Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/260 E. 2022/596 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/260 Esas
KARAR NO : 2022/596

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/06/2020
KARAR TARİHİ : 04/10/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketle davalı şirket arasında 02.03.2018 tarihinde 1 yıl süreli taşımacı ile sözleşmeli taşımacı arasında yapılan servis taşımacılığı sözleşmesi akdedildiğini, taraflar yapılan taşıma hizmetinin bedeli olarak günlük 595,00 TL+KDV’ye anlaştıklarını, sözleşmenin imzalanmasından sonra 55 gün boyunca müvekkili şirket sözleşmeye uygun olarak gerektiği gibi görevini ifa etmesine rağmen davalı tarafından ücret ödeme borcu yerine getirilmediğini, akdedilen sözleşmeye uygun olarak 26.04.2018 tarihinde … seri ve sıra nolu 30.672,06 TL tutarında personel taşıma servis bedeline ilişkin fatura kesildiğini, faturanın ödenmemesi üzerine davalıya 27.04.2018 tarihinde … 42. Noterliğinden … yevmiye nolu ihtarname çekildiğini, ihtarnameye rağmen fatura ödenmediği içinde davalıya karşı icra takibi başlatıldığını, icra takip dosyasına itiraz eden davalı şirket, müvekkilinin 16.652,49 TL hak edişi olduğunu, bunun 13.426,73 TLsiyle yakıt kullanıldığını ve bu yakıt kullanımını karşıladığını söyleyerek sadece 3.225,76 TL ödeme yaptığını, yakıt kullandığı söylenilen araçların bu yakıt miktarı çıkarıldığında sadece 3.225,76 TL hak ettiği iddiasının ticari hayatın gerçekleriyle bağdaşmamakta olduğunu, bu miktar bırakın aracın masraflarını, bir şoförün çalışmış olduğu 55 günlük süreye ilişkin maaşını dahi karşılamamakta olduğunu, sözleşme kapsamında müvekkili tarafından sağlanan 3 farklı araç (…, …, …) ve 2 farklı şoför çalıştığını, sözleşmeye uygun olarak kesilen fatura tutarı 30.672,06 TL olduğunu, kullanılan yakıt miktarı olan 13.426,73 TL’yi ve tarafına ödenen 3.225,76 tl’yi fatura tutarından çıkarttığımızda davalının ödemesi gereken 14.019,57 TL’yi ödemediği ortaya çıkmakta olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında müvekkili servis hizmetini sözleşme içeriğine uygun şekilde eksiksiz ifa ettiğini, sözleşmenin eksiksiz ifa edildiği çalışan araçların GPRS kayıtlarından da açıkça görülmekte olduğunu, bu kapsamda bakıldığında … plakalı araç toplamda 266 tek sefer, … plakalı araç 108 tek sefer, … plakalı araç ise 10 tek sefer yaptığını, bu hizmetin karşılığında sözleşmenin ifası için personel taşımacılığı yapan araçlar toplamda 13.426,73 TL yakıt kullandığını, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydı ile, müvekkilin ticari sözleşmeden kaynaklanan 14.019,57 TL alacağın ve 10 TL temerrüt tarihinden itibaren ticari faiz ile davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, Yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, alacağın zaman aşımına uğradığını, davacı tarafça, tarafların aralarındaki sözleşme uyarınca davacı şirketin sözleşmeye uygun olarak gerektiği gibi görevini yerine getirdiği fakat müvekkili şirketçe ücret ödeme borcunun yerine getirilmediği iddiasında bulunulduğunu, söz konusu ileri sürülmüş bu iddialar hukuki dayanaktan yoksun ve asılsız olduğunu, davacı tarafça dayanak olarak mahkemenize sunmuş olduğu … sıra nolu 30.672,06 TL tutarındaki fatura müvekkili şirketin cari hesap kayıtları ile örtüşmemekte olduğunu, davacı şirketin mahkemenize sunmuş olduğu fatura müvekkili şirketin kayıtlarındaki çalışılmış olan gün sayısı ile uyuşmuyor olduğundan ortaya fahiş bir meblağ çıktığını, sunduğu belgeler de incelendiği zaman davacı şirketin Mart ayından 10.184,09 TL Nisan ayından 6.468,40 TL olmak üzere toplamda 16.652,49 TL hakedişi bulunmakta olduğunu, tüm bu hakedişler müvekkili şirketin muhasebe bölümü tarafından kalem kalem inceleniyor ve hesaplanıyor olup toplamda 16.652,49 TL’lik hakediş bakımından tereddüte mahal verecek bir durum olmadığını, davacı, müvekkili şirkete ihtarname çektiğini fakat ihtarnameye rağmen müvekkili şirketçe ödeme yapılmadığını beyan ettiğini, taraflarına ihtarnamenin çekilmiş olduğu hususunu kabul etmekle beraber müvekkili şirketi cari hesap kayıtları ile fatura örtüşmediğinden dolayı noter kanalı ile davacı şirkete iade edildiğini, muhasebe kayıtlarına da söz konusu fatura işlenmediğini, ayrıca şirketi resmi kayıtlarına göre sunduğu belgelerde de görüldüğü üzere davacı şirketçe, Mart ayında 1504,64 litreye tekabül eden 7.800 TL; Nisan ayında ise 1028,11 litreye tekabül eden 5.626,73 TL olmak üzere toplamda 13.426,73 TL yakıt kullanımında bulunulduğunu, icra dosyasında 30.672,06 TL üzerinden takip başlatılmış olduğunu, müvekkilinin resmi kayıtlarında toplamda 16.652,76 TL olan hak edişten yakıt kullanımı düşülerek bakiye kalan 3.225,76 TL bakiye borcun müvekkili şirketçe ödenmiş olduğunu, buna rağmen fazla meblağ gösterilerek iş bu davanın açılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bunların yanı sıra davacı tarafça icra dosyasına ve bu davaya sunulan sözleşmenin müvekkili şirket yetkililerince imzalanmamış olduğunu ileri sürerek haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; Taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi kapsamında 14.019,57 TL bakiye fatura alacağı ve sözleşmenin tamamen yerine getirilmediğinden bahisle müspet zarar ve kar kaybı taleplerine ilişkindir.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, … 12. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı takip dosyası uyap kayıtları celp edilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
… 12. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; … 15. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası üzerinden davacı alacaklı tarafından davalı borçluya karşı 30.672,06 TL tutarlı fatura alacağı nedeniyle 30.823,32 TL toplam alacak üzerinden 22/05/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlunun 30/05/2018 tarihinde yetki itirazı üzerine dosya … 12. İcra Müdürlüğü’ne gönderildiği, dosyanın … 12. İcra Müdürlüğü’nün … esasına kaydının yapıldığı, bu dosyadan gönderilen ödeme emrine davalı borçlu tarafından davacı alacaklının Mart ve Nisan aylarından toplam 16.652,49 TL hak edişinin bulunduğu, bu bedelden bu aylardaki davacının toplam 13.426,73 TL yakıt kullanımının düşülmesi sonucu bakiye kalan 3.225,76 TL borcun … 15. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına ödendiği, borcun kalmadığını, sözlemedeki imzaya da itiraz ettikleri belirtilerek itirazda bulunulmuş olduğu, takibe itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
SMMM bilirkişi … ve Sözleşmeler Alanında Uzman Öğretim Üyesi bilirkişi … ‘dan oluşan bilirkişi heyetinden alınan 01/10/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Taraflarca incelemeye ibraz edilen 2018 yılı yasal defterlerin açılış ve kapanış
tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığı, Davacının yasal defterlerinde davacı tarafın keşide ettiği dava konusu 30.672,60.-TL tutarlı faturanın kayıtlı olduğu, davalıdan 31.465,51.-TL tutarında alacaklı olarak göründüğü, Davalının yasal defterlerinde davacı tarafından keşide edilen dava konusu 30.672,60.-TL tutarlı faturanın kayıtlı olmadığı, davacıdan 17.242,61.-TL tutarında alacaklı olarak göründüğü, (Faturanın davalı tarafından kayıtlara alınması söz konusu olur ise; 30.672,60.-TL fatura – 17.242,61.-TL borç bakiye = 13.429,99.-TL kendi kayıtlarında davacıya borçlu duruma geçeceği), Dava konusu fatura üzerinden uygulanan mahsuplar ile bakiyenin 14.020,11.-TL olduğu, taraflar arasında ticari ilişki kurulduğuna dair sözleşmenin dosyada mevcut olduğu, sözleşmedeki imzanın davalının yetkilisinin el ürünü olup olmadığının değerlendirilmesinin uzmanlık alanlarına girmediği, Dosyada günlük/aylık 595 TL + KDV dışında farklı ücret içeren yazılı bir sözleşmeye rastlanmadığı, Davacının dosyadaki mevcut sözleşmenin 3 (1) maddesi uyarınca “Yapılan taşıma hizmetinin bedeli günlük/aylık 595 TL + KDV” ücret isteme hakkı bulunduğu, Sayın Mahkemece davacının ücret alacağının bulunduğunun kabul edilmesi durumunda, temerrüt faizinin 01.06.2018 tarihinden itibaren hesap edilebileceği, Sayın Mahkeme dosyaya sunulan sözleşmenin davalıyı bağlamadığı kanaatine vardığı takdirde, davacının teamüle göre belirlenecek bir ücret istemeye hakkı bulunduğu, Teamüle göre istenecek ücrete temerrüt faizinin 10.05.2018 tarihi dikkate alınarak hesap edilebileceği, Hizmetin görüldüğü süreyi ispat yükünün davacıda olduğu, Teamüle göre belirlenecek ücret ve GPRS kayıtlarının değerlendirilmesi hususlarının uzmanlık alanımıza girmediği sonucu ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi heyetine Taşıma Alanında Uzman bilirkişi …’nin ilavesi ile alınan 28/06/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Taraflarca incelemeye ibraz edilen 2018 yılı yasal defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığı,
Davacının yasal defterlerinde davacı tarafın keşide ettiği dava konusu 30.672,60.-TL tutarlı faturanın kayıtlı olduğu, davalıdan 31.465,51.-TL tutarında alacaklı olarak göründüğü, Davalının yasal defterlerinde davacı tarafından keşide edilen dava konusu 30.672,60.-TL tutarlı faturanın kayıtlı olmadığı, davacıdan 17.242,61.-TL tutarında alacaklı olarak göründüğü, (Faturanın davalı tarafından kayıtlara alınması söz konusu olur ise; 30.672,60.-TL fatura – 17.242,61.-TL borç bakiye = 13.429,99.-TL kendi kayıtlarında davacıya borçlu duruma geçeceği), Davalı tarafın dava konusu faturayı Kartal 16. Noterliğinin 10 Mayıs 2018 Tarihli 16.258 yevmiye nolu ihtarname ile reddettiği, Dava konusu fatura üzerinden uygulanan mahsuplar ile bakiyenin 14.020,11.-TL olduğu, Taraflar arasında ticari ilişki kurulduğuna dair sözleşmenin dosyada mevcut olduğu, … , … Başkanlığı 02.03.2017 gün 2017/2-6 kararında “SÖZLEŞME ESASLARI (EK-2) (2017/7-6),Taşımacı ile Sözleşmeli Taşımacı Arasında Yapılan Servis Taşımacılığı Tip Sözleşmesi” imzalandığının dosyada görüldüğü, Sözleşmedeki imzanın davalının yetkilisinin el ürünü olup olmadığının değerlendirilmesinin uzmanlık alanlarına girmediği, dosyada günlük/aylık 595 TL + KDV dışında farklı ücret içeren yazılı bir sözleşmeye rastlanmadığı,Davacının dosyadaki mevcut sözleşmenin 3 (1) maddesi uyarınca “Yapılan taşıma hizmetinin bedeli günlük/aylık 595 TL + KDV” ücret isteme hakkı bulunduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin hangi tarihte ne şekilde sonlandırıldığına ilişkin bir belgeye dosyada rastlanmadığından davacının müspet zarara ilişkin iddialarının yerinde olmadığı, davacının 02.03.2018 ila 25.04.2018 tarihlerinde hizmetin görüldüğü yönündeki beyanlarının takdirinin Sayın Mahkemenizde olduğu, sayın Mahkeme davacının 14.019,57 TL alacak talebini kabul ettiği takdirde, davacı alacağının 4.986,74 TL faiziyle birlikte toplam 19.006,31 TL olarak hesap edilebileceği, görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi heyeti rapor ve ek raporunun bir bütün olarak değerlendirilmesinde;
Dava konusu uyuşmazlık, Taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi kapsamında davacının 14.019,57 TL bakiye fatura alacağı ve sözleşmenin tamamen yerine getirilmediğinden bahisle müspet zarar ve kar kaybı taleplerinin yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Davacı tarafça, fatura alacağına ilişkin olarak … 15. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası üzerinden davacı alacaklı tarafından davalı borçluya karşı 30.672,06 TL tutarlı fatura alacağı nedeniyle 30.823,32 TL toplam alacak üzerinden 22/05/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlunun 30/05/2018 tarihinde yetki itirazı üzerine dosya İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğü’ne gönderildiği, dosyanın …12. İcra Müdürlüğü’nün … esasına kaydının yapıldığı, bu dosyadan gönderilen ödeme emrine davalı borçlu tarafından davacı alacaklının Mart ve Nisan aylarından toplam 16.652,49 TL hak edişinin bulunduğu, bu bedelden bu aylardaki davacının toplam 13.426,73 TL yakıt kullanımının düşülmesi sonucu bakiye kalan 3.225,76 TL borcun … 15. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına ödendiği, borcun kalmadığını, sözlemedeki imzaya da itiraz ettikleri belirtilerek itirazda bulunulmuş olduğu, takibe itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafça, icra takibine itiraz üzerine itirazın iptali davası açılmayıp işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Davacı tarafça, hem icra dosyasına hemde mahkememiz dosyasına taleplerine dayanak delil olarak 02.03.2018 tarihli sözleşme sunulmuştur.
Davalı tarafça, davacı tarafça delil olarak sunulan bu sözleşmedeki imzanın davacı şirket yetkililerine ait olmadığı ileri sürülmüş ise de, davalı tarafça açıkça taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin inkar edilmemesi, sözleşme ilişkisi kapsamında davacının kendi resmi kayıtlarında toplamda 16.652,76 TL olan hak ediş alacağı bulunduğunu kabul ederek, bu bedelden yakıt kullanımı düşerek bakiye kalan 3.225,76 TL bakiye borcu icra dosyasına ödemiş olması dikkate alındığında, yetkisiz temsil durumu söz konusu olsa bile sözleşme ilişkisinin kabullenildiği, sözleşmenin onandığı, bu hali ile sözleşmenin davalı açısından bağlayıcı hale geldiği değerlendirilerek bu itiraza itibar edilmemiş, imza incelemesi yaptırılmamıştır.
Davalı tarafça, mahkememizin yetkisine itiraz yapılmış ise de, taraflar arasındaki sözleşmenin 7. Maddesinde düzenlenen yetki şartı ile bu sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda İstanbul Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olduğu kararlaştırıldığından, her iki tarafın tacir olması karşısında HMK’nın 17. Ve devamı maddeleri uyarınca yetki sözleşmesinin geçerli olduğu anlaşıldığından, davalı tarafın yetki ilk itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı tarafça zaman aşımı defiinde bulunulmuş ise de, taraflar arasındaki sözleşmenin hizmet sözleşmesi niteliğinde olduğu, TBK’nın 146. Maddesine göre kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça her alacağın 10 yıllık zaman aşımına tabi olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 02.03.2018 tarihinde imzalandığı, dava konusu taleplerin bu sözleşmeden kaynaklandığı, bu kapsamda dava konusu alacak taleplerinin zaman aşımına uğramadığı anlaşılmakla, bu itiraz ve savunmaya itibar edilmemiştir.
Taraflar arasında 02.03.2018 tarihinde”Taşımacı ile Sözleşmeli
Taşımacı Arasında Yapılan Servis Taşımacılığı Tip Sözleşmesi” imzalandığı, sözleşmenin 3 (1) maddesi uyarınca “Yapılan taşıma hizmetinin bedeli günlük/aylık 595 TL + KDV” olarak, sözleşmenin 3 (3) maddesinde… bedelin hizmet verilen ayın bitiminden itibaren en geç 30 gün içinde düzenli olarak fatura karşılığı banka yoluyla ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davacı tarafından hizmet verildiği iddia olunan 02.03.2018/25.04.2018 tarihleri arasındaki 55 gün için 26.04.2018 tarihinde 30.672,06 TL bedelli faturanın düzenlendiği, düzenlenen faturanın davalı tarafça kayıtlarına alınmayarak iade edildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafça, sözleşme kapsamında hizmetin verildiği 02.03.2018/25.04.2018 tarihleri arasındaki 55 gün için 26.04.2018 tarihinde 30.672,06 TL bedelli faturanın düzenlendiği, bu fatura bedelinden kullanılan yakıt miktarı olan 13.426,73 TL ve taraflarına ödenen 3.225,76 TL çıkarıldığında davalının ödemesi gereken bakiye fatura bedelinin 14.019,57 TL olduğu ileri sürülerek bu bakiye fatura bedelinin talep edildiği; Davalı tarafça ise Mart ve Nisan aylarında davacının hak ediş alacağının bulunduğunun kabul edildiği ancak kendi kayıtlarına göre davacının 16.652,49 TL hak ediş alacağı olduğu, bu bedelden kullanılan yakıt miktarı olan 13.426,73 TL ve taraflarınca ödenen 3.225,76 TL çıkarıldığında borçlarının olmadığının savunulduğu; Dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi heyeti kök ve ek raporuna göre, davacı tarafça, 02.03.2018/25.04.2018 tarihleri arasındaki 55 gün için sözleşme kapsamında hizmetin verildiği, 55 gün için sözleme kapsamında KDV hariç 32.725,00 TL talep edilebileceği, davacının 26.04.2018 tarihinde 30.672,06 TL bedelli fatura düzenlendiği, bu fatura bedelinden kullanılan yakıt miktarı olan 13.426,73 TL ve taraflarına ödenen 3.225,76 TL çıkarıldığında davalının ödemesi gereken bakiye fatura bedelinin 14.019,57 TL olduğu anlaşılmakla, davacının bakiye fatura alacağı nedeniyle 14.019,57 TL talep edebileceği, bilirkişi heyetince temerrütün 01.06.2018 tarihinde oluştuğu belirlenmiş ise de, davacı tarafça dava dilekçesinde 27.04.2019 ihtarname tarihinden itibaren temerrüt faizi talep ettiği anlaşıldığından taleple bağlı kalınarak temerrüt tarihinin 27.04.2019 tarihi olduğu, 14.019,57 TL’ye 27.04.2019 tarihinden itibaren avans faizi talep edilebileceği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Davacı tarafça ayrıca, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak sözleşmenin tamamen yerine getirilmediğinden bahisle 10,00 TL müspet zarar ve kar kaybı taleplerinde bulunulmuş ise de, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi heyeti rapor ve ek raporlarına göre, müspet zarar ve kar kaybı taleplerinin ispatlanamadığı anlaşıldığından bu taleplerin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Tüm bu nedenler ile, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafça açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE, 14.019,57 TL’nin 27.04.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
Davacının fazlaya dair 10,00 TL’lik müspet zarar ve kar kaybı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 957,68-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 239,59-TL’nin mahsubu ile bakiye 718,09-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşinen karşılanan 239,59-TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı parası, 92,60 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 3.750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.897,00 TL yargılama masrafının davanın kabul ret oranı göz önünde bulundurularak hesaplanan 3.894,22-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlasının kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 10,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin, 1.319,06 TL’sinin davalıdan, 0,94 TL’sinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-HMK 120 maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde re’ sen davacı yana iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/10/2022

Katip …
 e-imzalıdır

Hakim …
 e-imzalıdır