Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/465 E. 2020/712 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/465 Esas
KARAR NO 2020/712

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:15/07/2019
KARAR TARİHİ:29/12/2020

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili sigorta şirketinin … plakalı aracın Bireysel Genişletilmiş Kasko sigorta poliçesi ile sigortaladığını, 25/10/2017 tarihinde park halinde iken davalı şirket adına kayıtlı iş makinesinin kepçesinde bulunan sandalyelelerin sigortalı araç üzerine devrilmesi neticesinde sigortalı aracın hasarlandığını ve sigortalıya 4.870,01 TL ödeme yapıldığını, rücuen tahsil için açılan icra takibine davalı tarafından itirazda bulunulması üzerine işbu davanın açıldığı belirtilerek; davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazının iptaline, %20 oranında icra inkar tazminatına, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin maliki olduğu iş makinasının iddiaya konu kaza tarihinde … Sigorta şirketine … numaralı poliçe ile sigortalı olduğunu, poliçe limitlerinde kalan hasarlar için sigortacıya yazılı başvuruda bulunulması gerektiğini savunmuş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; İİY’ nin 67 maddesi uyarınca açılmış; “İtirazın İptali” davası niteliğindedir.
Celp edilen …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde; davacı- alacaklı tarafından, davalı- borçlu aleyhine rücuen tazmin talepli olarak 4.870,01 TL asıl alacak, 361,65 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda; 5.231,66 TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalının takibe itirazı üzerine takibin durduğu ve akabinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, celp edilen kayıtlardan, zarar gören aracın davacı tarafından KASKO poliçesi ile sigortalandığı, kazanın oluşumuna sebebiyet veren aracın davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
Tanzim edilen bilirkişi raporunda özetle: Dava konusu olayda davalı şirkete ait iş makinasının operatörünün yönetimindeki aracıyla manevra yaptığı esnada aracın kepçesindeki sandalyeyi park halindeki davacı şirkete kasko sigortalı aracın üzerine düşürdüğünden dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullandığından %100 nispetinde kusurlu olduğu, ekspertiz tarafından tanzim edilen raporda meydana gelen zararın toplamda 4.870,01 TL olarak tespit edildiği, anılan ekspertiz raporunda belirtilen parça ve işçiliklerin kazanın oluşuyla ve dosyadaki CD içindeki araç fotoğraflarıyla uyumlu olduğunu, parça ve işçilik bedellerinin piyasa rayiçlerine uygun bulunduğunu, aracın kazadan önceki ikinci el satış değerinin 42.000,00 TL olduğunu, tamirin ekonomik olduğunu ve tamir bedelinin aracın ikinci el bedelinden düşük olduğundan dolayı tamirin ekonomik ve pert total sayılmasının gerekmediğini, davacı şirketin talep edebileceği toplam maddi zararın 4.870,01 TL, işlemiş yasal faiz bedelinin ise 329,02 TL olduğu görüşü bildirilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller, alınan bilirkişi raporunun yasal düzenlemeler kapsamında değerlendirilmesinde;
Davacı sigortacı tarafından sigortalısına ödenen bedelin rücuen davalıdan tazmini için açılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olarak işbu dava açılmıştır.
Davalı tarafça, hem icra dosyasına yapılan itiraz dilekçesinde, hem davaya cevap dilekçesinde, davalı tarafa ait iş makinesinin kaza tarihini kapsar şekilde ZMMS poliçesinin bulunduğu, davacı tarafın rücuen tazmin talebini ZMMS poliçesini düzenleyen … … … …. Aş’den talep etmesi gerektiği ileri sürülmüş ve bu sigorta şirketine başvuru yapılmadığından davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davacı tarafın, zarar gören aracın sigortacısı olduğu, sigortalısına 4.870,01 TL ödeme yaptığı, davalının davacı aracına zarar veren iş makinesinin maliki olduğu taraflar arasında çekişmesizdir.
Dosyamızda alınan ve karar vermeye uygun bulunan bilirkişi raporu ile de, davacı tarafça kasko poliçesi ile sigortalı bulunan aracın park halinde iken davalı tarafa ait iş makinesinden düşen sandalyeler nedeniyle hasarlanması olayında, davalı iş makinesi operatörünün %100 kusurlu olduğu, davacı tarafça sigortalısına ödenen tazminat miktarının dava konusu kaza ile uyumlu olduğu ve davacı şirketin talep edebileceği toplam maddi zararın 4.870,01 TL, işlemiş yasal faiz bedelinin ise 329,02 TL olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişice tespit edilen bu bedellerden davalı yanın sorumlu olup olmadığının tespiti açısından yasal mevzuatın incelenmesi gerekmektedir. Buna göre;
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. Maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, 54. Maddesinde; Tazminat talep edilebilecek bedensel zarar kalemlerinin, tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu, 56. Maddesinde; Hakimin , bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. Maddesinde; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, 91. Maddesinde; İşletenlerin bu kanunun 85 . Maddesinin 1. Fıkrasına göre olan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, 97. Maddesinde; Zarar görenin ZMMS sigortacısına başvurabileceği; 99. Maddesinde; trafik sigortacısının, hak sahibinin başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ZMMS kapsamındaki miktarları ödemek zorunda olduğu, 109. Maddesinde de; Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin , zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrenmesinden itibaren iki yılın her durumda kaza tarihten itibaren 10 yılın geçmesiyle zaman aşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanunun bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş ise bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde uygulanacağı, düzenlenmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 1472 maddesinde, “Sigortacı sigorta tazminatını ödediğinde, sigortalının yerine geçer. Sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder….” şeklinde düzenleme mevcuttur.
Açıklanan bu yasal düzenlemelere göre, davacı tarafın araç maliki ve işleten olması nedeniyle, adına kayıtlı ve işleteni olduğu araç nedeniyle ortaya çıkan zarardan sorumluluğunun olduğu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 1472 maddesinde düzenlenen halefiyet ilkesi gereği davacının sigortalısına ödediği bedeli davalıdan talep edebileceği, davalı yanın savunmalarının yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmış ve bilirkişi raporunda belirlenen asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı göz önüne alınarak davanın kısmen kabulü ile Davalı borçlunun …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının, 4.870,01 asıl alacak, 329,02 TL işlemiş faiz olmak üzere Toplam 5.199,03 alacak üzerinden iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden ödeneceği tarihe kadar değişen oranlarda yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
Ayrıca alacak likit olduğundan davacı tarafçada talep edildiğinden İİK’nun 67/2 maddesi uyarınca hükmolunan alacağın %20 si oranında davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Davalı borçlunun …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının, 4.870,01 asıl alacak, 329,02 TL işlemiş faiz olmak üzere Toplam 5.199,03 alacak üzerinden İPTALİNE, Takibin bu miktarlar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden ödeneceği tarihe kadar değişen oranlarda yasal faiz uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya dair istemin REDDİNE
2-Hükmolunan 5.199,03 TL alacağın %20 sine tekabül eden 1.039,81 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
3-Alınması gereken 355,15 TL’ den davacı tarafından peşin olarak yatırılan 57,00 TL ile tamamlama yoluyla yatırılan 32.39 TL’ nin mahsubu ile bakiye 265,76 TL’ nin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA, davacı tarafından peşin olarak ve tamamlama yoluyla yatırılan 89,39 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı parası, 222,10 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam; 1.066,50 TL yargılama masrafının davanın kabul edilen miktarına göre hesap edilen 1.059,84 TL’ sinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE, Fazlasının davacı üzerinde bırakılmasına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 8.23 TL’sinin davacıdan, 1.311,77 TL’sinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 32,63 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.29/12/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza