Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/709 E. 2021/66 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/506 Esas
KARAR NO:2021/185

DAVA :İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:27/12/2019
KARAR TARİHİ:15/03/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili; müvekkili ile davalı şirket arasında “… Grubu 31.12.2018 Bağımsız Denetim ve 30.06.2019 Sınırlı İnceleme Bağımsız Denetim Sözleşmesi” imzalandığını, müvekkili şirket tarafından denetim hizmetinin yerine getirildiğini ve karşılığı olarak 11.04.2019 tarih ve … nolu faturanın düzenlendiğini, buna karşılık davalı şirket tarafından 27.041,67 TL bakiye borcun ödenmediğini, alacağın tahsili için ….İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile takibe geçerek borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiğini, takibe ve tüm ferilerine itiraz ederek takibin durduğunu, itirazın iptaline ve takibin devamına, %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili; görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, zorunlu arabuluculuğa yönelik dava şartı noksanlığından davanın usulden reddi gerektiğini, davacının asılsız ihbarlar üzerine denetimi durdurduğunu, denetim raporlarını teslim etmeyi durdurduğunu, denetim borcunu kötüniyetli olarak ifa etmediğini beyanla davanın reddine, itirazın kabulü ile takibin iptaline, %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava, İİK 67. maddesi kapsamında …. İcra MüdürlüğÜ’nün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava dosyası …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 10/06/2020 tarihli… Esas … Karar sayılı kararıyla mahkememize tevzi edilmiştir.
1.1.2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 3/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre ; MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun “Dava şartı olarak arabuluculuk” başlıklı 18/A. maddesine göre; (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir. “
Yasal açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Davanın tarafları tacir olmakla dava, nispi ticari dava niteliğindedir. Dava dilekçesinde dava açılmadan önce arabulucuya başvurulduğuna ilişkin beyanda bulunulmadığı gibi, bu hususu ispata yarar delil de ibraz edilmemiştir. Bunun üzerine davacı yana arabuluculuk faaliyetinden sonuç alınamadığına dair son tutanak aslı veya onaylı suretini bir haftalık sürede ibraz için ihtaratlı olarak kesin süre verilmişse de belge ibrazında bulunulmamıştır. Davanın konusu bir miktar paranın ödenmesi olan itirazın iptali davası olması ve dava açılmadan evvel arabulucaya başvurmanın zorunlu olmasına karşın arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması, öte yandan dava açılırken eksik olan bu yöndeki dava şartının 6235 sayılı yasının açık hükmü karşısısında sonradan tamamlanması imkanı bulunmadığı gibi, bu yönde bir beyanda da bulunulmaması nedeniyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekmiş, öte yandan dava usulden reddolunmakla tarafların haklılık durumuna ilişkin değerlendirme yapılamadığından tarafların karşılıklı tazminat taleplerinin de reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-7155 sayılı Kanunun 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A. maddesi ve 7155 sayılı Kanunun 23. maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A-2. maddesi uyarınca arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın TTK’nun 5/A, 6325 sayılı Kanunun 18/A-2, HMK’nun 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Tarafların tazminat taleplerinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 59,30 TL maktu red harcının peşin alınan 335,15-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan ‭‭275,85-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT md.7/2 uyarınca hesap ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
7-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 341/1 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.15/03/2021

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .