Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/927 E. 2019/225 K. 18.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/927 Esas
KARAR NO : 2019/225
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/10/2018
KARAR TARİHİ: 18/03/2019
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
AÇILAN DAVA VE İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili belediye ile davalı şirket arasında imzalanan sözleşme nedeniyle yapılan işler ve sözleşmede kararlaştırılan fiyat farkı uygulanacağına ilişkin düzenleme uyarınca; ödemelerde fiyat farkı da uygulanmak suretiyle ödeme yapıldığını, ancak daha sonra Sayıştay tarafından yapılan inceleme sırasında fiyat farkı ile ilgili bu kaydın yapılış şekli ve mahiyeti itibariyle usulüne uygun olmaması nedeniyle davalı tarafından yapılan ödemenin usulsüzlüğünün anlaşıldığını, bu nedenle fiyat farkı ödemelerinin iadesi için yapılan takibe davalı yanın haksız yere itirazın ettiğini, itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usül yönünden dayanılan dava sebebine göre alacağın zamanaşımı itirazında bulunmuş, esasa ilişkin olarak da; zamanaşımı itirazlarının kabul edilmemesi halinde de sözleşmede tarafların anlaşmış oldukları bir ödeme söz konusu olduğundan
kendilerinin iyi niyetli olduğunun tartışmasız olduğunu bu nedenlerle davanın usulden ve esastan reddi gerektiğini savunmuştur.
İSTİNAF ÖNCESİ YAPILAN YARGILAMA
Tarafların Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.
Davacı yan; davalı ile izalan mal ve hizmet alım sözleşmesi gereği sözleşmede fiyat farkı ödeneceğine ilişkin düzenleme olduğu ve bu kapsamda davalı şirkete fiyat farkı ödemesi yapıldığı, ancak Sayıştay tarafından yapılan incelemede fiyat farkı verilmesinin mümkün olmadığı bir sözleşme olması karşısında kurum zararının oluştuğunun tespit edildiği; bu zararın aslında davalıya yapılan fazladan bir ödeme olması nedeni ile geri iadesi gerektiği gerekçelerine dayalı bir davadır.
Davacının ileri sürdüğü husular tamamen sebepsiz zenginleşme dava sebebidir.
Davacı yan bu durumu en geç Sayıştay kararı ile 14.7.200 tarihinde öğrenmiş olmakla birlikte takibini 2 yıllık süre geçtikten sonra 29.08.2013 tarihinde yapmıştır.
Dava iki yıllık sürede açılmadığından davalı yanın zamanaşımı savunması yerinde görülerek davanın bu nedenle reddine karar vermek gerekmiştir.
İSTİNAF KARARI
Mahkememizce verilen… esas … Karar ve 25/10/2016 karar tarihli kararımıza davacı yanca istinaf edilmesi üzerine kararı inceleyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin… Esas … Karar 18/09/2019 karar tarihli kaldırma ilamı; Eser sözleşmelerinde, ayıplı ifaya ilişkin talepler hariç, başka bir ifadeyle eser sözleşmesinden kaynaklanan ancak ayıp dışında kalan alacaklarla ilgili davalar TBK’nın 147/6 maddesi hükmüne göre 5 (beş) yıllık zamanaşımı süresine tabidir.
Dosya kapsamından, geçici ve kesin kabul tutanak tarihlerinin 24/03/2009 olduğu, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin içtihat ve uygulamasına göre zamanaşımı süresinin başlangıcının kesin kabul tutanağının onayından itibaren hesaplanacağına ilişkin kabul ve değerlendirmesine göre, 29/08/2013 takip tarihine göre henüz 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla, yazılı şekilde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen karar hatalı olup, kararın kaldırılmasına, dosya kapsamından fazla ödeme olmadığına ilişkin Sayıştay ilamının varlığı iddiası araştırılarak sonucuna göre davanın esası hakkında yeniden hüküm kurulmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
İstinaf Kararı sonrasında ;
Alacağın mesnedine ilişkin olarak Sayıştay … Dairesi ‘nin 31.03.2016 tarihli … Ek karar sayılı ilamı ile davalının davacıya borçlu bulunmadığı kararı verilmiştir. Dava konusuz kalmış olmakla bu doğrultuda hükük murmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava konusuz kalmış olmakla; esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken 44.40 TL ret harcından peşin alınan 894,17 TL kısmandan mahsubu ile bakiye 849,77 TL nin talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davalı yanın duruşmadaki imzalı beyanına göre davacı yan davalıya yargılama gideri ve vekalet ücretini ödemiş olmakla yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına
4-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı davacı yanın yokluğunda HMK’nun 341/1 vd.maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.
Katip …
Hakim …