Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/628 E. 2021/781 K. 08.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/628 Esas
KARAR NO:2021/781 Karar

DAVA İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:13/11/2019
KARAR TARİHİ:08/11/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının satın aldığı ürünlerden kaynaklanan borcunu ödemediğini, ihtarname keşide edilerek borcun ödenmesi için makul süre tanındığını, davalının ürünleri ve faturaları teslim aldığını, ihtarnameye rağmen ödenmeyen alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini belirterek Bavalının icra takibine itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usule ilişkin olarak yetki itirazında bulunmuş ve esasa ilişkin olarak da; davacı tarafın dava dilekçesinde, iddia etmiş olduğu hususların, yasal dayanaktan yoksun, somut bir delile dayanmayan ve tamamen soyut iddialardan ibaret olduğu, bu beyanlara itibar edilmesinin hukuken mümkün olmadığı, davacı tarafın, iddia etmiş olduğu hususları ispat yükü altında olduğu, dava dilekçesinde iddia edilen vakıayı ispata elverişli hiçbir delil sunulmadığı, davacı tarafın başlatmış olduğu haksız icra takibine, müvekkilin böyle bir borcu olmaması sebebiyle haklı olarak itiraz edildiği, davacı tarafın haksız kazanç elde etmek amacıyla, tamamen kötüniyetli olarak iş bu takibi başlattığı, davacı tarafça düzenlenen faturaların kabulünün mümkün olmadığı, TTK 21/2 maddesi uyarınca müvekkilince faturaya itiraz edilmemesinin, ancak ispat hukuku açısından anlam ifade etmekte olduğunu, onun dışında davacı tarafa kesin bir alacak hakkı sağlamadığı ve bu nedenlerle, açılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun işbu davanın reddine, takibin iptaline, davacı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraftan tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, …. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Dosyamız mündericatında aslı yer alan, …. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı/alacaklının, davalı/borçlu hakkında, 3.045,39 TL asıl alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yaptığı ve davalı/borçlunun süresi içerisinde, takibe, asıl alacağa, faize ve ve fer’ilere itiraz ederek takibin durduğu görülmüştür.
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden tanzim olunduğu iddia olunan faturalardan kaynaklanan alacağının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi hükmü gereği iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
Davaya konu somut olayda, dava konusu uyuşmazlığın; ticari ilişkiye istinaden düzenlendiği iddia olunan faturadan kaynaklanan alacak nedeni ile yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı istemine ilişkin olması hasebiyle, davacının kendi ticari kayıtlarında dayanak belgeleri olmadan, alacaklı olarak gözükmesi, davalıdan alacağı bulunduğunu göstermeyecektir (Yargıtay 19. H.D. 09/02/2016 Tarih ve 2015/10255 Esas 2016/1919 Karar sayılı kararı).
Diğer yandan, fatura tek başına alacağın varlığını kanıtlamayacaktır (Yargıtay 19. H.D. 06/06/2018 tarih ve 2016/18445 Esas-2018/3268 Karar sayılı kararı).
Yine faturanın davalıya tebliğ edilmiş olması da, malın ve/veya hizmetin davalıya teslim edildiğinin veya verildiğinin belgesi değildir. Bu durumda malın teslimi veya hizmetin verildiği konusunda ispat külfeti davacı yanda olup teslimi veya hizmeti usulüne uygun delillerle kanıtlanmalıdır (Yargıtay 19.H.D.09/02/2016 Tarih ve 2015/10255 Esas 2016/1919 Karar sayılı kararı).
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplanmış, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine alınmış, ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmış ve dosya üzerinde günsüz bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve raporlar alınmıştır.
Bilirkişiler SMM … tarafından 13/08/2021 tarihli rapor tanzim edilerek mahkememize ibraz edilmiş olup, raporunun incelenmesinde özetle; “Taraflar arasında görülmekte olan itirazın iptali davası ile ilgili olarak dâvacı şirkete ait ibraz olunan ticari defter ve belgeler ile dava dosyası içerisinde yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda; Davacı şirkete ait ibraz edilen ticari defterlerin usulüne uygun düzenlenmiş olduğu, Davacı firmanın takip tarihi itibariyle ticari defterlerinde davalıdan 2.714,00 TL alacaklı gözüktüğü, 07.02.2019 tarih, … nolu sevk irsaliyesinin davalı firma adına düzenlendiği, sevk irsaliyesinde belirtilen emtia içeriği ve miktarının icra takibine konu 07.02.2019 tarih, … nolu KDV dahil 2.360,00 TL bedelli fatura ile uyumlu olduğu, Dosya içerisinde herhangi bir ödeme belgesine rastlanmadığı, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 2.714,00 TL asıl alacak, 15,5 TL işlemiş faiz ve 310,02 TL ihtarname gideri olmak üzere toplam 3.039,97 TL alacaklı olduğu” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Bilirkişi raporunun denetlenmesinde de, hukuki yorum ve nitelendirmeleri mahkememize ait olmak üzere, yapılan mali tespitler bakımından ayrıntılı olduğu anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde de;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden tanzim olunduğu iddia olunan faturalardan kaynaklanan alacağının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi hükmü gereği iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkin olduğu, bu bağlamda tüm delillerin toplandığı, davacı tarafça …. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı sayılı icra dosyası üzerinden davalı borçlu aleyhine 3.045,39 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya tebliğinin üzerine davalın süresinde asıl alacağa, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği, alacaklı vekilinin yasal süresi içerisinde itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava ettiği, mahkememizce bilirkişi incelemesine ilişkin ara karar kurulduğu, dosyaya celp olunan kayıtlar ile davacı ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve rapor alındığı, alınan rapor sonucu; az yukarıda yazılı hususların tespit edildiği, tespit edilen hususlar kapsamında yapılan değerlendirmede de; dava konusu uyuşmazlığın; ticari ilişkiye istinaden düzenlendiği iddia olunan faturadan kaynaklanan alacak nedeni ile yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı istemine ilişkin olduğu, bu haliyle de; davacının kendi ticari kayıtlarında dayanak belgeleri olmadan, sadece fatura düzenlenmiş olmasının tek başına alacağın varlığını kanıtlamayacağı, davacı defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulmuş olması, hukuki ilişkinin varlığını gösterir ise de; alacağın varlığını ispat için tek başına yeterli olmadığı, davacı defterinde kayıtlı faturaların davalı tarafa tebliğ edilmesi, 8 gün içinde itiraz edilmeksizin kesinleşmesi halinde, fatura içeriği kabul edilmiş sayılırsa da; fatura içeriği teslimi kapsamadığından ve davalı tarafça da alacak iddiası inkar edildiğinden, faturaya konu ürünlerin teslim edildiğini kanıtlama yükümlülüğünün, iddia eden davacı tarafa ait olduğu, ancak davacının icra takibi dayanağı yapılan faturadaki malın teslim edildiğini usulüne uygun delillerle ispat edemediği ve ayrıca tanık ve yemin deliline de açıkça dayanmadığı anlaşıldığından, ispat edilemeyen davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL ret harcının peşin alınan 44,40 TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 44,40 TL harcın 14,90 TL harcın davacıdan alınıp, Hazineye GELİR YAZILMASINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya VERİLMESİNE,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin, davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-HMK 120. maddesi gereğince; varsa taraflarca yatırılan gider avansı ile varsa delil avasının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
7-…. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasının karar kesinleştiğinde İADESİNE,
8-HMK Yönetmeliğinin 58/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda, HMK’nun 341/2 maddesi gereği miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi. 08/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır