Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/292 E. 2021/163 K. 08.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/292
KARAR NO :2021/163

—-ASIL DAVADA—-

DAVA: Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/05/2016
KARAR TARİHİ: 08//03/2021

—-BİRLEŞEN DAVADA—–
(MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DOSYASI)

DAVA Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:06/05/2016
KARAR TARİHİ:08//03/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
DAVA :
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında düzenlenen abonelik sözleşmesi gereği, müvekkilinin faturalarına; kayıp-kaçak bedeli, dağıtım bedeli, iletim bedeli , personel sayaç okuma bedeli, perakende satış hizmet bedeli ve haksız kesintiler ile bu kesintiler nedeniyle alınan KDV tutarı adı altında haksız olarak tahsil edilen bedellere mahsuben fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000.00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline , yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında düzenlenen abonelik sözleşmesi gereği, müvekkilinin faturalarına; kayıp-kaçak bedeli, dağıtım bedeli, iletim bedeli , personel sayaç okuma bedeli, perakende satış hizmet bedeli ve haksız kesintiler ile bu kesintiler nedeniyle alınan KDV tutarı adı altında haksız olarak tahsil edilen bedellere mahsuben fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000.00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili asıl davada cevap dilekçesinde özetle; usul yönünden yetki itirazında bulunmuş, esasa ilişkin olarak da ; husumet, belirsiz alacak, zaman aşımı , yargı yolu itirazlarında bulunmuş, faturalar ve tahakkukların EPDK tarife ve yönetmeliklerine uygun olarak tanzim edildiğini belirterek usul ve esasta dayanılan gerekçeler doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF KALDIRMA KARARI ÖNCESİ YAPILAN YARGILAMA:
Mahkememizin, …/… Esas-…/… Karar sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonucu;
“6446 sayılı Elektrik Yasası Kanunun 17. maddesine 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile eklenen 10. fıkra hükmü ile aynı yasa ile eklenen geçici 20. madde hükmü dikkate alınarak davanın bu nedenle REDDİNE” karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen iş bu hüküm davalı yanca süresi içerisinde İstinaf edilmiştir.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ …. HD’NİN 22/05/2020 TARİH VE 2018/… ESAS- 2020/… KARAR SAYILI KALDIRMA KARARI İLE;
Mahkememizin, 2016/… Esas-2017/… Karar sayılı kararı; “… davada; bu dava dosyası ile birleşen, aynı taraflar arasında, farklı bir abonelik için açılan …. ATM’nin … esas, … karar sayılı dava dosyanın karar başlığında gösterilmediği gibi, karar gerekçesinde de hiç bahsedilmediği, hüküm fıkrasında da birleşen dava dosyası ile ilgili olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olduğu, bu itibarla, birleşen dava ile asıl davanın her birinin bağımsılığını koruduğu göz ardı edilerek birleşen dava yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden hüküm tesisi doğru görülmemiştir…” gerekçesiyle kaldırılarak, yeniden yargılama yapılıp karar verilmek üzere mahkememize gönderilmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Asıl ve birleşen dosyadaki hukuki ihtilaf, davacının davalı yana fatura kapsamında ödediği kayıp/ kaçak bedeli, sayaç okuma bedeli , dağıtım bedeli adı altında yaptığı ödemeleri ve bu ödemelerin eklentilerini istirdat edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-… Esas 2014/… K. Sayılı kararı ve Dairemiz kararları ile Anayasanın Vergi ödevi Başlıklı 73. maddesindeki “… Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır…” şeklindeki düzenlemeye göre; kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedeli uygulamasının EPDK Kararları ve tebliğleri çerçevesinde uygulama arz eden kanunlar ve ikincil mevzuat hükümleri çerçevesinde EPDK tarafından belirlenerek uygulandığı, bu tarihteki mevcut hukuki düzenlemenin EPDK’na sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme hak ve yetkisi vermediği, özellikle kaçak (elektrik enerjisinin hırsızlanması) bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmadığı, bu faturalara yansıtılan diğer kalemlere ilişkin bedel miktarlarının şeffaflık ilkesi ile denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne bedel ödendiğinin bilinmesininde şeffaf hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olduğu, EPDK kararları ile bu bedellerin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınmasının hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir.
Ne var ki, uyuşmazlıkla ilgili yargılama sırasında 17.06.2016 Tarih 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren geçmişe de etkili 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı kanunun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş olup, eldeki davada dava konusu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde EPDK’nın kanundaki yetkileri genişletilerek yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edilmiştir.
Yine, 6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; Geçici madde 19; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü, Geçici madde 20; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir. Her dava, açıldığı tarihteki fiili ve hukuki sebeplere ilişkin koşullara göre hükme bağlanır. Ne var ki, dava açıldıktan sonra meydana gelen bir olay nedeniyle dava konusunun ortadan kalkması ve tarafların, davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmaması gibi hallerde işin esası hakkında infaz kabiliyeti olan bir hüküm kurulmamaktadır.
Tüm bu açıklamalar ve yukarıda açıklanan yasa değişiklikleri birlikte değerlendirildiğinde;
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kararlarına dayanılarak alınmış olan ve mahkememizde de dava konusu yapılan bedellere ilişkin olarak açılan ve halen derdest olan davaların, açıklanan yasa değişikliklerinin yürürlüğe girmesiyle birlikte konusuz kaldığı anlaşıldığından, asıl ve birleşen davalar yönünden, konusuz kalan davalar hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ayrıca somut olayda, davacı tarafın dava açıldığı tarihteki mevzuat, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 Esas 2014/679 K. Sayılı kararı ve Yargıtay 3. HD.’nin yerleşik içtihatları gereği davacının dava açmakta haklı olduğu, bu kapsamda kayıp kaçak ve diğer bedellerin tahsilini talep edebileceği dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren geçmişe etkili yasa değişikliği ya da içtihadı birleştirme kararı gereği davanın kabul edilmemesi nedeniyle haksız çıkmasına rağmen yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı anlaşıldığından, davacı yararına maktu vekalet ücreti takdir edilmiş ve yapmış olduğu diğer yargılama giderlerinin de davalıdan tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN:
1-Konusuz kalan davada esas hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
2-Davacı lehine yargılama gideri takdirine, davalı tarafça yapılan giderlerin üzerinde BIRAKILMASINA,
3-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 85,39 TL’den mahsubu ile karar kesinleştiğinde ve talep halinde fazla yatırılan 26,09 TL harcın davacı yana İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 162,50-TL yargılama gideri ile başlangıçta yatırılan harç 29,20-TL toplamı olan 191,20-TL’ nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Varsa, taraflarca yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN:
1-Konusuz kalan davada esas hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
2-Davacı lehine yargılama gideri takdirine, davalı tarafça yapılan giderlerin üzerinde BIRAKILMASINA,
3-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 85,39 TL’den mahsubu ile karar kesinleştiğinde ve talep halinde fazla yatırılan 26,09 TL harcın davacı yana İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 20,00-TL yargılama gideri ile başlangıçta yatırılan harç 29,20-TL toplamı olan 49,20-TL’ nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Varsa, taraflarca yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
7-HMK Yönetmeliğinin 58/1. Maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 08.03.2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır