Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/29 E. 2022/864 K. 19.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/29 Esas
KARAR NO:2022/864 Karar

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/01/2016
KARAR TARİHİ:19/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkil şirketin konut olarak kullanmak amacıyla … … Projesinden konut aldığını, bu konutun parke, aydınlatma, mutfak, mobilya vb. İşlerinin yapılması için davalı ile anlaştıklarını ve taraflar arasında 22.09.2014 tarihli sözleşme imzalandığını sözleşme gereği müvekkilinin davalıya peşin ve çek olarak 50.000,00-TL ödeme yaptığını, sözleşme gereği işin teslim süresi sözleşmenin imzalanması ile birlikte 2 hafta sürecek olan çizim aşamasının tamamlanması ve seramik, mobilya, parke gibi malzemelerin seçimiyle imalata başlanmasından itibaren 65 iş günü olduğunu ancak davalının işi bu sürede teslim etmediğini, yapılan telefon görüşmesinde davalının işi yapmaktan imtina ettiğini açıkça beyan ettiğini, bunun üzerine müvekkilinin 23.07.2015 tarihinde … 40. Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ederek sözleşmeyi feshettiğini ve ödemiş olduğu 50.000,00-TL’nin iadesini talep ettiğini, davalının ödeme yapmaması üzerine …. İcra Müdürlüğünün 2015/2757 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ancak davalının takibe itiraz ettiğini , sözleşmenin feshini ve davalının yapmış olduğu itirazın iptalini, davalı hakkında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile dava dilekçesi ve tensip zaptının usulsüz olarak tebliğ edildiği, davanın harici olarak 28/04/2016 tarihinde öğrenildiği, icra takibini başlatan tarafın davalı şirket olduğu, ticari nitelikte iş nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerektiği, sözleşmede iş verenin … olarak belirtildiği ve sözleşmenin … tarafından imzalandığı, davacı şirketin sözleşmenin tarafı olmadığı, bu nedenle davanın husumet nedeniyle reddi gerektiği, davalının adresinin Çekmeköy de olması nedeniyle İstanbul Adliyelerinin yetkisiz olduğu, icra dosyasından gönderilen ödeme emrinde dayanak belgenin ekli olmadığı, takibin hukuka aykırı olduğu, sözleşme konusu dairenin davalıya teslim edilmediği, yerin teslimi için defalarca görüşülmesine rağmen tapu işlemlerinin bitmemesi nedeniyle teslim edilemediğinin söylendiği, teslim edildiğine ilişkin tutanak bulunmadığı, eser sözleşmelerinde iş sahibinin teslim borcunun bulunduğu, taraflar arasındaki sözleşmede belirtilen mail adreslerinin yazışma adresi olarak belirtildiği, yazışmalardan konutun teslim edilmediğinin anlaşılacağı, davalıya ödeme yapılmadığı, ödeme yapıldığının ispat yükünün davacıda olduğu, çeklerin sözleşme gereğince verildiğinin ve ispatı gerektiği, ispat edilse dahi sözleşmenin yerin teslim edilememesi nedeniyle davacının kusuru ile fesh edildiğinden tüm dava haklarının saklı olduğu yapılan harcamaların faturalandırılarak karşı tarafa gönderildiği, davalının alacaklı durumda olduğu bildirilerek davanın reddine karar verilmesi istenmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE SONUÇ :
Dosyanın incelenmesinde; davanın ilk olarak ….Tüketici Mahkemesinde açıldığı, ilgili mahkemece verilen 2016/103 Esas, 2016/842 Karar ve 02/05/2016 tarihli kararı ile davanın reddine karar verildiği, davalı vekili tarafından dosyanın temyiz edildiği, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2017/2256 Esas 2018/711 Karar sayılı bozma ilamıyla görevsizlik (dosyanın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine) kararı üzerine dosyanın …. Tüketici Mahkemesine tevzi edildiği, anılan mahkemece yapılan inceleme sonucunda ise; 2018/280 Esas, 2018/653 Karar ve 11/10/2018 tarihli görevsizlik (dosyanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine) kararı üzerine mahkememize geldiği ve esas numarasına kaydının yapıldığı görülmüş ve işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçesi ve ekleri, cevabi yazı içerikleri, beyan dilekçeleri, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası mündericatı, bilirkişi raporlaru ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Dosyamız mündericatında aslı yer alan, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı/alacaklının, davalı/borçlu hakkında 50.000,00-TL asıl alacak, 739,73-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam, 50.739,73-TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yaptığı ve davalı/borçlunun süresi içerisinde böyle bir borcunun bulunmadığını beyan ederek icra emrine, faizlere ve diğer ferilerin tamamına itiraz ettiği ve takibin durduğu görülmüştür.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde her ne kadar, sözleşmede iş verenin … olarak belirtildiği ve sözleşmenin … tarafından imzalandığı, davacı şirketin sözleşmenin tarafı olmadığı, bu nedenle davanın husumet nedeniyle reddi gerektiği beyan edilmiş ise de; davanın ilk olarak açıldığı ….Tüketici Mahkemesi tarafından verilen Husumetten ret kararını inceleyen Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2017/2256 Esas 2018/711 Karar sayılı bozma ilamındaki; “Somut olayda … sözleşme şirket tarafından imzalanmış ve dava da şirket adına açılmıştır…” şeklindeki tespit karşısında, dava konusu alacağın dayanağı olan sözleşmenin davacı şirket tarafından imzalandığı ve bu haliyle de davacı şirketin husumet ehliyeti bulunduğu anlaşıldığından, davalı yanın bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir.
Taraflar arasında akdedilen ve bir sureti dosyamız mündericatında yer alan; 22/09/2014 tarihli İç Mimarlık Sözleşmesi incelendiğinde; sözleşmenin konusunun, … Mak. Otom. Ve Teks. San. Tic. Ltd. Şti.’nin satın aldığı dairenin parke, seramik, mutfak dolabı, banyo dolabı vb. işlerin yapılması ve işverene teslim edilmesi, İşin teslim süresinin; 65 gün, sözleşme bedelinin; 160.000,00 TL ve ödeme şeklinin de; 50.000.-TL’sinin peşin olarak çek ile bakiye kalan 110.000,00 TL’nin 50.000,00 TL’sinin işin ortasında çek ile ve kalan 60.000.-TL’sinin de işin bitiminde çek ile ödenmesi şeklinde olduğu, davacı yanca davalı yana, 20.02.2015 keşide tarihli, 10.000,00-TL bedelli ve … çek nolu …’a ait çek, 05.02.2015 keşide tarihli, 20.000,00-TL bedelli ve … çek nolu … Bankası’na ait çek, 12.04.2015 keşide tarihli, 6.010,00-TL bedelli ve … çek nolu … Bankası’na ait çek, 30.12.2014 keşide tarihli, 3.002,00-TL bedelli ve … çek nolu Vakıfbank’a ait çek, 30.01.2015 keşide tarihli, 4.000,00-TL bedelli ve … çek nolu … Bankası’na ait çek ile 31.01.2015 keşide tarihli, 7.000,00-TL bedelli ve 6028939 çek nolu …’a ait çekin teslim edildiği ve tüm bu çeklerin, ciro silsilesinde davacı … Makine şirketini münferiden temsile yetkili … tarafından cirolanarak davalı tarafa teslim edildiği ve devam eden ciro silsilesinde de çeklerin tamamının tahsil edildiği anlaşılmıştır.
Dava, taraflar arasında akdedilen 22/09/2014 tarihli İç Mimarlığa ilişkin eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin iadesi için başlatılan takibe yönelik itirazın iptâli ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplanmış, mahkememizin 07/12/2020 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı ile; “Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan çek suretlerinin bulunduğu muhatap bankalara müzekkere yazılarak (müzekkere ekine çek suretleri de eklenmek suretiyle), söz konusu çeklerin tahsil edilip edilmediği, kim tarafından tahsil edildiği hususlarının araştırılarak mahkememize bilgi verilmesinin ve ayrıca çeklerin arkalı önlü ekran görüntülerinin gönderilmesinin istenilmesine” karar verildiği, gelen müzekkere cevaplarının dosyamız arasına alındığı, gelen müzekkere cevaplarının incelenmesinde, davaya konu edilen çeklerin, ciro silsilesinde davacı … Makine şirketini münferiden temsile yetkili … tarafından cirolanarak davalı tarafa teslim edildiği, devam eden ciro silsilesinde de çeklerin tamamının tahsil edildiğinin anlaşıldığı, yine mahkememizin 04/10/2021 tarihli celsesinin 2 nolu ara kararı ile; “Davacı şirketin Ticaret Sicil kayıtlarının (tüm ortak ve yöneticilerini gösterir) birer suretinin istenilmesine” 3 nolu ara kararı ile de; “HMK 222/1 ve TTK 83/1 Maddeleri uyarınca taraf vekillerine müvekkillerine ait 2014 ve 2015 yıllarına ilişkin ticari defter ve kayıtları sunmak veya mahallinde inceleme talep edecek iseler bulundukları yeri bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin sürede ticari defter ve kayıtlar sunulmaz veya mahalinde inceleme talep edilip bulundukları yer bildirilmezse bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacaklarının ve mevcut delil durumuna göre karar verileceğinin ihtarına- taraf vekillerine ihtar yapıldı” şeklinde karar verildiği, gelen yazı cevaplarının dosyamız arasına alındığı ve yine mahkememizin 23/05/2022 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı ile de; “Dosyanın resen seçilecek SMM bilirkişisine tevdii ile, davaya konu somut olayda taraf iddia ve savunmaları ile dosyaya celp olunan kayıtlar ve davalı yanca mahal adresi bildirilen 2014-2015 yıllarına ilişkin defter ve kayıtlar üzerinde inceleme yapılarak taraflar arasındaki ticari ilişkinin mahiyeti, defter ve kayıtların nasıl işlendiği, defter ve kayıtların hukuki durumları değerlendirilmek suretiyle rapor düzenlenmesinin istenilmesine” şeklinde karar verildiği, dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, SMMM bilirkişi tarafından 29/09/2022 tarihli raporun tanzim edilerek mahkememize ibraz edildiği anlaşılmış olup, raporun incelenmesinde özetle de; “Tarafların; davacının aldığı konutun parke, aydınlatma, mutfak vb. İşlerinin yapılması için 22.09.2014 tarihinde sözleşme imzaladığı, davacı tarafından toplamda 50.012,00-TL değerinde verilen çekler ile ödeme yapıldığı, davaya konu edilen çeklerin ciro silsilesinde … Makine yetkilisi … tarafından cirolanan çeklerin davalı tarafından teslim alınmış olduğu ve devam eden ciro silsilesinde tamamının tahsil edildiği, davalı yanca; incelenmesine karar verilen 2014-2015 ticari defterlerinin bulunamadığının belirtildiği ve böylece gerek davacı ve gerek davalı tarafından defter ve belge ibraz edilmediğinden gerekli inceleme yapılamadığı, defter ve belge ibraz etmeyen davalı tarafından hizmetin verildiği iddiasına yönelik olarak 2 adet fatura sunulduğunu bu fatura bedellerinin toplamının 27.000,00-TL olduğunun görüldüğü ve 2014 yılına ait irsaliyeli faturala olan bu faturaların davacı tarafından teslim alınıp alınmadığının defter sunmayan davacı kayıtlarında tespit edilemediği, davalının ibraz ettiği faturaların davacı ile yapıldığı görülen sözleşme tahtında alınması gerekli olan malzemelerin alınarak bedelinin davacı şirkete yansıtıldığı varsayımı kabulü üzerine davacının alacak bakiyesinin (50.012,00-27.000,00) 23.012,00-TL olabileceği, davalı yanca sunulan faturaların gerek yasal defter ve kayıtlarında kayıtlı olup olmadığının kontrol edilememesi sebebi ile ve gerek faturaların tebliğine ilişkin belge cirolandığı ve tahsil edildiği anlaşılan çeklerin bedelinin (50.012,00-TL) davacıya iadesinin gerekeceği” şeklinde tespitler yapmıştır.
Bilirkişi raporunun incelenmesinde de, rapordaki hukuki yorum ve nitelendirmeler mahkememize ait olmak üzere, yapılan mali tespitler bakımından ayrıntılı ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde de;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, taraflar arasında akdedilen 22/09/2014 tarihli İç Mimarlığa ilişkin eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin iadesi için başlatılan takibe yönelik itirazın iptâli ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkin olduğu, davacı tarafça …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı sayılı icra dosyası üzerinden davalı hakkında 50.000,00-TL asıl alacak, 739,73-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam, 50.739,73-TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yaptığı ve davalı/borçlunun süresi içerisinde böyle bir borcunun bulunmadığını beyan ederek icra emrine, faizlere ve diğer ferilerin tamamına itiraz ettiği ve takibin durduğu, alacaklı vekilinin yasal süresi içerisinde itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava ettiği, mahkememizce tüm delillerin toplandığı, bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alındığı, dosyaya ibraz edilen, dosya kapsamına ve bilimsel gerçeklere uygun olan ve hukuki yönleri ayrık olmak üzere yapılan mali tespitler açısından ayrıntılı ve gerekçeli olduğu anlaşılan bilirkişi raporu sonucu az yukarıda yazılı hususların tespit edildiği, bu haliyle de; davaya konu somut olayda taraflar arasındaki ihtilafın 6098 Sayılı TBK’nın 470 vd. maddelerinde düzenlenmiş olan Eser Sözleşmesinden kaynaklandığı, eser sözleşmelerinin iki tarafa hak ve borç yükleyen sözleşmelerden olup, yüklenicinin eseri iş sahibinin amacına uygun, fen ve teknik kurallar gözetilerek iş sahibine teslim yükümlülüğü bulunduğu, İş sahibinin ise; kararlaştırılan iş bedelini ödemekle sorumlu olduğu, eserin eksiksiz ve zamanında teslim edildiğini ispat külfetinin yüklenici tarafa, bedelin ödendiğinin ise iş sahibine ait olduğu, yine TBK’nın 479. maddesi gereğince, yüklenicinin bedele hak kazanabilmesi için eseri tamamlayıp iş sahibine teslim etmesinin zorunlu olduğu, bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde ise; davacı yanca davalı yan ile akdedilen Eser sözleşmesi kapsamında 5.012,00 TL tutarındaki (talep 50.000,00 TL) çekin, dosyada mübrez banka kayıtları ile de sabit olduğu üzere, sözleşme kapsamında sözleşmenin peşinatı olarak davalı yana teslim edildiği, davalı yanca sözleşme kapsamında eseri iş sahibinin amacına uygun, fen ve teknik kurallar gözetilerek teslim yükümlülüğü bulunmasına rağmen, teslim yükümlülüğünü yerine getirilmediği, bu hususa ilişkin olarak her ne kadar davalı yan beyan dilekçesinde; “Dava konusu sözleşmede bahsi geçen daire müvekkile teslim edilmemiştir. Müvekkil yerin teslimi için defalarca sözleşmenin tarafı Davut Buyruğu aramış mesaj ve mailler atmıştır. Bu yazışmalar mahkemeye sunulacaktır” şeklinde savunma yapılmış ise de; eserin iş sahibi tarafından teslim edilmediğini usulüne uygun delillerle ispat edemediği ve yine davalı yanca beyan dilekçesinde; “… davalıya ödeme yapılmadığı, ödeme yapıldığının ispat yükünün davacıda olduğu, çeklerin sözleşme gereğince verildiğinin ve ispatı gerektiği, ispat edilse dahi sözleşmenin yerin teslim edilememesi nedeniyle davacının kusuru ile fesh edildiğinden tüm dava haklarının saklı olduğu yapılan harcamaların faturalandırılarak karşı tarafa gönderildiği, davalının alacaklı durumda olduğu bildirilerek davanın reddi” şeklinde savunma yapılmış ise de; dava konusu çeklerin davacı şirketi münferiden temsile yetkili … tarafından davalı yana teslim edilmiş olduğu, sözleşmede yer alan; “…50.000.-TL’sinin peşin olarak çek ile” şeklindeki ibareye ve davalı yanın söz konusu çeklerin davacı ile olan başkaca bir ticari ilişkiye istinaden verildiğinin iddia edilmemiş olması nedeniyle, dava konusu alacağın dayanağı olan iş bu çeklerin sözleşmeye istinaden verildiği ve davalı yanca karşılığının tahsil edildiğinin kabulü gerektiği ve yine davalı yanca yapılan harcamaların faturalandırılarak karşı tarafa gönderildiği beyan edilmiş ve bilirkişi incelemesi sırasında iki adet fatura ibraz edilmiş ise de; faturaların davacı yana tebliğ edildiğini ispat külfeti kendisinde olan davalının, iş bu faturaları davacı yana tebliğ ettiğini usulüne uygun delillerle ispat edemediği ve ayrıca mahkememizce davacı yana ait olan ve ilgili vergi dairesinden celp olunan 2014-2015 yılı BA kayıtlarında da ilgili faturaların davacı yanca vergi dairesine bildirilmediğinin ve bu haliyle de davalı yanın faturalara ilişkin savunmasına da itibar edilmediği ve sonuç olarak da; davacı yanın davalıdan taleple bağlı kalınarak çekler ile yapmış olduğu ve eser sözleşmesi kapsamında herhangi bir mal ve hizmet alınamayan 50.000,00 TL asıl alacağı ve takipte önce davalının usulüne uygun bir şekilde temerrüte düşürülmüş olması nedeniyle (50.000,00 TL*%9 (yasal faiz)*1 ay 25 gün faize esas süre (faiz başlangıç: 10/08/2015-faiz bitiş:05/10/2015)=) 690,41 TL takip öncesi işlemiş faizi talep edebileceği anlaşıldığından, davanın iş bu miktarlar üzerinden kısmen kabulüne, ayrıca davacı yanca her ne kadar icra inkar tazminatı talep edilmiş ise de, alacağın taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin yorumlanması sonucu tespit edilmiş ve bu haliyle de alacağın yargılamayı gerektirdiği ve likit olmadığı anlaşıldığından, icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Davalı -Borçlunun, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın KISMEN İPTALİ ile; takibin 50.000,00 TL asıl alacak ve 690,41 TL geçmiş gün faizi olmak üzere toplam; 50.690,41 TL üzerinden takip talebindeki şartlarla aynen DEVAMINA,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
-Davacının koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı isteminin REDDİNE,
2-Alınması gereken 3.462,66-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 612,81-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 2.849,85-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye GELİR YAZILMASINA,
-Davacı tarafından ilk dava açılırken yatırılan 612,81-TL harç parasının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinden başvuru harcı 29,20-TL, vekalet harcı 4,30-TL, posta gideri ile bilirkişi ücreti gideri 1.358,70-TL olmak üzere toplam, 1.392,20-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranı üzerinden yapılan hesaplama göre 1.390,81-TL’lik kısmının davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın oranlamaya göre davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı taraf davada kendini vekille temsil ettirmiş olmakla; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı taraf davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla ve davanın kısmen reddine karar verildiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2. maddesine göre hesap ve taktir olunan 9,20-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya VERİLMESİNE,
6-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası davacı tarafa İADESİNE,
7-HMK Yönetmeliğinin 58/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 GÜN içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, YARGITAY nezdinde TEMYİZ KANUN YOLU AÇIK olmak üzere karar verildi.19/12/2022

Katip …

Hakim …