Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/591 E. 2022/783 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/591 Esas
KARAR NO :2022/783

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:30/10/2019
KARAR TARİHİ:30/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı …Ş ile davalı … arasında mal alım satım ilişkisine dayanan ticari ilişki bulunduğunu, aralarındaki bu alışverişe binaen davalı şirketin müvekkili şirketten biri 6.490,00 TL tutarında diğeri 4.967.80 TL tutarında 2 adet led tv satın aldığını ve davalı şirkete müvekkili şirketçe fatura kesildiğini, söz konusu 2 adet faturadan kaynaklanan borçların davalı borçlu tarafından vadesinde ödenmemesi üzerine, muhatap borçluya borcun ödenmesi noktasında … 42.Noterliği’nin 17/01/2018 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini, davalı şirketin bu ihtarnameye cevap vermediği gibi verilen süre içinde de borcunu ödemediğini, borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının bugüne kadar hiçbir ödeme yapmadığını, borçlunun haksız itirazı neticesinde ise icra takibinin durdurulduğunu, dava açılmadan evvel arabulucuya başvurulmuşsa da taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, beyanla, davlı borçlunun …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazının iptaline, takibin devamına, temerrüt tarihinden itibaren borçlu aleyhine ticari avans faizine hükmedilmesine, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücretin vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkili şirketin merkezi Ataşehir ilçesinde olup İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkili şirketin bahse konu televizyonları almadığını, bu sebeple ödemezlik defiinde bulunduklarını, … 30. Noterliğinin … yevmiye nolu ve 28.05.2015 tarihli ihtarname içeriğinden de anlaşılacağı üzere bu televizyonların müvekkiline teslim edilmediğini ve faturaların da zamanında sunulmadığını, ayrıca müvekkili şirketin 31.10.2014 tarihinde iade faturası da düzenlediğini ve davacıya gönderdiğini, davacının teslim etmediği ve iade faturası düzenlenmiş olan bu alacak iddiasını 4 yıl sonra davaya konu etmesinin iyi niyetli olmadığını, davacının kendi edimini yerine getirmeden müvekkilinden edimini yerine getirmesini istediğini ve bu talebin kabul görmediğini, beyanla, ödemezlik def’inin kabulüne ve davanın usulden aksi halde esastan reddine karar verilmesini, vekalet ücreti ve masrafların davacı tarafa yüklenmesini talep etmiştr.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Fatura suretleri, keşide edilen ihtarnameler ile arabuluculuk son oturum tutanağı ibraz olunmuş; Mahkememizce takip dosyası, tarafların ilişki dönemine ait BA/ BS bildirim formları celbedilmiştir.
Dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçludan 4.967,80 TL Fatura Alacağı, 2.799,11 TL faiz, 6.490TL fatura alacağı ve 3.633,50TL faiz olmak üzere toplamda 17.890,41 TL alacağın tahsili talebinde bulunulduğu, ödeme emrinin 28/05/2019 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlu tarafından süresi içerisinde 29/05/2019 tarihli dilekçe ile ödeme emrine itiraz edildiği ve takibin durduğu, borca itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamakla birlikte itiraz ve dava tarihlerine nazaran davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler ile getirtilen kayıtlar incelenmiş, 6102 sayılı TTK’nun 83. Maddesi hükmü de dikkate alınarak uyuşmazlığa konu alacağın dayanağı olan faturaların ve ödemelerin taraf şirketlerin ticari defterlerine yansıyış şeklini tespit noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacı şirketin adresi itibari ile ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması bakımından talimat mahkemesi aracılığıyla mali müşavir bilirkişi görevlendirilmiş olup, bilirkişi 06.08.2021 tarihli talimat raporunda; Dava dosyasında ve davacı …Ş. tarafından ibraz edilen belgeler üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde; davacı …Ş.’ne ait yasal defterlerin açılış tasdiklerinin yasal süre içerisinde yapıldığı ve 2014 yılı yevmiye defterinin 392519 sayılı sayfasında kapanış tasdikinin yapıldığı, yasal defterlerin ve kayıtların muhasebe usul ve esaslarına uygun olarak gerçekleştirildiği, davacı / alacaklı … Ticaret A.Ş. tarafından, davalı borçlu … İnşaat A.Ş.’ne 16.10.2014 tarihinde 4.967,80 ve 27.10.2014 tarihinde 6.490,00 TL tutarında 2 adet fatura ile 8 adet televizyon satışı gerçekleştiği, … Ticaret A.Ş muhasebe kayıtları esas alındığında, 27.10.2014 tarihi itibarı ile davacı tarafın davalı taraftan 11.457,80 TL alacaklı olduğu, davalı borçlu … İnşaat A.Ş. ‘nin 11.457,80 TL olan borcunu ödememesi üzerine, davacı alacaklı … Ticaret A.Ş. ‘nin 24.05.2019 tarihinde yasal takibe başladığı, davacı alacaklı … Ticaret A.Ş. muhasebe kayıtlarında, 31.05.2019 tarihinde yapılan virman işlemleri ile yapılan yasal takibin muhasebeleştirildiği, dava dosyasında ve … Ticaret A.Ş. yasal defterlerinde yapılan inceleme ve tespitler neticesinde; davacı …Ş. ‘nin, davalı … İnşaat A.Ş. ‘den 11.457,80 TL. alacaklı görüldüğü tespitlerinde bulunulmuştur.
Davalı şirketin ticari defterleri ile dosya kapsamında inceleme yapılması suretiyle rapor tanzimi bakımından görevlendirilen mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan 21.02.2022 tarihli bilirkişi raporunda; davalının defterlerinin HMK 222. maddesi uyarınca sahibi lehine
delil niteliğinin olduğu, davalı defterlerinde davacının davaya ve takibe
konu edilen faturalardan dolayı borcunun tespit edilemediği, davalı tarafça sunulan defterlerde davacının iş bu takibe
konu ettiği faturalardan 16.10.2014 tarih 4.210,00 TL + KDV =
4.967,80 TL’lik faturanın davalı defterinde kayıtlı olmadığı, diğer
faturanın ise davalı tarafça faturanın kesiminden 3 gün sonrasında
iade edildiğine dair fatura tanzim edildiği, iş bu dosya kapsamında yapılan incelemeler,
ihtarnameler ve diğer tespiti yapılan hususlar dahilinde davacının iş bu
davada takibe konu ettiği faturaların içeriği ürünleri davalı tarafa teslim
ettiğine dair davalının kabulünü içerir imzalı vesaikin dosya kapsamında
bulunmadığı nazara alındığında davacının iş bu davaya dayanak olan icra
takibinden dolayı alacağını ispatlayamadığı,
şeklinde görüş bildirilmiştir.

Rapora yönelik beyan ve itirazlar ile dosya kapsamında sonradan kazandırılan vergi kayıtları kapsamında temin edilen 01.11.2022 tarihli bilirkişi ek raporunda; 17.05.2022 tarihinde yazılmış olan müzekkereye 17.05.2022 tarihinde gelen cevapta; “Dairemiz … vergi kimlik
numarasında kayıtlı mükellefi … Tic. A.Ş.’nin 2014 dönemine ait BA
formları yazımız ekinde gönderilmiştir.”açıklamasına yer verildiği, 17.05.2022 Tarihli … Kur Vergi Dairesinden
gelen vergi … Numaralı … Tic. A.Ş. dönemine ait BA
bilgilerinin sunulduğu; dönemi itibariyle 2014 yılı BA listesi incelendiğinde,
… vergi no’lu … İnşaat Tic. ve Tur. 43.471,00 TL (Mal ve
Hizmetlerin Toplam Bedeli- KDV Hariç Tutar) belge sayısının 2 olduğunun
Görüldüğü, 17.05.2022 tarihinde yazılmış olan müzekkereye
26.05.2022 tarihinde gelen cevapta; “Dairemiz … vergi kimlik
numarasında kayıtlı mükellefi … İnş. Tic . ve Tur. 2014 dönemine ait BS
formları yazımız ekinde gönderilmiştir.” açıklamasına yer verildiği, 26.05.2022 Tarihli … Vergi Dairesinden gelen
vergi … Numaralı … İnş. Tic. ve Tur. dönemine ait BS
bilgilerinin sunulduğu; dönemi ait ibariyle 2014 yılı BS listesi incelendiğinde,
… vergi no’lu … Tic. A.Ş. 69.256,00 TL (Mal ve Hizmetlerin
Toplam Bedeli- KDV Hariç Tutar) belge sayısının 4 olduğunun görüldüğü, tüm bu BA ve BS ‘ler dikkate alındığında tarafların büyük alım ve
büyük satışları arasında 2 fatura 25.785,00 TL + KDV mutabakatsızlığın
olduğu, davacı tarafın rapora karşı beyanında; “dava konusu iki faturanın da sevkiyat adresinin belirtilen kısmına
Konsinyeden satış … nolu irsaliye ile daha önceden
çıktığını, şerhinin düşürüldüğünü, uyuşmazlık konusu ürünler teslim edildiğini, faturanın kesildiğini faturaya sevkiyat adresinin olduğu kısma şerh düşürüldüğünü, bilirkişinin fatura içeriği ürünlerin teslim edildiğine dair
imzalı vesaikin bulunmadığı, kanaatinde bulunmasının doğru olmadığını, faturaların üzerinde fatura konusu ürünlerin teslimine il işkin teslim numarası,
teslim saati ve irsaliye şerhinin olduğunu, faturadan dolaylı borç altına
girmemesi ve varsa itirazlarını belirtilmesi için aldığı tarihten 8 gün süresi
olduğunu,”
belirttiği, ancak beyanda da belirtildiği üzere söz
konusu ürünlerin konsinye de olsa bir irsaliye ile teslim edildiğine dair
ifadeleri olmasına karşın dosya kapsamında söz konusu konsinye
teslim ile ilgili ürünün davalı tarafa teslimini ispat edici mahiyette
vesaikin dosya kapsamında sunulmadığı nazara alındığında dava
konusu alacak ile ilgili kök rapordaki değerlendirme ve kanaatte herhangi bir
değişiklik olmadığı, Mahkemenin davacının fatura üzerindeki
ibareler ile malın teslimini ispat ettiği kanaatine ulaşması durumunda
ise davacının takibe konu ettiği faturalardan dolayı takip tarihi itibari ile
11.457,80 TL’si asıl alacaklı olacağı, Mahkemenin teslimin yapıldığına kanaat getirmesi
halinde davalının dosya kapsamında örneği bulunan 17.01.2018 tarihli
ihtarnamenin tebliğinden itibaren geçecek 3 gün sonrasında TBK md. 117
kapsamında mütemerrit olacağı, ihtarnamenin davalıya tebliğine dair şerhin

dosya kapsamında olmaması dolayısıyla takip öncesi işlemiş faiz hesabının
yapılamadığı, Mahkemenin teslimin yapıldığına kanaat getirmesi
halinde davacının hesaplanan asıl alacağı 11.457,80 TL’sine ihtarnamenin
tebliğinin 3. günü sonrasından itibaren davacı talebi doğrultusunda 3095
Sy.K.nun 4489 Sy.K.nun ile değişik 2.Maddesi gereğince T.C Merkez Bankası
tarafından dönemde Kısa Vadeli Avans Kredilerine uygulanan faiz oranları
(01.01.2017-30.06.2018 tarihleri arası %9,75; 01.07.2018 – 31.12.2019
arası %19,50; 01.01.2020-30.06.2020 arası %13,75; 01.07.2020-
31.12.2020 arası %10,00; 01.01.2021-31.12.2021 tarihleri arası %16,75;
01.01.2022 sonrası %15,75) üzerinden basit usulde(3095 Sy.K.m3)temerrüt
faizi tahakkukunun uygun olacağı
şeklinde görüş bildirilmiştir.

Bilirkişi kök raporu ile bu rapora yönelik itirazlar üzerine alınan ek raporun dosya kapsamına uygun, teknik ve ayrıntılı olarak hazırlanmış olması nedeniyle raporlar Mahkememizce de benimsenmiş ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
Yapılan yargılama neticesinde tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; davacı şirketin davalı aleyhine düzenlediği 16/10/2014 tarihinde 4.967,80 TL bedelli, 27/10/2014 tarihinde 6.490,00 TL bedelli konsinyeden satış açıklamalı iki adet faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibi başlattığı, davalı şirketin borca itirazı üzerine eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır. Davacı şirketin lehine delil vasfına haiz ticari defterlerinde uyuşmazlık konusu faturalar kapsamında alacaklı olduğu kayıtlıysa da, davalı şirketin lehine delil vasfına haiz ticari defterlerinde davacı şirket aleyhine düzenlenen iade faturaları kapsamında uyuşmazlık konusu faturalara ilişkin borçlu olmadığı kayıtlıdır. Her iki tarafın ticari defterlerinin de usulüne uygun tutulmuş olmasına rağmen ticari defterlerin karşılıklı olarak örtüşmemesi ve davacı yanca alacak iddiasında bulunulması nedeniyle, TMK’nin 6. ve HMK’nin 190. maddeleri uyarınca, öncelikle davacının fatura konusu malları teslim ettiğini ispat etmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. Davacı yanca sunulan faturalar üzerinde davalı yanın imzası bulunmadığı gibi, teslimin ispatı noktasında başkaca elverişli bir delil de sunulamamıştır. Davacı yanca fatura üzerine tek taraflı olarak düşülen kayıtlar ise teslimin ispatı için yeterli görülmemiştir. Bu bağlamda, davacının takip/ dava konusu alacağını ve istem hakkını ispatlayamadığı sonuç ve kanaatine varılmakla, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştuır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının, peşin olarak yatırılan 216,08 TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan ‭135,38 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,

3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,

4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalının yaptığı ‭yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm tesisine YER OLMADIĞINA,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,

7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,

8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,

Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı,, HMK’nun 341/1 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.30/11/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır . e-imzalıdır .