Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/370 E. 2021/887 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/370 Esas
KARAR NO :2021/887

DAVA:TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:14/06/2019
KARAR TARİHİ:08/12/2021

Davacılar tarafından davalılar aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkillerinin murisi … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç arasında 04.11.2017 tarihinde trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde …’nun hayatını kaybettiğini, geride eşi … ile çocukları …, …, … ve önceki eşi …’ten olan … kaldığını, kazaya ilişkin olarak …. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında yargılama yapıldığını ve 01.01.2019 tarihinde iş bu dosya hakkında karar verildiğini, müteveffa … sevk ve idaresindeki … plaka sayıh araç … adına kayıtlı olup zorunlu trafik sigortası Sompo … Sigorta AŞ. tarafından … poliçe numarası ile sigortalandığını, … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç davalının kendisi adına kayıtlı olup … Sigorta A.Ş. tarafından … poliçe numaralı zorunlu trafik sigortası ile sigortalandığını, … Sigorta A.Ş. ile 01.03.2019 tarihli arabuluculuk müzakerelerinde anlaşma sağlandığını ve … için 54.101,00-TL, … için 13.572,00-TL, … için 11.589,00-TL, … için 11.590,00-TL arabuluculuk müzakeresinin sonucunda, …’na ilişkin olarak ise sonradan ve haricen 1.746,00-TL ödeme yapıldığını, davacılar … … için 01.03.2019 tarihinde … ile ilgili olarak ise 03.05.2019 tarihinde yapılan arabuluculuk görüşmelerinde davalılarla müzakereler sonucunda anlaşmaya varılamadığını, müteveffa … son çalıştığı işyerinde SGK kayıtlarına göre asgari ücret ile satış- pazarlama elemanı olarak çalıştığını, 39 yaşında hayatını kaybettiğini, geride biri engelli 4 çocuk ve onlara bakmak zorunda kalan bir anne bırakıldığını, beyan ederek, maddi tazminat olarak kaza tarihinden itibaren işleyecek bankalarca uygulanan en yüksek faiz uygulanarak şimdilik … için 30.000,00-TL, …için 30.000,00-TL, … için 30.000,00-TL, … için 30.000,00-TL ve … için 30.000,00-TL olmak üzere toplamda 150.000,00-TL’nın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, davacı müvekkillerin her biri için ayrı ayrı 25.000,00-TL olmak üzere toplamında 125.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan tahsilini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı …Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; müteveffanın davaya konu sigortalı aracın sürücüsü olduğundan ve kazaya kendi kusuru ile sebebiyet verdiğinden davacı yanın taleplerinin Karayolları Trafik Kanunu ve Genel Şartlar gereğince teminat dışı olduğunu, kendi kusuru ile vefat eden sürücünün zararından işletenin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, müvekkili sigorta şirketi konu poliçe ile işletenin sorumluluğunu teminat altına almış olduğundan işletenin sorumlu olmadığı bir hususta sorumlu tutulamayacağını, davayı kabul manasında olmamakla birlikte kusur oranının tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesi gerektiğini, tazminat hesaplamasında Genel Şartlarda belirlenen usul ve esasların dikkate alınması gerektiğini, davacıların kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini, davanın haksız fiile dayanması sebebiyle uygulanacak faiz nevinin yasal faiz olacağını, aracın hususi araç olarak kullanması nedeniyle avans faize hükmedilmesinin mümkün olmadığını, beyanla davanın usulden ve esastan reddini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müteveffanın davaya konu kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunu, “kimsenin kendi kusurundan yararlanamayacağı ilkesi” uyarınca kendi kusuruyla ölümüne sebebiyet veren sürücünün yakınlarının davalıdan tazminat talebinde bulunamayacağını, davayı kabul manasında olmamakla birlikte kusur oranının tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesi gerektiğini, davalı müvekkilinin yargılandığı …. Asliye Ceza Mahkemesi … Esas-… Karar sayılı dosyasında Adli Tıp Kurumunun 14.11.2017 tarih ve 17/1299/339 sayılı raporu ile müteveffanın 1,72 promil alkollü olduğu ve kazanım oluşumunda asli kusurlu olduğu, aynı dosyada mübrez İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlattırılan 27.03.2018 tarihli bilirkişi raporunda müteveffanın asli kusurlu, müvekkil sanık …’nun ise tali kusurlu olduğu tespitlerinin yapıldığını, yine aynı dosyada mübrez 07.05.2018 tarihli bilirkişi raporunda müteffanın asli kusurlu, müvekkili sanık …’nun ise tali kusurlu olduğunun tespit edildiğini, davacıların manen duyduğu acının giderilmesi noktasında davacı mirasçılara verilmek üzere …’nun hesabına toplamda 10.000,00 TL para gönderildiğini, beyan ederek, davanın reddini, ücreti vekalet ile dava masraflarının karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava, trafik kazası sonucu oluşan ölüm nedeniyle, ölenin yakınlarının destekten yoksun kalma zararları ile manevi zararlarının tazmini istemine ilişkindir.
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler incelenmiş, taraf delilleri toplanmış, nüfus kayıtları çıkartılarak dosyamıza dahil edilmiş, kazaya ilişkin ceza dosyası, SGK kayıtları, trafik kayıtları, poliçe ve hasar dosyaları ile ödeme iddiasına ilişkin banka kayıtları celp edilmiş, davacıların ve davalı …’nun sosyal ve ekonomik durum araştırması yaptırılmıştır.
Nüfus kayıtları incelendiğinde; …’nun 07/11/2017 tarihli ölüm kaydının olduğu, …’nun müteveffanın eşi olduğu, davacılar …, … ve …’nun müteveffa … ve …’nun müşterek çocukları olduğu, davacı …’nun da müteveffa …’nun ve dava dışı …’nin çocuğu olduğu görülmüştür.
Davaya konu kazaya ilişkin taksirle ölüme neden olma suçundan yargılama yapılan …. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı ceza dosyası incelendiğinde; soruşturma aşamasında Adli Tıp Kurumu Kimya İhtisas Dairesi raporunda, yapılan analiz sonucunda …’ na ait olduğu bildirilen koruyucu madde içermeyen tüpte gönderilen kanda (172mg/dL)=(1.72Promil) Etanol (Etil Alkol) bulunduğu; bilirkişi … tarafından tanzim edilen olay yeri krokileri ekli 27/03/2018 tarihli raporda, kazanın meydana gelmesinde, … plaka numaralı otomobilin sürücüsü iken aracından inerek taşıt yolu üzerinde ve aracının ön ilerisinde yaya olarak bulunan …’nun asli kusurlu olduğu, … plaka numaralı otomobilin sürücüsü …’nun tali kusurlu bulunduğu bildirilmiş; yine soruşturma aşamasında bilirkişi … tarafından hazırlanan 07/05/2018 tarihli raporda da 27/03/2018 tarihli raporla aynı yönde tespitlerde bulunulmuş; Mahkeme tarafından sanık …’nun mahkumiyetine hükmedilmiş, karar, istinaf incelemesinden geçerek kesinleşmiştir.
Davaya konu 04/11/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasındaki kusur durumu ile davacıların talep edebileceği maddi tazminat miktarının tespiti bakımından dava dosyamızda yaptırılan bilirkişi incelemesinde kusur ve hesap bilirkişileri tarafından tanzim olunan 14/12/2020 tarihli raporda; Hatalı davranış(kusur) durumu bakımından; davalı şirkete sigortalı, … plaka sayılı otomobilin sürücüsü, davacıların murisi …’nun hatalı davranışının birinci derecede ve takdiren %75 (yüzdeyetmişbeş) oranında etkili bulunduğu, … plaka numaralı otomobilin sürücüsü davalı …’nun hatalı sevk ve idaresinin ikinci derecede ve takdiren %25 (yüzde yirmibeş) oranında etkili olduğu; Tazminat durumu bakımından; sürücüsü davalı … olan … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı tarafından davacılara bir kısım ödemeler yapıldığı, ödeme tarihindeki verilere göre yapılan incelemede davacı … dışındaki diğer davacılara yapılan ödemelerin yetersiz olduğunun tespit edildiği, davacı … …’nun nihai ve gerçek maddi zararının 15.151,05 TL, davacı … …’ nun nihai ve gerçek maddi zararının 3.447,49 TL, davacı … …’ nun nihai ve gerçek maddi zararının 2.775,21 TL, davacı … …’ nun nihai ve gerçek maddi zararının 2.774,05 TL olduğu, davacı … …’nun talep edebileceği maddi zararının kalmadığı, temerrüt başlangıcının davalı … yönünden 07.11.2017 vefat tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu, müteveffanın davalı … … Sigorta A.Ş. tarafından sigortalanmış olan … plakalı aracın sürücüsü olduğu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2017/1089 E,, 2019/294 K., 14.03.2019 T. sayılı kararı ile 01.06.2015 tarihli Sigorta Genel Şartları birlikte değerlendirilerek müteveffanın kendi kusuruyla sebep olduğu maddi zarar nedeniyle davalı … … Sigorta A.Ş’nin sorumluluğuna gidilemeyeceği tespitlerinde bulunulmuştur.
Dosyaya rapor sunan bilirkişilerden alınan 17/05/2021 tarihli ek raporda; Hatalı davranış (kusur) durumu bakımından; davalı şirkete sigortalı, … plaka sayılı otomobilin sürücüsü, davacıların murisi …’nun hatalı davranışının, birinci derecede ve takdiren %75 (yüzdeyetmişbeş) oranında etkili bulunduğu, …plaka numaralı otomobilin sürücüsü, davalı …’nun hatalı sevk ve idaresinin, ikinci derecede ve takdiren %25 (yüzde yirmibeş) oranında etkili olduğu, Tazminat durumu bakımından; ödeme tarihindeki verilere göre yapılan incelemede davacı … dışındaki diğer davacılara yapılan ödemelerin yetersiz olduğunun tespit edildiği, davacı …’nun nihai ve gerçek maddi zararının 31.892,80 TL, davacı …’nun nihai ve gerçek maddi zararının 6.492,93 TL, davacı …’nun nihai ve gerçek maddi zararının 5.254,55 TL, davacı …’nun nihai ve gerçek maddi zararının 5.253,35 TL olduğu, davacı …’nun talep edebileceği maddi zararının kalmadığını, temerrüt başlangıcının davalı … yönünden 07.11.2017 vefat tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu, işbu ek raporda hesaplanan maddi zarar tutarlarının kök raporda hesaplan tutarlardan yüksek olmasının; Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 14.01.2021 T. 2020/2598 E. 2021/34 K. Sayılı kararı ile değişen içtihada göre müteveffanın ve davacıların muhtemel bakiye ömrünün TRH-2010 yaşam tablosu ile belirlenmesinden ve 2021 yılında %21 oranında artan asgari ücretlerin dikkate alınmasından kaynaklandığı, müteveffanın davalı … … Sigorta A.Ş tarafından sigortalanmış olan … plakalı aracın sürücüsü olduğu, Yargıtay 17. HD. E. 2016/14573 K. 2017/6035 T: 29/05/2017 sayılı kararı ile 01.06.2015 tarihli Sigorta Genel Şartları birlikte değerlendirilerek müteveffanın kendi kusuruyla sebep olduğu maddi zarar nedeniyle davalı … … Sigorta A.Ş’nin sorumluluğuna gidilemeyeceği tespitlerinde bulunulmuştur.
Davacılar vekili 06/07/2021 tarihli dilekçesi ile davacı … için talep edilen alacak miktarını 15.015,67-TL daha artırmak suretiyle toplamda 45.015,67-TL’na yükseltmiş ve arttırılan dava değeri üzerinden eksik harcı ikmal etmiştir.
Somut olayda hukuki ihtilaf, davacıların 04/11/2017 tarihinde gerçekleşen trafik kazası sonucu vefat eden …’nun eşi ve çocukları olarak kazaya sebebiyet veren karşı araç sürücüsünden ve müteveffanın kullanımında bulunan aracın zorunlu trafik sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı ile karşı araç sürücüsünden manevi tazminat talep edip edemeyecekleri ile talep edebilecekler ise miktarlarının ne olduğu noktalarında toplanmaktadır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, 53. maddesinde; Ölüm hâlinde uğranılan zararların özellikle: Cenaze giderleri, Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar olduğu düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. maddesinde; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, 91. maddesinde; İşletenlerin bu kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasına göre olan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, 97. maddesinde; Zarar görenin ZMMS sigortacısına başvurabileceği; 99. maddesinde; trafik sigortacısının, hak sahibinin başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ZMMS kapsamındaki miktarları ödemek zorunda olduğu düzenlenmiştir.
Destekten yoksun kalma tazminatı, TBK’nın “1-ölüm ve bedensel zararlar” “a-ölüm” madde başlıklı 53/3. maddesinde düzenlenmiş olup; “ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar” şeklinde hükme bağlanmıştır. Görülmektedir ki, TBK’nun 53. maddesi gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların, desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir (Yargıtay 17. H.D. 16/07/2020 Tarih ve 2019/2221 Esas-2020/4844 Karar sayılı kararı). Bununla birlikte destekten yoksun kalan kimse devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmalıdır. Genel olarak bakım ihtiyacı, sosyal düzeye uygun olan yaşamın devamını sağlamak için gerekli olanaklardan yoksun kalmayı anlatır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı davacı, ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa, ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır. Burada önemli olan, destekten yoksun kalan kimsenin ve ailesinin temsil ettiği sosyal ve ekonomik düzeye göre normal karşılanan giderlerdir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.04.1982 gün, 979/4-1528 E., 1982/412 K. sayılı kararı). Diğer taraftan, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 06.03.1978 tarih ve 1/3 sayılı kararının gerekçesinde de; destekten yoksun kalma tazminatının eylemin karşılığı olan bir ceza olmayıp, ölüm sonucu ölenin yardımından yoksun kalan kimsenin muhtaç duruma düşmesini önlemek ve yaşamının desteğin ölümünden önceki düzeyde tutulması amacına yönelik sosyal karakterde kendine özgü bir tazminat olduğu” hususu vurgulanmış, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 30.11.2005 tarih ve 2005/4-648 Esas-2005/691 Karar sayılı ilamında da aynı esaslar benimsenmiştir.
Türk Medeni Kanununun 185/3. maddesi; “Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar.” hükmünü düzenlemiş iken, TMK 186. Maddesi ise; “Eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılırlar.” hükmüne amirdir. Türk Medeni Kanununda yer alan her iki hükümde de, eşlerin yasal olarak birbirlerini desteklemek zorunda olduklarını belirtilmiştir. Bu nedenle eşlerin birbirlerine destek olduklarını ispatlamaları gerekmez. Destek kavramı TMK göre her iki eş içinde geçerlidir. Bu nedenle kocası ölen kişi destek tazminatı talep edebileceği gibi karısı ölen kişi de destek tazminatı talebinde bulunabilecektir (Hüseyin Tuztaş-Yargıtay Üyesi-www.sevgipinari.org). Yine anne ve babanın yaşı küçük olan çocuklarına doğal destek oldukları ve anne ve babasının yardımına muhtaç olan küçüğün anne ve babasını kaybetmesi halinde destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilecekleri kabul edilmektedir.
Açıklanan yasal düzenlemeler ile ilkeler kapsamında davacı …’nun müteveffanın eşi olarak, diğer davacıların ise müteveffanın kaza ve ölüm tarihinde reşit olmayan çocukları olarak zarar sorumlularından destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilecekleri kabul edilmiştir.
Somut olayda, maddi tazminat talepleri hem karşı araç sürücüsü ve işletenine, hem de müteveffanın kullanımındaki aracın zorunlu trafik sigortacısına yöneltilmekle davalıların sorumluluklarının değerlendirilmesi gerekmiştir.
Müteveffanın kullanımındaki … plakalı araç davalı …Ş nezdinde 23/12/2016 tanzim ve 23/12/2016- 2017 vade tarihli, … numaralı zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalı olup, poliçenin tanzim tarihinde 01.06.2015 yani trafik kazasından önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları yürürlüktedir. Genel Şartların A.2 (d) bendinde sigortalının sorumlu olduğu zarar tanımında, A.3 maddesinde sigortanın sorumluluk kapsamında ve A.5. (ç) maddesinde destekten yoksun kalma teminatı kapsamında sigortacının destekten yoksun kalma zararlarından sorumluluğunu motorlu araçların işletilmesi sonucu üçüncü kişinin ölümü ile sınırlandırılmış olması karşısında gerek işletenin kendisine karşı gerekse işleten adına hareket eden sürücünün işletene göre üçüncü kişi olmadığı göz önüne alındığında davacıların sigortacıdan destekten yoksun kalma zararlarını talep etmeleri mümkün görülmemektedir. Ayrıca Genel Şartlar A.6. (d) maddesinde destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri teminat kapsamı dışında tutulmuş olması karşısında davacıların destekten yoksun kalma zararlarından davalı sigortacının sorumlu olmadığı, ancak karşı araç işleteni ve sürücüsü davalı …’nun kusuru oranında sorumluluğunun bulunduğu kabul edilmiştir.
Dava konusu kazaya ilişkin olarak ceza yargılamasında alınan kusur raporları ile dava dosyamızda alınan kusur raporları aynı yönde olmakla, bilirkişinin kusura yönelik tespitleri Mahkememizce de benimsenmiş, kazanın oluşumunda davalı şirkete sigortalı, … plaka sayılı otomobilin sürücüsü, davacıların murisi …’nun hatalı davranışının birinci derecede ve takdiren %75 (yüzdeyetmişbeş) oranında etkili bulunduğu, … plaka numaralı otomobilin sürücüsü davalı …’nun hatalı sevk ve idaresinin ikinci derecede ve takdiren %25 (yüzde yirmibeş) oranında etkili olduğu kabul edilmiştir.
17/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda tazminat hesap uzmanlığı bulunan bilirkişi … tarafından … plaka numaralı otomobilin zorunlu trafik sigortacısı tarafından davacılara yapılan ödemeler ile davalı … vekilinin 21/11/2017 tarihinde 5.000,00 TL ve 04/12/2017 tarihinde 5.000,00 TL ödeme iddiası davacı …’na yapılmış bir ödeme gibi değerlendirilmek suretiyle yapılan hesaplama sonucunda davacı …’nun nihai ve gerçek maddi zararının 31.892,80 TL, davacı …’nun nihai ve gerçek maddi zararının 6.492,93 TL, davacı …’nun nihai ve gerçek maddi zararının 5.254,55 TL, davacı …’nun nihai ve gerçek maddi zararının 5.253,35 TL olduğu, davacı …’nun talep edebileceği maddi zararının kalmadığı tespitlerinde bulunulmuşsa da, davalı … tarafından yapıldığı iddia olunan ödemelerin dekont ve banka cevabi yazıları itibariyle de sabit olduğu üzere müteveffanın babası olan dava dışı …’na yapılmış olması nedeniyle davacı …’na veyahut da diğer davacılara yapılmış bir ödeme olarak kabul edilemeyeceği sonucuna ulaşılmış, bilirkişinin diğer davacılar yönüyle tazminat hesabına iştirak edilmişse de davacı … tarafından talep edilebilecek tazminat hesabına sonucu itibariyle iştirak edilmemiş, ancak rapor hesabında ödeme iddiasına konu bedellerin güncellenmiş tutarları da belirtildiğinden sonuç hesabına güncellenerek tenzil edilen 6.569,45 TL ve 6.553,42 TL tutarlar da dahil edilmek suretiyle davacı …’nun destekten yoksun kalma nedeniyle talep edebileceği nihai ve gerçek zararının 45.015,67 TL olduğu kabul edilmiştir.
Davacı taraf, belirlenen tazminat bedellerine, kaza tarihinden itibaren bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi talebinde bulunmuş ise de, destekten yoksun kalma zararları bakımından temerrüdün 07/11/2017 ölüm tarihinde oluştuğu, kazaya karışan aracın hususi amaçlı kullanılan otomobil olması, davanın trafik kazası- haksız fiile dayanması nedeniyle temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceği değerlendirilmiştir.
Tüm bu nedenlerle maddi tazminat davaları bakımından yapılan değerlendirme sonucunda; davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan maddi tazminat davasının kabulüne, davacılardan …, … ve … tarafından davalı … aleyhine açılan maddi tazminat davalarının 17/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen miktarlar yönüyle kısmen kabulüne, davacı … tarafından davalılar aleyhine açılan ve davacılar …, …, … ile … tarafından davalı … … Sigorta A.Ş aleyhine açılan maddi tazminat davalarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Karayolları Trafik Kanunu’nda manevi tazminat konusunda özel bir düzenleme yapılmadığından trafik kazasına bağlı yaralanma nedeniyle manevi tazminat talep edilmesi halinde kaza tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nun 56/2. maddesi dikkate alınacaktır. TBK’nun 56/2. maddesinde; Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebileceği şeklinde düzenleme yer almaktadır. Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Yerleşik Yargıtay içtihatlarında belirtildiği üzere manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacı yanın uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir.
Davacıların eşi ve babası olan …’nun davaya konu kaza nedeniyle vefat ettiği sabit olmakla, davacıların büyük bir acı ve elem yaşamış olmaları, gelecekte de etkisini devam ettirecek şekilde üzüntü duydukları tabii olup, trafik kazasının oluşumunda davacıların desteği …’nun %75 oranında, davalı …’nun ise %25 oranında kusurlu bulunması nedeniyle davacıların bir miktar manevi tazminat talebinde bulunabileceği kabul edilmiştir.
Davacı tarafça davalı …’ndan her bir davacı için 25.000,00 TL olmak üzere 125.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunulmuştur.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ile ilkeler ışığında ve tüm dosya kapsamı itibariyla manevi tazminat talebi değerlendirildiğinde; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacıların ve müteveffanın ölüm tarihindeki yaşı, olayın meydana geliş şekli, davacıların uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle manevi tazminatın caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacı tarafça duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıylatakdiren davacı … için 14.000,00 TL, davacı … için 9.000,00 TL, davacı … için 9.000,00 TL, davacı … için 9.000,00 TL ve davacı … 9.000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL manevi tazminatın makul ve uygun olacağı, davalının takdir edilen manevi zarardan talep gibi kaza tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılmış, manevi tazminat talebinin de kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan maddi tazminat davasının KABULÜ ile, 45.015,67 TL maddi tazminatın 07/11/2017 vefat tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ndan alınarak davacı …’na VERİLMESİNE,
2-Davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 6.492,93 TL maddi tazminatın 07/11/2017 vefat tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ndan alınarak davacı …’na VERİLMESİNE, bu yöndeki fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 5.254,55 TL maddi tazminatın 07/11/2017 vefat tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ndan alınarak davacı …’na VERİLMESİNE, bu yöndeki fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
4-Davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 5.253,35 TL maddi tazminatın 07/11/2017 vefat tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ndan alınarak davacı …’na VERİLMESİNE, bu yöndeki fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
5-Davacı … tarafından davalılar aleyhine açılan ve davacılar …, …, … ile … tarafından davalı … … Sigorta A.Ş aleyhine açılan maddi tazminat davalarının REDDİNE,
6-Davacılar tarafından davalı … aleyhine açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, takdiren davacı … için 14.000,00 TL, davacı … için 9.000,00 TL, davacı … için 9.000,00 TL, davacı … için 9.000,00 TL ve davacı … 9.000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL manevi tazminatın 04/11/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’ndan alınarak belirtilen miktarlarda adı geçen davacılara VERİLMESİNE, bu yöndeki fazlaya ilişkin istemlerin REDDİNE,
7-Maddi ve manevi tazminat davaları bakımından alınması gereken 7.651,85-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 1.195,71‬-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 6.456,14‬-TL harcın davalı …’ ndan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacıların peşin ve tamamlama harcı olarak yatırdığı 1.195,71‬-TL’nın davalı …’ ndan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 810,16-TL’nın davacılardan 509,84-TL’nın davalı …’ndan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
9-Davacıların yaptığı ilk masraf 57,20-TL, 1.600,00-TL bilirkişi ücreti, 274,20-TL posta gideri ücreti olmak üzere toplam 1.931,4‬0-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 745,99-TL ‘nın davalı …’ ndan alınarak davacılara VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacılar üzerinde BIRAKILMASINA,
10-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.652,04 TL ücreti vekaletin davalı …’ ndan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
11-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalı …’ndan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
12-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalı …’ndan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
13-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalı …’ndan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
14-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan dava değerleri de dikkate alınmak suretiyle hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin adı geçen davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
15-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan dava değerleri de dikkate alınmak suretiyle hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin adı geçen davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
16-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan dava değerleri de dikkate alınmak suretiyle hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin adı geçen davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
17-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin adı geçen davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
18-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalı …’ ndan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
19-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğincekabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalı …’ndan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
20-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalı …’ ndan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
21-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalı …’ ndan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
22-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalı …’ ndan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
23-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin adı geçen davacıdan alınarak davalı …’na VERİLMESİNE,
24-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin adı geçen davacıdan alınarak davalı …’na VERİLMESİNE,
25-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin adı geçen davacıdan alınarak davalı …’na VERİLMESİNE,
26-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin adı geçen davacıdan alınarak davalı …’na VERİLMESİNE,
27-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan dava değeri üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin adı geçen davacıdan alınarak davalı …’na VERİLMESİNE,
28-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
29-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacılar vekili yüzüne karşı, diğer taraflar yokluğunda, HMK’nun 341/1 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/12/2021

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .