Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/552 E. 2023/420 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/552 Esas
KARAR NO :2023/420

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:07/10/2020
KARAR TARİHİ:17/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04.10.2019 tarihinde davalı … adına kayıtlı olan ve davalı …sevk ve idaresindeki … plakalı araçta meydana gelen kaza sonucu müvekkilinin kafasını tavana çarptığını ve tekrar koltuğa düşerek yaralandığını, müvekkilinin meydana gelen trafik kazasında yaralanarak üç gün yoğun bakımda kaldığını, kazadan sonra alınan doktor raporlarında hayati fonksiyonlarını ağır derecede etkileyecek nitelikte yaralandığının rapor altına alındığını, müvekkilinin halen kaza nedeniyle çalışamadığını, davalı …adına kayıtlı olan … plakalı aracın davalı … Sigorta A.Ş.’ye … Nolu Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, 24.07.2020 tarihinde … Sigortaya başvuru yapılmış olup, müspet yada menfi geri dönüş olmadığını, kazanın oluşumunda davalıların, gerekli önlemleri almadığından ve alınmasını sağlamadığından olayda davalıların %100 kusurlu olmaları sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini ve müvekkilinin yaralanması neticesinde 20.000,00TL manevi tazminatın davalılardan alınarak müvekkiline ödenmesine, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak koşulu ile 20.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan alınarak müvekkiline ödenmesine, maddi tazminat için 04.10.2019 kaza tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi, manevi tazminat miktarı için dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 09/03/2021 tarihli dilekçesi ile, davalı … Sigorta A.Ş. ile sulh olunduğunu, davalı … Sigorta A.Ş. aleyhine açılan davadan feragat ettiklerini, davaya davalılar …ve Ebubekir Güngör yönünden devam ettiklerini bildirmiştir.
SAVUNMA: Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın geçici iş göremezlik, bakıcı, tedavi ve iyileşme bedeli poliçe teminatı dışında olması sebebiyle taleplerinin reddine, maluliyet raporunun Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden alınmasına, kusur raporunun Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınmasına, tazminat raporunun Hazineye kayıtlı aktüer aracılığı ile yaptırılmasına, yapılacak hesaplamada müterafik kusur ve hatır taşımacılığı indirim sebeplerinin göz önünde bulundurulmasına, davacıların ceza yargılaması sırasında şikayetlerinden vazgeçmeleri ya da uzlaşma bildirimlerinin ceza dosyasından tetkik edilerek araştırılmasına, rücu durumunun araştırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dava dilekçesinin ve tensip tutanağının davalı …’e usulüne uygun tebliğ edilmiş olmasına rağmen, yasal süresinde davaya cevap verilmemiştir.
Davalı …yönünden süresinde olmakla birlikte davalı …yönünden süresinde olmayan 08/03/2022 tarihli dilekçesinde adı geçen davalılar vekili özetle; davacı tarafın yaralandığını iddia ettiği kazanın tümsekten hızlı geçmemek adına yapılmış bir frenlemeden ibaret olduğunu, araçta bulunan kimsenin yaralanmadığını, davacının koltuktan düşmesinin emniyet kemerinin takılı olmamasından kaynaklandığını, belinin kırılması imkanının bulunmadığını, haricen edinilen bilgiye göre davacının kemik rahatsızlığının bulunduğunu, olayın gerçekleşmesinde davalıların bir kusurunun olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 04.10.2019 tarihinde gerçekleşen trafik kazası sebebiyle davacıda oluşan bedensel ve manevi zararların tazmini istemine ilişkindir.
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler incelenmiş, davacının kaza nedeniyle gördüğü tedavilere ilişkin evraklar, medula kayıtları, SGK kayıtları, hasar dosyası ile … CBS 2020/19105 Soruşturma sayılı dosyası celbedilmiş, sosyal ve ekonomik durum araştırmaları yaptırılmıştır.
… CBS 2020/19105 Soruşturma sayılı dosyasında iddianame düzenlenerek … 21. Asliye Ceza Mahkemesine 2020/360 esas numarası ile dava açıldığı anlaşılmakla, ceza dosyası celp edilmiştir. İncelenmesinde 19/01/2021 tarihli, 2020/360 esas, 2021/12 karar sayılı ilamı ile sanık/davalı … ‘ün Adli Para Cezası ile Cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın 18/02/2021 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 09/03/2021 tarihli dilekçesi ile davalı … Sigorta A.Ş ile tazminat talepleri yönünden anlaştıklarını beyan ettiği görülmüştür.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili tarafından da 09/02/2022 tarihli dilekçe ile 03/12/2020 tarihli protokol ve ödeme dekontu sunulmuştur.
Kazanın oluşumuna dair tanıklar dinlenmiş, davalı tanığı Abdulcelil Özgen 06/07/2022 tarihli celsede; “Ben olayın gerçekleştiği durağın durak görevlisiyim, bu nedenle bana anlatılan olaya bizzat şahit oldum, benim bulunduğum durak ana duraktır, olayda görüş alanım içerisinde gerçekleşmiştir, benim görevim yolcuları yönlendirmek, iniş binişler noktasında minibüsleri de buna göre ayarlamaktır, bulunduğum durağa gelmeden önce tahminen 100 metre uzaklıkta bir set bulunmaktadır, …beni aradı aracının içindeki bir yolcunun düştüğünü söyledi, araç içerisindeki diğer yolcuları başka bir araca yönlendirdim, Saniye Şengül içinde bulunduğu araç ile …tarafından hastaneye götürüldü, olayın gerçekleştiği set üzerinden hızlı geçilmesi mümkün değildir, tümsekten geçiş nedeniyle bir yolcunun düşüp yaralanması da çok mümkün değildir.” şeklinde,
Davalı tanığı Hasan Karakoç 26/10/2023 tarihli celsede; ” 04/10/2019 tarihinde gerçekleşen kazada ben bizzat … plakalı aracın içerisinde yolcu olarak bulunuyordum, davacı Saniye Şengül’ün araca nerede bindiğini tam olarak hatırlamıyorum, kendisi oturur vaziyetteydi, ben ve bir kaç kişi daha ayakta yolculuk ediyorduk, kavşaktan dönüş aşağı doğru giderken yol üzerinde bir kasis vardı, kasis alçak bir kasisti, zaten trafik yoğunluğu sebebiyle de araç çok yavaş ilerliyordu, araç kasisin üzerinden normal seyirde geçti, arkamızı döndüğümüzde davacı Saniye Şengül’ün sol arka kısımda yerde oturur vaziyette olduğunu gördüm, yanına gidip durumunu sorduk, başının döndüğünü söyledi, kasisten geçme nedeniyle davacının koltuktan düşmesi kesinlikle mümkün değildir, ama ne sebeple yerde oturduğunu ben görmedim, olay sonrasında aracın şoförü ile araçta bulunan bir kısım yolcular davacıya durumunu sordular, davacı gün içerisinde sürekli ayakta kaldığı bir iş yerinde çalıştığını ve tansiyon probleminin olduğu söyledi, tansiyonu düştüğü için koltuktan düştüğünü söyledi, şoför yolcuların bir kısmını indirdi, ben ve bir kaç yolcu ile birlikte davacıyı Kirazlı Medicine Hastanesi’ne götürdü, ben hastanenin içine girmedim, şoför ve davacı ile bir kişi daha hastaneye girdiler ancak içeri giren diğer kişinin adını bilmiyorum.” şeklinde beyanda bulunmuşlardır.
Davacının maluliyet durumu/oranı, iyileşme süresi ve bakıcıya muhtaçlık durumu/tespitine yönelik iddiaları bakımından bildirilen hastane kayıtları celbedilerek dosya Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş, ATK 2. İhtisas Kurulunun 25/06/2021-11176 karar sayılı raporunun sonuç kısmında; “Mevcut belgelere göre; Nuri kızı 03.05.1968 doğumlu Saniye Şengül’ün 04.10.2019 tarihli trafik kazası sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr 1 X(2….33)A%37, E cetveline göre: % 41.2 (yüzdekırkbirnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, 2- İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği, aynı yönetmeliğin 15. Maddesi çerçevesinde başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 2 (iki) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceğ” mütalaa olunmuştur.
Davalılarca davacının kazadan önce rahatsızlığının olduğunun beyan edilmesi üzerine davacıya ait tüm medula kayıtları celp edilerek, dava dosyasının tüm tıbbi evrakları ile birlikte yeniden İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kuruluna gönderilerek “Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre değerlendirme yapılarak davacıda dava konusu kaza nedeniyle maluliyet oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise süresi, oranı, iyileşme süresi ve bakıcıya muhtaçlık durumu ve süresinin tespiti bakımından dosya tekrardan ATK gönderilmiştir.
ATK 2. İhtisas Kurulunun 25/01/2023-1032 karar sayılı raporunun sonuç kısmında; “Mevcut belgelere göre; Nuri kızı 03.05.1968 doğumlu Saniye Şengül’ün 04.10.2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 20.02.2019 tarih ve 30692 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirilmesi hakkında yönetmeliğe göre; Kas İskleet Sistemi, Tablo 1.1’e göre Kategori III %23 olarak tespit edildiğine göre;1-Kişinin tüm vücut engellilik oranının %23 (yüzdeyirmiüç) olduğu, 2-İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği, 3-Başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 2 (iki) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği” mütalaa olunmuştur.
Davaya konu trafik kazasının oluşumundaki kusur durumu ve davacı yanca talep edilebilecek tazminat miktarının tespiti bakımından dosya makine mühendisi ve tazminat hesap uzmanından oluşan bilirkişi heyetine tevdii edilmiştir. Bilirkişi heyeti 31/01/2022 tarihli raporda özetle; 1) Davalı sürücü (… plaka sayılı yolcu minibüsü sürücüsü) …’ün %100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, 2) Davacı yolcu …’ün (… plaka sayılı yolcu) kazanın oluşumunda ve kendi yaralanmasında kusursuz olduğu, 3)Ödeme tarihindeki verilere göre yapılan incelemede davacıya yetersiz ve eksik ödeme yapıldığının tespit edildiği, 4) Davacının nihai ve gerçek gecici iş göremezlik maddi zararının 15.910,18 TL olduğu, 5) Davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 488.285,98 TL olduğu, 6) Davacının nihai ve gerçek bakıcı gideri maddi zararının 5.116,80 TL olduğu, 7) Temerrüt başlangıcının 04.10.2019 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu, 8)Davacının talep edilen tedavi giderlerinin alanında uzman tıp doktoru bilirkişi tarafından tespiti gerektiğinden heyetimizce bu hususta bir değerlendirme yapılması mümkün olamadığı şeklinde görüş bildirmişlerdir.
ATK tarafından düzenlenen 25/01/2023-1032 karar sayılı rapor ile kusur ve tazminat hesabına yönelik 31/01/2022 tarihli raporun dosya kapsamına uygun, teknik ve ayrıntılı olarak hazırlandığı anlaşılmakla, raporar Mahkememizce de benimsenmiş ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ile alınan maluliyet, kusur ve aktüer raporlarının bir bütün halinde değerlendirilmesinde;
Somut olayda; 04/10/2019 tarihinde davalı sürücü …sevk ve idaresindeki … plakalı yolcu minibüsü ile Sancaktepe Mah. 897.sk. üzerinde seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde yol üzerindeki kasisten geçtiği sırada aracın sarsılması sonucu minibüs içerisinde yolcu olarak seyahat eden davacının kafasını minibüsün tavanına çarpması sonucu yaralandığı, … plakalı minibüsün … nolu sigorta poliçe ile davalı sigorta şirketince sigortalı olduğu, davacı yanca kaza nedeniyle uğranılan bedensel ve manevi zararların tazmini için kazaya karışan … plakalı aracın sürücüsü …, araç maliki …ve zorunlu trafik sigortacısı olan davalı … Sigorta A.Ş.’ne karşı işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
… plakalı araca ilişkin olarak sunulan … poliçe numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesinin 12/04/2019- 12/04/2020 vadeli olduğu, kaza tarihini kapsadığı, sakatlanma ve ölüm teminatının kişi başına 360.000,00, kaza başına 3.600.000,00 TL olduğu anlaşılmıştır.
Dava açılmadan önce davacı yanca 24/07/2020 kayıt tarihli dilekçe ile davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğu, hasar dosyası oluşturulduğu ancak davacıya başvurusuna ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
16/10/2020 tarihli SGK yazı cevabına göre, davacıya 4.521,00TL geçici işgöremezlik ödemesinin yapıldığı anlaşılmıştır.
İddia ve savunma kapsamında yasal düzenlemelere bakıldığında; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, 50. maddesinde; Zarar görenin, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altında olduğu, 54. maddesinde; Tazminat talep edilebilecek bedensel zarar kalemlerinin, tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. maddesinde; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, 91. maddesinde; İşletenlerin bu kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasına göre olan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, 97. maddesinde; Zarar görenin ZMMS sigortacısına başvurabileceği; 99. maddesinde; trafik sigortacısının, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorunda olduğu düzenlenmiştir.
Davacı vekili tarafından 09/03/2021 tarihli dilekçe ile, davalı … Sigorta A.Ş. ile sulh olunduğu, davaya davalılar … yönünden devam ettikleri bildirilmiş olmakla ve davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemeye ilişkin dekont sunulduğu gibi diğer davalılar tarafından yapılan ödemeye itirazda bulunulmamakla, maddi tazminat talepleri bakımından davanın konusuz kaldığı kabul edilmiş, davacı tarafından davalılar aleyhine açılan maddi tazminat davasının esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
Karayolları Trafik Kanununda manevi tazminat konusunda özel bir düzenleme yapılmadığından trafik kazasına bağlı yaralanma nedeniyle manevi tazminat talep edilmesi halinde kaza tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nın 56/1. maddesi dikkate alınacaktır. TBK’nun 56/1. maddesinde; Hâkimin, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği şeklinde düzenleme yer almaktadır. Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Yerleşik Yargıtay içtihatlarında belirtildiği üzere manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacı yanın uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ile ilkeler ışığında, tüm dosya kapsamı itibariyla manevi tazminat talebi değerlendirildiğinde; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacının yaşı, kaza nedeniyle maruz kaldığı ameliyatlar ve tedavi süreci, maluliyet oranı, iyileşme süresi, bakıcıya muhtaçlık durumu ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalıların sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle manevi tazminatın caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacı tarafça duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla davacı için 20.000,00 TL manevi tazminatın makul ve uygun olacağı sonuç ve vicdani kanaatine varılmış; davacı vekilinin 09/03/2021 tarihli beyan ve talepleri de dikkate alınarak davacı tarafından davalılar …ve …aleyhine açılan manevi tazminat davasının kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle, aşağıdaki şekilde hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan maddi tazminat davası konusuz kaldığından esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı tarafından davalılar … aleyhine açılan manevi tazminat davasının KABULÜ ile, 20.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar …’den alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Maddi tazminat davası bakımından alınması gereken 179,90 TL ve manevi tazminat davası bakımından alınması gereken 1.366,20 TL toplamı 1.546,10 TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak yatan 136,62‬ TL harcın mahsubu ile eksik kalan ‭‭‭1.409,48 TL harcın davalılar …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan ‭136,62 TL’nin davalılar …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Maddi ve manevi tazminat istemli eldeki davada yalnızca davalı … Sigorta A.Ş. aleyhine açılan dava bakımından dava açılmadan evvel arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmakla; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalı … Sigorta A.Ş.’den alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacının yaptığı ilk masraf ‭‭54,40 TL, bilirkişi ücreti 1.800,00 TL, ATK rapor bedeli 2.898,00 TL, posta gideri 468,50 TL olmak üzere toplam ‭‭5.220,90 TL yargılama giderinden 03/12/2020 tarihli protokol ile ödemesi kararlaştırılan 500,00 TL’nin mahsubu ile belirlenen 4.720,90 TL yargılama giderinin davalılar …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan maddi tazminat davası, davalı sigorta şirketi ile yapılan sulh nedeniyle konusuz kalmakla ve protokolde davacıya ilam vekalet ücreti ödeneceği de kararlaştırılmakla maddi tazminat davası bakımından tarafların leh ve aleyhlerine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden, manevi tazminat istemli dava bakımından karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davalılar …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
9-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin ve bir kısım davalılar vekilinin yüzüne karşı, HMK’nın 341/1 ve 345. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 17/05/2023

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .