Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/446 E. 2020/530 K. 12.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/446
KARAR NO:2020/530

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/07/2019
KARAR TARİHİ:12/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya inclendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı … arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı olarak davalı …’ün 49.276,12-TL borcu bulunduğu, söz konusu borcun ödenmesi hususunda davalı yazılı ve sözlü olarak uyarılmasına rağmen ödemenin yapılmadığı, davalı aleyhinde …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, icra takibine istinaden gönderilen ödeme emrinin borçluya 29/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği ancak borçlu tarafından icra takibine 06/05/2019 tarihinde borcu bulunmadığından bahisle itirazda bulunulmuş olup takibin durduğunu belirterek; arz ve izah edilen nedenler ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalının aleyhinde başlatılmış olan icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak yapmış olduğu itirazının iptaline, alacağın %20’sinden az olmamak koşulu ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde belirtmiş olduğu tüm iddia ve beyanların gerçek dışı olduğunu, müvekkili ile davacı şirketin ortakları arasındaki diğer ticari ilişkilerden dolayı müvekkilinin takipler ve hacizler yapması nedeniyle davacının haksız ve asılsız şekilde müvekkilinden alacaklı olduğunu iddia ve talep konusu yaparak icra takibi başlattığını, icra takip dosyasının takip dayanağı olmadığı nedenle müvekkil kayıtlarının incelendiğini ve davacının iddiasının aksine müvekkil kayıtlarında, müvekkilinin cüzi miktarda alacaklı olduğunu, akabinde icra takibine haklı olarak itiraz edildiğini, arz ve izah olunan nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddini, haksız ve yersiz takip nedeniyle %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve bu meyanda vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Davacı vekili 08/10/2020 tarihli dilekçesi ile, yapılan sulh görüşmeleri sonrasında huzurdaki davaya konu uyuşmazlık bakımından taraflar arasında anlaşma sağlandığı, davaya konu hak ve alacaklarından feragat ettiği, yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini beyan ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili 08/10/2020 tarihli dilekçesi ile, davaya konu uyuşmazlık bakımından tarafların sulh olduğu, davacı tarafından huzurdaki davaya konu hak ve alacaklarından feragat edilmesi halinde, davaya ilişkin yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan ettiği anlaşlımıştır.
Feragat yapıldığı andan itibaren maddi anlamda “kesin hükmü” tüm neticeleri ile doğuran ve davayı esastan sona erdiren bir hukuki işlemdir. Mahkemenin yaptığı ise bu durumun tespitinden ibarettir. Davacının davasından feragat ettiği, kamu düzenine ilişkin bir dava da olmadığı nedenle davanın feragat nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanununun 22. Maddesi de dikkate alınarak, alınması gereken 18,13-TL ret harcının peşin alınan 44,40-TL kısmından mahsubu ile fazla yatırılan 26,27-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerine bırakılmasına,
4-Taraflar karşılıklı olarak talep etmediklerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
5-HMK 120. Maddesi gereğince; taraflarca yatırılan gider-delil avanslarından var ise kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacı yana iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda HMK’nun 341/1 vd.maddeleri uyarınca ; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize ya da Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 12/10/2020

Katip …

Hakim …