Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/600 E. 2021/579 K. 08.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/600 Esas
KARAR NO:2021/579

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:01/11/2019
KARAR TARİHİ:08/09/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketten 5 adet sevk irsaliyeli faturaya dayalı toplam 14.636,81-TL olan alacağı bulunduğunu, iş bu alacağa dayalı olarak taraflarınca davalı şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 24.04.2019 tarihinde icra takibi başlatıldığını, 14.636,81-TL alacklarına ek olarak takip tarihine kadar işlemiş 919,50 faiz oranı üzerinden 770,11-TL ticari avans faizi talep etiklerini, iş bu sevk iraliyeli faturalar ve fatura içeriğindeki ürünlerin – malların davalı şirkete müvekkili şirket tarafından teslim edilmesine rağmen davalı şirket tarafından sırf zaman kazanmak amacıyla ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz edildiğini, davalı/ borçlu şirketin itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu beyanla itirazının iptali ile takibin devamını, davalının alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı … Ltd. Şti.’nin … ve Tic. A.Ş. bünyesinde birleştiğini, müvekkili aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. numaralı takip dosyasına sundukları itiraz dilekçesinde de belirtildiği gibi müvekkilinin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, mahkemece yapılacak olan inceleme neticesinde müvekkilinin hiçbir borcu olmadığının ve davacı tarafın kötü niyetli olduğunun ortaya konulacağını beyanla, davanın reddi ile davacı taraf aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava, İİK 67. maddesi kapsamında itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu kapsamında getirtilerek incelenen …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında; davacı … San.Tic.İth.Ve İhr. Ltd.Şti. tarafından 24.04.2019 tarihinde 14.636,81TL asıl alacak ve 770,11 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.406,92 TL alacak üzerinden davalı … Tur. İşletmecilik Ve Tic.A.Ş.(Birleştirilmiş şirket … Kurumları Ltd.Şti.) aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı yanın süresinde yaptığı borca itiraz üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davacı yanca dava dilekçesi ekinde alacak takibinin dayanağı olan faturalar sunulmuştur.
Taraf şirketlerin ilişki dönemine ait BA/ BS bildirim formları bağlı bulundukları vergi dairelerinden celbedilmiştir.
Taraf şirketlerin ilişki dönemine ait ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, duruşmada taraf vekillerinin yüzüne karşı yapılan ihtarata rağmen davalı yanca defter ibrazında bulunulmamış, davacı şirket ticari defterleri incelenerek hazırlanan 27/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda; davacı şirketin kanuni defterlerinin usulüne uygun olarak açılış ve kapanış tadiklerini yaptırdığı, HMK’nun 222. maddesine göre davacı şirket defter kayıtlarının lehine/ aleyhine delil olarak kabul edilebileceği, davacı şirketin kanuni defter kayıtlarında davalı şirketten takip tarihi 24.04.2019 itibariyle 14.636,81 TL alacağı olduğunun görüldüğü, dosyada mevcut 16.10.2020 tarihli … Vergi Dairesi Müdürlüğü cevabi yazı ve eklerinde davacı şirketin Ocak 2019 BS formunda davalı şirkete 5 adet belge karşılığı toplam 13.623 – TL’lik (KDV hariç) satış yaptığını Vergi Dairesine beyan ettiği, dosyada mevcut 15.10.2020 Tarihli Mecidiyeköy Vergi Dairesi Müdürlüğü cevabi yazı ve eklerinde davalı şirketin Ocak 2019 BA formunda, davacı şirketten 5 adet belge karşılığı toplam 13.623.-TL’lik (KDV hariç) alım yaptığını Vergi Dairesine beyan ettiğinin görüldüğü, taraflar arasında sözleşme bulunmaması, davacı tarafından kesilen faturalar üzerinde faturanın ödeme vadesi ile ilgili herhangi bir not olmaması ve davacının alacağını talep ettiğine dair dosyada herhangi bir ihtarname bulunmaması sebebiyle davacının icra takibine kadar işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu tespitlerinde bulunulmuştur.
Yapılan yargılama neticesinde ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, davacı yanca davalıya satışı yapılan mallara istinaden düzenlenen faturaların tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki davalı itirazlarının iptali istemine ilişkin olduğu, usulünce bildirilen tüm delillerin toplandığı, davacı yanın takip/ dava konusu alacak istemlerine yönelik olarak bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişi tarafından raporun tanzim edilerek dosyaya ibraz edildiği, bilirkişi raporunun denetlenmesinden hukuki yönleri ayrık olmak üzere yapılan tespitler ve hesaplamalar bakımından teknik, ayrıntılı ve gerekçeli olduğu anlaşılmıştır. Ticari defterlerin ibrazı ve delil olmasını düzenleyen 6100 sayılı HMK’nun 222/2- 3. maddesinde; “(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.”, “(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” düzenlemelerine yer verilmiştir. Davacının anılan yasal düzenleme kapsamında lehine delil vasfına haiz ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle davalıdan 14.636,81 TL alacaklı olduğunun tespit edilmiş olması, taraf şirketlerin takip dayanağı faturaları karşılıklı ve birbiriyle uyumlu şekilde Vergi Dairelerine bildirmiş olmaları, davalının aksini ispat noktasında defter ibrazında bulunmadığı gibi, borca itiraz ve cevap dilekçesindeki borçlu bulunmadığı yönündeki itirazlarını ve/ veyahut ödeme yapıldığını ispat noktasında elverişli delil ibrazında da bulunmaması karşısında davacının takip dosyasına yönelik 14.636,81 TL asıl alacak talebinin yerinde olduğu, taraflar arasında sözleşme bulunmaması, davacı tarafından kesilen faturalar üzerinde faturanın ödeme vadesi ile ilgili herhangi bir not olmaması ve davacının alacağını talep ettiğine dair dosyada herhangi bir ihtarname bulunmaması sebebiyle davacının icra takibine kadar işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu, takibin, asıl alacak üzerinden ve tarafların tacir ve işin de ticari iş olması nedeniyle asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmesi suretiyle devamı gerektiği, alacağın likit ve itirazın da haksız olması karşısında icra inkar tazminatı istem koşullarının da oluştuğu sonuç ve vicdani kanaatine varılmış, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 14.636,81 TL asıl alacak yönüyle KISMEN İPTALİNE, takibin mezkur 14.636,81 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmesi suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA, bu yöndeki fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Hükmolunan alacağın %20’si oranında (2.927,36 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 999,84-TL nisbi ilam harcından peşin alınan 188,01-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 811,83-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının ilk dava açılırken peşin harç olarak yatırdığı 188,01-TL’nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 65,98 TL’nın davacıdan, 1.254,02 TL’nın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacının yaptığı ilk masraf 60,90-TL, 900,00-TL bilirkişi ücreti, 345,00-TL posta ücreti olmak üzere toplam 1.305,90-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 1.240,63-TL ‘nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekili yüzüne karşı, davalı yan yokluğunda, HMK’nun 341/1 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/09/2021

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .