Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/325 E. 2021/909 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/325 Esas
KARAR NO:2021/909

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ:03/07/2020
KARAR TARİHİ:15/12/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı borçlu arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan fatura ve cari hesaplara ait 38.797,05 TL borcun davalı tarafından ödenmediğini, tarafların uzun süredir ticari ilişki içerisinde olduğunu, müvekkilinin marangoz malzemeleri sattığını, borçlunun marangoz atölyesine değişik zaman ve bedellerde mal aldığını, alacağın tahsili için başlatılan … 6. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine davalı yanca itiraz edildiğini, arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamadığını ve karşı tarafça ödeme yapılmadığını, davalının itirazlarının haksız olduğunu, beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamını, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; … adlı şahsa herhangi bir borcunun olmadığını, davaya esas teşkil eden icra takibinden 3-5 ay önce davacıya bir iş için gittiğini, herhangi bir borcunun olup olmadığını sorduğunu, bir borcunun olmadığını öğrendiğini, ancak daha sonra aleyhine faturaya dayalı icra takibi başlatıldığını öğrendiğini, ödeme emrini alınca davacıya borcun sebebini sorduğunu, sebebinin oğlu … … ait bir borç olduğunu söylediğini, ancak borcun nedenini söylemediğini, faturada belirtilen malların hiçbirinin dükkana gelmediğini, oğlu ile davacı arasındaki ilişkiyi bilmediğini, davacının haksız olarak tarafına icra takibi başlattığını beyan ederek açılan davanın reddi ile %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava, İİK’ nun 67. maddesi uyarınca açılmış; “İtirazın İptali” davası niteliğindedir.
Davacı yanca cari hesap dökümleri ve arabuluculuk son tutanağı sunulmuştur.
Davalı yanca 30/10/2020 tarihli dilekçe ekinde davacı tarafından düzenlenen ve bilgisi dışında ticari defterlerine işlendiği bildirilen fatura asılları dosyaya ibraz edilmiştir.
Tarafların ticaret sicil kayıtları, ilişki dönemine ait BA/ BS bildirim formları, dava konusu … 6. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyası getirtilmiştir.
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler ile getirtilen kayıtlar incelenmiş, takip/ dava konusu edilen alacağın ticari defterlere yansıyış şeklini tespit noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Rapora itirazla noktasında ek rapor alınmıştır.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi kök ve ek raporunun değerlendirilmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine cari hesaptan kaynaklı bakiye alacakların tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, itiraz üzerine eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık kapsamında … 6. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı- alacaklı tarafından davalı- borçlu aleyhine 07/01/2019 tarihinde 38.797,05 TL asıl alacak ve 1.521,06 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 40.318,11 TL alacağın tahsili talebinde bulunulduğu, davalı borçlunun süresinde sunduğu borca itirazlarını içerir dilekçe üzerine takibin durdurulduğu, borca itiraz dilekçesinin davacı- alacaklıya tebliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamakla itirazın iptali davasının hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan kök raporda; davacının 2016-2017-2018-2019-2020 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalının 2016-2017 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, 2018 yılına ait yasal defterlerinin İşletme Defteri olduğundan açılış tasdiklerinin yasal süresi içinde yapıldığı, davacının sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerine göre davalıdan 38.797,05 TL alacaklı olduğu, davalının sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerine göre davacıya 43.509,08 TL borçlu olduğu, dosya kapsamı, taraf ticari defterleri, BA-BS formlarının incelenmesi neticesinde; davacının 38.797,05 TL alacaklı olduğu ve asıl alacağa 1.521,06 işlemiş faiz talebinde bulunabileceği tespitlerinde bulunulmuştur.
Davalının rapora itirazları ve kök rapordaki tespit sonuçları kapsamında alınan ek raporda; davacı …’ın davalı … … düzenlemiş olduğu 23.02.2016 tarih, “18 mm panel, düz menteşe, kulp, köpük…” açıklamalı 15.000,75 TL tutarlı irsaliyeli faturanın davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, faturaya konu ürünlerin davalıya teslim edildiğine dair fatura üzerinde teslim alan/ teslim eden kısımlarında isim /kaşe-imzanın mevcut olmadığı, ancak davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı halde davacı tarafından düzenlenen 23.02.2016 tarih 15.000,75 TL tutarlı faturaya BA formu ile beyan ettiği, davacının defterlerinde 2015 yılından devir gelen 5.192,24 TL borç bakiyesinin davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalının yapmış olduğu ödemelerin bir kısmının kendi ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalının itirazlarının somut delilere dayanmadığı, beyan şeklinde olduğu ve itirazlarına yönelik belge ibrazında da bulunamadığı, incelemeler neticesinde kök rapordaki görüşü değiştirecek bir husus bulunmadığı, ticari defter kayıtları, BA/ BS formlarının incelenmesi sonucunda davacı …’ın davalı …’tan 38.797,05 TL alacaklı olduğu, taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin olmadığı, dosya kapsamında davacı tarafından davalıya cari hesap borcunu ödenmesi yönelik yazılı bir ihtarname bulunmadığı, TTK madde 1530 kapsamında davacının davalıdan icra takip tarihine kadar 38.797,05 TL asıl alacağa 6.816,30 TL işlemiş faiz talebinde bulunabileceği yönünde hesaplama yapılmış olup, davacının icra takibinde talebinin 1.521,06 TL olduğu görülmüş, talebe bağlı kalınmak şartı ile davacının davalıdan 38.797,05 TL alacaklı olduğu ve asıl alacağa 1.521,06 TL işlemiş faiz talebinde bulunabileceği tespitlerinde bulunulmuştur.
Davalı tarafından ek rapora karşı da itirazda bulunulmuşsa da itiraz sebeplerinin aynı doğrultuda olması ve bu sebeplerin ek raporda incelenmiş olması nedeniyle davalının rapora itirazları yerinde görülmemiştir.
Davacı yanca, davalı tarafından alınan bir kısım malların ödenmediği iddia olunmuş; davalı tarafından ise, fatura konusu malların tarafına teslim edilmediği, davacı yana borcunun olmadığı savunulmuştur. İddia ve savunma bakımından davadaki uyuşmazlığın davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturalardan bakiye kalan bedellerin talep edilebilir olup olmadığı noktasında toplanmadığı anlaşılmıştır.
Takip/ dava konusunu oluşturan faturaların, taraflarca karşılıklı olarak bağlı bulundukları Vergi Dairelerine beyan satış- beyan alış bildirimleriyle beyan edilmiş olması, davacının lehine delil vasfına haiz ticari defterlerinde de kayıt görmüş olması ve davalının aksi yöndeki savunmalarının beyandan ibaret olup, somutlaştırılmadığı gibi delillendirilememiş olması nedeniyle davacının fatura konusu malları davalıya teslim ettiği ve fatura bedellerini talep etmekte haklı olduğu kabul edilmiştir.
Davacı yanca icra takibinde faturaya dayalı asıl alacak yanında işlemiş faiz talebinde de bulunulmuş ve bilirkişi tarafından TTK’nun 1530. maddesinin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığı somut olay bakımından değerlendirilmeden hesaplama yapılmışsa da dava değeri asıl alacak miktarı olan 38.797,05 TL olarak bildirildiğinden ve bu tutar üzerinden harç ikmal edildiğinden asıl alacak yönüyle değerledirme yapılmıştır.
Hukuki yönleri ayrık olmak üzere teknik, ayrıntılı ve dosya kapsamına uygun olarak hazırlanan bilirkişi raporunda davalı tarafından yapılan ödemeler dikkate alınmak suretiyle davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 38.797,05 TL asıl alacak talep edebileceği tespit edildiğinden ve davalı yanca ödeme savunmasında bulunulmadığı gibi delil ibrazında da bulunulmadığından davacının 38.797,05 TL alacak talebinin haklı ve yerinde olduğu sonucuna varılmıştır.
Dava dilekçesinde asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari reeskont faizi işletilmesi talep edilmişse de icra takibinde yasal faiz talebinde bulunulduğundan ve itirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı bir dava olduğundan bu yöndeki talep yerinde görülmemiştir.
Öte yandan, İİK’nun 67/2. maddesinde; itirazın iptali davasında borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlunun; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklının; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edileceği düzenlenmiş olup, eldeki davada alacağın likit ve itirazın haksız olması karşısında davacının icra inkar tazminatı istem koşullarının da oluştuğu sonucuna varılmıştır.
Tüm bu nedenlerle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının … 6. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 38.797,05 TL asıl alacak yönüyle İPTALİNE, takibin belirtilen asıl alacak üzerinden ve bu asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA,
2-Hükmolunan alacağın %20’si nispetinde hesaplanan 7.759,41 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 2.650,23-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 460,97-TL’nın mahsubu ile bakiye ‭‭2.189,26‬-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin harç olarak yatırdığı 460,97-TL’nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacının yaptığı dava açılış masrafı ‭‭62,2‬0-TL, bilirkişi ücreti 900,00-TL, posta ve davetiye gideri ‭110‬,00-TL olmak üzere toplam ‭‭1.072,2‬0-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 5.819,56-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekili yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, HMK’nun 341/1 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.15/12/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır . e-imzalıdır .