Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/162 E. 2019/670 K. 04.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/162 Esas
KARAR NO: 2019/670

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ: 22/03/2019
KARAR TARİHİ: 04/10/2019

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan; “Alacak” davasının yapılan yargılaması sonunda;
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin muhtelif tarihlerde davalı bankadan krediler kullandığını, davalı bankanın “kredi tahsis ücreti” adı altında para tahsil ettiğini, davalının güçlü ve hakim konumlarını kullanmak suretiyle müvekkilinden ayrı ayrı olmak üzere toplamda 22.000,00 TL kredi tahsis ücretini tahsil ettiğini belirterek; 22.0000,00 TL kredi tahsis ücretinin ödeme tarihinden itibaren yürürlükte olan avans faiziyle, yargılama masrafları ve vekalet ücretiyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.

S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesi özetle: Müvekkili bankaca müşterilere verilen hizmetler karşılığında bankanın ücret talep hakkının bulunduğunu, davacının müvekkili banka ile aralarında imzaladıkları sözleşme ile zaten bu ödemeyi kabul ettiğini savunmuş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

G E R E K Ç E /
İstem, taraflar arasında tanzim edilen tüketici kredi sözleşmeleri çerçevesinde davacıdan fazladan alınan kredi tahsil ücretinin tahsiline ilişkindir.
Mahkememizce öncelikle, HMK 1. maddesi uyarınca kamu düzeninden olan görev hususu açısından HMK 114/c ve 115/1. Maddeleri kapsamında yapılan incelemede;
Davalı şirketten celp edilen kredi sözleşme suretleri itibariyle davaya konu edilen kredilerin tüketici kredisi olduğu anlaşılmıştır.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesinde tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi ve 3/1-l maddesinde tüketici işlemi de; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek ve tüzel kişiler ile tüketici arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlanmıştır. Aynı Kanun’un 73/1.maddesinde; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemeleri görevli kılınmıştır. Yine, 6502 sayılı Kanun 83/2.maddesine göre; taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasına ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiş bulunmaktadır.
Açıklanan bu düzenlemelere göre mükerrer tarihli tüketici kredilerinden kaynaklanan kredi tahsis ücretine ilişkin iş bu yargılamada görevli mahkeme; (6502 sayılı Kanun Geçici 1. maddesi 2. bendinde yer alan düzenleme ise görevli mahkemece sözleşme ve sonuçları bakımından uygulanacak hükümlere ilişkin bulunmakta olup, 6502 sayılı Kanun Geçici-1/1.maddesi uyarınca ve dava tarihi de dikkate alınarak), Tüketici Mahkemesidir. HMK 114/1-c maddesi gereğince, mahkemenin görevli olup, olmadığına ilişkin dava şartının, HMK 115. maddesi gereğince davanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerektiğinden, mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115/2. maddesi uyarınca mahkememizin görevsizliğine, dava dilekçesinin görev yönünden usulden reddine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli olan İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMELERİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK 20.maddesi gereğince; karar tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
4-HMK’nun 331 mad. uyarınca Harç, yargılama gideri ve gider avansının görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve gider avansı konusunda mahkememizce karar OLUŞTURULMASINA,
Dair;taraf vekilleri yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …

Hakim …