Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/33 E. 2022/710 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/33 Esas
KARAR NO :2022/710

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/01/2020
KARAR TARİHİ:08/11/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin … marka forklift makinalarının satış, kiralama ve servis bakım hizmetlerini sağlamakta olduğunu, davacı müvekkili şirklet ile davalı arasında 30/05/2017 tarihinde Froklift Satış Sözleşmesi akdedildiğini, işbu sözleşme uyarınca 1 adet … Model … marka Akülü İstifleyici satışı ve koşullarının belirlenmesinin esas alındığını, davalı taraf ile davacı müvekkili şirket arasında akdedilen Forklift Satış Sözleşmesi’nin fiyat, ödeme şekli, kur, geç ödeme başlıklı kısmında; Sözleşme kapsamında malzemelerin toplam değerinin 14.900,00 EUR, ödemelerin ise siparişe müteakip %20 avans olarak kalan bakiye teslimatın kredi kartı ile yapılacağı ve söz konusu ödemelerin Euro olarak veya fatura tarihindeki TCMB’nin uyguladığı döviz satış kuru üzerinden Türk Lirası olarak yapılabileceğinin belirtildiğini, TL ile ödeme yapılması durumunda fatura tarihinde geçerli olan döviz kuru ile fiili ödeme tarihinde geçerli döviz kuru arasında lehe veya aleyhe oluşabilecek kur farklılıkları karşılıklı kur farkı faturası ile kayıtlara alınacağı şeklinde kararlaştırıldığını, davalıya sözleşmede kararlaştırılan akülü istifleyicinin teslimi sağlandığını, işbu satıştan kaynaklanan satış bedellerinin müvekkili şirket tarafından davalı borçlu şirket adına faturalandırıldığını, davalı tarafından söz konusu faturaların ödenmemesi üzerinde ödenmeyen fatura alacaklarına istinaden davalı şirket aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından ilamsız icra takibine karşı soyut ve haksız olarak itiraz edildiğini, davalının itiraz dilekçesinde bildirdiği yetki itirazının yerinde olmadığını, müvekkili şirketin alacağının, müvekkilinin ticari defterleri, kayıtları, fatura ve irsaliyeler ile sabit olduğunu, bu çerçevede davalının borcu bulunmadığı itirazının, tamamen haksız ve kötü niyetli olduğunu, toplanacak deliller, tarafların ticari defterlerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile müvekkilinin alacağının sübuta ereceğini, işbu sebeple davalının borca olan itirazının iptalini talep etmekte olduklarını, gelinen aşamada davalı tarafın temerrüde düştüğüğünün sabit olduğunu, haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli itiraz nedeniyle takip durduğundan usul ve yasaya aykırı itirazın iptali, takibin takip talebinde talep edildiği şekilde devamı ve borçlunun haksız itirazı sonucu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına çarptırılmasını, davanın kabulüne, davalının itirazın iptaline ve takibin takip talebinde talep edildiği şekilde devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde bulunan iddiaları kabul etmediklerini, müvekkili şirket aleyhine başlatılan …. İcra Dairesi … Esas sayılı icra dosyasına yaptıkları itirazları tekrar ederek cevap dilekçelerinde ki itirazlarının kabulünü ve davanın reddini talep ettiklerini, öncelikle yapılan icra takibini kabul manasına gelmemek kaydıyla müvekkili şirkete gönderilen ödeme emrinin usulüne uygun düzenlenmediğini, ödeme emrinde yer alan %19.50 kanuni temerrüt faizinin ve %10 En yüksek Mevduat Faizi yürütülmesinin yasal dayanağının olmadığını, mevcut icra dosyasındaki borcu kabul manasına gelmemek şartıyla alacağın temerrüdü meydana gelmediğinden dolayı faizin takip tarihi itibariyle işletilmesi gerektiğini, ayrıca takipten sonra yürütülecek faiz oranının %19.50 gibi faiş bir faiz oranıyla işleme konulması kötü niyetli olup hak ve hukuka aykırı olduğunu, tüm bu hususlar değerlendirildiğinde … bu dava ile davacı tarafın kötü niyetli hareket ettiği anlaşılmakta olduğunu ve bu nedenle yaptıkları haklı itirazlarımızın kabulünü talep ettiklerini, davacı tarafın dava dilekçesinde iddia ettiği bir diğer husus olan ve söz konusu icra takibine itirazlara konu müvekkiline karşı açılan fatura ve cari hesaba ilişkin olarak yetkili icra dairesi müvekkilinin adresinin bulunduğu … İcra Müdürlükleri olduğunu, haksız ve hukuka aykırı olarak yetkisiz icra müdürlüğünde açılan icra takibinde yetki itirazının mevcut olduğunu, yetkili mahkemelerinde … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, söz konusu makinaların parasal ödemesinin içeriğinde müvekkilinin davacı şirketin hesabına gönderdiği ödemelerin hiç bir şekilde hesaba katılmadığını, bu durumla alakalı dava dilekçe ekinde sunmuş olduğu müvekkilinin ” T.C. … Bankası A.Ş. … … Şubesin den göndermiş olduğu 23.02.2018 tarihli 5.000 TL lik ödeme ile aynı banka üzerinden gönderilen 09.01.2018 tarihli 5.000 TL ödemeler ve … bankası … Numaralı Çek karşılığında alınan 07.09.2017 tarihli 14.376,57 TL lik tahsilat makbuzu ” incelendiğinde toplamda 24.376,57 TL lik bir ödemenin hiçbir şekilde davacı firma tarafından borç ilişkisinden ve cari hesaplardan düşülmediğini, bu hususla alakalı müvekkilinin ticari defterleri ve sundukları evraklar incelendiğinde bu davada ki haklılıkları ve karşı tarafın kötü niyetli olarak hareket ettiği ortaya çıkacağını, karşı tarafla yapılan anlaşmada yer alan Euro Kuru üzerinden Kur değeri hesaplanıp taraflarına bildirim yapılması gerekirken 2 katı kadar döviz kurundan yapılan … bu davaya konu olan takibe itirazlarının da haklılığı ortaya çıkmakta olduğunu, … bu davada davacı tarafça belirtilen haksız ve mesnetsiz iddiaların tamamına itiraz ettiklerini, ayrıca haklı itirazlarının kabulünü talep ettiklerini, davanın reddi ile icra dosyasına yaptıkları itirazın kabulüne, haklı itirazlarının kabulüne ve …. İcra Dairesi … Esas sayılı icra dosyasının iptaline, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; Davacı alacaklı tarafından davalı borçluya karşı 2 adet faturadan doğan alacağın tahsili amacaıyla … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanmış, tarafların BA-BS formları celp edilmiş, dava konusu icra dosyası celp edilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından davalı borçluya karşı 2 adet faturadan doğan alacağın tahsili amacıyla 14.072,27 EUR ve 1.311,26 TL asıl ve toplam alacak üzerinden 20/02/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlunun 18/03/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan 30/05/2017 tarihli Froklift Satış Sözleşmesinin incelenmesinde; 1 adet … Model … marka Akülü İstifleyicinin satışı ve koşullarının belirlendiği, Sözleşmesi’nin “FİYAT, ÖDEME ŞEKLİ, KUR, GEÇ ÖDEME” başlıklı kısmında, Sözleşme kapsamında malzemelerin toplam değerinin 14.900,00 EUR, ödemelerin ise siparişe müteakip %20 avans olarak kalan bakiye teslimatın kredi kartı ile yapılacağı ve söz konusu ödemelerin Euro olarak veya fatura tarihindeki TCMB’nin uyguladığı döviz satış kuru üzerinden Türk Lirası olarak yapılabileceği, TL ile ödeme yapılması durumunda fatura tarihinde geçerli olan döviz kuru ile fiili ödeme tarihinde geçerli döviz kuru arasında lehe veya aleyhe oluşabilecek kur farklılıkları karşılıklı kur farkı faturası ile kayıtlara alınacağının, sözleşmenin “DİĞER HÜKÜMLER” başlıklı kısmının “tabi olunan hukuk ve yetkili mahkeme” başlıklı alt maddesinde, Bu sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda İstanbul Adliyesi Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili olacağının kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
Talimat yoluyla davalı ticari defter ve kayıtları üzerinde yaptırılan inceleme sonunda SMMM bilirkişi …’den alınan 17/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı tarafça incelemeye sunulan ticari defterlerin TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, davacının düzenlemiş olduğu, 23.08.2017 tarih ve 110490 seri numaralı satıcı faturasının KDV dahil 1.311.26.TL. ve 14.09.2019 416729 seri numaralı faturanın KDV dahil 72.462,24.TL olarak davalının yevmiye defterine kayıtlı olduğu, 30.05.2017 tarihinde yapılan satış sözleşmesine göre ödemelerin EURO döviz kuru olarak Merkez Bankası döviz satış kuruna göre ödeneceğinden yapılan ödenmelerin ödeme tarihindeki döviz satış kuru olarak karşılığının 5.392.83 EUR olduğu, Davalı ticari defterlerine göre; davalının davacıya 49.398.90.TL borcunun olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Davacı taraf ticari defter ve kayıtları ve dosya kapsamında yaptırılan inceleme sonunda … Üniversitesi Muhasebe ve Finansman A.D. Dr. Öğt.. Üyesi bilirkişi … tarafından sunulan 28/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dosyada bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesi ile yukarıda yapılan tespitler ve
yürürlükteki mevzuat hükümleri çerçevesinde yapılan değerlendirmeler sonucunda;
Davacı tarafın usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinin sahibi lehine
delil kudretine haiz olduğu;
Dava konusu icra takibinin dayanağı hesap ilişkisinin 2017 yılındaki faturalar ve
ödemelerden oluştuğu;
Davacı tarafından düzenlenen faturaların, her iki taraf ticari defterlerinde kayıtlı
olması ve BA/BS formlarıyla beyan edilmesi nedenleriyle faturalar karşılığında mal veya
hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilmiş olduğu;
Davalı tarafından yapılan toplam 5.684,38 EUR ödemenin 17.582,00 EUR tutarındaki
faturadan mahsup edilmesiyle bu faturadan kaynaklı bakiye alacağın 11.897,62 EUR
hesaplandığı;
26/02/2019 takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 11.897,62 EUR ve 1.311,26 TL
alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını bildirilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarının bir bütün olarak değerlendirilmesinde;
Dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası ile, davacı alacaklı tarafından davalı borçluya karşı 2 adet faturadan doğan alacağın tahsili amacıyla 14.072,27 EUR ve 1.311,26 TL asıl ve toplam alacak üzerinden 20/02/2019 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlunun 18/03/2019 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı alacaklı tarafça, davalını icra takibine vaki itirazların haksız olduğu, sözleşmede yetki şartının kararlaştırıldığı, İstanbul Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olduğu, sözleşme kapsamında malın davalıya teslim edildiği ancak davalı tarafça fatura bedellerinin ödenmediği ileri sürülerek itirazın iptali, takibin devamı ve davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
Davalı borçlu tarafça, icra takibinde, ödeme emrinin usulüne uygun düzenlenmediği, istenen faz oranlarının dayanağının olmadığı, yetkili icra müdürlüğünün … İcra Müdürlüğü olduğu, davalı tarafça yapılan ödemelerin dikkate alınmadığı ileri sürülerek borca ve ferilerine itiraz edilmiş, cevap dilekçesi ile de, yetkili mahkeme ve icra dairelerinin … Mahkeme ve İcra daireleri olduğu, faiz talebinin fahiş olduğu, ödemelerin dikkate alınmadığı ileri sürülerek itirazlarının kabulü ile davanın reddine, davalı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yüklenilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
İtirazın iptali davalarında kural olarak ispat külfeti öncelikli olarak davacı alacaklı tarafa ait olup, taraflar arasındaki ilişkinin ve alacağın varlığının ispatlanması gerekmektedir. Bu ispat yerine getirildiği takdirde ispat külfeti davalı borçlu tarafa geçecek ve borcun istenebilir olmadığını, ödendiği hususlarını ispat etmesi gerekecektir.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2).Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın 2. Fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi halinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz (HMK 222/3). Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Davalı tarafça, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye, sözleşmedeki imzalarına bir itirazda bulunulmamıştır.
Davalı borçlu tarafça, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine dair itirazda bulunulmuş ise de, taraflar arasındaki sözleşmedeki yetki düzenlemesi ile İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemeleri yetkili kılındığından, tarafların tacir olması karşısında yetki şartının geçerli olduğu anlaşıldığından, davalının icra dairesinin ve mahkememizin yetkisine yaptığı itirazın reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre, taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, taraflarca sunulan ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, dava ve takip konusu her iki faturanın taraf ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, bildirim zorunluluğu bulunan faturanın her iki tarafça BA ve BS formları ile ilgili vergi dairelerine bildiriminin yapıldığı, davacı tarafından düzenlenen faturaların, her iki taraf ticari defterlerinde kayıtlı
olması ve BA/BS formlarıyla beyan edilmesi nedenleriyle faturalar karşılığında mal veya
hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilmiş olduğu, davalı tarafça yapılan ödemelerin sözleşmede belirlendiği şekilde Euro’ya çevrilmesiyle yapılan ödeme miktarının 5.634,38 Eur olduğu, davalı tarafından yapılan toplam 5.684,38 EUR ödemenin 17.582,00 EUR tutarındaki
faturadan mahsup edilmesiyle bu faturadan kaynaklı bakiye alacağın 11.897,62 EUR kaldığı,
20/02/2019 takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 11.897,62 EUR ve 1.311,26 TL
alacaklı olduğu anlaşılmıştır.
Tüm bu nedenlerle, davacının davalıdan takip tarihi itibarı ile 11.897,62 EUR ve 1.311,26 TL
alacaklı olduğu tarafların tacir olması karşısında takip tarihinden itibaren talep edilen 11.897,62 EUR asıl alacağa 3095 sayılı Kanunun 4-a maddesi uyarınca, 1.311,26 TL asıl alacağa avans faizi talep edilebileceği, davacının davasında kısmen haklı olduğu, davalının icra takibine itirazında kısmen haksız olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılarak; Davanın kabulü ile, davalı borçlunun dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının, 11.897,62 EUR ve 1.311,26 TL Asıl alacaklar üzerinden iptaline, Takibin bu miktarlar üzerinden ve 11.897,62 EUR asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4-a maddesi uyarınca faiz uygulanmak suretiyle, 1.311,26 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, Fazlaya dair istemin reddine, ayrıca alacak likit olduğundan davalı itirazında kısmen haksız bulunduğundan hükmolunan alacağın %20’si oranında hesap ve takdir edilen 17.167,55 TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, karar verilerek bu kapsamda aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Davalı borçlunun dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının, 11.897,62 EUR ve 1.311,26 TL Asıl alacaklar üzerinden İPTALİNE, Takibin bu miktarlar üzerinden ve 11.897,62 EUR asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4-a maddesi uyarınca faiz uygulanmak suretiyle, 1.311,26 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Hükmolunan alacağın %20’si oranında hesap ve takdir edilen 17.167,55 TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
3-Alınması gereken 5.404,80-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin ve tamamlama yoluyla yatırılan 1.056,45-TL’nin mahsubu ile bakiye 4.348,35-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA, davacı tarafından peşin ve tamamlama yoluyla karşılanan 1.056,45-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı parası, 188,50 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 1.700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.942,90 yargılama masrafının davanın kabul ret oranı göz önünde bulundurularak hesaplanan 1.646,87-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE, fazlasının kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 12.659,47-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin, 1.118,88 TL’sinin davalıdan, 201,12 TL’sinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2022

Katip …
 e-imzalıdır

Hakim …
 e-imzalıdır