Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/621 E. 2022/64 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/621 Esas
KARAR NO :2022/64

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:05/11/2020
KARAR TARİHİ:09/02/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı borçlu arasında elektrik enerjisi satış sözleşmesi imzaladığını, davalı abonenin işyerine elektrik enerjisi tahsis edilmiş olduğunu, elektrik kullanımında bulunan davalıya faturalar düzenlendiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye rağmen davalı borçlunun belirlenen fatura ödeme günlerinde borcunu
ödemediğinin tespit edildiğini, davalı tarafından faturaların ödenmemesi üzerine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra takibinin başlatıldığını, davalı borçlunun icra dosyasında kendisine tebliğ edilen ödeme emrine karşı söz konusu
takibe borçlu olmadığı gerekçesiyle itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, müvekkili şirket ile davalı abonenin tacir olması nedeniyle akdedilen sözleşmeye göre doğacak tüm uyuşmazlıklarda İstanbul Mahkemeleri
ve İcra Daireleri’nin yetkili olduğunu, itirazın haksız olduğunu, davalı ile yapılan arabuluculuk görüşmelerinden bir sonuç alınamayarak bununla ilgili tutanak düzenlendiğini, beyan ederek, itirazın iptali ve takibin devamını, alacak likit olduğundan
%20’den az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı yana usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E /
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı yanca, davalı ile akdolunan sözleşme, düzenlenen faturalar ve arabuluculuk son oturum tutanağı ibraz olunmuş; dava konusu takip dosyası getirtilmiştir.
… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı/ alacaklının davalı/ borçludan toplam 7.426,86-TL alacağın tahsili talebinde bulunduğu, ödeme emrinin tebliğ tarihine göre davalı/ borçlunun süresinde sunduğu yetkiye ve borca itiraz dilekçesi üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin davacı/ alacaklıya tebliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamakla davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı yanca ibraz olunan dilekçe ve belgeler ile getirtilen kayıtlar incelenmiş; uyuşmazlık dosya üzerinden teknik incelemeyi gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen teknik bilirkişi tarafından hazırlanan 29/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı …Ş.’nin dava ekinde sunduğu sözleşmeden elektrik aboneliğinin … Mah. … işletmesi için Ferdi Tosunlar- … Adi Ortaklığı adına … adına yapıldığının anlaşıldığı, davacı tarafın fatura borcunun sorumlusunu … olarak tespit ederek anılan kişi aleyhine icra takibi başlattığı, her ne kadar 18.06.2018 tarihli faturada önceki dönemlere ait borç olmadığı yazılı ise de, Cari Hesap dökümü incelendiğinde dosya konusu olan icra takibi haricinde de çok sayıda icra dosyasının bulunduğu, bu durumda söz konusu işletmenin çok sayıda ödenmemiş elektrik faturası nedeniyle birikmiş borcu olduğunun söylenebileceği, davalı tarafın icra dosyasına borcun kendilerine ait olmadığını beyan etmekte ise de, esas dosyaya borcun
kendilerine neden ait olmadığı hakkında deliller sunmadığı, davacı tarafın… … – … adına olan cari hesap dökümünde 18.06.2018 tarihli, 28.06.2018 son ödeme tarihli, … seri no’lu, 6.214,95 TL. meblağlı faturanın davalı adına borç olarak kayıtlı olduğu, bu bilgiler ışığında borcun abonelik sözleşmesinde ismi geçen …’e ait olduğu kanaatine varıldığı, borç dökümü icra takibi itibariyle 28.06.2018 son ödeme tarihli, 6.214,95 TL fatura için gecikme zammı ve KDV hesabının, 28.06.2018 – 19.07.2018 tarihleri arası 21 gün x (% 1,40) / 30 gün = 0,0098, gecikme zammı = 6.214,95 TL. x 0,0098 = 57,14 TL, KDV (%18) = 0,18 x 57,14 TL = 10,28 TL olmak üzere toplam = 6.282,33 TL olduğu, hesaplamanın aylık % 16,8 faize göre yapıldığı, buna ilave olarak, sözleşmenin 4.4.3 no’lu maddesinde son ödeme tarihine kadar ödenmeyen fatura için davalıya son ödeme tarihi itibariyle 5 gün sonra bir bildirim yapılacağı, bu süre sonrasında, 5 gün daha beklenerek faturanın ödenmediği tespit edilirse, fatura bedeline %9 yasal faiz gecikmesi uygulanacağının belirtildiği, buna göre faiz hesabı son ödeme tarihinden 10 gün sonra başlayacağından süre 21-10=11 gün olduğu, icra takip tarihi 19.07.2018 olduğu görülmüş olup, hesaplanan gecikme zammı ve KDV hesabının 28.06.2018 – 19.07.2018 tarihleri arası 11 gün x (% 9/12) / 30 gün = 0,0027, gecikme zammı = 6.214,95 TL. x 0,0027 = 16,78 TL, KDV (%18) = 0,18 x 16,78 TL = 3,07 TL olmak üzere toplam = 19,80 TL şeklinde olacağı, hesaplamalardan görüleceği üzere davacı taraf 28.06.2018 – 19.07.2018 tarihleri arası için iki farklı faiz kullanarak davalıya tahakkuk yaptığı, sözleşme incelendiğinde, ilk faiz hesabının Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğine uygun olarak yapıldığı, ikinci faiz hesaplamasının ise sözleşmenin 4.4.3
no’lu maddesine uygun olarak yapıldığının görüldüğü, neticede, ikinci faiz hesaplaması ödenmeyen fatura için cezai şart olarak adlandırılabileceği, bu durumda her iki hesaplamanın kabul edilmesi gerektiği, davacının talep edebileceği toplam bedelin 6.282,33 + 16,78 + 3,07 = 6.302,18 TL olarak hesaplandığı, yapılan hesaplamalar neticesinde, takip çıkışı ile aynı bedel bulunmuş olup davacının itirazın iptali talebinde haklı olduğu tespitlerinde bulunulmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş; davacı vekilince rapora karşı beyan dilekçesi sunulmuş; davalı tarafından beyanda bulunulmamıştır.
Davalı tarafça icra müdürlüğünün yetkisine itirazda bulunulmuşsa da, taraflar arasındaki sözleşmenin 15. maddesinde İstanbul Mahkeme ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu noktasında taraflar tacir olmakla geçerli bir yetki şartının bulunması nedeniyle davalının yetki itirazı HMK’nun 17 ve devamı maddeleri karşısında yerinde görülmemiştir.
Davacı yanca taraflar arasındaki elektrik enerjisi satış sözleşmesi kapsamında düzenlenen faturalara dayalı olarak alacak talebinde bulunulmuş; davalı tarafından ise borca itiraz dilekçesinde borcun kendisine ait olmadığı savunulmuştur. Ticarethane grubuna ilişkin düzenlenen sözleşmede tedarikçi davacı şirket olup, tüketici ise … olarak gösterilmiştir. Alacak talebinin dayanağını oluşturan fatura da … adına düzenlenmiş olup, davalının faturaya veya sözleşmedeki ünvana itirazını gösterir bir delil dosyaya yansımamıştır. Bu bağlamda, davalının aboneliğin ve abonelik kapsamında düzenlenen faturaların muhatabı olduğu, ödenmeyen borçtan sorumlu olduğu kabul edilmiştir.
Borç miktarının tespitine ilişkin olarak dosya kapsamında temin edilen bilirkişi raporu, davalının itirazına uğramadığı gibi taraflar arasındaki akdi ilişkiye ve dosya delil durumuna uygun şekilde hazırlandığı anlaşıldığından mahkememizce de benimsenmiş ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir. Bilirkişi raporunda takip tarihi itibariyle davacı yanca talep edilebilecek alacak miktarı, ayrıntısına yukarıda yer verildiği üzere toplam 6.302,18 TL olarak tespit edilmiş olmakla ve davalı yanca bu miktara yönelik ödeme iddiasında bulunulmamakla, davacının itirazın iptali isteminin 6.302,18 TL yönüyle kısmen yerinde olduğu, davacının fazlaya dair 3,37 TL’lik isteminin ve davalının aksi yöndeki savunmalarının yerinde olmadığı, öte yandan hüküm altına alınan alacağın likit ve bu yöne ilişkin itirazın haksız olması karşısında icra inkar tazminatı istem koşullarının da oluştuğu sonucuna varılmış, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalının, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının toplam 6.302,18 TL alacak yönüyle İPTALİNE, takibin belirtilen alacak miktarı üzerinden ve 6.214,95 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19,80 oranında avans faizi yürütülmesi suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA, bu yöndeki fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Hükmolunan alacağın %20’si nispetinde hesaplanan 1.260,44 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 430,50 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 107,69 TL’nın mahsubu ile bakiye ‭322,81‬ TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan ve karar ve ilam harcına mahsup edilen 107,69 TL’nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak ‭0,71‬ TL’nın davacıdan 1.319,29 TL’nın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafça yapılan 62,20 TL dava açılış gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti, ‭136,00 TL tebligat posta gideri toplamı ‭998,2‬0 TL yargılama giderinin kabul ve reddolunan dava değerine nazaran 997,66 TL’nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı vekille temsil olunduğundan, kabul edilen dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı yan yokluğunda, kabul ve reddolunan dava değerleri kesinlik sınırının altında kaldığından HMK 341/2. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/02/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır . e-imzalıdır .