Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/544 E. 2019/635 K. 20.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/544 Esas
KARAR NO: 2019/635

DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ: 09/08/2019
KARAR TARİHİ: 20/09/2019

Davacı tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan; “Menfi Tespit” davasının yapılan yargılaması sonunda;
D A V A /
Davacı vekili 09/08/2019 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle: Müvekkili site yöneticiliğine davalı … tarafından 20/09/2018 tarihli 853.494,23 TL bedelli izinsiz su kullanımı tahakkuk ettirildiğini belirtilmiş, müvekkilinin taahhuk edilen su bedeline tekabul eden suyu kullanbilmesinin fiilen mümkün olmadığından bahisle 853.494,23 TL bedelli tahakkuk nedeniyle işbu davanın açılması zorunluluğunun hasıl olduğu belirtilerek; müvekkilinin davacı tarafından 20/09/2019 tarihli 853.494,23 bedelli tahakkuk sebebiyle borçlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.

G E R E K Ç E /
Dava İİY’ nin 72 maddesi uyarınca açılmış; “Menfi Tespit” davası niteliğindedir.
19.12.2018 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak, yürürlüğüne giren 7155 Sayılı Kanunun 20. maddesi ile 6102 Sayılı TTK. ‘nın ( 5. ) maddesine eklenen 5/A maddesi gereğince ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmasından önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak düzenlenmiş olması ve 7155 Sayılı Kanunun ( 23. ) maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A ( 2 ) maddesi ile “Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmakszın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir” hükmü getirilmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/(2). maddesine göre, ”Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır” hükmü yer almaktadır.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 115. maddesi gereğince; Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
Ancak sadece konusu “bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerine ilişkin davalar” yasa kapsamında görüldüğünden menfi tespit davasının bu kapsama dahil olup olmadığına da açıklık getirilmesi gerekir; İİK 72. Maddesine göre ” borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını tespit için menfi tespit davası açabilir” tedbir alınmadığı için borç ödenmişse istirdat davası olarak devam olunur. Menfi tespit davası karşı tarafın potansiyel alacak iddiası ile bir takip başlatma veya dava açma tehdidini etkisiz kılmaya veya dava açılmışsa borcun ödenmesini önlemeye yönelik olduğundan ara buluculuk şartı öngören yasa anlamında davanın konusunun bir para alacağı olduğu açıktır. Bu alacağın hangi tarafa ait olduğunun önemi yoktur. Yasanın konusu bir miktar para olan borç ilişkisininin taraflarından birini ara buluculuğa tabi kılarken diğer tarafı buna dahil etmemiş olması yasanın amacına ve menfaatler dengesine aykırı olurdu. Çünkü alacak davası da, menfi tespit davası da maddi hukuk bakımından taraflarından birinin yükümlülüğünün para borcu olduğu bir tek hukuki ilişki olmasına rağmen usul hukuku bakımından aynı borç için alacaklıya alacak davası açma, borçluya ise söz konusu borcu ödemeden kurtulmasına imkan veren menfi tespit davası açma, ayrıca bütün bunların dışında da açılacak alacak davasında savunma içinde borçluya savunma kapsamında alacağın bulunmadığını kanıtlama hakkı tanınmıştır. Bu nedenler ile menfi tespit davasının da zorunlu ara buluculuğa tabi davalardan olduğu kabul edilmiştir.
Dava dilekçesinden davacı yanın arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı ve dava konusu talebi bakımından zorunlu arabuluculuk sözkonusu olmakla davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-7155 sayılı Kanunun 20. Maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi ve 7155 sayılı Kanunun 23 Maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca Arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın TTK’nun 5/A., 6325 sayılı Kanunun 18/A-2., HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 14.575,55 TL harçtan mahsubu ile ile arta kalan 14.531,15 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-HMK 120 md uyarınca davacı tarafından yatırılan gider/delil avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5-Karar tarafların yokluğunda verilmekle; re’sen tebliğine,
Dair, tarafların yokluğunda HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …