Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/310 E. 2021/911 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/310 Esas
KARAR NO:2021/911

DAVA:TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:06/11/2014
KARAR TARİHİ:15/12/2021

Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin kızı … … 08/12/2011 tarihinde meydana gelen kaza da hayatını kaybettiğini, kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketine sigortalı olan aracın sürücüsü asli kusurlu olduğunu, sürücünün yolcu indirdiği yer durak olmadığı gibi kavşak içi olduğunu, müvekkilin kızının kaza sırasında davalılardan … … yanında bulunduğu ve davalının çocuğun bakım ve gözetimine önem vermeyip, dolmuştan indiği sırada kontrolünü sağlamadığından ve durak harici yerde indiği için iş bu davalının tali kusurlu olduğunu, müvekkilin 29/05/1985 doğumlu olup, kaza tarihinde henüz 5 yaşında olan evladını kaybetmesi ile birlikte, kızının desteğinden mahrum kaldığını ifadeyle, fazlaya dair hakların saklı kalması koşulu ile 2.000,00 TL’nin davalı sigorta şirketinden, 1.000,00 TL’nin … … olmak üzere toplam 3.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile kusurları oranında davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı ıslah dilekçesi ile talebini 20.857,29 TL’ye yükseltmiştir.
S A V U N M A /
Davalı … … … … vekili cevap dilekçesi ile; Müvekkil şirket tarafından … … … (Şube Kodu:…) 02.03.2012 tarih, …. kasa ve …. fiş sayılı işlemiyle davacı yana 8.110,00 TL; … … … (Şube Kodu:….) 21.02.2012 tarih, … kasa ve …. fiş sayılı işlemiyle de davacının vekiline 2.027,00 TL olmak üzere toplam 10.137,00 TL ödeme yapılarak sorumluluğun yerine getirildiği ve davacı yan tarafından da bu ödemeyi takiben ibranamenin imza altına alındığını, bu ibraname müvekkil şirket kayıtlarında mevcut olmayıp yukarıda belirtilen banka şubesine müzekkere yazılarak ödeme kayıtları ve ibranamenin celbini talep ettiklerini, müvekkilinin sorumluluğunu yerine getirdiği, KTK’nın 111.maddesi çerçevesinde mevcut ibranamenin yetersiz olduğu iddiası ile ibranamenin iptalinin ancak 2 yıl içerisinde talep edilebileceğini, davacı tarafından 02.03.2012 tarihinde ibranamenin imzalandığı ve huzurdaki davanın ise 06.11.2014 tarihinde ikame edildiği nazara alındığında söz konusu 2 yıllık hak düşürücü sürenin vuku bulduğunu ifadeyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … cevap dilekçesinde; dava konusu olayda herhangi bir ihmalinin bulunmadığı, tam kusurlu olanın otobüs şoförü olduğunu, olay yerinde keşif yapılarak bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ettiği ifadeyle davanın reddini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dosyasında, Mahkememizce 27/02/2017 günlü ve 2014/… Esas, 2017/… Karar sayılı karar ile; “1-Davanın Kısmen Kabulü ile, davalı … … yönünden 10.110,02 TL’nin, 1.000,00 TL’si dava tarihinden itibaren kalan kısmının ıslah tarihi olan 21/06/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı … … alınıp davacıya verilmesine,
2-Davalı … … …. … Yönünden hak düşürücü süre sebebiyle davanın reddine, ” karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı … … tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İstinaf incelemesini yapan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi tarafından 02/06/2020 günlü ve 2018/1472 Esas, 2020/571 Karar sayılı karar ile kararın kaldırılmasına karar verilmiştir. Anılan kaldırma kararı gerekçesi ile davaya konu talepler bakımından oluşan tereddüte istinaden dosya yeniden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’ne gönderilmiş; 22/10/2020 günlü ve 2020/1799 Esas, 2020/3764 Karar sayılı karar ile; “Mahkemece 16/11/2015 tarihli ön inceleme oturumunda, Uyuşmazlık teknik çözümü gerektirdiğinden dava konusu olayla ilgili kusur, zarar oranı varsa tazminat miktarı ile faiz başlangıç tarihi ile faiz oranının tespiti için dosyanın … … resen tevdiine karar verilmiştir. Kusur açısından, trafik polisi … … tarafından hazırlanan ve …. Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan 19/11/2011 tarihli raporda, “… … ikinci derecede kusurlu olduğu kanaatine varıldığı” hususunun yazılı olduğunu açıklar … … … tarafından düzenlenen 12/05/2016 tarihli rapor dosyaya sunulmuştur. 21/09/2016 tarihli oturumda da dosyanın önceki bilirkişilere ek rapor için sevki ile kusur oranına göre tazminat oranlarının bölünebilme imkanı olup olmadığı varsa davalı yönünden tazminat oranlarının ayrı ayrı hesaplanmasının istenilmesine karar verilmiş, aynı aktüer bilirkişi … … … tarafından düzenlenen 03/02/2017 tarihli ek raporda, kusur açısından, trafik polisi … … tarafından hazırlanan ve …. Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan 19/11/2011 tarihli raporda, “.. … ikinci derecede kusurlu olduğu kanaatine varıldığı” hususunun yazılı olduğu açıklanarak davalı …. %25 oranında kusur verilerek tazminat hesaplaması yapılmıştır.
… Borçlar Kanunu’nun 53. maddesi gereğince, hukuk hakimi ceza hakiminin tespit ettiği kusurla bağlı değil ise de Ceza Mahkemesince tespit edilen fiilin hukuka aykırılığı ve illiyet bağını saptayan maddi vakalar yönünden Ceza Mahkemesi kararı ile bağlıdır.
Somut uyuşmazlıkta; İlk Derece Mahkemesince kusur raporu alınmadan, davalı …. ile dava dışı sürücünün kusur durumlarının tespiti bakımından, trafik polisi … …tarafından hazırlanan ve …. Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan 19/11/2011 tarihli rapor ile kusur konusunda uzmanlığı bulunmayan aktüer bilirkişi raporundaki kusura ilişkin değerlendirmeye itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Eksik inceleme ile karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
O halde Mahkemece yapılması gereken; TBK’nın 53. maddesi hükmü de gözetilerek kusura ilişkin tüm raporların, kazaya ilişkin soruşturma dosyasının, ceza davası açılmış ise mahkemesince verilen kararın ve alınan rapordan bir suretinin dosya içerisine alınması, meydana gelen trafik kazasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi için uzman bilirkişi veya bilirkişi heyetinden kusur raporu alınması ve sonucuna göre karar verilmesi olmalıdır.
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine” karar verilmiştir.
Kazaya sebebiyet veren araca ilişkin sigorta poliçesi ve kazaya ilişkin hasar dosyası, … 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011/… Esas sayılı ceza dosyası, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemelere ilişkin banka kayıtları getirtilmiştir.
Taraflarca sunulan ve getirtilen kayıt ve belgeler incelenmiştir.
Taksirle ölüme neden olma suçuna ilişkin … 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011/… Esas sayılı dosyasından, “A) sanıklardan sürücü .. … bu olay ile ilgili olarak olay mahalline gelip yolcu indirdikten sonra aracın etrafına ilişkin yeterli düzeyde kontrol yapmadan ve indirmiş olduğu yolcuların aracın hareket alanı içinden çıkıp çıkmadıklarını dikkate almadan tekrar harekete geçtiği, harekete geçtiği esnada minübüsten indiği sırada düşmüş bulunan müteveffa çocuğu farketmeyip üzerinden geçtiği, olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranış ile gerek hazırlıkta alınan yeminli bilirkişi raporu ve gerekse adli tıp trafik ihtisas kurumu bilirkişi raporu ve otopsi raporu ile olayda asli derecede kusurlu olduğunun subuta erdiği; B) Diğer sanık … … ın katılan … nin … …. ile birlikte süre içerisinde meydana gelen ve baba yanında bulunan küçük …. … ı denetim ve gözetim altında bulunduğu, bu çocuk ve kendi çocuğu ile birlikte minübüsten indikleri sırada ve indikten sonra da çocuğa yeterli dikkati verip kollamadığı, minübüsten indiği sırada düşen çocuğu zamanında fark etmediği ve yere düşen çocuğun da harekete geçen minübüs ün altında ezildiği olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine gerek bilirkişi raporu ve gerekse adli tıp trafik ihtisas raporu ve otopsi raporu ile ve dosyada dinlenen tanık anlatımı deliller ile tali kusurlu olarak subuta erdiği” kabulüyle sanıkların mahkumiyetine karar verilmiş, verilen karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen kusur ve hesap bilirkişileri tarafından tanzim olunan 28/10/2021 tarihli raporda; Kusur yönünden; Dava dışı sürücü (.. … .. plaka sayılı … …. MİNİBÜS marka-tip, … model minibüs sürücüsü) …. %75 (Yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu, davalı … …. (Birlikte araçtan indiği 2006 doğumlu müteveffa … … denetim ve gözetim sorumluluğunu yerine getirmeyerek ölümü ile neticelenen olayın oluşumuna katkı sağladığından) %25 (Yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu, Tazminat Yönünden; Rapor tanzim tarihi 28.10.2021 tarihi itibariyle; müteveffanın haksahibi Annesi … …. (talep edebileceği maddi tazminat tutarı toplamı) ilişkin olarak hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatı 118.694,02-TL olduğu, kusur dağılımları dikkate alındığında; …. …. tazminat payının 29.673,50 TL olduğu, …. … … …. Şirketinin tazminat payı 89.020,51 TL olduğu, ancak annesi …’ye ilişkin olarak hesaplanan 89.020,51 TL tazminat tutarından davalı ….. Sigorta Şirketi tarafından 7.03.2012 tarihinde ödenen 10.138,56-TL tazminatın güncellenmiş tutarı 19.067,30-TL nin tenzil edilmesi sonucunda annesi …’ye ilişkin ödenebilir ek tazminat tutarının 69.953,22-TL olduğu, vefat tarihi itibariyle geçerli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk /Trafik sigorta poliçesinin kişi başına ölüm teminatı 200.000,00-TL olduğu tespitlerinde bulunulmuştur.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller, alınan kusur ve hesap raporları bir bütün halinde değerlendirilmiştir.
Dosya kapsamındaki belgelerden davacının ve dava dışı …’ın müşterek kızı 18/08/2006 doğumlu … 08/12/2011 tarihinde gerçekleşen trafik kazası sonucunda vefat ettiği, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın davalı şirket tarafından 08/02/2011- 2012 vadeli, … numaralı Karayolları Motorlu Araçlar ZMSS Poliçesi ile sigortalandığı, davacı tarafından dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuruda bulunulması üzerine kısmi ödeme yapıldığı ve 02/03/2012 tarihli ibraname düzenlendiği anlaşılmıştır.
Somut olayda; davacının, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısından ve kaza tarihinde dava dışı … ile evli olup müteveffa D… denetim ve gözetiminden sorumlu olan … …’tan destekten yoksun kalma nedeniyle maddi tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 111/2. maddesinde; Tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmaların veya uzlaşmaların yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebileceği düzenlenmiştir.
Davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme üzerine davacı yanca 02/03/2012 tarihli ibraname düzenlenmiş olup, ibranamenin düzenlendiği tarihe nazaran davanın açıldığı 06/11/2014 tarihinde 2 yıllık süre dolmuştur. Anılan süre hak düşürücü süre olup, süreye riayet edilmediğinden, davalı sigorta şirketi aleyhine açılan davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
6098 sayılı … Borçlar Kanunu’nun 49. maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, 53. maddesinde; Ölüm hâlinde uğranılan zararların özellikle: Cenaze giderleri, Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar olduğu düzenlenmiştir.
Dosyada yaptırılan bilirkişi incelemesinde … …’ın ölümüyle sonuçlanan trafik kazasının oluşumunda davalı … …’ın denetim ve gözetim yükümlülüğüne aykırı davranışı nedeniyle %25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş olup, ceza dosyasında da aynı yönde tespitlere yer verildiğinden kusura yönelik hesaplama Mahkememizce de benimsenmiş ve davalı … …’ın davacının destekten yoksun kalma zararından sorumluluğunun bulunduğu kabul edilmiştir.
Dava dosyasında tanzim edilen 28/10/2021 tarihli raporda, rapor tanzim tarihi itibariyle; müteveffanın haksahibi annesi …’ye (talep edebileceği maddi tazminat tutarı toplamı) ilişkin olarak hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatı 118.694,02 TL olduğu, kusur dağılımları dikkate alındığında; … … tazminat payının 29.673,50 TL olduğu tespit edilmişse de, istinaf kaldırma kararı öncesinde yapılan yargılamada aktüer bilirkişi tarafından hazırlanan 03/02/2017 tarihli raporda … …’ın yetiştirme masrafı düşüldükten sonra davacı …’nin talep edebileceği tazminat miktarının 40.440,09 TL olduğu, %75 kusur payı ile davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu miktarın 30.330,07 TL olduğu ve dava tarihinden önce ödenen miktarın güncellenerek tenzili sonucu ibranamenin geçerliliğine göre ödenebilir ek tazminatın 20.857,29 TL olduğu, %25 kusur payı ile davalı … …’ın sorumlu olduğu miktarın 10.110,02 TL olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce de 27/02/2017 günlü ve 2014/… Esas, 2017/… Karar sayılı karar ile; davalı … … yönünden 10.110,02 TL’nin, 1.000,00 TL’si dava tarihinden itibaren kalan kısmının ıslah tarihi olan 21/06/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı … …’tan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, karara karşı yalnızca davalı … … tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, davacı tarafça kanun yoluna başvurulmamıştır.
28/10/2021 tarihli rapor hukuki yönleri ayrık olmak üzere teknik, ayrıntılı ve dosya kapsamına uygun olarak hazırlanmışsa da davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmaması nedeniyle davalı … … lehine oluşan kazanılmış hakların dikkate alınmasının gerekmesi nedeniyle aktüer bilirkişinin hesaplama sonucu hükme esas alınmamış, dosyada görevlendirilen kusur bilirkişisi tarafından yapılan kusur payı dağılımıyla aynı doğrultudaki kabul ile oluşturulan 03/02/2017 tarihli rapordaki hesaplamaya itibar edilerek ve yine kazanılmış haklar nedeniyle önceki karardaki işleyecek faiz hükmü de tekrar edilerek davalı … … aleyhine açılan davanın ise kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … … aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜ ile, 10.110,02 TL maddi tazminatın, 1.000,00 TL’na dava tarihinden, kalan kısmına ıslah tarihi olan 21/06/2016 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi suretiyle davalı … …’tan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Davalı … aleyhine açılan davanın hak düşürücü süre yönünden REDDİNE,
3-Alınması gereken 690,62-TL nisbi ilam harcından peşin ve ıslah harcı olarak alınan 86,20 TL’nın mahsubu ile eksik kalan 604,42 TL harcın davalı … …’tan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, (önceki kararla tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla)
Davacı tarafından yatırılıp da karar ve ilama ve harcına mahsup edilen 86,20 TL’nın davalı … …’tan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı ilk masraf 35,00-TL, 1.750,00-TL bilirkişi ücreti, ‭520,00-TL posta gideri olmak üzere toplam ‭2.305,00-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 1.117,29-TL’nın davalı … …’tan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olup, önceki karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmaması nedeniyle oluşan kazanılmış haklar dikkate alınarak takdir edilen 2.262,87-TL ücreti vekaletin davalı … …’tan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı … … tarafından istinaf kanun yoluna başvurma harcı olarak yapılan 85,70 TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 44,16-TL’nın davacıdan alınarak davalı … …’a VERİLMESİNE, arta kalan kısmın üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davalı …. tarafından yapılan 31,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …. ‘ne VERİLMESİNE,
8-Davalı …. kendisini vekille temsil ettirmiş olup, önceki karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmaması nedeniyle oluşan kazanılmış haklar dikkate alınarak takdir edilen 2.382,87-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalı ….’ne VERİLMESİNE,
9-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
10-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekili yüzüne karşı, diğer taraflar yokluğunda, HMK’nun 341/1 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
15/12/2021

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .