Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/12 E. 2019/238 K. 22.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/12 Esas
KARAR NO : 2019/238
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 08/01/2019
KARAR TARİHİ: 22/03/2019
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
AÇILAN DAVA VE İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davacı vekili dilekçesinde özetle; HMK.’na göre ifa yeri yetkili icra dairelerinin belirlenmesinde esas alınabildiğini, ifa yerinin tarafların anlaşma ile belirlemiş oldukları yer olduğunu, eğer taraflar arasında sarih veya zımmı ifa yeri belirlenmişse BK.m.89’a göre ifa yeri belirleneceği, buna göre götürülecek borçlarda ifa yeri alacaklının ikametgah adresi olduğunu mevcut borç para borçlandırıldığını, para borçları da götürülecek borçlardan olduğunu, dolayısıyla ifa yeri alacaklının ifa zamanındaki ikametgah adresi olduğu, keza davaya konu hizmet hava yolu taşıma hizmeti olduğundan 26/03/2011 tarihinde yürürlüğe giren … Konvansiyonun 33. maddesinin uygulanması gerekmekte olup, söz konusu madde metnine göre açılacak dava veya icra takibi davacının tercihine bağlı olarak ya taşıyıcının ikametinin ya da esas iş yerinin bulunduğu yerin ya da taşıyıcının sahip olduğu bir iş yerinin bulunduğu ve bu sözleşmenin aracılığıyla yapıldığı yerin mahkemelerinde ya da varış yerindeki mahkemelerde açılacağını, buna göre icra takibi taşıyıcının işyerinin bulunduğu yerde açılmış olduğundan yetki itirazının yerinde olmadığını, müvekkil şirketin uluslararası hava taşımacılığı hizmeti verdiğini, davalı tarafla da aralarındaki cari hesap ilişkisine istinaden vermiş olduğu taşıma hizmeti sonucu; davaya konu 8 adet fatura keşide edildiğini, davalı tarafın cari hesapta yer alan fatura bedellerini ödememesi sebebiyle faturalardaki son ödeme tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmak suretiyle davalı hakkında 29/11/2016 tarihinde Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın yapmış olduğu itirazlar haksız olup yerinde olmadığını, davalı tarafa verilen hizmet neticesinde fatura bedeline ilişkin takibe konu asıl alacak kısmına karşılık tutarında 3.581,29 TL’yi 12/12/2016 tarihinde 2.000,00 TL ve 21/12/2016 tarihinde 1.581,29 TL olmak üzere davalı şirket …Bankası A.Ş. (… Şubesi) IBAN TR… hesabından müvekkilin…Bankası A.Ş. Iban TR… hesabına ödendiğini, davalı yanın icra dairesine yapmış olduğu asıl alacağa, ferilerine ve yetkiye dayalı itirazları ile takibi kötüniyetli bir şekilde durdurmuş olup daha sonra her ne kadar asıl alacak kısmı tutarında 3.581,29 TL ödeme yaparak alacağın diğer ferilerine olan takipten sonra ödemeye kadar geçen süreçteki asıl alacağa işleyen avans faizi ile icra harç masraf ve icra vekalet ücretini ödemekten imtina etmesinin MK. 2 dürüstlük kuruluna aykırı olduğu, davalının asıl alacak kısmı kadar olan tutarı ödemekle borcu da kabul etmiş olduğundan, davalının yetkili alacak tutarına ferilerine olan haksız itirazının iptali ile icra takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyen avans faizi ile icra harç masraf ve icra vekalet ücreti yönüyle takibe devam edilmesi gerektiğini belirtmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı tarafın icra takibinde yetkiye yönelik itiraza dair yaptığı açıklamaların davamızda uygulanma olanağının bulunmamakta olduğunu, BK.’nun 89. maddesine göre ifa yeri tarafların açık veya örtülü iradelerine göre belirleneceği, aksine bir anlaşma yoksa para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceği, kanun ifa yerinin ödeme yeri olabilmesi için aksine bir anlaşma olamamasına şart kılmakta olduğunu, iş bu anlaşmadan doğan ihtilafların çözümünde İstanbul Mahkemeleri ile icra ve iflas müdürlüklerinin yetkili olduğunu, taraflar arasında bir yetki sözleşmesi bulunmadığını, mahkemede açılan işbu itirazın iptali davasında dava tarihi itibariyle müvekkil şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmamakta olduğunu, borçlunun ödeme emrinde bildirilen 7 günlük sürede borcu ödememesine rağmen, takip dosyasına itiraz dilekçesi vermiş olması nedeniyle alacağını, almış olan alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yararı olmadığını, davacı tarafın dava dilekçelerinde müvekkil şirket adına açmış oldukları davanın kötü niyetli olduğunu, itirazın temel dayanağının borcun olmadığı değil temerrüdün gerçekleşmediği ve bu nedenle haksız talep teşkin eden ferilerden sorumlu tutulamayacakları noktasına dayandığını, davacı taraf ile ticari ilişkilerin devamlılığı nedeniyle alınan taşıma hizmetine istinaden cari hesaba mahsuben ödemeler yapıldığını, yapılan ödemelerin fatura karşılığı değil cari hesaba istinaden yapıldığını, sadece faturaya dayalı alacaklarda borcun muaccel hale gelebilmesi için ödeme ihtarının yapılması gerektiğini beyan edirek borcun muaccel olmadığı, temerrüde düşürülmediklerini beyan edilerek itiraz edilmiş ve aynı zamanda borcun aslı davacı alacaklıya ödenmek suretiyle borcun kapatılmış olduğunu, davacı tarafın yaptığı icra takibi ödeme ihtarı olarak kabul eden müvekkil şirket karşı tarafın ihtarına uyarak tümerrüt gerçekleşmeden yasal süresi içinde borcu ödediğini, alacağını talep ettiğini, yasal yollardan bildirmemekle kusurlu davranan davacı tarafın kendi kusurundan istifade ile birde alacağına takip öncesi faiz talep etmesinin ve bu şekilde haksız alacak talebinde bulunulmasının yasal dayanağı bulunmamakta olduğunu, buna rağmen davacının davalı müvekkil şirketi kötü niyetli olmakla itham ederek kendi kötü niyetini gizlemeye çalıştığını, davacı tarafın alacaklarını tahsil etmiş olmalarına rağmen işbu davayı açmakla kötü niyetle hareket etmiş olduklarını belirtmiştir.
Davalı şirket yetkilisinin Bakırköy … İcra Müdürlüğüne yapmış olduğu 12/12/2016 tarihli itiraz dilekçesi özetle; Alacaklı şirket tarafından şirket aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle gönderilen ilamsız takiplerde ödeme emri 05/12/2016 tarihinde şirkete tebliğ edildiğini, yasal süresi içinde itirazda bulunulduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, ödeme emrinin tebliğ edildiği ve takip talebinde gösterilen şirketeait adresin Büyükçekmece Adliyesi Yargı sınırları içinde kaldığını, bu nedenle icra takibinin Büyükçekmece İcra Müdürlüklerinde yapılması gerektiğini, şirketin borcu ödemede mütemerrit hale gelmediğini, takibin ilamsız olması nedeniyle talep edilen faiz oranının da afahiş bulunduğunu, yıllık % 9 oranında temerrüt faizi talep edilmesi gerekirken avans faizi talep edilmesi de yasal olmadığını bildirerek takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE VARILAN NİTELENDİRME VE SONUÇ:
Davada talep; taraflar arasındaki taşıma hizmetine yönelik ticari ilişki kapsamında düzenlenen fatura alacaklarının tahsili amacıyla başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine, takip tarihinden sonra asıl alacak miktarının ödenmiş olması sebebiyle asıl alacağa takip tarihine kadar işlemiş olan faiz alacağından feragatle yetkiye, alacak tutarına, ferilerine yapılan itirazın iptali ile takip tarihinden ödemeye kadar geçen süreçteki asıl alacağa işleyen avans faizi ile icra harç, masraf ve icra vekalet ücreti yönüyle takibin devamı istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında ödenmeyen fatura alacaklarının tahsili amacıyla davacı alacaklı tarafından davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile 29/11/2016 tarihinde başlatılan Genel Haciz yolu ile ilamsız takipte; 3.581,29-TL asıl alacak, 73,18-TL işlemiş faiz ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili talep olunmuştur. Ödeme emri davalıya 05/12/2016 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davalı borçlunun süresinde 12/12/2016 tarihli itiraz dilekçesi üzerine takip durdurulmuştur. Ödeme emrine itiraz dilekçesi davacı alacaklıya tebliğ edilmediğinden eldeki dava da hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Dava ilk olarak icra takibinin yapıldığı Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılmışsa da adı geçen mahkeme 22/10/2018 tarih, … esas,… karar sayılı kararıyla dosyanın yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermiş olup dosya mahkememiz esasına kaydı yapılmıştır. Tarafların Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Takip dosyasına konu asıl alacak davalı yanca herhangi bir ihtirazi kayıt belirtilmeksizin ödenmiş olmakla alacağın varlığı ve miktarına ilişkin araştırma yapılmamıştır. Taraflar arasında ödeme miktarı ve tarihleri yönüyle bir ihtilaf bulunmamaktadır. Takip tarihinden ödeme tarihlerine kadar işleyen faiz hesabı talep edilen faiz oranı 3095 sayılı yasanın 2/2.maddesine uygun olmakla resen mahkememizce yapılmıştır. Bu doğrultuda 12/12/2016 tarihinde 2.000-TL ve 21/12/2016 tarihinde 1.581,29-TL şeklindeki ödeme dikkate alınarak takipteki asıl alacağa takip tarihinden ödeme tarihlerine kadar işlemiş 17,49-TL faiz alacağı hesaplanmıştır. Davaya konu edilen icra harç, giderler ve icra vekalet ücretine yönelik diğer istemlere yönelik icra müdürlüğünce her zaman hesaplama yapılabilecek ve muhtıra çıkartılabilecek olmakla yerleşik Yargıtay içtihatları kapsamında bu yönde bir hesaplama yapılmamıştır. Yapılan hesaplama ve tespitler doğrultusunda taleple uyumlu olarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve yetkisizlik kararı üzerine mahkememizce yargılamaya devam edilmiş olması sebebiyle HMK 331/2. maddesi uyarınca yetkisizlik kararı kapsamında ayrıca vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile davalının takipten sonra asıl alacağı ödemiş olması sebebiyle, davalının Bakırköy… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 12/12/2016 tarihinde 2.000-TL, 21/12/2016 tarihinde 1.581,29-TL şeklindeki ödeme miktar ve tarihleri de dikkate alınarak takipteki asıl alacağa takip tarihinden ödeme tarihlerine kadar işlemiş 17,49-TL faiz alacağı, takipteki asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanacak icra harç, giderler ve vekalet ücreti yönüyle İPTALİNE, takibin asıl alacağın ödenmiş olması karşısında yalnızca bu alacak kalemleri üzerinden DEVAMINA,
2-Alınması gereken 44,40-TL harçtan peşin alınan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin olarak yatırdığı 31,40-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 17,49-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı ilk masraf 36,00-TL, posta gideri 207,00-TL olmak üzere toplam 243,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, malvarlığına ilişkin davalarda 6763 sayılı kanununun 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK md. 341/2. maddesi gereğince dava miktarı veya değeri 4.400 TL’lik kesinlik sınırında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …