Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/472 E. 2021/428 K. 07.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/472 Esas
KARAR NO:2021/428 Karar

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:17/07/2019
KARAR TARİHİ:07/06/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında Yazılım Bakım ve Destek Sözleşmesi ve Parça Dahil Bakım Sözleşmesi kapsamındaki ticari ilişki süresince bir kısım faturalar düzenlendiğini, bakiye 36.081,45 TL fatura bedelinin ödenmediğini bunun üzerine davalı aleyhine ….İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı yanca haksız olarak itiraz edilerek takibin durduğunu, açıklanan nedenlerle; davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine alacağın % 20’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında 01.04.2018 tarihinde 3 adet sözleşme imzalandığını, davacının TTK m.55 ve 56 hükümlerince haksız eylemlerinin bulunduğunu, kesilen faturaların talep edilmesinin mümkün olmadığını, fazla bedel talep edildiğini, fatura bedellerinin hatalı olduğunu, müvekkili tarafından ihtarname gönderilerek arada ticari ilişkinin sonlandırıldığını, hizmet alınmamasına rağmen ekstra faturalar kesildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçeleri ve ekleri, beyan dilekçeleri, cevabi yazı içerikleri, …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Dosyamız mündericatında aslı yer alan, …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı/alacaklının, davalı/borçlu hakkında, 36.081,48-TL asıl alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yaptığı ve davalı/borçlunun süresi içerisinde, asıl alacağa ve tüm fer’ilerine itiraz ederek takibi durduğu görülmüştür.
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden düzenlenen faturalardan kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi hükmü gereği iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davaya konu somut olayda, dava konusu uyuşmazlığın; ticari ilişkiye istinaden düzenlenen faturalardan kaynaklanan cari hesap alacağı nedeni ile yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı istemine ilişkin olması hasebiyle, davacının kendi ticari kayıtlarında dayanak belgeleri olmadan, alacaklı olarak gözükmesi, davalıdan alacağı bulunduğunu göstermeyecektir (Yargıtay 19. H.D. 09/02/2016 Tarih ve 2015/10255 Esas 2016/1919 Karar sayılı kararı).
Diğer yandan, fatura tek başına alacağın varlığını kanıtlamayacaktır (Yargıtay 19. H.D. 06/06/2018 tarih ve 2016/18445 Esas-2018/3268 Karar sayılı kararı).
Yine faturanın davalıya tebliğ edilmiş olması da, malın davalıya teslim edildiğinin belgesi değildir. Bu durumda malın teslimi konusunda ispat külfeti davacı yanda olup teslimi usulüne uygun teslim belgeleri ile kanıtlanmalıdır (Yargıtay 19.H.D.09/02/2016 Tarih ve 2015/10255 Esas 2016/1919 Karar sayılı kararı).
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplanmış, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine alınmış, ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmış ve ayrıca taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırılarak raporlar alınmıştır.
Bilirkişi SMM … tarafından tanzim edilen 21/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Davacı yanın cari hesap hareketlerinin tetkikinde, davacı yanın davalıdan takip tarihi itibariyle 36.081,48 TL alacaklı gözüktüğü, davacının form BS bildirimlerinin defter kayıtlarındaki davalı cari hesap hareketleri ile uyumlu olduğu, davalı yanın cari hesap hareketlerinin tetkikinde, davalı yanın davacıya takip tarihi itibariyle 36.081,48 TL borçlu gözüktüğü, davalının form BA bildirimlerinin defter kayıtlarındaki davacı cari hesap hareketleri ile uyumlu olduğu, sonuç olarak da; taraflara ait ibraz edilen ticari defterlerin usulüne uygun düzenlenmiş olduğu ancak davalı firmaya ait 2018 yılı envanter defterinin ibraz edilemediği, sözleşmeler kapsamında davacı tarafından düzenlenen faturalara toplam 7.620,68 TL tutarındaki indirimin uygulanmadığı, bu tutarın davacı alacağından mahsup edilmesi gerektiği, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 28.460,80 TL alacaklı olduğu …” şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Kök rapora yönelik itirazların değerlendirilmesi amacıyla mahkememizin 23/11/2020 tarihli celsesinde dosyanın raporu düzenleyen bilirkişiye tevdi ile taraf beyan ve itirazları da irdelenmek suretiyle ayrıntılı ve gerekçeli ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş, iş bu kerre bilirkişi tarafından 25/12/2020 tarihli ek rapor tanzim edilerek mahkememize ibraz edilmiş olup, ek raporun incelenmesinde özetle de; “Taraflara ait ibraz edilen ticari defterlerin usulüne uygun düzenlenmiş olduğu ancak davalı firmaya ait 2018 yılı envanter defterinin ibraz edilemediği, sözleşmeler kapsamında davacı tarafından düzenlenen faturalara toplam 7.620,68 TL tutarındaki indirimin uygulanmadığı, bu tutarın davacı alacağından mahsup edilmesi gerektiği, buna göre davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 28.460,80 TL alacaklı olduğu, ancak sayın mahkemenin yalnızca icra dosyası içinde örnekleri yer alan faturaların alacak tutarının hesaplanmasında dikkate alınması gerektiğine kanaat getirmesi halinde davacı tarafından düzenlenen faturalara toplam 2.636,80 TL tutarındaki indirimin uygulanmadığı bu tutarın davacı alacağından mahsup edilmesi gerektiği, buna göre davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 33.444,68 TL alacaklı olduğu …” şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi kök ve ek raporlarının denetlenmesinde de, raporların hukuki yönleri ayrık olmak üzere, yapılan mali tespitler bakımından ayrıntılı ve gerekçeli oldukları anlaşıldığından, mali tespitler yönünden hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Ayrıca davalı yanca her ne kadar tanık dinletilmesi talep edilmiş ise de, mahkememizin 23/11/2020 tarihli celsesinde, davalı vekilinin tanık dinlenmesine ilişkin isteminin davanın niteliği ve niceliği ile tanıkla ispatı istenilen hususlar hep birlikte değerlendirildiğinde reddine karar verilmiş ve yargılamaya devam olunmuştur.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde de;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden düzenlenen faturalardan kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi hükmü gereği iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkin olduğu, bu bağlamda tüm delillerin toplandığı, davacı tarafça …. İcra Müd. … Esas sayılı sayılı icra dosyası üzerinden davalı borçlu aleyhine 36.081,48-TL asıl alacak sebebiyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya tebliğinin üzerine davalın süresinde asıl alacağa, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği, alacaklı vekilinin yasal süresi içerisinde itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava ettiği, mahkememizce bilirkişi incelemesine ilişkin ara karar kurulduğu, davacı tarafça sunulan ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, dosyaya ibraz edilen, dosya kapsamına ve bilimsel gerçeklere uygun olan ve hukuki yönleri ayrık olmak üzere yapılan mali tespitler açısından ayrıntılı ve gerekçeli olduğu anlaşılan, bilirkişi kök ve ek raporunda, davacı yanın cari hesap hareketlerinin tetkikinde, davacı yanın davalıdan takip tarihi itibariyle 36.081,48 TL alacaklı gözüktüğü, davacının form BS bildirimlerinin defter kayıtlarındaki davalı cari hesap hareketleri ile uyumlu olduğu, davalı yanın cari hesap hareketlerinin tetkikinde, davalı yanın davacıya takip tarihi itibariyle 36.081,48 TL borçlu gözüktüğü, davalının form BA bildirimlerinin defter kayıtlarındaki davacı cari hesap hareketleri ile uyumlu olduğunun belirlendiği, davalı yanca her ne kadar davacıdan hizmet alınmamasına rağmen davacının ekstra faturalar kestiği ve davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, az yukarıda izah edilen defter ve kayıtlara ilişkin mali tespitler karşısında davalı yanın bu yöndeki savunmalarına itibar edilmediği ve aynı zamanda bilirkişinin de mali tespitle dışında yapmış olduğu tespitlere de itibar edilmediği ve ayrıca davalı yanca herhangi bir ödeme iddiasında bulunulmadığı ve açıkça yemin deliline de dayanılmadığı ve sonuç olarak da davacının icra takibi itibariyle davalıdan 36.081,48-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği ve davacının takip ve dava açmakta haklı ve hukuki yararı bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulüne ve ayrıca, takip konusu alacak likit olduğundan, itirazın iptaline karar verilen alacağın %20 si oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalı-Borçlunun …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasına yönelik itirazının İPTALİ ile takibin, takip talebindeki şartlarla aynen DEVAMINA,
2-Hükmolunan alacağın (36.081,48TL) %20’si oranında hesaplanan 7.216,20 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 2.464,69 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 435,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.028,91 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR YAZILMASINA,
-Davacının ilk dava açarken yatırdığı 435,78 TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinden başvuru harcı 44,40 TL, posta gideri 100,00 TL, bilirkişi ücreti gideri 800,00 TL olmak üzere toplam: 944,40 TL’nin davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.412,22 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak, davacıya VERİLMESİNE,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin, davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-HMK 120. maddesi gereğince; varsa taraflarca yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
8-…. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasının karar kesinleştiğinde İADESİNE,
9-HMK Yönetmeliğinin 58/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 07/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır