Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/571 E. 2021/524 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/571
KARAR NO:2021/524

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:28/08/2019
KARAR TARİHİ:01/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili banka ile dava dışı …A.Ş. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını ve bu sözleşmeyi … ve …’ın müşterek ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, imzalanan bu sözleşmeye istinaden dava dışı borçlu şirkete krediler kullandırıldığını, kredi borcunun zamanında ödenmemesi üzerine, vadesinde ödenmeyen taksitlerin belirtilen sürede faiz ve ferileriyle ödenmesi; aksi takdirde tüm kredinin muaccel olacağına ilişkin ihtarnameler keşide edildiğini, ancak borçlu davalıların bu ihtara rağmen borcu ödemediğini ve ihtarnamelere de herhangi bir itirazda bulunmadığını, akabinde kredi alacağı için …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini ancak davalılarca takibe ve yetkiye itiraz edildiğini, ve bu itirazla yetkili icra müdürlüklerinin … icra müdürlükleri olduğunu beyan ettiklerini, ancak sözleşmede yetkili icra müdürlüklerinin İstanbul icra müdürlükleri olarak düzenlendiğini, davalıların imzaya itirazı olmamakla birlikte sözleşmeden kaynaklı krediye ilişkin borçtan, faiz oranından ve miktarından sorumlu olduğunu, müvekkili banka tarafından borca, sözleşmede belirtilen oranlara uygun olarak faiz işletildiğini, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile, davalıların …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili beyan dilekçesi ile; davalıların kefalet limitinin 550.000,00-TL olduğunu, davacı bankanın talebinin haksız olduğunu faiz miktarı hesaplanırken 1 yılın 365 gün olarak hesaplanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Dava, davacı banka ile dava dışı …A.Ş. arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine dayalı ticari kredi kullandırılması sonucunda müşterek ve müteselsil kefil davalılar ve borçlu dava dışı şirketin temerrüde düşmeleri nedeniyle …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine itirazın iptali talebine ilişkin bulunmaktadır.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, davacı banka tarafından dava dışı …A.Ş.’ye kullandırılan kredilere ilişkin kredi sözleşmeleri ve ekleri, limit artırım sözleşmesi, yapılan ödemelere ilişkin bilgi ve belgeler dosyamız arasına alınmış, bilirkişiden 06/03/2020 tarihli rapor ile 02/11/2020 ve 17/03/2021 tarihli ek rapor temin edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinden; davalılar hakkında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde, taksitli ticari kredi alacağı dayanak gösterilmek suretiyle 546.256,08-TL asıl alacak, 28.363,62-TL işlemiş faiz, 2.448,57-TL BSMV ve 782,46-TL yapılandırma komisyonu olmak üzere toplam 577.850,73-TL alacağın tamamının, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %32.50 oranında ve B.K. 100’e göre hesaplanmak üzere temerrüt faizi, işleyecek temerrüt faizinin %5’i oranında BSMV, icra harç ve masrafları, vekalet ücreti ve icra masraf ve vekalet ücretine takip tarihinden itibaren işleyecek yasal temerrüt faizinin tahsili talep edilmiş, ödeme emrinin davalılara 08/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalılar vekili tarafından borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; davacı banka tarafından dava dışı …A.Ş.’ye kredi sözleşmeleri gereğince kredi kullandırıldığı, kredi sözleşmesini … ve …’ın müşterek ve müteselsil kefil olarak imzaladığı, kredi borcunun zamanında ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından 27/11/2018 tarihi itibariyle hesabın kat edildiği ve davalılara …. Noterliği’nin 27/11/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderilerek borcun ödenmesinin talep edildiği, ihtarnamenin asıl ve borçlu ve kefillere 29/11/2018 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen borcun ödenmediği, bunun üzerine davacı banka tarafından müteselsil kefiller olan davalılar aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, borçluların takibe itiraz etmeleri üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Davalı borçlular tarafından icra takibine karşı davacı bankaya herhangi bir borçları bulunmadığı gerekçesiyle itiraz edilmişse de, dosya kapsamında bilirkişi …’ten temim edilen rapor ve ek raporlar ile davalıların davacı bankaya borçlarının bulunduğu tespit edilmiştir. Davalılar tarafından kefalet limitinin 550.000,00-TL olduğu ileri sürülmüşse de, davalıların 18/10/2017 tarihli “Kredi Sözleşmesinin Limitinin Artırılması” sözleşmesini imzaladıkları ve kefalet limitinin 660.000,00-TL’yü yükseltildiği anlaşıldığından bu yöndeki itirazlarına itibar edilmemiştir. Yine davalılar tarafından 1 yılın 365 gün olarak kabul edilmek suretiyle faiz hesaplanması gerektiği belirtilmişse de, bankacılık uygulamasına göre kredi sözleşmelerinde 1 yılın 360 gün olarak dikkate alınıp hesaplama yapılması nedeniyle davalı tarafın bu yöndeki itirazı uygun bulunmamıştır. Bu itibarla bilirkişi … tarafından düzenlenen ve kredi hesabında 1 yılın 360 gün olarak kabul edilerek hesaplama yapılan 02/11/2020 tarihli ek rapor dikkate alınmak suretiyle hüküm kurulması gerektiği kabul edilmiştir. Bilirkişi tarafından davalıların kredi sözleşmeleri nedeniyle davacı bankaya raporda belirtilen miktarda borcu bulunduğu tespit edilmesine rağmen davalılar tarafından, söz konusu borcun ödendiğine ilişkin dosyaya herhangi bir delil sunulmamıştır. Bu nedenle bilirkişinin 02/11/2020 tarihli ek raporunda yapılan tespitler ve hesaplamalar dikkate alınmak suretiyle davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu 67/2. maddesi icra inkâr tazminatını düzenlemektedir. Bu maddeye göre, borçlu itirazında haksız görülürse davacı tarafından açıkça talep edilmiş olması şartıyla icra inkâr tazminatına hükmedilecektir. Borçlunun itirazında haklı veya haksız olması ise alacağın likit(belirli) olup olmamasına bağlıdır. Eğer alacak likit(belirli) ise borçlu itirazında haksızdır; alacak likit(belirli) değilse borçlu itirazında haklıdır. Borçlunun inkâr tazminatına mahküm edilebilmesi için onun ödeme emrine kötü niyetle itiraz etmiş olması şart değildir. İtirazının haksızlığına karar verilen borçlu, iyi niyetle itiraz etmiş olsa bile, icra inkâr tazminatına mahküm edilecektir. Eldeki dosyada, davacı alacaklı tarafından kredi sözleşmesi ve ihtarnameye dayalı alacak isteminde bulunulmuş, icra takibi başlatılmadan önce de davalılara noter aracılığıyla borcun ödenmesi için ihtarname gönderilmiştir. Bu durumda davalı/borçlular alacağın miktarını bilmektedir, yani icra takibi başlatıldığı sırada ne kadar bir borç miktarını alacaklıya vermesi gerektiğini bilmektedir. Bu itibarla alacak likit(belirli) bulunmaktadır. Bu nedenle kabul edilen alacak miktarı üzerinden davacı tarafın icra inkâr tazminatı talebinin de kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı borçluların …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının 527.522,03-TL asıl alacak, 27.621,64-TL işlemiş faiz, 1.381,07-TL gider vergisi olmak üzere toplam 556.524,75-TL bakımından İPTALİNE, takibin 527.522,03-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %32,50 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5’i gider vergisi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA,
2-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3- 2004 Sayılı İİK’nun 67/2. maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden % 20 oranında belirlenen 111.304,95-TL icra inkâr tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
4- Alınması gerekli 38.016,20-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 6.979,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 31.037,20-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
5- Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 6.979,00-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
6- Davacı tarafından yapılan ve başvurma harcı 44,40-TL, bilirkişi ücreti 1.200,00-TL ile posta gideri 192,40-TL olmak üzere toplam 1.436,80-TL yargılama giderinden davanın kabul-red oranı dikkate alınarak 1.383,77-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, artan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
7- Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 44.876,24-TL vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
8- Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 4.080,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9- 6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, davacı ve davalılar tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.01/07/2021

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır