Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/303 E. 2020/307 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/303 Esas
KARAR NO:2020/307 Karar

DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/05/2014
KARAR TARİHİ:07/07/2020

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili, sayın mahkemeye özetle şu şekilde dilekçe vermiştir; Müvekkili şirket ile davalı arasında varılan mutabakat çerçevesinde müvekkili şirket, farklı târihlerde davalının bildirmiş olduğu bir kısım yerlere (davalının anlaşmalı olduğu tamir servislerine) otomobil yedek parçalarını gönderdiğini, bu şekilde çalışılmaktayken 2013 yılı ortalarında cari hesap özetinde bakiye gözüken bedelin davalı şirket tarafından ödenmediği tespit edildiğini, bunun üzerine taraflar arasında yapılan görüşmelere rağmen olumlu sonuç alınamayınca müvekkili şirket tarafından da …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin borçlu/davalıya tebliği üzerine, borçlu/davalı tarafından ödeme emrine itiraz edilerek takip durdurulduğunu, davalı/borçlu tarafından ödeme emrine yönelik yapılmış olan itiraz, haksız ve kötü niyetli olup itirazın iptaline karar verilmesi gerektiğini, zira müvekkilince taraflar arasındaki anlaşma çerçevesinde müvekkili şirket, davalının talep, bildirim ve direktifi doğrultusunda davalının anlaşmalı olduğu yerlere otomotiv yedek parçalarım göndererek davalıdan alacaklı konumuna geçtiğini, bu sebeple davalının müvekkilimiz şirkete olan borcunu ödemesi için mahkemeniz tarafından İtirazın iptaline karar verilmesi gerektiğini, bununla beraber kötü niyetli bir şekilde ödeme Emrine itiraz eden borçlu davalının % 20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesi gerektiğini, davalı/borçlu tarafından …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapılmış olan haksız itirazın iptali ile takibe devam karan verilmesi, Kötü niyetli takip borçlusunun % 20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmektedir.
S A V U N M A /
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu edilen ve ödenmesi talep edilen faturalara ilişkin yapılan inceleme neticesinde, ÖDEMESİ gerçekleştirilen faturaların seri numaraları, ilgili oldukları hasar dosyası bilgileri, ödeme tarihleri ve detayları aşağıdaki tabloda belirtilmiştir. Belirtilen faturalar kapsamında farklı tarihlerde toplam 11.008,%-TL ödeme gerçekleştirilmiştir. Bu nedenle, bu faturalara ilişkin ödeme talebinin reddine karar verilmesini, Davaya konu edilen ve ödenmesi talep edilen faturalara ilişkin yapılan inceleme neticesinde, ödenmesi gerçekleştirilemeyecek faturaların seri numaralan, ilgili oldukları hasar dosyası bilgileri ve detayları aşağıdaki tabloda belirtilmiştir. Belirtilen faturalar kapsamında 13.321,93-TL ödeme talep edilmektedir. Ancak aşağıda faturalara ilişkin belirtilen nedenlerle bu faturalara ilişkin ödeme talebinin reddine karar verilmesini Davaya konu edilen ve ödenmesi talep edilen faturalara ilişkin yapılan inceleme Belirtilen faturalar kapsamında 2.570,14-TL ödeme talep edilmektedir. Ancak, bahsi geçen faturalara ilişkin Müvekkil Şirketten talepte bulunulmadığından, Müvekkil Şirketin sorumluluğu doğmamıştır. Belirtilen nedenlerle bu faturalara ilişkin ödeme talebinin reddine karar verilmesini, Belirtilen faturalar kapsamında farklı tarihlerde toplam 14.662,62-TL ödeme gerçekleştirilmesinin uygun olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, bu fatura bedellerinin ödenmesi hususunda davacı yan ile sulh olunması niyetindeyiz. Sulh olunmaması durumunda, Saym Mahkemeniz tarafından tevdi mahalli tayini hususunda karar verilmesini, belirtilen faturalar kapsamında farklı tarihlerde toplam 2,027,36-TL talep edilmekte olduğu tespit edilmiştir. Ödeme talep edilen dosyalara ilişkin detay bulunmadığından ödemenin gerçekleştirilemeyecektir Belirtilen faturalar kapsamında farklı tarihlerde toplam 512,33-TL talep edilmekte olduğu tespit edilmiştir, ödeme talep edilen dosyalara ilişkin detay bulunmadığından ödemenin gerçekleştirilemeyecektir. Davaya konu edilen ve Ödenmesi talep edilen faturalara İlişkin yapılan inceleme neticesinde, Ek ödeme Yapılmasının Uygun Olduğu Tespit Edilen faturaların seri numaralan ve detayları aşağıdaki tabloda belirtilmiştir. Belirtilen faturalar kapsamında farklı tarihlerde toplam 471,60-TL talep edilmekte olduğu tespit edilmiştir. Müvekkil Şirket tarafından Ödemesi yapılan fatura bedellerine ilişkin tutar için davanın reddine karar verilmesine, Müvekkil Şirkete iletilmeyen ve dava ile talep edilen fatura bedellerine ilişkin Müvekkil Şirketin sorumluluğu başlamadığından faiz talebinin reddine, Müvekkil Şirket tarafından yapılan tespit neticesinde Ödenmesi uygun faturaların ödenmesi hususunda davacı yan ile sulh olunamaması durumunda Sayın Mahkemeniz tarafından tevdi mahalli tayinine karar verilmesini, Detayları ve bilgileri eksik olan faturalara ilişkin detayların davacı yan tarafından bildirilmesini, Dava konusu alacaklardan zamanaşımına uğrayanlar açısından davanın reddine karar verilmesini, Tüm delillerin toplanmasını takiben, bilirkişi kanalı ile kusur durumunun belirlenmesine ve tazminatın hesaplanmasına, İcra inkâr tazminatı talebinin reddine, Müvekkil Şirket dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmektedir.
G E R E K Ç E /
Tarafların tüm delilleri ilgili kayıtlar toplanmıştır. fatura örnekleri., ticaret sicil kayıtları ilgili kayıtlar celb edilmiştir. …. İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası incelenmiştir. Bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Tüm taraf vekilleri, taraflara ilgili kayıtlar ve raporlar tebliğ edilmiş, davanın aşamalarından haberdar edilmiş, beyanları alınmıştır.
Bilirkişi mali müşavir Alaattin hamlacı tüm taraf iddialarını, tüm delileri ilgili kayıtları inceleyerek rapor vermiştir. Taraf itirazları sonrası bilirkişi ek rapor tanzım etmiştir. Bilirkişi dava konusu olaya ilişkin tüm delil dosyası faturalar, ticari defter ve dayanak kayıtları, dosya içindeki deliller ve tüm iddiaları değerlendirmişlerdir. Bilirkişi rapor ve ek raporu detaylı ve gerekçelidir. Raporlar denetime açık detaylı olayla bir biri ile uyumlu oluşu dikkate alınarak yeniden bilirkişi raporu alınmamıştır
Bilirkişi raporunda ; “Davacı taraf davalıdan cari hesap bakiye alacağını alamadığı gerekçesi ile 07.05.2013 tarihinde …. İcra Müdürlüğünün … dosya numarası takibe geçtiği, davalının da takibe itiraz etmesi üzerine davacının huzurdaki itirazın iptali davasını açtığı görülmüştür.3.2.İbraz Edilen Ticari Defterlerin Deli Durumu, Davacı taraf 2006-2007-2008-2009-2010-2011-2012 yıllan ticari defterlerini tarafımıza ibraz etmiştir. îbraz edilen ticari defterler kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdikleri yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olduğu görülmüş olup, mevcut tespitlere göre davacının ibraz edilen ticari defterlerinin kendi lehine delil vasfının olduğu yönünde bilirkişi kanaati oluşmuştur. 3.3.Taraflar Arasındaki Ticari İlişki , Dava dosyası tetkik edildiğinde davacının, oto yedek parça alımı satımı ile iştigal olduğu davalının ise sigorta şirket olduğu görülmektedir. Davacı ile davalı arasındaki ticari ilişki önceki yıllara kadar gittiği görülmektedir. Genel olarak davacı davalıya sigorta kapsamında olan taşıtlar için fatura tanzim etmekte davalıda fatura bedellerini sigorta mevzuatı kapsamında davacıya ödemektedir.3.4.Tarafların Ticari Defterinin Değerlendirilmesi , Davacı taraf ticari defter ve belgelerini tarafımıza ibraz etmiştir, DavaLı taraf ise ticari defter ve belgelerini ibraz etmemiştir. Davacı tarafın ibraz edilen ticari defler ve belgelerine göre taraflar arasında bir cari hesabın olduğu görülmektedir. Davacı taraf davalıya fatura tanzim ederek cari hesabına kayıt etmekte, davalıda fatura bedellerini banka aracılığı ile davacıya ödemektedir.
İbraz edilen davacı ticari defterlerine göre 31.12.2012 tarih ve takip tarihi olan 07.05.2013 tarihi itibariyle davacıdan 33.936,71.-TL alacağı olduğu görülmüştür. Davacı taraf, ticari defterleri yanında ticari defterlere esas teşkil eden belgelerini de ibraz etmiştir. İbraz edilen belgelerin ticari defterler üzerinden doğrulaması yapılmıştır. Davalı taraf dava dilekçesinde dava konusu alacağı oluşturan faturalar için itiraz ve savunma yapmış olmakla birlikte savunma ve itirazlarını destekleyecek ticari defter ve belgelerini saym mahkemeye ve tarafımıza ibraz etmemiştir.
3.5.Davacının Alacak Talebinin Değerlendirmesi , Huzurdaki davada davacı taraf, ticari defter ve belgelerini ibraz etmiş olmakla birlikte davalı taraf kesin sûre verilmesine rağmen ticari defter ve belgelerini ibraz etmemiştir. Yine dava konusu alacağının esasını oluşturan faturalar için davalı yasal süre içinde herhangi bir itiraz etmediği görülmüştür. Şu halde davacının ticari defter deliline dayanarak da vasim ispat ettiği görüşü hâsıl olmuştur.
4. SONUÇ Dava dosyası, ibraz edilen davacı ticari defterleri, cari hesap dökümleri faturalar, banka ekstreleri, üzerinde yapılan inceleme neticesinde;
1)Davacının ibraz edilen 2006-2007-2008-2009-2010-2011-2012 Yılı ticari defterinin lehine delil vasfının olduğu, 2) Davalının, kesin süre verilmesine rağmen ticari defter ve belgelerini tarafımıza ibraz etmediği, 3)Dosya kapsamında ve elde edilen bilgi ve belgelere udre. takip tarihi olan 07.05.2013 tarihi itibariyle davacının davalıdan 33.936.71.-TL alacağı olduğu, ancak davacının dava dilekçesinde 32.186.13 TL üzerinden takibin devamım istediği bu tutar üzerinden dava açtığı görülmüştür. Şu halde davacı talebine bağlı kalmak gerekir. Takip (07.05.2013) tarihinden itibaren (3095 sayılı yasanın 2. Maddesi hükmü uyarınca avans faizi oranı üzerinden faiz hesaplanması ve işletilmesi gerektiği, davacının ana para alacağının, takip tarihina edildiğinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsili gerektiği ” bildirilmiştir.
Taraflar arasında ticari ilişkinin var olduğu ,davacının davalıya yedek parça gönderdiği konusu çekişmesizdir. Davacının ticari alışveriş neticesinde gönderdiği parçalarla ilgili bir kısım faturaların ödenmediği bildirilmiştir. Davalı da faturaların bir kısmının ödendiğini borcun iddia edildiği gibi olmadığını beyan etmiştir.
…. İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası ile borçlular aleyhine 07.05.2013 tarihinde 32.186.13tl alacağın takip tarihinden itibaren asıl alacak üzerinden işleyecek faiz ile icra masrafları ve vekalet ücretinin tahsili talepli icra takibi yapıldığı , borçlu vekilinin itirazı üzerine durduğu buna göre davanın İİK 67/ 1-2 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Fatura, satılan mal veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı miktarı göstermek üzere malı satan veya işi yapan tacir tarafından müşteriye verilen ve satılan malın miktarını, vasıflarını, ölçüsünü, fiyatını ve sair hususları veya ifa edilmiş hizmetleri gösteren ticari bir belgedir (VUK.229, 230). ( ybhgk 27.06.2003 tarih e.2001/1 k.2003/1 sayılı kararı R:G.24.12.2003s.25326 ) Ticari faaliyeti sonucu, bir mal satmış veya imal etmiş veya bir iş görmüş veya bir menfaat temin etmiş olan tacir, diğer taraf kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da fatura da gösterilmesini istediği taktirde, fatura vermek zorundadır (TK.21). Ticaret Kanunu burada, karşı tarafın talebine bağlı, şarta bağlı bir yükümlülük öngörmüştür. Oysa, VUK’nun 232 inci maddesi bunu çoğunlukla tam bir yükümlülük haline getirmiştir. Bir faturayı alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde faturanın içerdiği bilgilere itiraz etme hakkına sahiptir. Aksi taktirde faturanın içeriğini kabul etmiş sayılır (TK.21/II).
Taraflar arasında ilişkinin süre gelen cari hesap ilişkisi olduğu, belli bir tarihte sona eren borç ilişkisi olmadığı, davacının icra takibi yaptığı döneme kadar ticari alışveriş ilişkisi mevcut olduğu anlaşılmıştır. ( tarafların kabülü ile davacının 11.5.2012, davacı beyanı ile 29.6.2012 tarihlerinde Cari hesaba ilişkin fatura düzenlenmiştir. İcra takip tarihi 7.5.2013 tür ) Borçlar kanunu 84. Maddesi gereğince alacak ilişkisinde ödeme öncelikle alacak kismen ödendi ise alacaklı kalan kısmı ifadan kaçınamaz. Borçlunun ödemiş olduğu kısımlar öncelikle alacağın feri ve faizi için ödenmiş kabul edilebilir. En son yapılan ticari ilişkiye dayalı olarak cari hesap ilişkisi sonlandırılmadığı için alacakta yapılan kismi ödemelerin önceki dönem alacağa yönelik olduğu kabulü gerekir. Ticari alış veriş devam ettiği sürece kismi ödeme ile alacağın önceki bakiyeleri için yapılmış kabul edildiğinden zaman aşımı en son ticari alış veriş tarihi dikkate alınarak hesaplanması gerekmektedir. En son ticari alışveriş tarihi 2012 yılı dikkate alınarak zaman aşımının geçmemiş olduğu anlaşılmaktadır.
Bilirkişi raporu ile taraflar arasında fatura ve alışveriş kayıtları ile ticari defter ve dayanak kayıtları incelenerek alacak tespiti yapılmıştır. Bilirkişi değerlendirmesi doğrultusunda alacağın var olduğu tespit edilmiştir. Davalı dava konusu tespit edilen alacağın ödendiği yada mahsup edildiği gibi deliller ibraz edememiştir. Davalı alacağın sona erdirildiğini ispatlayamadığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Bilirkişi hesaplaması ile icra dosyası alacak miktarı uyumlu olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle icra takibin kaldığı yerden devamına karar vermek gerekmiştir.
Alacak likittir. Davalı fatura ile cari alacağa yönelik itirazı nedeniyle kötü niyetli olduğu kanaatine varılarak % 20 inkar tazminatına karar verilmiştir.
Mahkememizce Davanın Kabulüne dair verilen 24/02/2016 tarihli … Esas … Karar sayılı karar temyiz edilmiş olup, temyiz incelemesini yapan Yargıtay 19. HD’ nin 07/06/2017 tarihli 2016/9109 Esas 2017/4645 Karar sayılı kararıyla;” Mahkemece yapılan yargılama, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre, taraflar arasında ilişkinin süre gelen cari hesap ilişkisi olduğu, belli bir tarihte sona eren borç ilişkisi olmadığı, davacının icra takibi yaptığı döneme kadar ticari alışveriş ilişkisinin mevcut olduğu, davalının tespit edilen alacağın ödendiği yada mahsup edildiğine dair deliller ibraz edemediği, davalının alacağın sona erdirildiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Ön inceleme duruşmasında taraflara defterlerin ibrazı yönünde ara kararı kurulmuş ve davacı huzurda hazır bulunduğundan kendisine sözlü uyarı yapılmıştır. Ancak davalı tarafa defterleri sunması yönünde muhtıra veya herhangi bir bildirim yapılmadan salt ön inceleme tutanağının gönderildiği anlaşılmıştır. Bu durum savunma hakkının kısıtlanması niteliğindedir. Davalıya ticari defter ve kayıtların ibrazı için süre verilerek her iki tarafın ticari defter ve kayıtları birlikte incelenip, bu arada davalının ödeme savunmasına ilişkin iddiaları da birlikte değerlendirilerek alınacak rapor, varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA…” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş, Yargıtay bozma ilamı kapsamında davalı tarafa dava konusu alacağa ilişkin ticari defter ve kayıtlarının ibrazı için 2 haftalık kesin süre verilmesine, kesin süreye uyulmadığı taktirde ilgili delillere dayanmaktan vazgeçmiş sayılacakları ve mevcut duruma göre yargılamaya devam olunacağı usulüne uygun olarak ihtaren tebliğ edilmiş olmasına karşın davalı yan ticari defterlerini ibraz etmemiştir.
Davalı yana yargıtay bozma ilamı doğrultusunda savunmalarına binaen ticari defterlerini sunması bakımından süre verilmiş ve savunma hakkı tanınmış olmasına rağmen davalı tarafça Ticari defterlerin ibrazından kaçınılmıştır.
Yargıtay bozma ilamı öncesi diğer deliller toplanıp bilirkişi raporu alındığından ve araştırılacak başka husus kalmadığından yargılamaya son verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı toplanan deliller ve alınan bilirkişi rapor ve ek raporuna göre yapılan değerlendirmede;
Dava; Cari hesaptan kaynaklı icra takip dosyasına vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yargıtay bozma ilamı sonrası verilen ihtaratlı kesin süreye rağmen davalı taraf ticari defterlerini ibraz etmemiştir.
Bu nedenle bozma sonrası dosyamıza yeni bir delil girmemiş, önceki değerlendirme ve gerekçemizi değiştirecek bir durum ortaya çıkmamıştır.
Taraflar arasında ilişkinin süre gelen cari hesap ilişkisi olduğu, belli bir tarihte sona eren borç ilişkisi olmadığı, davacının icra takibi yaptığı döneme kadar ticari alışveriş ilişkisi mevcut olduğu anlaşılmıştır. ( tarafların kabülü ile davacının 11.5.2012, davacı beyanı ile 29.6.2012 tarihlerinde Cari hesaba ilişkin fatura düzenlenmiştir. İcra takip tarihi 7.5.2013 tür ) Borçlar kanunu 84. Maddesi gereğince alacak ilişkisinde ödeme öncelikle alacak kismen ödendi ise alacaklı kalan kısmı ifadan kaçınamaz. Borçlunun ödemiş olduğu kısımlar öncelikle alacağın feri ve faizi için ödenmiş kabul edilebilir. En son yapılan ticari ilişkiye dayalı olarak cari hesap ilişkisi sonlandırılmadığı için alacakta yapılan kismi ödemelerin önceki dönem alacağa yönelik olduğu kabulü gerekir. Ticari alış veriş devam ettiği sürece kismi ödeme ile alacağın önceki bakiyeleri için yapılmış kabul edildiğinden zaman aşımı en son ticari alış veriş tarihi dikkate alınarak hesaplanması gerekmektedir. En son ticari alışveriş tarihi 2012 yılı dikkate alınarak zaman aşımının geçmemiş olduğu anlaşılmaktadır.
Bilirkişi raporu ile taraflar arasında fatura ve alışveriş kayıtları ile ticari defter ve dayanak kayıtları incelenerek alacak tespiti yapılmıştır. Bilirkişi değerlendirmesi doğrultusunda alacağın var olduğu tespit edilmiştir. Davalı dava konusu tespit edilen alacağın ödendiği yada mahsup edildiği gibi deliller ibraz edememiştir. Davalı alacağın sona erdirildiğini ispatlayamadığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Bilirkişi hesaplaması ile icra dosyası alacak miktarı uyumlu olduğu anlaşılmıştır. Davalı tarafın itiraz ve savunmaların ise yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası ile 32.186,13 TL cari hesap alacağı talep edilmiş, takip talebine kadar işlemiş faiz talebinde bulunulmamış, takipten itibaren ise ticari avans faiz oranından faiz talep edilmiştir. Tarafların tacir oldukları dikkate alındığında avans faizi talebinin yerinde olduğu değerlendirilmiş, Davalı borçlunun itirazının 32.186,13 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu asıl alacak üzerinden ve bu asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamına karar vermek gerekmiştir.
Alacak likittir. Davalı tarafın itirazında haksız olduğu kanaatine varıldığından davacı lehine hükmolunan alacağın % 20 si oranında inkar tazminatına karar verilmiştir.
Tüm bu nedenler ile davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalı borçlunun …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının 32.186,13 TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, takibin bu asıl alacak üzerinden ve bu asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
2-Hükmolunan 32.186,13 TL alacağın %20 sine tekabül eden 6.437,23 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
3-Alınması gerekli 2.198,63-TL harçtan peşin yatan 549,70-TL harcın mahsubu ile mahsubu ile eksik yatan 1.648,93-TL harcın davalıdan tahsili ile hazine adına irat kaydına,
Peşin yatırılan 549,70-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.828,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı ilk masraf 35,60 TL, bilirkişi ücreti 500 TL, posta gideri 291,25 TL olmak üzere toplam 826,85 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde YARGITAY temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/07/2020

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .