Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/533 E. 2021/851 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/533 Esas
KARAR NO :2021/851

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:30/09/2020
KARAR TARİHİ:30/11/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davacı müvekkilinin davalıya ürünler satıp teslim ettiğini, üzerine düşen tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalının ise fatura bedellerini ödemediğini, borcun tahsili bakımından davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının itiraz etmesi üzerine işbu davanın açılması zarureti doğduğunu, davalının itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu, takip konusu alacağın, müvekkilinin ticari ilişki kapsamında davalıya sattığı ürünler karşılığı düzenlemiş olduğu faturalardan kaynaklanan alacak olduğunu, faturaların takip öncesi davalı borçluya gönderildiğini, ayrıca davalının borcu kabul ettiğine dair 10.01.2019 tarihli mutabakat mektubu bulunduğunu, TBK.’nın 89. Maddesi gereği alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle icra dairesinin yetkisine itirazın mesnetsiz olduğunu, ihtiyati haciz taleplerinin bulunduğunu, fatura konusu ürünlerin teslim edildiğinin sevk irsaliyeleri ile sabit olduğunu, alacağın likit bir alacak olduğunu ve bu güne kadar ödenmediğini belirtilerek; davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının itirazının asıl alacak yönünden iptaline, %20 oranında icra inkar tazminatına, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
S A V U N M A /
Davalı tarafa usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E /
Dava; Bakiye fatura alacağının tahsili bakımımından …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Celp edilen dava konusu icra dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine “22/09/2018 tarihli … Numaralı 7.676,00 TL bedelli fatura / 10/12/2018 tarihli … numaralı 7.676,00 TL bedelli fatura/ sevk irsaliyeleri / 10.01.2019 tarihli mutabakat mektubundan kaynaklanan bakiye alacak” açıklamasıyla 3.237,25 TL asıl alacak 501,55 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.738,80 TL alacak üzerinden genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 08.01.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 15.01.2020 tarihli dilekçe ile borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, bunun üzerine davacı tarafından İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca yasal süresi içerisinde iş bu itirazın iptali davasının ikame edildiği görülmüştür.
Davacı vekilince sunulan 22.01.2021 tarihli dilekçede; davalı borçlunun icra takibinden sonra takibe konu borcu haricen ödediğini, davanın konusuz kaldığını, icra inkar tazminatı, yargılama masrafları ve vekalet ücreti bakımından taleplerinin devam ettiğini beyan ederek davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini, dava tarihi itibarıyla haklılık durumu dikkate alınarak davalının asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmilini talep etmiştir.
06/04/2021 tarihli dilekçe ile ödemeye ilişkin banka dekontu ibraz edilmiş, incelenmesinde, 13.01.2021 tarihinde … tarafından davacı vekili Av. … hesabına, ” … … İCRA … ESAS” açıklamasıyla 5.818,00 TL havale yapıldığı görülmüştür.
Eldeki davanın 30.09.2020 tarihinde açıldığı, ödemenin ise dava tarihinden sonra ancak ön inceleme duruşma tutanağının düzenlendiği 23.03.2021 tarihinden önce yapıldığı anlaşılmıştır.
Eldeki dava itirazın iptali davasıdır. Dava konusu icra dosyası borcunun ödenmiş olması nedeniyle davanın konusuz kaldığı değerlendirilmiş ve davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
Alacak likit olduğundan, dava ödeme ile konusuz kaldığından 3.237,25 TL asıl alacağın %20 ‘si oranında davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Dava ödeme ile konusuz kaldığından ve davalının arabululuculuk görüşmelerine katılmadığı anlaşıldığından yargılama giderlerinden davalının sorumlu olduğu, ön inceleme tutanağı düzenlenmeden borç ödenmiş olduğundan AAÜT’sinin 6. Maddesi uyarınca davalının bu tarife hükümleri ile belirlenen avukatlık ücretinin yarısından sorumlu olduğu değerlendirilmiştir.
Tüm bu nedenler ile aşağıdaki şekilde hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın ödeme nedeniyle konusuz kalmasından dolayı, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-3.237,25 TL asıl alacağın %20 ‘si oranında takdir edilen 647,45 TL icra inkar tazminatının davalı borçludan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40 TL’ nin mahsubu ile bakiye ‭4,9‬0 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşinen karşılanan 54,40 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı parası, 128,50 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı olmak üzere toplam; ‭182,9‬0 TL’ yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen (3.237,25 TLx1/2) 1.618,62 vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-HMK 120 maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın re’ sen davacı yana iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda, dava değeri kesinlik sınırının altında kaldığından HMK 341/2 maddesi uyarınca KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/11/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza