Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/841 E. 2023/527 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/841 Esas
KARAR NO:2023/527

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:21/12/2011
KARAR TARİHİ:13/06/2023

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Menfi Tespit davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde davalının müvekkili aleyhine altı adet kambiyo senedine dayalı olarak …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe dayanak edilen senetlerin düzenlendiği tarih itibari ile konusuz oldğunu, müvekkilinin bu senetlerden dolayı borçlu olmadığını, senetlerin alacaklı görünen tarafından doldurulmadığını, gerçeğe aykırı doldurulduğunu, senetlerin müvekkili tarafından 2006 yılının Ağustos ayında imzalandığını ancak düzenleme tarihi, davalı tarafından müvekkilinin rızası olmadan daha sonraki bir tarih olan 15/05/2008 yazılarak tedavüle çıkarıldığını, davalının elinde müvekkiline ait toplam 13 senet bulunduğunu, bunlardan 6 ,adetini takibe dayanak yapıldığını, 7 adet senetin halen davalının elinde olduğunu, …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasıyla başlatılan takibe ve bu takibe dayanak 6 adet senet ile ilgili borçlu olmadığının tespiti için iş bu davayı açtığını, dava sonuçlanıncaya kadar İcra dosyasına tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin …. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına konu edilen 6 adet toplam 80.400,00-TL lik senetlere bağlı doğmuş bir borç olmaması ve konusuz olmaları nedeni ile müvekkilinin dava konusu senetler ve takibe konu icra dosyasına borçlu olmadığını, davalının %40 dan az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini masraf ve avukatlık ücretinin davalı yana yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın görevli mahkemede açılması için usulden reddinin gerektiğini, dava konusu bononun mücerret borç ikrarı içerdiğini, davacının dava konusu bonodaki ikrarının aksini kesin ve yazılı delille ispat etmesi gerektiğini bildirerek alacağın %40’ı oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; Davacının borçlusu, davacının alacaklısı olduğu 6 adet kambiyo senedi ve bu senetlerden dolayı başlatılan …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir
Mahkememizce bozma ilamı öncesi yapılan yargılama sonunda, … sayılı 08/12/2014 tarihli kararı ile, davalının …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında 25.06.2003 tarihinde verdiği beyanında, dava konusu icra takibine konulmuş olan senetleri teminat amaçlı aldığını ifade ettiği, davalının bu beyanına istinaden teminat olarak aldığı senetlerle ilgili alacağının varlığına ilişkin delil sunamadığı, bu sebeple davacının davalı tarafından takibe konulmuş senetler nedeniyle borçlu olmadığı, davacı vekilinin dava dilekçesinde icraya konulmamış bir kısım senetlerin varlığından da bahsettiği, ancak nerede olduğu belli olmayan bu senetlerle ilgili herhangi bir işlem yapılamadığından davacının takip konusu yapılmayan bu senetlere yönelik taleplerinin yerinde görülmediği, davalının teminat senedi olduğunu bildiği senetleri takibe koyduğu ve takip başlatmakta kötü niyetli olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile ilgili borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline, takip dışındaki senetlerle ilgili talebin reddine, esas alacak üzerinden % 20 oranında kötü niyetli takip tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararın, davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/… esas ve 2018/… karar sayılı 05/04/2018 tarihli kararı ile “Davacı dava dilekçesinde …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiş, ancak peşin harcı takip çıkışı olan 127.724,76 TL üzerinden yatırmamış, 80.400,00 TL üzerinden yatırmıştır. Mahkemece eksik harcın tamamlanmasına yönelik usuli işlemler yerine getirilmeden, eksik harç ile yargılamaya devam edilmesi doğru görülmemiştir. Davacı malen kayıtlı bonoları davalıdan borç para almak için verdiğini belirterek, bono metnini talil etmiştir. Davalı da, malen kayıtlı bonoların teminat olarak alındığını belirterek bono metnini talil etmiş olup, çift taraflı talil bulunması halinde ispat yükü yer değiştirmemektedir. Mahkemece bu yön gözetilmeksizin, davalının teminat olarak aldığını beyan ettiği senetlerle ilgili alacağının varlığına ilişkin delil sunamadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, dava menfi tespit davası olup, davaya konu bonolarla ilgili …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında tefecilik ve bedelsiz senedi kullanma suçlarından davalı … hakkında ceza davası açıldığı, açılan bu davanın derdest olduğu dosya içindeki belgelerden anlaşılmaktadır. Ceza davası sonucunda verilecek olan maddi vakıayı saptayan bir kararın hukuk hakimini bağlayacağı (818 sayılı BK’nun 53., 6098 sayılı TBK’nun 74. maddeleri) düşünülerek, öncelikle bu ceza davasının sonucu beklenilip, sonucuna bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi de isabetsizdir. Davacı dava konusu olayları anlatıp, 13 adet bonodan bahsettikten sonra, yalnızca 6 adet bonoyu ve bu 6 adet bonoya dayalı olarak başlatılan takibi dava konusu yaptığı halde, mahkemece dava konusu yapılmayan senetler hakkında da hüküm kurulması HMK.’nun 26. maddesine aykırıdır.” gerekçesiyle mahkememizce verilen karar bozulmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyularak, bozma ilamı doğrultusunda ceza dosyasının sonucu beklenmiş, eksik harç tamamlatılmıştır.
Davacı vekilince, Dr Öğretim üyesi bilirkişi Birce Arslandoğan’dan alınan 04/03/2022 tarihli uzman mütalaa dosyaya sunulmuştur.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller bir bütün olarak değerlendirilmiştir. Buna göre;
Davacı vekili, davacı hakkında 6 adet kambiyo senedine dayalı olarak davalı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, takibe dayanak senetlerin düzenlendiği tarih itibariyle bedelsiz olduğunu, davacının bu senetlerden dolayı borçlu bulunmadığını, senetlerin gerçeğe aykırı doldurulduğunu, davalının elinde takibe konulan senetlerle birlikte davacıya ait toplam 13 adet senet bulunduğunu iddia ederek davacının davalıya …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ve takip konusu senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve % 40 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddi ile % 40 oranında tazminat istemiştir.
… Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davalı alacaklı tarafından davacı borçluya karşı, dosyamız davacısının borçlusu olduğu, dosyamız davacısının alacaklısı olduğu, malen kaydı bulunan 15.05.2008 tanzim tarihli, 30.05.2008, 05.06.2008, 10.06.2008, 15.06.2008, 20.06.2008, 25.06.2008 vade tarihli, her biri 13.400,00 TL bedelli 6 adet bonodan dolayı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
… Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davaya konu bonolarla ilgili tefecilik ve bedelsiz senedi kullanma suçlarından davalı … hakkında açılan ceza davası olduğu, dava sonunda, bu dosyanın …. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas numaralı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, dosya kapsamında, dosyamız davacısının malen kayıtlı bonoları davalıdan borç para almak için verdiğini belirtiği, dosyamız davalısınında, malen kayıtlı bonoların verdiği paraya karşılık teminat olarak alındığını belirttiği görülmüştür.
… Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas numaralı dosyasının incelenmesinde, bu dosyada yapılan yargılama sonunda, birleşen ….Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında, dosyamız davalısı … hakkında “tefecilik” suçundan açılan kamu davasının zaman aşımı nedeniyle düşürülmesine, ” bedelsiz senedi kullanma” suçundan ise beraatine karar verildiği, her iki suçtan verilen bu kararların İstinaf incelemesinden geçerek, 05.04.2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dava, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ve takip konusu senetler nedeniyle menfi tespit istemine ilişkin olup, davacı borçlu tarafça dava ve takip konusu senetlerdeki imzasına itiraz edilmemiş, senetlerin gerçeğe aykırı doldurulduğu, senetlerin bedelsiz olduğu ileri sürülmüştür. Bilindiği üzere kambiyo senetleri soyut borç ikrarına havi senetler olup, sebepten mücerrettir. Yani borçlu karşısında alacaklının alacağın sebebini ispat etmesi kural olarak zorunlu değildir. Bu durumda davada ispat külfeti davacı borçluda olup, senetlerin gerçeğe aykırı doldurulduğu, senetlerin bedelsiz olduğu hususlarını ispat etmesi gerekecektir.
Ceza dosyasındaki mahkeme içi ikrar niteliğindeki taraf beyanları incelendiğinde, Yargıtay bozma ilamında vurgulandığı üzere, davacı malen kayıtlı bonoları davalıdan borç para almak için verdiğini belirterek, bono metnini talil etmiştir. Davalı da, malen kayıtlı bonoların teminat olarak alındığını belirterek bono metnini talil etmiş olup, çift taraflı talil söz konusudur. Çift taraflı talil bulunması halinde ispat yükü yer değiştirmeyecek, davacı borçlu üzerinde üzerinde kalacaktır.
Davacı taraf, senetlerin gerçeğe aykırı doldurulduğu, bedelsiz olduğu hususlarını, senede karşı senetle ispat kuralı gereği, yazılı delille ispatlamak zorundadır. Dosya kapsamında, davalının soyut iddiaları dışında böyle bir ispat bulunmamaktadır. Ceza dosyasında da, davalı hakkında tefecilik suçundan zaman aşımı nedeniyle düşme kararı verildiği, bedelsiz senedi kullanma suçundan beraat kararı verildiği, davacının iddiasını ispatlar mahiyette mahkememiz kararına etkisi olacak bir maddi vaka tespitinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Davalı tarafça sunulan uzman mütalaasında da dosyamıza etkisi olacak bir tespit ve açıklamanın olmadığı görülmüştür.
Davacı tarafça, üzerine düşen ispat külfetinin yerine getirilemediği, dava ve takip konusu senetlerin gerçeğe aykırı doldurulduğu, bedelsiz olduğu hususlarının ispatlanamadığı, senet bedellerinin ödendiğine dair bir iddia ve ispatın bulunmadığı anlaşılmakla, davacı tarafça açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı tarafça, %40 oranında tazminat isteminde bulunulmuş ise de, davalı alacaklının icra dosyası kapsamında alacağına kavuşmasını engelleyen uygulanan bir tedbir bulunmadığından, davalı tarafın tazminat talebininde reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafça açılan davanın REDDİNE,
2-Davalının tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 179,90-TL harcın davacı tarafından peşin ve tamamlama yoluyla yatırılan 2.181,22‬-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 2.001,32‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı tarafından yapılan 94,75-TL posta ücreti ve 136,00 TL Temyiz yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 230,75‬ TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 20.158,71-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 GÜN yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/06/2023

Katip …
 e-imzalıdır

Hakim …
 e-imzalıdır