Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/368 E. 2021/205 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/368 Esas
KARAR NO:2021/205

DAVA:Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı)
DAVA TARİHİ:22/07/2020
KARAR TARİHİ:18/03/2021

Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalılardan … … ve …Ltd. Şti.’nin davacıya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E., … K. sayılı ilamına istinaden borçlu olduğu, ilamın …. İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyası ile icra takibine konulduğunu, ancak alacağın tahsil edilemediğini, … … ve … Ltd. Şti.’nin hissedarı davalı … ve davalı (eşi) …’ın İstanbul’un merkezinde (…/…’da) milyonlarca dolar değerinde maden işletme ruhsatlarını, kurdukları ve soy isimlerinin (…) kısaltması olan, … … Tic. Ltd. Şti.’ne devrederek, diğer davalılarla birlikte alacaklıdan mal kaçırdığını, Davalı …. Ltd.Şti.’nin borçlu olduğu ve şirket yetkilisi …’ın da bizzat takip ettiği yıllar süren yargılama sonunda davacının alacaklı olduğuna hükmedilirken, davalının alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla davalılar ile birlikte hareket ederek alacağın tahsilini imkansızlaştırdığını, davalıların birlikte hareket ederek, hem tüzel kişilik perdeleri oluşturarak, hem şirket hisselerini, hem de mallarını devrederek davacı alacaklıyı zarara uğrattıklarını, davalıların gerek TTTK, gerekse İcra İflas Kanunu’nun 277 ve devamı maddeleri ile yasa ve hukuka aykırı işlemlerinden sorumlu olduğunu, kötü niyetli davalıların mal kaçırma amacına yönelik eylem ve işlemlerinin hukukça korunamayacağını, borçlu ….Ltd. Şti.’nin hissedarı ve yetkilisi …’ın, … Asliye Ticaret Mahkemesindeki yargılama sürerken gizlice ….Ltd. Şti.’yi tasfiye ettiğini, İİK 277 ve diğer maddeleri bakımından aciz koşullarının oluştuğunu, davalıların birlikte hareket ederek davacıyı zarara uğratmaya çalıştıklarını belirterek; … ili, … ilçesi hudutları dahilinde bulunan sicil: … sayılı, A grubu (…’ndan …’ye, …’den de … A.Ş.’ye (VKN:…) devredilen) maden isletme ruhsatlarının devirlerinin iptali ile davalılardan … A. Ş. adına tesciline, …nbul ili, … ilçesi hudutları dahilinde bulunan sicil:… sayılı 2-A grubu (…’ndan …’ye) maden isletme ruhsatının devirlerinin iptali ile davalılardan … A.Ş. adına tesciline, maden işletme ruhsatlarının davalılar tarafından üçüncü kişilere devredilmiş olması halinde İİK 283/2 maddesi gereğince alacak tazminata dönüşeceğinden, …. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı icra takip dosyasına konu alacak ve eklentileri ile sınırlı olarak maden isletme ruhsatları bedellerinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davalı …’na ait olup, muvazaalı olarak davalılara devredildiği tespit edilen, taşınır, taşınmaz mallar ve hak ve alacakların devirlerinin iptali ile davalılardan … A. Ş. adına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde, …. İcra Müdürlüğü’nün …sayılı icra takip dosyasına konu alacak ve eklentileri ile sınırlı olarak maden isletme ruhsatları bedellerinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, İİK 281/2 uyarınca teminatsız olarak davalılar adına kayıtlı sicilli 1113 sayılı 2-A grubu maden işletme ruhsatı ve sicil:… sayılı 2-A grubu maden isletme ruhsatları ve taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasına, maden isletme ruhsatı devir işlemlerinin. …. îcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasına konu alacak ve eklentileri ile sınırlı olarak, teminatsız tedbiren durdurulmasına, … A.Ş., …. A.Ş., … A.Ş. ve … A.Ş. dahil davalılar arasındaki tüzel kişilik perdelerinin kaldırılmasına, maden işletme ruhsatlarının ve davalı şirketlere ve kişilere ait taşınır/ taşınmaz mallar ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine, …. îcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasına konu alacak ve eklentileri ile sınırlı olarak, İİK 283. maddesi uyarınca taraflarına haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafın ihtiyati tedbir ve ihtiyati haiz taleplerinin haksız olduğunu, adli yardım talebinin kabul edilebilir nitelikte bulunmadığını, davanın görevli mahkemede açılmamış olduğunu, yapılan işlemlerin muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar …. A. Ş., … ve Dış Ticaret A. Ş., …, …, …, … ve … vekili cevap dilekçesi ile; mahkemenin görevsiz olduğunu, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, 5 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açıldığını, iptal talebinin zamanaşımına uğramış olduğunu, müvekkilleri yönünden pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, asıl borçlu … … Şirketinin davada taraf olması gerekirken davalı olarak gösterilmediğini, aciz vesikası sunulmadığını, yapılan devirlerin mal kaçırma kastıyla yapılmamış olduğunu, tüzel kişilik perdesinin kaldırılması şartlarının gerçekleşmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptali talebine ilişkin bulunmaktadır.
Davacı vekili dava dilekçesi ile, tüzel kişilik perdesinin de kaldırılması suretiyle davalılar arasında gerçekleştirilen malvarlığı devirlerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Tasarrufun iptali davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir. Tarafların tacir olması ve davanın çözümlenmesinde tüzel kişilik perdesinin kaldırılması ilkesinin uygulanması da davayı mutlak ticari dava haline getirmeyecektir. Esasen davacı alacağını tahsil etmek gayesi ile borçlunun tasarrufunun iptalini talep ettiğinden dava, asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir. Öte yandan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden itibaren açılan davalarda artık asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki işbölümü değil görev ilişkisidir. Somut olayda da dava bu tarihten sonra 22/07/2020 tarihinde İİK.’nin 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış olduğundan görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir.
Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gereken hususlardandır. Öte yandan HMK’nun 114/1-c maddesine göre dava şartlarındandır.
Bu nedenlerle açılan davada Mahkememizin görevsiz olduğu sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve süresi içerisinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331 mad. uyarınca Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda mahkememizce karar oluşturulmasına,
4-HMK 20.maddesi gereğince; karar tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
Dair davacı vekili ile bir kısım davalılar vekillerinin yüzüne karşı diğer tarafların yokluğunda HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.18/03/2021

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır