Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/495 E. 2021/500 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/583 Esas
KARAR NO:2021/457

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:20/10/2020
KARAR TARİHİ:15/06/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; vekil eden ile davalı şirket arasında düzenlenmiş 16.4.2004 tarihli sözleşme uyarınca … … A.Ş. de istihdam edilen … (Marangoz) işyerine servisle giderken geçirdiği bir kaza nedeniyle iş görmezlik aylığı bağlanması için … aleyhine….İş Mahkemesinin … sayılı dosyası ile bir dava açıldığı, müvekkilinin sonradan dahil edildiği bu davanın taraflarından … … A.Ş. ne ihbar edildiğini, …’in müvekkili şirket bordrosunda görülmesi ; … ile … arasındaki anlaşma nedeniyle, şirketimizin …’e verdiği danışmanlık hizmetinden kaynaklandığı, işletmelerin gittikçe artan ölçüde, sadece kendi sahip oldukları yetenek ve becerileri esas alan işleri yapmak istemeleri, öz (temel, çekirdek) yeteneklerinin kullanılmadığı işleri, organizasyon dışındaki başka işletmelerden almak eğilimi, yaygın bir “outsourcing” veya “dış kaynaklardan yararlanma” uygulamasını ortaya çıkarttığını, bütün dünyada kullanılan ve ülkemizde de yaygınlaşan bu iş ilişkisinin mevcudiyeti buna dayandığını, uygulaması son yıllarda görülen ve “bordrolama” adı verilen bu hizmetin Yargıtay 9.H.D.nin muhtelif kararlarında belirtildiği üzere “bir danışmanlık faaliyeti” olarak değerlendirildiği ve işyerine bağlı çalışmanın esas alınacağı ifade edildiğini, nitekim İş Mahkemelerinde görülen ve davacının dava arkadaşı olarak taraf olduğu tüm davalarda, işe iadelerin asıl işveren nezdinde yapıldığı ve mâli hususlarda asıl işverenin de sorumlu tutulduğu , bu kararların istinaf ve Yargıtay aşamaları sonunda onandığının görüldüğü, ….İş Mahkemesinin … E.sayılı dosyası ile görülen dava sonucu verilen karar Yargıtay aşamasından geçerek kesinleştiği ve davacı vekili için takdir edilen 3.025.- TL avukatlık ücretinin tahsili amacıyla, alacaklı tarafından ….İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası takibe geçildiğini, bu takip nedeniyle müvekkili şirketin icra dosyasına 3.025.54 TL ödediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin ödeme ve rücu başlığını taşıyan 5.4. maddesi uyarınca davacının yaptığı bu ödeme nedeniyle davalıya rücu hakkının doğduğu belirtilerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.935,00 TL’ nin tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle: Taraflar arasındaki sözleşmenin 2.3 maddesi gereğince davacının talepte bulamasının mümkün olmadığını ve dava dışı … (Marangoz), işyerine servisle giderken geçirdiği bir kaza nedeniyle iş görmezlik aylığı bağlanması için … aleyhinde…. İş Mahkemesinin … sayılı dosyası ile dava ikame etmiş ve davacı şirket de, bu dosyadan çıkan vekalet ücretini takibe konu icra dosyasına ödemiş olduğunu ve Davacı Şirket, müvekkili ile Şirketleri arasındaki Sözleşmenin 5 inci maddesine istinaden, icra dosyasına ödedikleri vekalet ücretini şirketinden rücuen talep etmekte ise de, Sözleşme’nin 5 inci maddesinin bu davaya dayanak oluşturması mümkün olmadığını ve dosyada mübrez Sözleşme’nin 5 inci maddesi uyarınca, Şirketin, davacı Şirkete ödeme yükümü, personelin maaşı ile işten çıkarılması durumunda personele kanun gereğince ödenecek haklar (kıdem-ihbar vb) konuları ile sınırlı olduğunu ve anılan maddede, … A.Ş.’nin (“…”) iş ilişkisi nedeniyle, işçi için ödediği her türlü vergi, ücret, sigorta primi, tazminat ve benzeri ödemelerden ötürü, ödediği miktar ölçüsünde …’e rücu edeceği düzenlenmiş ise de, bu düzenleme; ücret ile ilgili vergi, prim ve tazminatlara matuf olup, bu hükmün iş göremezlik aylığına teşmilinin mümkün olmadığı, Sözleşmenin 2.3 üncü maddesinden açıkça anlaşıldığını ve Sözleşmenin 2.3 üncü maddesi; “görevli personelin her türlü kanuni alacak ve haklarının eksiksiz yerine getirilmesine ilişkin işlemler ile Vergi Dairesi, Sosyal Sigortalar ve Bölge Çalışma Müdürlükleri nezdinde tüm mükellefiyet ve yükümlülük, Hizmet Kuruluşuna (…’e) ait olacağını, buna ilişkin olarak Hizmet Kuruluşu’nun kusuru ya da ihmali ile neden olduğu tüm ceza, gecikme faizleri ve diğer sorumluluklar, Hizmet Kuruluşu’nun kusuru ya da ihmali ile neden olduğu tüm ceza, gecikme faizleri ve diğer sorumluluklar, 3.4 madde de belirtilen durum haricinde …’e fatura edilemez veya sair bir surette talep edilemez” hükmünü amir olduğunu ve bu hükümde, çok net bir açıklıkla, görevli personelin her türlü kanuni alacak ve haklarının eksiksiz verine getirilmesine ilişkin işlemler ile Vergi Dairesi. Sosyal Sigortalar ve Bölge Çalışma Müdürlükleri nezdindeki tüm mükellefiyet ve yükümlülüklerin …’e ait olacağı ve …’in bu kapsamda Şirketinden talepte bulunamayacağı düzenlenmiş olduğunu ve …’in rücu talebine konu dosya; görevli personel …’un geçirdiği iş kazası kapsamında kendisine sürekli iş göremezlik maaşı bağlanması talebine ilişkin olduğunu ve … bu davayı … aleyhinde açtığını , Yapılan yargılama sonucunda da Mahkemece ”Davacının 18/10/2005 tarihinde geçirdiği iş kazasına bağlı olarak meslekte kazanma gücünden %16,2 kaybetmiş sayılacağının tespitine, tahsis talep tarihi olan 22/09/2014 tarihini takip eden ayın başı olan 01/10/2014 tarihinden itibaren sürekli iş göremezlik geliri bağlanması gerektiğine ve her bir maaşının bu tarihten itibaren ödenmesi gereken tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizleriyle birlikte davalı kurumdan tahsili ile davacıya ödenmesine” karar verildiğini ve Mahkeme hükmünün temyizi üzerine Yargıtay; “Sürekli işgöremezlik oranının tespiti istemine ilişkin dava sonucunda mahkemece verilecek hükmün işverenin de hak alanını etkileyeceği gerekçesi ile … ile işveren arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğunu, bu nedenle davacıya, davayı işverene yöneltmesi için süre verilerek sonrasında da çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği” gerekçesi ile hükmü bozmuş, davacı davayı …’e de yöneltmiş olduğunu ve Haliyle, …’in talebine konu dosyadaki vekalet ücretinin. “Vergi Dairesi. Sosyal Sigortalar ve Bölge Çalışma Müdürlükleri nezdindeki mükellefiyet ve yükümlülük” kapsamında bir dosyaya ilişkin olduğu ve bu nedenle. Sözleşme madde 2.3 hükmüne istinaden Şirketinden talepte bulunulamayacağını ve davacı, aynı gerekçelerle keşide ettiği ihtarında 3.025,00 TL’nin kendisine ödenmesi talebinde bulunduğunu, huzurdaki davada ise 1.935.00 TL’nin iadesini talep ettiğini. bu husus, davacının, dayanaksız ve çelişkili bir şekilde talepte bulunduğunun bir göstergesi olduğunu ve davacı, şirketinden rücuen talepte bulunurken, kendileri lehine çıkan vekalet ücretini nazara almadığı gibi, mahkeme hükmüne konu vekalet ücretinin, kendileri ile birlikte diğer davalı aleyhinde de müştereken – müteselsilen hükmedildiğini nazara almadığını ve oysa ki, mahkeme hükmünün gerekçesi; “Davacı tarafça yapılan 113,4 TL yargılama giderinin takdiren 1/2 si olan 56,7 TL ’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2.180 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine” içeriğinde olduğunu ve hükme göre, davacı Şirket, 2.180.-TL tutarındaki vekalet giderinden, söz konusu dosyanın davalılarından olan … BAŞKANLIĞI ile birlikte müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğu ve bu durumda, davacı Şirket’in 2.180.-TL’nin yarısı olan 1.090.-TL’yi … Başkanlığından talep ve tahsil edebilme hakkı olduğunu ve davacı Şirket, 2.180.- TL tutarındaki vekalet ücretinin yarısını da, söz konusu dosyanın davacısı olan …’ dan talep ve tahsil edebilme hakkını haiz olduğunu ve dosyanın davalıları yararına hükmedilen 2.180.-TL tutarındaki vekalet ücretinin dosyanın davalılarına müştereken verilmesine karar verildiğinden, davacı Şirketin, bu tutarın 1.090.-TL sini faizi ile birlikte …’ dan tahsil hakkı olduğu şüphesiz olduğunu ve Buna karşın, davacı Şirket, gerek … Başkanlığı’na rücu edebileceği 1090.-TL’yi, gerekse de dava dışı …’dan tahsil hakkı olduğu 1090.-TL’yi nazara almaksızın, dava ile hiçbir ilgisi olmayan müvekkilinden, … adına ödediği vekalet ücretini rücuen talep etmiş olmasının rücu talebi, açıkça haksız ve hukuka aykırı olduğunu ve bir an için huzurdaki davanın davacı Şirket lehine sonuçlandığı varsayıldığında, davacı Şirket, ödediği vekalet ücreti alacağını hem Şirketinden tahsil etmiş olacak, hem de dosyanın davalısı ve davacısından talep edebileceği toplamda 2.180.-TL’yi faizi ile birlikte ilgililerinden alarak, mükerrer tahsilat sonucunu doğuracak şekilde sebepsiz zenginleşeceğini ve davacının da kabulünde olduğu üzere, …, Şirketi bir çalışanı olmayıp, davacı Şirketin bordrosu altında Şirketinin istihdam edilen bir çalışan olduğunu ve Müvekkili Şirket ile davacı …; hisse, ortaklık ve idare yapıları birbirinden bağımsız olan, faaliyet konuları ve kuruluş amaçları birbirinden bağımsız 2 ayrı tüzel kişilik olduğu gibi, servisi işleten firma da Şirketinden ayrı bir tüzel kişilik olduğu ve İstihdam edilen personelin geçirdiği iş kazası, Şirketi ile bağlantısı olmayan bir firma tarafından işletilen serviste gerçekleştiğinden, istihdam eden firma; …. İş Mahkemesinin … E sayılı dosyası kapsamında talepte bulunacak ise, bu talebin servisi işleten firmaya yönlendirilmesi gerektiğini ve ilgili davada kusur oranının esas tutulduğu …. İş Mahkemesi’nin … E sayılı tazminat davası dosyası dahi, Şirketin gıyabında gerçekleşen ve Şirketi ile hiç bir şekilde dahil olmadığı bir dosya olduğunu ve dolayısı ile, yukarıda aktardığı gerekçelere ek olarak, bu nedenle de ikame edilen dava, haksız ve mesnetsiz olduğundan davanın reddini talep etmiştir.
G E R E K Ç E
Dava; …. İş Mahkemesinin: 10/07/2018 tarihli … Esas, … Karar sayılı ilamına istinaden başlatılan …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına dosyamız davacısı tarafından ödenen vekalet ücretinin taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkinidir.
Taraf delilleri toplanmış, …. İş Mahkemesinin: 10/07/2018 tarihli … Esas, … Karar sayılı dosyası, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı celp edilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
…. İş Mahkemesinin: 10/07/2018 tarihli … Esas, … Karar sayılı ilamı incelediğinde; Davacının …, davalıların … Başkanlığı ve … Limited Şirketi, davanın Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) davası olduğu, ve … Limited Şirketi’nin dilekçesi doğrultusunda davanın … A.Ş ye ihbar edildiği, davanın sonunda, Davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile davacının 22/09/2014 tarihli tahsis talebine istinaden 5510 sayılı yasanın 97 maddesi de gözetilerek davacıya 01/10/2009 tarihi itibari ile sürekli iş göremezlik geliri bağlanmasına, tahsis talep tarihi öncesi davacıya ödenmesi gereken aylıkların faizsiz , tahsis talep tarihinden sonra ödenmesi gereken aylıkların ise yasal faizi ile birlikte ödenmesine, davacının fazlaya dair talebinin reddine, Peşin harçyeterli olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, davacı tarafça yapılan 113,4 TL yargılama giderinin takdiren 1/2 si olan 56,7 Tl nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2180 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden 2180 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine, karar verildiği, anılan kararın Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 17/06/2019 tarihli Onama Kararı ile 17/06/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Alacaklı … tarafından borçlu … Limited Şirketi aleyhine …. İş Mahkemesinin: 10/07/2018 tarihli … Esas, … Karar sayılı ilamına istinaden toplam 2.377,89 TL üerinden 28.02.2020 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçlu … Limited Şirketi tarafından icra dosyasına 06.03.2020 tarihinde 3.025,54 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Taşıma firması ….ve Tic.Ltd.Şti ile imzalanan 27.2.2006 tarihli “Personel Nakil Sözleşmesi Protokolü” başlıklı sözleşmede, dosyamız davalısı … şirketininde de dosyamız davacısı ile birlikte taraf olduğu görülmektedir. Sözü edilen bu servis sözleşmesinin, … çalışanlarının nakli amacıyla yapılmış olduğu anlaşılmıştır.
Dosyamız tarafları arasında imzalanan 16.04.2004 tarihli “HİZMET SÖZLEŞMESİ” başlıklı sözleşmenin imzalandığı, sözleşmede, davacı yanın davalı şirketin çalışılanı olan iççilerin maaş bordrolarının düzenlenmesi görevini üstlendiği ve davalı yanda bu ücret bordrolama işlemleri için belli bir hizmet bedeli olarak ücret ödemeyi üstlenmiş olduğu, sözlemenin 5.3 maddesinde “İş Kanununda bundan sonra yapılacak değişikliklere göre, işçi lehine doğabilecek ,hak ve alacak açısından işverene gelecek ek ödemeler … firması tarafından karşılanacaktır.” şeklinde ve MADDE 5: ÖDEME VE RÜCU 5.1 maddesinde “Görevli Personelin maaşı ile ilgili fatura her ayın 21’ inde işlenmiş olarak kesilir ve maaş ödemesi aynı ayın son iş gününden bir gün önce Hizmet Kuruluşu’nun banka hesabına havale edilir.Bu ödemeyi takiben Hizmet Kuruluşu personelin hesabına maaş ödemesini yapar.” şeklinde ve yine sözleşmenin 5.2 maddesinde ” Görevli Personelin işten çıkarılması durumunda, Personele 4857 no’lu İş Kanunu’nun başta 17, 18,19,20,21, ve 22. Maddeleri olmak üzere; bu kanundan doğan tüm haklarını ödenmesi ve zararlarının giderilmesi konusunda … firmasının HİZMET KURULUŞU ile müştereken sorumlu olduğunu peşinen kabul eder. Hesaplanan meblağ madde 4.1’e göre …’e aynca fatura edilir…” şeklinde düzenlemeler yapılmış olduğu görülmüştür.
Bilirkişi … tarafından tanzim edilen bilirkişi raporunda özetle: Taraflar arasında akdedilen 16.4.2004 tarihli hizmet sözleşmesi kapsamında davalının davacıdan personel hizmet alımına ilişkin olarak asıl işveren … çalışanı …’un geçirmiş olduğu kaza sonucunda sürekli kısmi iş göremezlik zarar tespiti sonucunda iş kazası nedeni ile açmış olduğu….İş Mahkemesinin … sayılı dosyası ile … kurumunca sürekli iş göremezlik zararının tespiti ile davacının çalışan işçisi olması nedeni ile anılan ilam sonucunda …. İcra Dairesi Dosya No: … esas sayılı dosyasına davacı … HİZM.LTD.ŞTİ tarafından yapılan 3.025,54 TL ödemenin davalıdan sözleşme hükümleri doğrultusunda rücusuna ilişkin olduğunu, taraflar arasında hizmet satın alım sözleşmesi hükümleri ve BK kanun yönünden çözüme kavuşturtması gerektiğini, davacı yanın sözleşmede davalı şirketin çalışılanı olan iççilerin maaş bordrolarının düzenlenmesi görevini üstlendiğini ve davalı yanda bu ücret bordrolama işlemleri için belli bir hizmet bedeli olarak ücret ödemeyi üstlenmiş olduğunu, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerinden anlaşılacağı üzere ; sözlemenin 5.3 “İş Kanununda bundan sonra yapılacak değişikliklere göre, işçi lehine doğabilecek ,hak ve alacak açısından işverene gelecek ek ödemeler … firması tarafından karşılanacaktır.” denildiği ve MADDE 5: ÖDEME VE RÜCU 5.1 Görevli Personelin maaşı ile ilgili fatura her ayın 21’ inde işlenmiş olarak kesilir ve maaş ödemesi aynı ayın son iş gününden bir gün önce Hizmet Kuruluşu’nun banka hesabına havale edilir.Bu ödemeyi takiben Hizmet Kuruluşu personelin hesabına maaş ödemesini yapar. Denildiği ve yine sözleşmenin 5.2 Görevli Personelin işten çıkarılması durumunda, Personele 4857 no’lu İş Kanunu’nun başta 17, 18,19,20,21, ve 22. Maddeleri olmak üzere; bu kanundan doğan tüm haklarını ödenmesi ve zararlarının giderilmesi konusunda … firması HİZMET KURULUŞU ile müştereken sorumlu olduğunu peşinen kabul eder. Hesaplanan meblağ madde 4.1’e göre …’e aynca fatura edilir. …’in kontrol ve onayı ile HİZMET KURULUŞU’ na ödemeyi takiben, Görevli Personele haklan ve zararları HİZMET KURULUŞU tarafından ödenir” denildiğini, aslında başından beri dava dışı işçinin … in işçisi olduğu tespiti ile davacının bordrolama işlemlerinde hizmet satın alan davalının alt iş vereni olarak görev yaptığının kabulü ile davacının icra dosyasına ödemiş olduğu 3.025,54 TL miktarın 06.03.2020 tarihinde ödemiş olduğu ve ödemenin iş mahkemesi ilamı gereğince vekalet ücretine ilişkin olduğu ve iş mahkemesi dosyasında vekalet ücretinin kabul red durumu gözetildiğinde davacı tarafça yapılan 113,4 TL yargılama giderinin takdiren 1/2 si olan 56,7 TL davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2.180 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine, karar verildiği tespit edildiği, anılan ilam nedeni ile yapılan 2.180 TL vekalet ücretinin yarısından BK 167. MADDESİ HÜKÜMLERİ GEREĞİNCE davacıya sorumluk yüklendiği ve bu miktarın 1.090 TL olacağı ve bu miktarın yarısından da huzurdaki davada davalının sorumlu olacağı miktarın 545,00 TL olacağı, faiz talebinin takdirinin mahkemeye ait olduğu görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun, denetime ve karar vermeye elverişli olduğu değerlendirilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporunun değerlendirilmesinde;
Davacı taraf, …. İş Mahkemesinin: 10/07/2018 tarihli … Esas, … Karar sayılı ilamına istinaden başlatılan …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına ödediği vekalet ücretinden dolayı davalıdan 1.935, TL ‘nin rücuen tahsilini talep etmiştir.
Davalı taraf, bu bedelden sorumlu olmadıklarını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasında 16.4.2004 tarihli hizmet sözleşmesi imzalandığı, davacı yanın sözleşmede davalı şirketin çalışılanı olan iççilerin maaş bordrolarının düzenlenmesi görevini üstlendiğini ve davalı yanında bu ücret bordrolama işlemleri için belli bir hizmet bedeli olarak ücret ödemeyi üstlenmiş olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 5.2 maddesinde ” Görevli Personelin işten çıkarılması durumunda, Personele 4857 no’lu İş Kanunu’nun başta 17, 18,19,20,21, ve 22. Maddeleri olmak üzere; bu kanundan doğan tüm haklarını ödenmesi ve zararlarının giderilmesi konusunda … firması HİZMET KURULUŞU ile müştereken sorumlu olduğunu peşinen kabul eder. Hesaplanan meblağ madde 4.1’e göre …’e aynca fatura edilir. …’in kontrol ve onayı ile HİZMET KURULUŞU’ na ödemeyi takiben, Görevli Personele haklan ve zararları HİZMET KURULUŞU tarafından ödenir” şeklinde düzenleme yapıldığı, servis ile işe giderken kaza geçiren dava dışı işçi …’un davacı çalışanı olarak gözükse de, aslında başından beri davalı … in işçisi olduğu, davacının, bordrolama işlemlerinde hizmet satın alan davalının alt iş vereni olarak görev yaptığı; Davacının icra dosyasına 06.03.2020 tarihinde 3.025,54 TL miktarında ödeme yapmış olduğu ve ödemenin iş mahkemesi ilamı gereğince yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin olduğu ve iş mahkemesi dosyasında kabul red durumu gözetildiğinde davacı tarafça yapılan 113,4 TL yargılama giderinin takdiren 1/2 si olan 56,7 TL davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 2.180 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine, karar verildiği; Anılan ilam nedeni ile iş mahkemesi dosyasında davacı olan dava dışı … adına takdir edilen, icra dosyasına konu olan ve davacı tarafından icra dosyasına ödenen 2.180 TL vekalet ücretinin yarısından TBK’nın 167. maddesi gereği İş Mahkemesi dosyasındaki diğer davalı …’nın sorumlu olacağı, davacının sorumluk miktarın 1.090 TL olacağı ve taraflar arasındaki sözleşmenin 5.2 maddesi ve TBK’nın 167. maddesi gereği bu miktarın yarısı olan 545,00 TL’den de huzurdaki davada davalının sorumlu olacağı değerlendirilmiştir.
Bu nedenler ile davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 545,00 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Fazlaya dair istemin reddine,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, davacı tarafından peşin olarak karşılanan 54,40 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı parası, 57,50 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam; 1.111,90 TL’ yargılama masrafının davanın kabul edilen miktarına göre 313,17 TL’ sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, arta kalan masrafın sarf eden üzerinde bırakılmasına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin 371,78 TL’sinin davalıdan, 948,22 TL’sinin ise davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 545,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 1.390,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
8-HMK 120 maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde re’ sen davacı yana iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/06/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza