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılmış haksız ve hukuka aykırı borca ve yetkiye itirazın iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazlarının iptaline, %20 oranında icra inkar tazminatına, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
S A V U N M A /
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, husumet itirazında bulunduklarını, zira söz konusu adreste idaremiz personelinin herhangi bir çalışması olmadığını, davanın idaremize yöneltilmesi kanuna karşı hile niteliğinde olduğunu, davacı eğer adreste bir çalışma var ise bu çalışmanın idareleri tarafından yapılmadığını bilmekte olduğunu, idaremizin dava dosyasına sunulan cevabına göre, dava dışı yüklenici firma tarafından çalışma yapılmış olsa bile davacıya ait tesislere zarar verilmiş olup olmadığı, kim tarafından zarar verildiği hususu bilinmemekte olduğunu, söz konusu yerde hasara neyin neden olduğu hususunun tetkik edilmesi gerekli olduğunu, kabul etmemekle birlikte velev ki hasar, müvekkili idarenin müteahhitliğini yapan firmaların eyleminden kaynaklanmış olsa bile, davanın idaremiz açısından husumet yokluğundan reddi gerektiğini, zira, eser sözleşmesi uyarınca idarenin üçüncü kişilere verilen hasardan sorumluluğu bulunmamakta olduğunu, davacı işbu davayı, davacının tesislerine zarar verildiği iddiasına dayandırmakta ve husumeti idaremiz …’ye yöneltmekte olduğunu, oysa İdaremizin personelleri tarafından söz konusu yerde herhangi bir çalışma yapılmadığı anlaşıldığını, bir başka deyişle eğer gerçekten bir hasar söz konusu ise öncelikle söz konusu hasarın kimin tarafından meydana getirildiğinin araştırılması gerekli olduğunu, dava konusu hasarın meydana gelmesinde davacının karşılıklı kusur durumunun da araştırılması gerektiği kanaatinde olduğunu, yani davacıya ait altyapı tesislerinin, projesine ve yapı tekniğine uygun bir biçimde döşenip döşenmediği araştırılarak, gerekirse projelerinin de getirtilerek yerinde kazı yapılmak suretiyle incelenmesi gerekmekte olduğunu, ancak bu husus açıklığa kavuştuktan sonra hakkaniyete uygun bir sonuca varabilmek mümkün olacağını, işbu davanın husumetten reddine, esastan inceleye gidilmesi halinde, yersiz ve mesnetsiz davanın esastan reddine, davacının faiz, icra inkar tazminatı ve sair tüm istemlerinin reddine, rededilen kısım üzerinden %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masraflarının ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. .
Davalı … … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle: Görev ve yetki itirazımız bulunmakta olduğunu, dava haksız fiile dayandığı için iddia edilen hasar/olay tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğini, bu sebeple zamanaşımı itirazının da bulunmakta olduğunu, dava konu hasara ilişkin herhangi bir tutanak yada belge tarafına sunulmadığını, hasar tutarının kapsamı ve içeriği açıkça talep edilmediğini, bu sebeple hasarın meydana geldiği yerde müvekkilinin çalışma yapıp yapmadığı, yaptı ise sorumluluğunun bulunup bulunmadığı araştırılması gerektiğini, müvekkili İskiden aldığı ihale kapsamında iskinin iş emirleriş doğrultusunda altyapı ve içme suyu onarım bakım işlerini yapmakta olduğunu, tüm emir ve talimatlar … tarafından verilmekte olduğunu, bu tür hasarlar meydana geldiğinde … tarafından müvekkili hakedişinden kesintiler yapılmakta olduğunu, bu sebeple iskiden hasara ilişkin bir kesinti yapılıp yapılmadığı sorulması gerektiğini, davacı sigorta şirketi aynı zamanda, iddia edilen hasarın meydana geldiği alandaki işleri kapsamında All-risk sigortası kapsamında müvekkilinin sigortacısı olduğunu, Allrisk kapsamında 3.şahıs mali mesuliyet klozu bulunduğundan davacı ile müvekkilinin sigorta şirketi aynı olduğundan öncelikle var ise bir hasar sigorta kapsamında karşılanmasını, sigorta şirketi davacı olduğu için bu durumda takas/mahsup talebinin olduğunu aksi takdirde alacaklı ve borçlunun birleşmesi neticesinde davanın reddini talep ettiklerini, tüm bunların dışında istenilen hasar bedelinin hukuka uygun olmaması, hesap hatası içermesi, miktar vs. konularda hatalı düzenlenmesi neticesinde davanın kabulü mümkün olmadığını, hasar kalemleri ve açıklamaları yapılmadığını, hasar hesabı hatalı hesaplandığını, müvekkilinin hasara sebebiyet verip vermediği davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, müvekkili 30.10.2017 tarihli ve … poliçe nolu allrisk sigorta poliçesi ile 2017 Yılı Kadıköy Sube Müdürlügümesulıyet Sahası Içerısınde Atıksuve Içmesuyuhatlarında Yapım , Bakım Ve Onarım İşi kapsamında davacı sigorta şirketinin sigortalı olduğunu, öncelik görev ve yetki itirazımız bakımından görevsizlik yetkisizlik verilmesini, Davacının aynı zamanda sigortacımız olması nedeniyle takas/mahsup talebimizin kabulü yada davanın usulden reddine, zamanaşımı itirazımız ve esasa ilişkin itirazlarımız gereği keşif ve kusur-hesap raporları ile birlikte davanın tümüyle müvekkil açısından reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı ile sigortalı …A.Ş. Arasında düzenlenmiş olan … Sayılı Ticari Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalıya ait İstanbul sınırlarında yer alan boru hatları, servis kutuları ve sair bütün yer altı ve yer üstü varlıklarına verilen hasarlar ve bu hasarlar neticesinde doğan zararlar teminat altına alındığı, davaya konu hasar 21/04/2018 tarihinde İstanbul ili Üsküdar ilçesinde gerçekleşmiştir. Davalılar tarafından 21/04/2018 tarihinde gerçekleştirilen kanal yenileme çalışması sırasında Ihlamurkuyu Mah. … Sk. No:10 …/… adresinde sigortalıya ait boru hattına zarar verildiği, gerçekleşen hasar neticesinde, Ticari Paket Sigortası kapsamında sigortalı olan boru hattı için müvekkil şirket, 27/09/2018 tarihinde sigortalısına hasar tazminatı ödediği, ticari Paket Sigorta Poliçesi kapsamında yapılan bu ödeme ile davacı şirket T.T.K’nın 1472. Maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğu, halefiyet hükmü uyarınca; müvekkil sigorta şirketi, Ticari Paket Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalısına yapmış olduğu tazminat ödemesi ile hukuken sigortalısının yerine geçmiş ve sigortalısının sahip olduğu tüm hak ve yetkilere sahip olduğu, … İdaresi eser sözleşmesi kapsamında iş sahibi olarak ve diğer davalı … … A.Ş yüklenici olarak yapım işini üstlendiği kanal yapım çalışması sırasında sigortalı …’ a ait doğalgaz borusuna zarar vermesi nedeniyle ile söz konusu hasardan 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 61. Maddesi uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davalı … İdaresi’ nin sorumluluğu kusursuz sorumluluk esasına dayandığı, söz konusu sorumluluk, kusur sorumluluğu değil yapı malikinin kusursuz sorumluluğu olduğu, bu sorumluluk rejiminde, yapı maliki illiyet bağının kesildiğini ispat edemediği takdirde; zararın tamamından kusuruna bakılmaksızın sorumlu tutulacağı, huzurdaki davada ispat yükü de bu sebeple davalılarda olduğu, 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 69. Maddesi uyarınca; Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlü olduğu bu nedenle davalı şirketin sorumluluğu bulunduğu, bu sebeplerle kusur ve hasar tutarına ilişkin fazlaya ilişkin tüm talep hakları saklı kalmak kaydıyla, …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılmış haksız ve hukuka aykırı borca ve yetkiye itirazın iptali ile takibin devamına, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, husumet itirazında bulunduklarını, zira söz konusu adreste idaremiz personelinin herhangi bir çalışması olmadığını, davanın idaremize yöneltilmesi kanuna karşı hile niteliğinde olduğunu, davacı eğer adreste bir çalışma var ise bu çalışmanın idareleri tarafından yapılmadığını bilmekte olduğunu, idaremizin dava dosyasına sunulan cevabına göre, dava dışı yüklenici firma tarafından çalışma yapılmış olsa bile davacıya ait tesislere zarar verilmiş olup olmadığı, kim tarafından zarar verildiği hususu bilinmemekte olduğunu, söz konusu yerde hasara neyin neden olduğu hususunun tetkik edilmesi gerekli olduğunu, kabul etmemekle birlikte velev ki hasar, müvekkili idarenin müteahhitliğini yapan firmaların eyleminden kaynaklanmış olsa bile, davanın idaremiz açısından husumet yokluğundan reddi gerektiğini, zira, eser sözleşmesi uyarınca idarenin üçüncü kişilere verilen hasardan sorumluluğu bulunmamakta olduğunu, davacı işbu davayı, davacının tesislerine zarar verildiği iddiasına dayandırmakta ve husumeti idaremiz …’ye yöneltmekte olduğunu, oysa İdaremizin personelleri tarafından söz konusu yerde herhangi bir çalışma yapılmadığı anlaşıldığını, bir başka deyişle eğer gerçekten bir hasar söz konusu ise öncelikle söz konusu hasarın kimin tarafından meydana getirildiğinin araştırılması gerekli olduğunu, dava konusu hasarın meydana gelmesinde davacının karşılıklı kusur durumunun da araştırılması gerektiği kanaatinde olduğunu, yani davacıya ait altyapı tesislerinin, projesine ve yapı tekniğine uygun bir biçimde döşenip döşenmediği araştırılarak, gerekirse projelerinin de getirtilerek yerinde kazı yapılmak suretiyle incelenmesi gerekmekte olduğunu, ancak bu husus açıklığa kavuştuktan sonra hakkaniyete uygun bir sonuca varabilmek mümkün olacağını, işbu davanın husumetten reddine, esastan inceleye gidilmesi halinde, yersiz ve mesnetsiz davanın esastan reddine, davacının faiz, icra inkar tazminatı ve sair tüm istemlerinin reddine, rededilen kısım üzerinden %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masraflarının ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. .
Davalı … … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle: Görev ve yetki itirazımız bulunmakta olduğunu, dava haksız fiile dayandığı için iddia edilen hasar/olay tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğini, bu sebeple zamanaşımı itirazının da bulunmakta olduğunu, dava konu hasara ilişkin herhangi bir tutanak yada belge tarafına sunulmadığını, hasar tutarının kapsamı ve içeriği açıkça talep edilmediğini, bu sebeple hasarın meydana geldiği yerde müvekkilinin çalışma yapıp yapmadığı, yaptı ise sorumluluğunun bulunup bulunmadığı araştırılması gerektiğini, müvekkili İskiden aldığı ihale kapsamında iskinin iş emirleriş doğrultusunda altyapı ve içme suyu onarım bakım işlerini yapmakta olduğunu, tüm emir ve talimatlar … tarafından verilmekte olduğunu, bu tür hasarlar meydana geldiğinde … tarafından müvekkili hakedişinden kesintiler yapılmakta olduğunu, bu sebeple iskiden hasara ilişkin bir kesinti yapılıp yapılmadığı sorulması gerektiğini, davacı sigorta şirketi aynı zamanda, iddia edilen hasarın meydana geldiği alandaki işleri kapsamında All-risk sigortası kapsamında müvekkilinin sigortacısı olduğunu, Allrisk kapsamında 3.şahıs mali mesuliyet klozu bulunduğundan davacı ile müvekkilinin sigorta şirketi aynı olduğundan öncelikle var ise bir hasar sigorta kapsamında karşılanmasını, sigorta şirketi davacı olduğu için bu durumda takas/mahsup talebinin olduğunu aksi takdirde alacaklı ve borçlunun birleşmesi neticesinde davanın reddini talep ettiklerini, tüm bunların dışında istenilen hasar bedelinin hukuka uygun olmaması, hesap hatası içermesi, miktar vs. konularda hatalı düzenlenmesi neticesinde davanın kabulü mümkün olmadığını, hasar kalemleri ve açıklamaları yapılmadığını, hasar hesabı hatalı hesaplandığını, müvekkilinin hasara sebebiyet verip vermediği davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, müvekkili 30.10.2017 tarihli ve … poliçe nolu allrisk sigorta poliçesi ile 2017 Yılı … Sube Müdürlügümesulıyet Sahası Içerısınde Atıksuve Içmesuyuhatlarında Yapım , Bakım Ve Onarım İşi kapsamında davacı sigorta şirketinin sigortalı olduğunu, öncelik görev ve yetki itirazımız bakımından görevsizlik yetkisizlik verilmesini, Davacının aynı zamanda sigortacımız olması nedeniyle takas/mahsup talebimizin kabulü yada davanın usulden reddine, zamanaşımı itirazımız ve esasa ilişkin itirazlarımız gereği keşif ve kusur-hesap raporları ile birlikte davanın tümüyle müvekkil açısından reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Asıl dava; Davacı sigorta şirketi tarafından davalılara karşı hasar dosyası kapsamında sigortalısına ödenen bedelin rücuen tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir.
Asıl dava da dava konusu …. İcra Müdürlüğünün 2019/24634 Esas sayılı dosyası icra takip dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından davalı borçlularında aralarında bulunduğu borçlulara karşı 161,18 TL Asıl alacak, 15,50 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 176,68 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne 27/06/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne 28/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 02/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Birleşen … esas sayılı dava; Davacı sigorta şirketi tarafından davalılara karşı hasar dosyası kapsamında sigortalısına ödenen bedelin rücuen tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir.
Birleşen dava da dava konusu …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası icra takip dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından davalı borçlularında aralarında bulunduğu karşı 13.233,66 TL Asıl alacak, 1.859,42 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 15.093,08 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne 27/06/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne 28/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 02/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Birleşen … esas sayılı dava; Davacı sigorta şirketi tarafından davalılara karşı hasar dosyası kapsamında sigortalısına ödenen bedelin rücuen tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir..
Birleşen dava da dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlularında aralarında bulunduğu borçlulara karşı 423,38 TL Asıl alacak, 40,71 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 464,09 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne 27/06/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne 28/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 01/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Birleşen … esas sayılı dava; Davacı sigorta şirketi tarafından davalılara karşı hasar dosyası kapsamında sigortalısına ödenen bedelin rücuen tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir.
Birleşen dava da dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından davalı borçlulara karşı 2.202,76 TL Asıl alacak, 211,83 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 2.414,59 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne 27/06/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne 28/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 01/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Birleşen … esas sayılı dava; Davacı sigorta şirketi tarafından davalılara karşı hasar dosyası kapsamında sigortalısına ödenen bedelin rücuen tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir.
Birleşen dava da dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından davalı borçlularında aralarında bulunduğu borçlulara karşı 293,86 TL Asıl alacak, 41,29 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 335,15 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne 27/06/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne 28/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 01/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Birleşen … esas sayılı dava; Davacı sigorta şirketi tarafından davalılara karşı hasar dosyası kapsamında sigortalısına ödenen bedelin rücuen tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir.
Birleşen dava da dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından davalı borçlularında aralarında bulunduğu borçlulara karşı 251,86 TL Asıl alacak, 35,39 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 287,25 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 01/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplanmış, dava konusu icra dosyaları hasar dosyası ve sigorta poliçesi celp edilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi heyetinden alınan 04.01.2022 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; Davalı … … A.Ş. şirketinin … adına yapılan yol kazıları esnasında,
davacının sigortalısı … firmasının doğalgaz hatlarına muhtelif zaman ve
yerlerde hasar vermiş oldukları ve tüm bu durumlar değerlendirildiğinde davalıların
meydana gelen maddi hasarda müşterek ve müteselsilen tam kusurlu oldukları, Davacı Mapfre Sigorta T.T.K’nın 1472. Maddesi uyarınca sigortalısının haklarına
halef olduğu, Halefiyet hükmü uyarınca; davacı sigorta şirketi, Sigorta Poliçesi
kapsamında sigortalısına yapmış olduğu tazminat ödemesi ile hukuken
sigortalısının yerine geçtiği ve rücu yoluyla ödediği tazminatı sorumlulardan talep
etme hakkında sahip olduğu,
A) Dosya no: 2020/705 ESAS- 161,18 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
B) Dosya no: … ESAS- 13.233,86 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
C) Dosya no: … ESAS- 423,39 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
D) Dosya no: … ESAS- 2.201,20 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
E) Dosya no: … ESAS- 293,86 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
F) Dosya no: … ESAS- 251,87 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
• Hesaplanan tazminatların ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davacı … Sigorta A.Ş.’ye ödenmesi gerektiği kanaatini bildirmişlerdir.
Bilirkişi heyetinden alınan 22/04/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; • Davalı … … A.Ş. şirketinin … adına yapılan yol kazıları esnasında, davacının sigortalısı … firmasının doğalgaz hatlarına muhtelif zaman ve yerlerde hasar vermiş oldukları ve tüm bu durumlar değerlendirildiğinde davalıların meydana gelen maddi hasarda müşterek ve müteselsilen tam kusurlu oldukları
• Davacı … Sigorta T.T.K’nın 1472. Maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğu, Halefiyet hükmü uyarınca; davacı sigorta şirketi, Sigorta Poliçesi
kapsamında sigortalısına yapmış olduğu tazminat ödemesi ile hukuken sigortalısının yerine geçtiği ve rücu yoluyla ödediği tazminatı sorumlulardan talep
etme hakkında sahip olduğu,
• Hasar halinde davalı … … A.Ş., All Risk sigortacısı konumunda olan davacı … Sigorta A.Ş.’ye ihbar yükümlülüğünü gerçekleştirmemiş olup, İş bu
dava konusu rücu ile inşaat all risk poliçesinin birleştirilmesinin mümkün olmadığı, A) Dosya no: 2020/705 ESAS- 161,18 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
B) Dosya no: … ESAS- 13.233,86 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
C) Dosya no: … ESAS- 423,39 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
D) Dosya no: … ESAS- 2.201,20 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
E) Dosya no: … ESAS- 293,86 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
F) Dosya no: … ESAS- 251,87 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
• Hesaplanan tazminatların ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davacı … Sigorta A.Ş.’ye ödenmesi gerektiği,
• Kök rapor ve yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; kök raporda varılan sonucu değiştirmeyi gerektirecek hususa rastlanmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. Son takdir Sayın Mahkemede olduğu bildirilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 06/09/2022 tarihli bilirkişi 2. ek raporunda özetle; Davalı … … A.Ş. şirketinin … adına yapılan yol kazıları esnasında, davacının sigortalısı … firmasının doğalgaz hatlarına muhtelif zaman ve yerlerde hasar vermiş oldukları ve tüm bu durumlar değerlendirildiğinde davalıların meydana gelen maddi hasarda müşterek ve müteselsilen tam kusurlu oldukları , Davacı … Sigorta T.T.K’nın 1472. Maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef
olduğu, Halefiyet hükmü uyarınca; davacı sigorta şirketi, Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalısına yapmış olduğu tazminat ödemesi ile hukuken sigortalısının yerine geçtiği ve rücu yoluyla ödediği tazminatı sorumlulardan talep etme hakkında sahip olduğu, Konu davada değerlendirilen davacı … Sigorta ile sigortalı …A.Ş. arasında düzenlenmiş olan … Sayılı Ticari Paket Sigorta Poliçesi bir yangın poliçesi türü olup, davalı şirketin sigorta poliçesi farklı teminatlara ve farklı branşa sahip bir İnşaat All Risk poliçesi olup, mahsuplaşma konusunun rüculu işlemlerde farklı poliçeler arası yapılamayacağı, Davalı … … A.Ş. , hasar gerçekleştikten sonra davacı … Sigorta’daki All Risk poliçesine başvuru yaparak hasarı süresi içersinde talep etmdiğinden, Sigorta şirketi, davalının All Risk poliçesi kapsamına girip girmediğinin değerlendirilmesini yapmadan, hasar dosyası oluşmadan, eksper incelemesi yapılmadan, hasarın karşılanacağı bilgisi net olmadan, bu dava konusu poliçe ile birleştirilmesi veya mahsuplaştırılmasının mümkün olmadığı,
A) Dosya no: 2020/705 ESAS- 161,18 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
B) Dosya no: … ESAS- 13.233,86 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
C) Dosya no: … ESAS- 423,39 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
D) Dosya no: … ESAS- 2.201,20 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
E) Dosya no: … ESAS- 293,86 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
F) Dosya no: … ESAS- 251,87 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
hesaplanan tazminatların ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davacı … Sigorta A.ş.’ye ödenmesi gerektiği,
Kök rapor ve yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; kök raporda varılan sonucu değiştirmeyi gerektirecek hususa rastlanmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi rapor ve ek raporunun değerlendirmesinde;
Dava dışı sigortalı …San. ve Tic. A.Ş’nin 01/02/2018-01/02/2019 tarihleri arasında … numaralı Ticari Paket Sigorta Poliçesiyle davacı sigorta şirketi tarafından sigortalandığı, asıl dava ve birleşen davaya konu adreslerde bulunan sigortalı … San. Ve Tic.A.Ş. hatlarında yapılan kazı çalışmalarında meydana gelen hasar nedeniyle davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödemeler yapıldığı , asıl ve birleşen dosyalar kapsamına göre hasara konu kazı işlerinin … tarafından davalı … …. A.Ş’ye verildiği, … …. A.Ş tarafından da dava dışı … İnşaat Sanayi ve Dış Ticaret AŞ’ye yaptırıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekilince, dava dilekçesinde, davacı sigorta şirketi tarafından sigorta poliçesi kapsamında sigortalısına ödenen 7.261,43 USD’ nin rücuen davalılardan tazmini talep edilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nda haksız fiil sorumluluğu 49. (BK 41. mad.) ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. TBK 49. maddesinde, “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmüne yer verilmiştir. Haksız fiil, doktrinde ve uygulamada “hukuk düzeninin izin vermediği ve hoş görmediği zarar verici eylem ve davranış” olarak tanımlanmıştır.
Haksız fiil sorumluluğuna kusur sorumluluğu (akit dışı sorumluluk da) denilmektedir. Kusur sorumluluğu hukuka aykırı kusurlu bir davranışla bir kimseye verilen zararın giderilmesini (tazminini) düzenler. Burada sorumluluğun kurucu unsuru kusur olduğu için bu tür sorumluluğa kusur sorumluluğu denilmektedir.
Bir haksız fiilden bahsedilebilmesi için, zarara sebep olan fiilin öncelikle hukuka aykırı olması gerekir. Hukuka aykırı fiil maddi ya da manevi bir zarara neden olmalı, zarara sebep olan kişi fiilinden dolayı kusurlu olmalı ve zararla zarara uğratan fiil arasında neden sonuç ilişkisi olarak da ifade edilebilecek bir illiyet bağının bulunması gerekmektedir.
Yine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun, 08.12.2010 tarih, 2010/7-530 Esas-2010/636 Karar sayılı ilamında vurgulandığı üzere, hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerli olup, zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir.
Türk Ticaret Kanunun 1472. Maddesinde, Sigortacının, sigorta tazminatını ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının, gerçekleşen zarar zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal edeceği… düzenlenmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nda haksız fiil sorumluluğunda zamanaşımı 72. maddede ” Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır…” şeklinde düzenlenmiştir.
Aynı Kanunun 66. Maddesinde de, adam çalıştıranın sorumluluğu düzenlenmiştir. 66/1 maddesinde, adam çalıştıranın, çalışanın, kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği gidermekle yükümlü olduğu düzenlenmiştir.
Asıl ve birleşen davalar, davalılar tarafından gerçekleştirilen kanal yenileme çalışmaları sırasında davacının sigortalısına ait boru ve altyapı tesislerine verilen hasara istinaden sigortalıya yapılan ödemenin rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takiplerine davalılarca yapılan itirazın İİK’nun 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Asıl dava da dava konusu …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile, Davacı alacaklı tarafından davalı borçlularında aralarında bulunduğu borçlulara karşı 161,18 TL Asıl alacak, 15,50 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 176,68 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne 27/06/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne 28/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 02/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu, eldeki davanın bir yıllık hak düşürücü süre çerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Birleşen … esas sayılı davada konu …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile, Davacı alacaklı tarafından davalı borçlularında aralarında bulunduğu karşı 13.233,66 TL Asıl alacak, 1.859,42 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 15.093,08 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne 27/06/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne 28/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 02/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu, eldeki davanın bir yıllık hak düşürücü süre çerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Birleşen … esas sayılı dava da dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile, davacı alacaklı tarafından davalı borçlularında aralarında bulunduğu borçlulara karşı 423,38 TL Asıl alacak, 40,71 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 464,09 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne 27/06/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne 28/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 01/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu, eldeki davanın bir yıllık hak düşürücü süre çerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Birleşen … esas sayılı dava da dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyasıile, Davacı alacaklı tarafından davalı borçlulara karşı 2.202,76 TL Asıl alacak, 211,83 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 2.414,59 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne 27/06/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne 28/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 01/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu, eldeki davanın bir yıllık hak düşürücü süre çerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Birleşen … esas sayılı dava da dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile, Davacı alacaklı tarafından davalı borçlularında aralarında bulunduğu borçlulara karşı 293,86 TL Asıl alacak, 41,29 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 335,15 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne 27/06/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne 28/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 01/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu, eldeki davanın bir yıllık hak düşürücü süre çerisinde açıldığıanlaşılmıştır.
Birleşen … esas sayılı dava da dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile, Davacı alacaklı tarafından davalı borçlularında aralarında bulunduğu borçlulara karşı 251,86 TL Asıl alacak, 35,39 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 287,25 TL alacak üzerinden 17/06/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’ne ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’ne tebliğ edildiği, davalı borçlular … İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 01/07/2019 ve davalı borçlu … … Anonim Şirketi’nün 05/07/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu, eldeki davanın bir yıllık hak düşürücü süre çerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı … vekili asıl ve birleşen davalardaki cevap dilekçesinde uyuşmazlığın çözümünde idari yargının görevli olduğunu öne sürmüştür. …, 2560 sayılı Kanun kapsamında bir kamu kurumu olduğu ve kamu hizmeti yaptığı sabitse de, çalışmalarının özel hukuk hükümlerine bağlı bulunduğu ve tacir sıfatını taşıdığı kabul edilmekle ve davalı yanın haksız eylem teşkil eden faaliyetinden kaynaklanan eldeki uyuşmazlığın yerleşik yargısal uygulamalarda görüldüğü gibi adli yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. (HGK’nın 21/09/1983 gün ve 1980/11-2721; 1983/823 ile 29/11/1995 gün ve 1995/11-647; 1995/1043 sayılı kararları) Bu bakımdan, davalı … vekilinin görev itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalı … … A.Ş. vekili tarafından asıl ve birleşen davalarda eldeki uyuşmazlığın çözümünde asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu öne sürülmüşse de, davacının sigortalısı olan …A.Ş’nin ve davalıların tacir olması ve haksız eylemlerin de ticari iş kapsamında gerçekleşmesi nedeniyle eldeki davanın nispi ticari dava olduğu ve asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğuna kanaat getirilmiş, Davalı … … A.Ş. vekilinin görev itirazı da yerinde görülmemiştir.
Davalı … … A.Ş. vekili tarafından asıl ve birleşen davalarda icra müdürlüğünün ve mahkemenin yetkisine itirazda bulunulmuşsa da, diğer davalı …’nin …/ İstanbul adresine nazaran İstanbul İcra Müdürlükleri ve Mahkemelerinin yetkili bulunmasına göre HMK’nun 7. maddesi uyarınca yetki itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Davalı … vekili tarafından husumet itirazında bulunulmuşsa da, meydana gelen hasarın … tarafından ihale edilen çalışmalar sırasında meydana geldiği anlaşıldığından davalının iş sahibi olarak oluşan hasarlardan alt yüklenicileri olan diğer davalı ve dava dışı borçluyla birlikte sorumlu olduğu kabul edilmiştir.
Davalılar … ve … … A.Ş. vekilleri tarafından asıl ve birleşen davalarda zamanaşımı def’inde bulunulmuşsa da, asıl ve birleşen davalara konu haksız fiillerin meydana geldiği tarihlere, ödeme tarihlerine ve takip tarihlerine nazaran zamanaşımı def’i de yerinde görülmemiştir.
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler ile getirtilen kayıtlar incelenmiş, uyuşmazlık dosya üzerinden teknik çözümü gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, görevlendirilen teknik bilirkişiler tarafından tanzim olunan kök ve ek raporlarda; Davalı … … A.Ş. şirketinin … adına yapılan yol kazıları esnasında, davacının sigortalısı … firmasının doğalgaz hatlarına muhtelif zaman ve yerlerde hasar vermiş oldukları ve tüm bu durumlardeğerlendirildiğinde davalıların meydana gelen maddi hasarda müşterek ve müteselsilen tam kusurlu oldukları , Davacı … Sigorta T.T.K’nın 1472. Maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğu, Halefiyet hükmü uyarınca; davacı sigorta şirketi, Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalısına yapmış olduğu tazminat ödemesi ile hukuken sigortalısının yerine geçtiği ve rücu yoluyla ödediği tazminatı sorumlulardan talep etme hakkında sahip olduğu, Konu davada değerlendirilen davacı … Sigorta ile sigortalı …A.Ş. arasında düzenlenmiş olan … Sayılı Ticari Paket Sigorta Poliçesi bir yangın poliçesi türü olup, davalı şirketin sigorta poliçesi farklı teminatlara ve farklı branşa sahip bir İnşaat All Risk poliçesi olup, mahsuplaşma konusunun rüculu işlemlerde farklı poliçeler
arası yapılamayacağı, Davalı … … A.Ş. , hasar gerçekleştikten sonra davacı … Sigorta’daki All Risk poliçesine başvuru yaparak hasarı süresi içersinde talep etmediğinden, Sigorta şirketi, davalının All Risk poliçesi kapsamına girip girmediğinin değerlendirilmesini yapmadan, hasar dosyası oluşmadan, eksper incelemesi yapılmadan, hasarın karşılanacağı bilgisi net olmadan, bu dava konusu poliçe ile birleştirilmesi veya mahsuplaştırılmasının mümkün olmadığı,
A) Dosya no: 2020/705 ESAS- 161,18 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
B) Dosya no: … ESAS- 13.233,86 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
C) Dosya no: … ESAS- 423,39 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
D) Dosya no: … ESAS- 2.201,20 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
E) Dosya no: … ESAS- 293,86 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
F) Dosya no: … ESAS- 251,87 TL ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile,
hesaplanan tazminatların ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davacı … Sigorta A.ş.’ye ödenmesi gerektiği bildirilmiştir.
Dosyada mevcut bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi neticesinde düzenlenen bilirkişi kök ve ek raporlarının, asıl ve birleşen davalara konu hasarlara ilişkin ayrıntılı, açıklayıcı, denetime elverişli ve teknik olarak düzenlenmiş olması, kusura ilişkin olarak da davacının sigortalısına ait boru ve alt yapı tesislerine zarar verilmesinde, davalı savunmalarının ispat olunamaması karşısında davalıların tam kusurlu olduğu yönündeki tespit yerinde görülmüş, bilirkişi raporları mahkememizce de benimsenmiştir.
Davacı ile dava dışı … arasında 01/02/2018- 01/02/2019 vadeli … poliçe numaralı ticari paket sigorta poliçesi düzenlendiği, asıl ve birleşen davaya konu hasarlanmalara ilişkin olarak davacı yanca sigortalısına ödemeler yapıldığı ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesi uyarınca halefiyete dayalı olarak talepte bulunulduğu anlaşılmıştır.
Davalı … … A.Ş. vekili tarafından uyuşmazlık konusu hasarların davacı ile … arasında düzenlenen sigorta poliçesindeki riziko adresinde gerçekleşmediğinden hasarlanmaların poliçe teminatında kabul edilemeyeceği, aksi düşünülse dahi davacı sigorta şirketinin uyuşmazlık konusu işlere ilişkin olarak aynı zamanda davalı … … A.Ş.’nin sigortacısı olduğu, bir zarar oluşmuşsa dahi aralarındaki All-Risk sigorta poliçesi kapsamında davacı şirketin bu bedeli tazmin etmesi gerektiğinden alacaklılık ve borçluluk sıfatının birleştiği iddia edilmiştir.
Davacı yanca … arasında düzenlenen poliçede riziko ilçesi … olarak gösterilmişse de notlar bölümünde ek olarak teknik şartnameye atıfta bulunulmak suretiyle riziko belirlemesi yapıldığından ilgili teknik şartname dosyamıza dahil edilmiş, poliçelerin …’ın dağıtım lisansı kapsamında bulunan tüm alanları kapsadığının belirtildiği anlaşılmakla davalının hasarlanmanın poliçe teminatı kapsamında olmadığı yönündeki savunmaları yerinde görülmemiştir.
Davalı … … A.Ş. İle davacı arasında akdolunan inşaat tüm riskler sigorta poliçesi uyuşmazlık konusu hasarları kapsamaktaysa da, poliçenin notlar kısmında belirtilen ” Kazı çalışmaları yapılmadan önce gerekli mercilerden mevcut altyapı hakkında bilgiler alınmalı, bölgenin yer altı hatlarını gösterir çizimler edinilmelidir. Aksi halde ilgili hasar ve sorumluluklar teminat haricidir.” şartına ve bildirim yükümlülüğüne ilişkin olarak davalı yanca elverişli delil sunulmaması karşısında alacaklı ve borçlu sıfatının birleşmesinden bahsedilemeyeceği ve yine oluşturulan bir hasar dosyası da bulunmamakla takas mahsup talebinin de yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
Yapılan yargılama neticesinde bilirkişi rapor ve ek raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Hasarlanmanın gerçekleştiği yerlerde hasar tarihlerinde davalı …’nin ihale ettiği iş kapsamında inşaat çalışması yapıldığı, çalışmalar esnasında davacı şirketin sigortalısı olan …’ın boru ve altyapı tesislerine hasar verildiği, davacının sigortalısına yaptığı ödemeyle TTK’nun 1472. maddesi uyarınca haklarına halef olduğu ve bu kapsamda icra takipleri başlattığı, davalı yanın hasarın oluşumunda tam kusurlu olduğu, oluşan zarardan davalı …’nin iş sahibi, davalı … … A.Ş.’nin yüklenici olarak 6098 sayılı TBK’nun 49 ve devamı maddeleri uyarınca sorumlu olduğu, oluşan hasarlar kapsamında davacı yanca malzeme gideri, personel ve araç gideri, gaz giderleri ve açma kapama bedeli talebinde bulunulmuşsa da davalıların haksız fiil nedeniyle yalnızca gerçek zarardan sorumlu olduğu, benzer uyuşmazlıklara ilişkin Yargıtay tarafından verilen emsal kararlarda da belirtildiği üzere davacı yanca oluşan hasara yönelik özel olarak adam tutulup çalıştırıldığı iddia ve ispat olunamadığından davacının yalnızca malzeme, gaz giderleri ve açma kapama bedellerini, talep haksız fiilden kaynaklanmakla, ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte isteyebileceği değerlendirilmiştir.
ASIL DAVADA;
Davacı yanca, davaya konu hasar bedeline ilişkin olarak sunulan dayanak kayıtların incelenmesinde, Maddi Hasar Malzeme Bedeli:29,43 TL, Personel Gideri: 120,18 TL, Araç Gideri: 11,57 TL, olmak üzere Toplam 161,18 TL hasar bedeli olarak tespit ve belirleme yapılmış olduğu, bu hasara ilişkin ödemenin 19/12/2018 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında, 161,18 TL hasar tutarının riziko tarihi itibariyle piyasa rayiçlerine uygun olduğu, davalıların %100 kusurları kapsamında bu bedelden ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu tespitleri yapılmıştır.
Davacı tarafından dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile, 161,18 TL Asıl alacak, 15,50 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 176,68 TL alacak talebinde bulunulmuştur.
Yukarıda izah edildiği üzere, Hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı işçilerine ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç yakıt giderleri genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerdir. Bunların zarar ile ilgisi bulunmamaktadır. Özel olarak adam tutulup çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderler zarar kapsamına dâhil edilemez.
TTK’nun 1472. Maddesine göre, davacı sigorta şirketi, sorumlulara, halefiyet ilkesi gereği, sigortalısının başvurabileceği, talep edebileceği miktarda başvurabilecektir.
Eldeki dava konusu somut olayda, davacı tarafça özel olarak adam tutulup çalıştırıldığına yönelik bir iddia ve ispat olmadığından davacı yanın, araç, personel ve işçilik giderlerini isteyemeyeceği, diğer gider kalemlerine ilişkin zararlarını ise alınan bilirkişi raporu ve yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve tespitler kapsamında davalılardan isteyebileceği değerlendirilmiştir.
Bu kapsamda, davacının davalılardan icra takip tarihi itibarı ile 29,43 TL asıl alacak ve ödeme tarihinden takip tarihine kadar 2,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 32,26 TL talep edebileceği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm bu nedenler ile, asıl davanın kısmen kabulü ile, Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün 2019/24634 Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 29,43 TL asıl alacak, 2,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 32.26 TL alacak yönünden iptaline, takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya dair istemin reddine, ayrıca alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA;
Davacı yanca, davaya konu hasar bedeline ilişkin olarak sunulan dayanak kayıtların incelenmesinde, Maddi Hasar Malzeme Bedeli: 134,40 TL, Personel Gideri:680,03 TL, Araç Gideri: 27,83 TL, Gaz Gideri: 871,60 TL, Sayaç Açma-Kapama Bedeli: 11.520,00 TL olmak üzere Toplam 13.233,88 TL hasar bedeli olarak tespit ve belirleme yapılmış olduğu, bu hasara ilişkin ödemenin 27/09/2018 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında, 13.233,86 TL hasar tutarının riziko tarihi itibariyle piyasa rayiçlerine uygun olduğu, davalıların %100 kusurları kapsamında bu bedelden ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu tespitleri yapılmıştır.
Davacı tarafından dava konusu davada konu …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile, 13.233,66 TL Asıl alacak, 1.859,42 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 15.093,08 TL alacak talebinde bulunulmuştur.
Yukarıda izah edildiği üzere, Hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı işçilerine ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç yakıt giderleri genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerdir. Bunların zarar ile ilgisi bulunmamaktadır. Özel olarak adam tutulup çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderler zarar kapsamına dâhil edilemez.
TTK’nun 1472. Maddesine göre, davacı sigorta şirketi, sorumlulara, halefiyet ilkesi gereği, sigortalısının başvurabileceği, talep edebileceği miktarda başvurabilecektir.
Eldeki dava konusu somut olayda, davacı tarafça özel olarak adam tutulup çalıştırıldığına yönelik bir iddia ve ispat olmadığından davacı yanın, araç, personel ve işçilik giderlerini isteyemeyeceği, diğer gider kalemlerine ilişkin zararlarını ise alınan bilirkişi raporu ve yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve tespitler kapsamında davalılardan isteyebileceği değerlendirilmiştir.
Bu kapsamda, davacının davalılardan icra takip tarihi itibarı ile 12.526,00 TL asıl alacak ve ödeme tarihinden takip tarihine kadar 1.759,99 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.285,99TL talep edebileceği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm bu nedenler ile, birleşen mahkememiz … esas sayılı davanın kısmen kabulü ile; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 12.526,00 TL asıl alacak, 1.759,99 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.285,99 TL alacak yönünden iptaline, takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya dair istemin reddine, ayrıca alacak likit olmadığından ve kötü niyetli takip yapıldığı ispatlanamadığından davacının icra inkar tazminat talebinin ve davalı … İdaresinin kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA;
Davacı yanca, davaya konu hasar bedeline ilişkin olarak sunulan dayanak kayıtların incelenmesinde, Maddi Hasar Malzeme Bedeli: 80,71 TL, Personel Gideri: 221,75 TL, Araç Gideri: 27,88 TL, Gaz Gideri:43,04 TL, Sayaç Açma-Kapama Bedeli: 50,00 TL olmak üzere Toplam 423,38 TL hasar bedeli olarak tespit ve belirleme yapılmış olduğu, bu hasara ilişkin ödemenin 19/12/2018 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında, 423,39 TL hasar tutarının riziko tarihi itibariyle piyasa rayiçlerine uygun olduğu, davalıların %100 kusurları kapsamında bu bedelden ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu tespitleri yapılmıştır.
Davacı tarafından dava konusu davada konu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile, 423,38 TL Asıl alacak, 40,71 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 464,09 TL alacak talebinde bulunulmuştur.
Yukarıda izah edildiği üzere, Hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı işçilerine ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç yakıt giderleri genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerdir. Bunların zarar ile ilgisi bulunmamaktadır. Özel olarak adam tutulup çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderler zarar kapsamına dâhil edilemez.
TTK’nun 1472. Maddesine göre, davacı sigorta şirketi, sorumlulara, halefiyet ilkesi gereği, sigortalısının başvurabileceği, talep edebileceği miktarda başvurabilecektir.
Eldeki dava konusu somut olayda, davacı tarafça özel olarak adam tutulup çalıştırıldığına yönelik bir iddia ve ispat olmadığından davacı yanın, araç, personel ve işçilik giderlerini isteyemeyeceği, diğer gider kalemlerine ilişkin zararlarını ise alınan bilirkişi raporu ve yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve tespitler kapsamında davalılardan isteyebileceği değerlendirilmiştir.
Bu kapsamda, davacının davalılardan icra takip tarihi itibarı ile 175,75 TL asıl alacak ve ödeme tarihinden takip tarihine kadar16,71 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 190,46 TL talep edebileceği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm bu nedenler ile, birleşen mahkememiz … esas sayılı davanın kısmen kabulü ile; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 173,75 TL asıl alacak, 16,71 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 190,46 TL alacak yönünden İptaline, takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya dair istemin reddine, ayrıca alacak likit olmadığından ve kötü niyetli takip yapıldığı ispatlanamadığından davacının icra inkar tazminat talebinin ve davalı … İdaresinin kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA;
Davacı yanca, davaya konu hasar bedeline ilişkin olarak sunulan dayanak kayıtların incelenmesinde, Maddi Hasar Malzeme Bedeli: 48,67 TL, Personel Gideri:133,05 TL, Araç Gideri: 21,21 TL, Gaz Gideri: 929,83 TL, Sayaç Açma-Kapama Bedeli: 1.070,00 TL olmak üzere Toplam 2.202,76 TL hasar bedeli olarak tespit ve belirleme yapılmış olduğu, bu hasara ilişkin ödemenin 19/12/2018 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında, 2.201,20 TL hasar tutarının riziko tarihi itibariyle piyasa rayiçlerine uygun olduğu, davalıların %100 kusurları kapsamında bu bedelden ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu tespitleri yapılmıştır.
Davacı tarafından dava konusu davada konu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile,2.202,76 TL Asıl alacak, 211,83 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 2.414,59 TL alacak talebinde bulunulmuştur.
Yukarıda izah edildiği üzere, Hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı işçilerine ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç yakıt giderleri genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerdir. Bunların zarar ile ilgisi bulunmamaktadır. Özel olarak adam tutulup çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderler zarar kapsamına dâhil edilemez.
TTK’nun 1472. Maddesine göre, davacı sigorta şirketi, sorumlulara, halefiyet ilkesi gereği, sigortalısının başvurabileceği, talep edebileceği miktarda başvurabilecektir.
Eldeki dava konusu somut olayda, davacı tarafça özel olarak adam tutulup çalıştırıldığına yönelik bir iddia ve ispat olmadığından davacı yanın, araç, personel ve işçilik giderlerini isteyemeyeceği, diğer gider kalemlerine ilişkin zararlarını ise alınan bilirkişi raporu ve yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve tespitler kapsamında davalılardan isteyebileceği değerlendirilmiştir.
Bu kapsamda, davacının davalılardan icra takip tarihi itibarı ile 2.046,94 TL asıl alacak ve ödeme tarihinden takip tarihine kadar 196,84 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.243,78 TL talep edebileceği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm bu nedenler ile, birleşen mahkememiz … esas sayılı davanın kısmen kabulü ile; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 2.046,94 TL asıl alacak, 196,84 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.243,78 TL alacak yönünden İptaline, takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya dair istemin reddine, ayrıca alacak likit olmadığından ve kötü niyetli takip yapıldığı ispatlanamadığından davacının icra inkar tazminat talebinin ve davalı … İdaresinin kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA;
Davacı yanca, davaya konu hasar bedeline ilişkin olarak sunulan dayanak kayıtların incelenmesinde, Maddi Hasar Malzeme Bedeli: 12,82 TL, Personel Gideri:221,75 TL, Araç Gideri: 30,68 TL, Gaz Gideri: 8,61 TL, Sayaç Açma-Kapama Bedeli:20,00 TL olmak üzere Toplam 293,86 TL hasar bedeli olarak tespit ve belirleme yapılmış olduğu, bu hasara ilişkin ödemenin 27/09/2018 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında, 293,86 TL hasar tutarının riziko tarihi itibariyle piyasa rayiçlerine uygun olduğu, davalıların %100 kusurları kapsamında bu bedelden ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu tespitleri yapılmıştır.
Davacı tarafından dava konusu davada konu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile, 293,86 TL Asıl alacak,41,29 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 335,15 TL alacak talebinde bulunulmuştur.
Yukarıda izah edildiği üzere, Hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı işçilerine ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç yakıt giderleri genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerdir. Bunların zarar ile ilgisi bulunmamaktadır. Özel olarak adam tutulup çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderler zarar kapsamına dâhil edilemez.
TTK’nun 1472. Maddesine göre, davacı sigorta şirketi, sorumlulara, halefiyet ilkesi gereği, sigortalısının başvurabileceği, talep edebileceği miktarda başvurabilecektir.
Eldeki dava konusu somut olayda, davacı tarafça özel olarak adam tutulup çalıştırıldığına yönelik bir iddia ve ispat olmadığından davacı yanın, araç, personel ve işçilik giderlerini isteyemeyeceği, diğer gider kalemlerine ilişkin zararlarını ise alınan bilirkişi raporu ve yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve tespitler kapsamında davalılardan isteyebileceği değerlendirilmiştir.
Bu kapsamda, davacının davalılardan icra takip tarihi itibarı ile 41,43 TL asıl alacak ve ödeme tarihinden takip tarihine kadar 5,82 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 47,25 TL talep edebileceği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm bu nedenler ile, birleşen mahkememiz … esas sayılı davanın kısmen kabulü ile; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 41,43 TL asıl alacak, 5,82 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 47,25 TL alacak yönünden İptaline, takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya dair istemin reddine, ayrıca alacak likit olmadığından ve kötü niyetli takip yapıldığı ispatlanamadığından davacının icra inkar tazminat talebinin ve davalı … İdaresinin kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA;
Davacı yanca, davaya konu hasar bedeline ilişkin olarak sunulan dayanak kayıtların incelenmesinde, Maddi Hasar Malzeme Bedeli: 12,03 TL, Personel Gideri: 200,30 TL, Araç Gideri: 20,92 TL, Gaz Gideri: 8,61 TL, Sayaç Açma-Kapama Bedeli: 10,00 TL olmak üzere Toplam 251,86 TL hasar bedeli olarak tespit ve belirleme yapılmış olduğu, bu hasara ilişkin ödemenin 27/09/2018 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında, 251,87 TL hasar tutarının riziko tarihi itibariyle piyasa rayiçlerine uygun olduğu, davalıların %100 kusurları kapsamında bu bedelden ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu tespitleri yapılmıştır.
Davacı tarafından dava konusu davada konu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile, 251,86 TL Asıl alacak, 35,39 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 287,25 TL alacak talebinde bulunulmuştur.
Yukarıda izah edildiği üzere, Hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir. Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı işçilerine ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç yakıt giderleri genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerdir. Bunların zarar ile ilgisi bulunmamaktadır. Özel olarak adam tutulup çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderler zarar kapsamına dâhil edilemez.
TTK’nun 1472. Maddesine göre, davacı sigorta şirketi, sorumlulara, halefiyet ilkesi gereği, sigortalısının başvurabileceği, talep edebileceği miktarda başvurabilecektir.
Eldeki dava konusu somut olayda, davacı tarafça özel olarak adam tutulup çalıştırıldığına yönelik bir iddia ve ispat olmadığından davacı yanın, araç, personel ve işçilik giderlerini isteyemeyeceği, diğer gider kalemlerine ilişkin zararlarını ise alınan bilirkişi raporu ve yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve tespitler kapsamında davalılardan isteyebileceği değerlendirilmiştir.
Bu kapsamda, davacının davalılardan icra takip tarihi itibarı ile 30,64 TL asıl alacak ve ödeme tarihinden takip tarihine kadar 4,31 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 34,95 TL talep edebileceği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm bu nedenler ile, birleşen mahkememiz … esas sayılı davanın kısmen kabulü ile; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 30,64 TL asıl alacak, 4,31 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 34,95 TL alacak yönünden İptaline, takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya dair istemin reddine, ayrıca alacak likit olmadığından ve kötü niyetli takip yapıldığı ispatlanamadığından davacının icra inkar tazminat talebinin ve davalı … İdaresinin kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle dava ve birleşen davalar yönüyle aşağıdaki gibi hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-ASIL DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 29,43 TL asıl alacak, 2,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 32.26 TL alacak yönünden İPTALİNE, Takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Davacının icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL karar ve ilam harcının davalılardan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan ve karar ve ilam harcına mahsup edilen ‭54,40 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 1.078,95 TL’nın davacıdan 241,05 TL’nın davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafça işbu dava dosyası için yapılan 54,40 TL dava açılış gideri ve 308,50 TL tebligat posta gideri, 3.600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam ‭‭‭3.962,90 TL yargılama giderinin kabul ve reddolunan dava değerine nazaran 723,67 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı vekille temsil olunduğundan, kabul edilen dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince belirlenen 32,26 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalılar vekille temsil olunduğundan, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/3. maddesi gereğince belirlenen 32,26 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
B-1-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ … ESAS SAYILI DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün 2019/24649 Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 12.526,00 TL asıl alacak, 1.759,99 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.285,99 TL alacak yönünden İPTALİNE, Takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Davacının icra inkar tazminat talebinin ve davalı … İdaresinin kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 975,88 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 182,29 TL’nın mahsubu ile bakiye ‭‭‭793,59 TL harcın davalılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan ve karar ve ilam harcına mahsup edilen ‭182,29 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 70,59 TL’nın davacıdan 1.249,41 TL’nın davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafça bu dosya için yapılan 54,40 TL dava açılış gideri, 83,50 TL tebligat posta gideri toplamı 137,90 TL yargılama giderinin kabul ve reddolunan dava değerine nazaran 130.53 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı vekille temsil olunduğundan, kabul edilen dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalılar vekille temsil olunduğundan, reddolunan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 807,09 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
C-1-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ … ESAS SAYILI DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 173,75 TL asıl alacak, 16,71 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 190,46 TL alacak yönünden İPTALİNE, Takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Davacının icra inkar tazminat talebinin ve davalı … İdaresinin kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL karar ve ilam harcının davalılardan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan ve karar ve ilam harcına mahsup edilen ‭54,40 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 778,28 TL’nın davacıdan 541,72 TL’nın davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafça bu dosya için yapılan 54,40 TL dava açılış gideri, 75,50 TL tebligat posta gideri toplamı 129,90 TL yargılama giderinin kabul ve reddolunan dava değerine nazaran 53,31 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı vekille temsil olunduğundan, kabul edilen dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 190,46 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalılar vekille temsil olunduğundan, reddolunan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/3. maddesi gereğince hesaplanan 190,46 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
D-1-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ … ESAS SAYILI DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 2.046,94 TL asıl alacak, 196,84 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.243,78 TL alacak yönünden İPTALİNE, Takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Davacının icra inkar tazminat talebinin ve davalı … İdaresinin kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 153,27 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nın mahsubu ile bakiye ‭‭‭98,87 TL harcın davalılardan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan ve karar ve ilam harcına mahsup edilen ‭54,40 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 93,38 TL’nın davacıdan 1.226,62 TL’nın davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafça bu dosya için yapılan 54,40 TL dava açılış gideri, 89,00 TL tebligat posta gideri toplamı 143,40 TL yargılama giderinin kabul ve reddolunan dava değerine nazaran 133,26 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı vekille temsil olunduğundan, kabul edilen dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 2.243,78 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalılar vekille temsil olunduğundan, reddolunan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 170,81 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
E-1-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ … ESAS SAYILI DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 41,43 TL asıl alacak, 5,82 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 47,25 TL alacak yönünden İPTALİNE, Takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Davacının icra inkar tazminat talebinin ve davalı … İdaresinin kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL karar ve ilam harcının davalılardan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan ve karar ve ilam harcına mahsup edilen ‭54,40 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 1.133,90 TL’nın davacıdan 186,10 TL’nın davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafça bu dosya için yapılan 54,40 TL dava açılış gideri, 89,00 TL tebligat posta gideri toplamı 143,40 TL yargılama giderinin kabul ve reddolunan dava değerine nazaran 20,22 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı vekille temsil olunduğundan, kabul edilen dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 47,25 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalılar vekille temsil olunduğundan, reddolunan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/3. maddesi gereğince hesaplanan 47,25 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
F-1-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ … ESAS SAYILI DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 30,64 TL asıl alacak, 4,31 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 34,95 TL alacak yönünden İPTALİNE, Takibin bu toplam miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Davacının icra inkar tazminat talebinin ve davalı … İdaresinin kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL karar ve ilam harcının davalılardan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan ve karar ve ilam harcına mahsup edilen ‭54,40 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 1.159,39 TL’nın davacıdan 160,61 TL’nın davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafça bu dosya için yapılan 54,40 TL dava açılış gideri, 89,00 TL tebligat posta gideri toplamı 143,40 TL yargılama giderinin kabul ve reddolunan dava değerine nazaran 17,45 TL’nın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı vekille temsil olunduğundan, kabul edilen dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 34,95 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalılar vekille temsil olunduğundan, reddolunan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/3. maddesi gereğince hesaplanan 34,95 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
Dair, Davacı vekili ve Davalı … … AŞ vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı tarafların yokluğunda, Birleşen mahkememiz … Esas sayılı dosya yönünden gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere diğer dosyalar yönünden miktar yönünden KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/11/2022

Katip …
 e-imzalıdır

Hakim …
 e-imzalıdır