Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/584 E. 2021/79 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/584 Esas
KARAR NO:2021/79

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :20/11/2017
KARAR TARİHİ:09/02/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
DAVA /Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin Tasfiye halinde bulunan…A.Ş. den katılım payına ilişkin alacaklı olduğunu, davalı …. Ltd. Şti.’nin söz konusu borcu ödemeyi üstlendiğini, ekte yer alan 05.02.2011 tarihli “VİRMAN TALİMATI” ve “ALACAĞIN TEMLİKİ, SULH, İBRA VE FERAGAT SÖZLEŞMESİ” incelendiğinde görüleceği üzere davalı borçlunun söz konusu borcu üstlenerek ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, TBK md. 195 ve devamında düzenlenen borcun üstlenilmesi sözleşmesine göre icap ve kabul iradelerinin birleşmesinin yeterli olup, geçerliliği için her hangi bir şekil şartına gerek olmadığını, bu haliyle borcu üstlenen 3. Kişinin borçlunun yerine geçerek üstlenilen borcu ödemekle zorunda olduğunu, davaya konu borcun üstlenilmesi sözleşmesi incelenildiğinde davalı tarafın müvekkiline alacaklı olduğu 9.296,00 USD’ yi belirli vadelerde ve belirli taksitler halinde ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, Davalının müvekkiline herhangi bir ödeme yapmadığından, alacağın tahsili amacıyla …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, davalı tarafın itirazı ile takibin durduğunu, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, sözleşmenin 5. Maddesi incelendiğinde doğabilecek uyuşmazlıklarda İstanbul Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığını, sözleşme hükümlerinin taraflar açısından bağlayıcı olduğunu ifade ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, kötü niyetli itiraz nedeniyle davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsilini, talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davanın Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiği, bu nedenle görev itirazlarının bulunduğunu, dava konusu sözleşmenin alacağın temliki sözleşmesi değil borcun nakli sözleşmesi olduğunu, taraflar rasındaki sözleşmeye göre, müvekkili şirketin tasfiye halindeki…AŞ.’nin henüz vadesi gelmemiş, mutlak ödenmesi de hukuken zorunlu olmayan kar ve zarar katılım bakiyesini nakil almış olduğunu, borcu devreden bu şirketin tasfiye halinde olduğunu, bu borcun talep edilebilir bir borç olmadığını savunarak davanın usulden ve esastan reddi ile davacının asıl alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE /
Eldeki dava…. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.11.2018 Tarihli … Esas … Karar sayılı kararıyla görevsizlik üzerine mahkememize tevzi edilmiş, mahkememizin … Esası ile de görevsizlik kararı verilmiş olması sebebi ile, İstanbul BAM …. HD 2019/… Esas, 2019/… karar sayılı kararı ile görevli mahkeme olarak mahkememizi belirlemesi ile dava dosyası mahkememize tevzi edilmiştir.
Dava; İİK’ nin 67 maddesi uyarınca açılmış İtirazın İptali davası niteliğindedir.
Taraf delilleri toplanmış, dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası, ilgili banka kayıtları celp edilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Celp edilen icra dosyası incelendiğinde; davacı- alacaklı tarafından, davalı- borçlu aleyhine 05.02.2011 tarihli Alacağın Temliki, Sulh İbra Ve Feragat Sözleşmesi gereği alacak açıklamasıyla 31.313,76 TL asıl alacak (8.700,00 USD), 11.153,96 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.467,72 TL üzerinden 05.10.2017 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 11.10.2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu tarafından 16.10.2017 tarihinde icra takibinde yetkiye, borca, faize ve diğer ferilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine İcra Müdürlüğünce takibin durdurulduğu, bunun üzerine davalı borçlu tarafça İİK’nun 67/1 maddesi uyarınca 1 yıllık yasal sürede iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasında imzalanan05.02.2011 tarihli “ALACAĞIN TEMLİKİ, SULH, İBRA VE FERAGAT SÖZLEŞMESİ” başlıklı belgenin incelenmesinde; Davacı ile davalı şirket arasında, davacının, dava dışı Tasfiye Halinde…A.Ş. nezdinde bulunan … numaralı kar ve zarar katılım akdi, cari hesaplar ve hesapların eklerinde bulunan 9.296,00 USD’yi, davalı şirkete temlik ettiği, davacının tarafları ibra ettiği, davalı şirketin ise dava dışı…A.Ş. hesabında 9.296,00 USD alacağı devir ve temlik aldığı, temlik alan davalı şirketin, davacının kendisine temlik ettiği tutarı, davacı tarafa 28.01.2012 tarihinden başlamak üzere her ayın 28. Gününde 230,00 USD olarak 40 ayda ve her bir taksidi ödeme günündeki TCMB döviz alış kuru karşılığı Türk Lirası olarak ödeyeceğinin, taraflar arasında uyuşmazlık halinde İstanbul Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olacağının kararlaştırılmış olduğu anlaşılmıştır.
SMMM Bilirkişi …’nın 10.08.2018 teslim tarihli kök raporunda, Davacı ile davalı şirket arasında, davacının dava dışı Tasfiye Halinde…A.Ş. nezdinde bulunan … numaralı hesabından 9.296,00 USD’nin, davalı şirketin 6384 numaralı hesabına virman talimatının verildiği ve devamında, Davacının dava dışı şirketi ibra ettiği, Davalı şirketin ise dava dışı…A.Ş. hesabında 9.296,00 USD alacağı devir ve temlik aldığını, Temlik alınan bedeli 28.01.2012 tarihinde başlamak üzere her ayın 28. Gününde 230,00 USD olarak 40 ayda ve davacı tarafa her bir taksidi ödeme günündeki TCMB döviz alış kuru karşılığı Türk Lirası olarak ödeyeceğine dair “Alacağın Temliki, Sulh İbra Ve Feragat Sözleşmesi” nin imzalanmış olduğu, Dosyadaki verilere göre Davalı tarafın 1 ve 2. Taksit ödemelerini ve 3. Taksitten 40 USD ödeme yapmış olduğunu, davalı tarafın kısmi olarak 500 USD ödeme yapmış olduğunun kabul edilmesi gerektiğini, ödenen 500 USD nin tenkisinden sonra 8.760,00 USD kaldığını, ancak davacı tarafından icra takibinde son taksit 326 USD olarak hesaplanması gerekirken 230 USD olarak hesaplandığından taleple bağlılık ilkesi gereği hesaplamanın icra takibindeki talep gibi 8.700,00 USD baz alınarak yapılacağını, davacının seçimlik hakkı gereğince 8.700,00 USD alacağın vade tarihinde Türk Lirasına çevrilerek takip tarihli işlemiş faiz alacağı ile ana para alacağının hesaplanacağı, buna göre yapılan hesaplamada, davacı tarafın takip tarihi itibarı ile 17.791,77 TL asıl alacak, 6.198,57 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.990,34 TL alacaklı olduğu, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranında yasal uygulanması gerekeceği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişiden, dosyamıza son gelen banka kayıtlarının ve tarafların kök rapora itirazlarının değerlendirilmesi noktasında ek rapor alınmıştır.
Bilirkişinin 02.12.2020 teslim tarihli ek raporunda özetle; Davacı ile davalı şirket arasında, davacının dava dışı Tasfiye Halinde…A.Ş. nezdinde bulunan … numaralı hesabından 9.296,00 USD’nin, davalı şirketin … numaralı hesabına virman talimatının verildiği ve devamında, Davacının dava dışı şirketi ibra ettiği, Davalı şirketin ise dava dışı…A.Ş. hesabında 9.296,00 USD alacağı devir ve temlik aldığını, Temlik alınan bedeli 28.01.2012 tarihinde başlamak üzere her ayın 28. Gününde 230,00 USD olarak 40 ayda ve davacı tarafa her bir taksidi ödeme günündeki TCMB döviz alış kuru karşılığı Türk Lirası olarak ödeyeceğine dair “Alacağın Temliki, Sulh İbra Ve Feragat Sözleşmesi” nin imzalanmış olduğu, Dosyadaki verilere göre davalı tarafın 1 ve 2. Taksit ödemelerini ve 3. Taksitten 40 USD ödeme yapmış yapmış olduğunu, davalı tarafın kısmi olarak 500 USD ödeme yapmış olduğunu, davalının diğer ödemeleri aksattığından 05.10.2017 tarihinde aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile 31.313,76 TL asıl alacak ve 11.153,96 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.467,72 TL tutarlı icra takibi başlatıldığı, davacı tarafın yapmış olduğu itirazın incelendiği, kök raporunda yapmış olduğu hesaplamanın hatalı ve yanlış olduğunu ve davacı vekilinin itirazında bahsettiği gibi davaya konu alacak döviz cinsi alacak olduğundan takip tarihi ile kur hesaplaması yapılması gerekeceğinden kök raporda yapılan hatanın düzeltildiğini, bu durumda takip tarihi itibarıyla davacının 31.313,76 TL asıl alacak, 11.153,96 TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.467,72 TL talep edebileceğinin hesaplandığını, sonuç olarak, davacı tarafın yabancı para alacağına seçimlik hakkını TL olarak kullanmış olduğu ve yapılan incelemede davalının, davacıya 31.313,76 TL asıl alacak, 11.153,96 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.467,72 TL borçlu olabileceği ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranından yasal faiz uygulanması gerekeceği, davalı tarafından emsal olarak sunulan mahkeme kararlarında davanın reddine karar verildiği, bu husustaki takdirin mahkemeye ait olduğu görüşü bildirilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi kök ve ek raporlarının değerlendirilmesinde;
Taraflar arasında 05.02.2011 tarihinde “ALACAĞIN TEMLİKİ, SULH, İBRA VE FERAGAT SÖZLEŞMESİ” başlıklı adi yazılı sözleşme imzalandığı ve bu sözleşmeye göre, davacının, dava dışı Tasfiye Halinde…A.Ş. nezdinde bulunan … numaralı kar ve zarar katılım akdi, cari hesaplar ve hesapların eklerinde bulunan 9.296,00 USD’yi, davalı şirkete temlik ettiği, temlik alan davalı şirketin de, davacının kendisine temlik ettiği bu tutarı, davacı tarafa 28.01.2012 tarihinden başlamak üzere her ayın 28. Gününde 230,00 USD olarak 40 ayda ve her bir taksidi ödeme günündeki TCMB döviz alış kuru karşılığı Türk Lirası olarak ödeyeceğinin, taraflar arasında uyuşmazlık halinde İstanbul Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olacağının kararlaştırılmış olduğu; Davacı alacaklı tarafından işbu sözleşmeye istinaden …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası ile 31.313,76 TL asıl alacak ve 11.153,96 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.467,72 TL tutarlı icra takibi başlatıldığı; Sözleşmede her bir taksit için ödeme tarihinin ayrı ayrı belirlendiği, sözleşmede belirlenen taksitlerin muacceliyetine ilişkin bir kayıt olmadığı, her bir ödemenin birbirinden bağımsız olacağının kararlaştırıldığı, davalı borçlunun sözleşmenin içeriğine ve veya sözleşmedeki imzaya yönelik bir itirazının olmadığı, icra takibinde icra dairesinin yetkisine, borca, faize, ferilerine itirazının bulunduğu anlaşılmıştır.
Öncelikle İcra Dairesinin yetkisine yapılan itiraz değerlendirilmiştir. Buna göre; Taraflar arasındaki sözleşmenin 5.1 maddesine göre, işbu sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda … İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğu düzenlenmiş olduğundan ve davaya konu icra takibinin de …. İcra dairesinde yapılmış olduğundan İcra Dairesinin yetkisine yapılan itirazın yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir.
Davalı taraf esasa ilişkin olarak, müvekkili şirketin tasfiye halindeki…AŞ.’nin henüz vadesi gelmemiş, mutlak ödenmesi de hukuken zorunlu olmayan kar ve zarar katılım bakiyesini temlik almış olduğunu, borcu devreden bu şirketin tasfiye halinde olduğunu, bu borcun talep edilebilir olmadığını savunmuştur.
Taraflar arasındaki sözleşmeye göre, davacı taraf, dava dışı…A.Ş. Nezdinde mevcut alacaklarını davalıya 9.296,00 USD karşılığında temlik etmiştir. Sözleşmede davalının temlik aldığı alacağın bedelini ödemesi için bir takvim, taksitlendirme mevcut olup, ödemelerin dava dışı … Kurumunun tasfiyesi sonrası yapılacağına dair hüküm bulunmamaktadır. Bu durumda davalı borçlu tarafın alacağın istenebilir olmadığına dair savunmalarınında yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Sözleşme kapsamında talep edilebilecek alacak miktarının tespiti noktasında bilişi rapor ve ek raporu alınmıştır.
Bilirkişi kök ve ek raporları incelenmiş, bilirkişinin 02.12.2020 tarihli ek raporunun denetime elverişli ve karar vermeye uygun olduğu değerlendirilmiştir. Bu raporda, bilirkişi, taraflar arasındaki sözleşmeyi, icra dosyasını, davalı borçlu tarafça yapılan ödemeleri ve tarafların kök rapora itirazlarını da değerlendirilerek icra takip tarihi itibarı ile davacının davalıdan takip edebileceği alacak miktarını, işlemiş faizini tespit etmiştir. Bilirkişi tarafından davalı tarafın yaptığı ödemeler düşüldükten sonra takip tarihi itibarı ile davacının, davalıdan 31.313,76 TL asıl alacak, 11.153,96 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.467,72 TL alacaklı olduğu,asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranından yasal faiz uygulanması gerekeceği tespit edilmiştir.
Bilirkişi tarafından tespit edilen bu alacak miktarının davacı tarafça takip talebinde istenen miktarlar ile aynı olduğu, icra takibindeki 31.313,76 TL asıl alacak, 11.153,96 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.467,72 TL alacak talebinin ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranından yasal faiz uygulanmasına yönelik talebin yerinde olduğu, dolayısı davalı borçlu tarafın icra takibine vaki itirazlarının yerinde olmadığı sonuç kanaatine ulaşılmış davanın kabulü ile davalı borçlunun …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına ve ayrıca alacak likit olduğundan, davalı borçlu taraf itirazında haksız çıktığından hükmolunan 42.467,72 TL alacağın %20 sine tekabül eden 8.493,54 TL icra inkar tazminatının davalı borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine karar verilmiş ve bu kapsamda aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edildiği üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE; Davalı borçlunun …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının İPTALİ ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen DEVAMINA,
2-Hükmolunan 42.467,72 TL ALACAĞIN %20 sine tekabül eden 8.493,54 TL icra inkar tazminatının davalı borçludan alınarak davacı alacaklıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 2.900,97 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 512,91 TL’ nin mahsubu ile bakiye 2.388,06 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 512,91 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı parası, 241,75 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 850,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam, 1.123,15 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6.320,80 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK 120 maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı yana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/02/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza