Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/338 E. 2019/826 K. 12.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/338 Esas
KARAR NO: 2019/826

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ: 28/05/2019
KARAR TARİHİ: 12/11/2019

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan; “İtirazın İptali” davasının yapılan yargılaması sonunda;
D A V A /
Davacı vekili 28/05/2019 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle: Taraflar arasında elektrik tedarik sözleşmesi imzalandığı, davalının bu sözleşmeden dolayı verilen hizmete istinaden kesin fatura bedellerini ödemediği, fatura bedellerine ilişkin ve davalı hakkında icra takibi başlatıldığından sözleşmenin 4.2 maddesi çerçevesinde cezai şart bedeline ilişkin olarak davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığı, davalının icra takibine itirazda bulunduğu belirtilerek; davalının İstanbul… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline, alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.

S A V U N M A /
Davacı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin faaliyet adresi Konya İli olduğu, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin ifa yerinin de Konya olduğunu belirterek davaya bakma görevinin Konya Mahkemeleri olduğunu belirtmiş, esasa ilişkin olarak; Müvekkili…A.Ş.’nin amacının kullandığı elektrik için daha az ücret ödemek olduğunu,
sözleşme hükümlerinin; sözleşme kurulma aşamasından önce, tek taraflı olarak, birden fazla sözleşmede kullanılmak üzere hazırlanıp davacı şirket tarafından müvekkile sunulduğu göz önünde bulundurulduğunda tipik genel işlem şartları oldukları görüleceğini, bu nedenle söz konusu sözleşmenin yorumlanmasında Dürüstlük İlkesi ve Güven Teorisi ışığında TBK md. 20 ve devamındaki hükümlerin uygulanması gerektiğini, davacının sözleşme sırasında uyarma ve bilgilendirme yükümlülüğü olmasına rağmen müvekkilinin davacı tarafından sözleşme öncesi sunulan tekliflerde ve sözleşme sırasında YEK BEDELİ (Yenilenebilir Enerji Kesintisi) hakkında açıkça bilgilendirilip, aydınlatılmadığını, sözleşme öncesi verilen tekliflerde de sözleşme kurulması esnasında da bu konu üzerinde durulmadığını, yine diğer elektrik dağıtım firmalarının faturalarında açıkça gösterilen, şeffaflığın ve güvenilirliğin sağlanması açısından gösterilmesi de gereken reaktif bedelleri hiçbir faturada gösterilmediğini, sözleşmenin temelinden sarsılmasına davacının, ticari ahlak ve etik kurallarına, usul ve yasaya aykırı davranışları neden olduğunu savunmuş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

G E R E K Ç E /
Dava, İİK 67.maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
1.1.2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 3/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre :
MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen; “Dava şartı olarak arabuluculuk” başlıklı, ‘MADDE 18/A- (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.’ hükmü mevcuttur.
Davanın konusu alacak iddiasıyla başlatılan takip ve bu takibe yapılan itirazın iptali olup bir miktar paranın ödenmesi talebi bakımından zorunlu arabuluculuk söz konusudur. Dava dilekçesinin ekinde arabuluculuk son tutanağının aslı yerine onaysız sureti ibraz edildiğinden tensip tutanağının 10 numaralı bendinde davacı vekiline tutanak aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış suretini ibraz bakımından 1 haftalık kesin süre verilmiştir. Tensip tutanağı davacı vekiline 31/05/2019 tarihinde elektronik tebligatla tebliğe çıkartılmışsa da son tutanak aslı 23/07/2019 tarihinde sunulmuştur. Davacı yanca muhtıraya rağmen 1 haftalık yasal sürede tutanak aslının sunulmaması sebebiyle davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-7155 sayılı Kanunun 20. Maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi ve 7155 sayılı Kanunun 23. Maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca davacı vekiline arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanak aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış suretini ibraz bakımından 1 haftalık kesin süre verildiği ihtarını içerir davetiye tebliğine rağmen yasal sürede ibraz edilmediğinin anlaşılması sebebiyle davanın TTK’nun 5/A., 6325 sayılı Kanunun 18/A-2., HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 749,14 TL’ den mahsubu ile fazla yatırılan 704,74 TL’ nin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 7/2. Maddesi uyarınca takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …

Hakim …