Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/828 E. 2021/507 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/828 Esas
KARAR NO:2021/507

DAVA:Menfi Tespit-İstirdat (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:11/09/2018
KARAR TARİHİ:29/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit -İistirdat(Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A :
Davacı vekili 11.09.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olan … San. şirketinin, yüzde yüz yerli sermayeli Türkiye’nin önde gelen ayakkabı firmalarından biri olup, kalitesi ile ün yapmış … markalı ayakkabıların üreticisi olduğunu, yüzde yüz yerli bir ayakkabı markası olan …’in, Türkiye çapında 1000 den fazla satış noktasında alıcıya ulaşmasının yanında pek çok alışveriş merkezi ve önemli caddelerde 80Jden fazla … markalı ürünlerin satıldığı mağazalar zincirine sahip olduğunu, yurt dışında ise 30’dan fazla ülkede … mağazası bulunduğunu ve markanın dünyanın bilinen ayakkabı markalarından biri olma yolunda hızla ilerlediğini, Müvekkil şirketin, ürünlerini pek çok marka gibi yurt dışında fason sözleşmesi ile yaptırıp ithal etmek gibi kolaycı yolu seçmek yerine (bu şekilde yurt dışındaki fabrikalara tonlarca döviz ödendiğini), … … ilçesinde 10.000 m2 kapalı alana sahip fabrikasında tamamen yerli işgücü ile ürettiğini, üstelik üretimin %40’ını İhraç eden müvekkil şirketin ülkeye ciddi miktarda döviz girişi sağladığını, 15.01.2018 tarihinde müvekkil şirketin başına talihsiz bir olay geldiğini ve davaya konu olan icra takibine esas olan çekle birlikte 3 adet çekin UPS Kargo şirketinin poşetini çaldırması sonucu kötü niyetli kişilerin eline geçtiğini, çalınan bu çeklerin iptali için 22.01.2018 tarihinde …. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sayılı dosyası ile kıymetli evrak iptali davası açıldığını, ilan sürelerinin dolduğunu fakat mahkemedeki iş yoğunluğundan dolayı davanın henüz sonuçlanmadığını, bu arada çeklerin ödeme günleri gelmeden önce çekler için ödeme yasağı alındığını, iş bu çeklerden … …/… Şubesinden verilmiş, keşidecisi … …İth. Mad. Paz. Ltd. Şti. olan 55.000 TL bedelli 31.08.2018 tarihli çek nasıl olduğunu henüz tespit edemedikleri biçimde davalı …Ş.’nin eline geçtiğini, davalı …’in, geçtiğimiz aylarda ne kadar muteber olduğunu araştırmak için müvekkil şirketi aradığını, çekle ilgili istihbarat yaptığı anlaşılan, davalı …’e müvekkil şirketin muhasebe servisinin, çekin çalıntı olduğu ve çeke ilişkin çek iptal davası açıldığının bilgisi verilmesine rağmen, Faktoring firmasının çeki komisyon karşılığı nakit paraya dönüştürdüğünü, yani kırdırdığını, Davalı …’in, müvekkil şirketi aramasından sonra, çekin görüntüsünün istendiğini, davalı şirketin çekin arka yüzünün görüntüsünü gönderdiğini, arka yüzünde müvekkil şirketin cirosundan sonra, müvekkil ile herhangi bir ticari ilişkisi olmayan, çeki çalan kişilerden edinildiği düşünülen … …’un cirosunun tespit edildiğini, bunun üzerine … Cumhuriyet Savcılığının …/… soruşturma numaralı dosyası ile suç duyurusunda bulunulduğunu, Çekin tarihi olan 31.08.2018 tarihinden önce çekle ilgili, …. Asliye Ticaret Mahkemesi … E sayılı dosyası ile açtıkları çek iptal davasında ödeme yasağı alındığını ve çekin ödeme yasağına İlişkin şerh bulunmasına rağmen davalı …tarafından ihtiyati haciz kararı alındığını ve … 27. İcra Müdürlüğünün …/… E numaralı dosyası ile icra takibine başlandığını, ihtiyati haciz kararı olduğu İçin … Faktoring’in vakit geçirmeksizin 10.09.2018 tarihinde keşideci şirketin … bulunan ayakkabı mağazasına haciz için gidildiğini, bu arada pek çok araç ve taşınmaz tespit edildiğini ve araçlara haciz şerhi işlendiği halde mağazadaki malların muhafazasının talep edildiğini, haciz korkusu nedeni ile keşideci şirket tarafından icra dosyasına bütün borcun ödendiğini, Faktoring şirketlerinin icra işlemi yaparken uyguladıkları yöntem hemen ihtiyati haciz kararı alarak kimseye savunma hakkı tanımaksızın paranın tahsilini sağlamak olduğunu, çünkü çekte sorun olduğunu hatta kendi yükümlülüklerini yerine getirmeksizin çeki kırdıklarını bildiklerini, fakat ihtiyati hacizle geldikleri için haciz baskısı altında kalan firmaların parayı ödediğini sonrasında ise haklarını arayamadığını, uzun ve masraflı yargı yoluna başvurmadıklarını, böylelikle piyasada faktoring firmalarının haksız tahsilat yaptığını, faktoring şirketinin çeki nakit paraya çevirirken(kırarken) gerekli araştırmayı yapmadığını, davalı …’in, her ne kadar çeki ciro yolu ile edinmiş iyi niyetli 3.kişi olarak görünse de basiretli tacir gibi davranmayarak ödeme yasağı olan çalıntı çeki bilerek kabul ettiğini, hatta faktoring şirketinin ancak faturalı ticarete ilişkin çekleri nakit paraya çevirebildiği halde, diğer davalı … … tarafından kendilerine sunulduğunu düşündükleri faturanın dahi akıbetini araştırmadıklarını, …’un, faktoring firmasına çeki ibraz eden ve karşılığında nakit para alan kişi olup müvekkilinden sonraki ciranta olarak göründüğünü, bu kişi ile müvekkili arasında herhangi bir ilişki olmadığını ve bu kişiyi tanımadıklarını, aralarında ticari bir ilişki olmadığı için müvekkilin bu kişiye çek vermesinin düşünülemeyeceğini, bu kişinin de müvekkile fatura düzenleyip vermesi gibi bir durumun olmadığını, her ne kadar davalı … Faktöring’in iyi niyetli üçüncü kişi olduğunu iddia edip müvekkilinin çekteki ciro sırasına göre alacaklısı olarak görünen … …’a karşı ileri sürülebileceği temel hukuki ilişkiden kaynaklanan şahsi defileri kendisine karşı ileri süremeyeceğini iddia edecek olursa, hukukta genel kabulü müvekkilin temlik alan durumundaki davalı …’e karşı da aynı defileri ileri sürebileceği yönünde olduğunu, açılan dava öncesi icra takibi başlatıldığından ve icra dosyasına kapak hesabı yaptırılarak dosya borcunun tamamı yatırıldığından İİK 72/3 E uygun olarak belirlenecek teminat karşılığında icra dosyasına yatan paranın alacaklıya verilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini de talep ettiklerini belirterek, tüm bu nedenlerle davanın kabulü İle; Öncelikle İİK 72 gereği, icra dosyasına haciz baskısı altında yatırılan paranın ihtiyati tedbir yoluyla davalı alacaklı görünen şirkete ödenmemesi konusunda gerekirse teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesine, müvekkillerinin davalılara karşı …. İcra Müdürlüğü …/… E sayılı icra takip dosyasına konu … …/… şubesinden verilmiş, keşidecisî … …. Şti. olan 55.000 TL bedelli 31.08.2018 tarihli çekin icra takip dosyasında hesaplanan masraf, vekalet ücreti ve diğer giderleri ile birlikte toplam 69.665,18 TL borçlu olmadığının tespitine, şayet mahkemenizce ihtiyati tedbir kararı verilmeyip bu para alacaklı tarafa ödenirse bu miktarda paranın davalılardan istirdadına, davalı şirket ile müvekkilin çekin keşide tarihi öncesi konuşması ve çekin iptal davasına konu olduğu davalı şirketçe bilinmesine rağmen ve yine diğer davalının ise ticarete dayanmayan çeki kullandığı dikkate alınarak davalılar hakkında azami oranda kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılamaya ilişkin bütün masrafların ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A :
Davalı … Faktöring vekili 28.09.2018 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; Davanın aktif husumet ehliyeti yokluğu sebebiyle reddi gerektiğini, zira davacı tarafından cebri icra tehdidi altında müvekkil şirkete yapılmış herhangi bir ödeme olmadığını, müvekkil şirkete ödemede bulunmamış olan davacı şirketin huzurdaki davayı açma yetkisi olmadığını, dava konusu çekin, müvekkile, faktöring sözleşmesine istinaden ve ciro yoluyla geçtiğini, takibe ve davaya konu çekin, bu sözleşmeye istinaden ve ticari ilişkiyi gösterir fatura ile birlikte 12.01.2018 tarihinde, …-…’dan tevdi alınmış ve bedeli de yine …’a ödendiğini, müvekkilin, çeki yasal süresi içinde bankaya ibraz ettiğinden ve çeki elinde bulundurduğundan TTK m.790 gereği yetkili hamil olduğu ve takip yapma yetkisinin olduğunu, çekteki ciro zincirinin düzgün olduğunu, çek ile birlikte alınan faturadan anlaşılacağı üzere müvekkil şirketin ticari ilişki sonucunda düzenlenmiş çeki ticari ilişkiyi tevsik eden evraklarla devraldığını, yani müvekkilinin kanuni yükümlülüklerine uygun hareket ettiğini, müvekkilinin çeki faktöring işlemi neticesinde gerekli araştırmayı yaptıktan sonra ciro takip yoluyla iktisap ettiğini ve çekteki ciro zincirinin düzgün olduğunu, dolayısıyla müvekkilinin ağır kusurlu olduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, TTK m.792’ye göre çeki kötü niyetli iktisap etmediği ve çekin iktisabında ağır kusurlu olmadığı müddetçe müvekkilinin çeki geri verme mükellefiyeti olmadığını, Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2009/3748 E. 2011/2405 K. sayılı kararı müvekkilin kötü niyet ve ağır kusuru davacı tarafından ispat edilmedikçe istirdada karar verilemeyeceğine örnek olduğunu, somut olayda davacı tarafından müvekkilin kötü niyetinin ve ağır kusurunun ispat edilemediğini, dolayısıyla davanın reddinin gerektiğini, müvekkilinin çeki takip yetkisi bulunduğunu, müvekkilin çeke dayalı bir alacağı mevcut olduğunu, zira çek vadesi gelince yasal süre içinde bankaya ibraz edildiğini, muhatap bankaca çek üzerine “…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı kararına istinaden takas işlemi yapılamamıştır.” Şerhi düşülüp çekin karşılığının ödenmediğini ve müvekkilin alacağına kavuşamadığını, …. Asliye Ticaret Mahkemesince çek hakkında ödeme yasağı kararı verilmesinin, çekin kambiyo vasfını ortadan kaldırmadığını, müvekkilin takip hakkını etkilemeyeceğini ya da müvekkilin kötü niyetli olduğunu göstermediğini, kaldı ki çekin iptaline de karar verilmediğini, müvekkilin çeki tevdi aldığı 12.01.2018 tarihinde dava konusu çek hakkında verilmiş bir ödeme yasağı kararı ve açılmış bîr çek iptali davası da olmadığını, yani müvekkilin takip hakkının bulunduğunu ve iyi niyetli yetkili hamil olduğunu, Somut olayda mağdur olan tarafın, çek bedelini müşterisine ödeyen, haksız suçlamalara maruz kalan ve alacağı sürüncemede bırakılan müvekkili olduğunu, bu durumda müvekkilin haklarının yasa gereği korunması gerektiğini, TTK m.686 uyarınca şeklen hak sahibi görünen bir hamilden senedi iktisap eden kişinin, iyi niyetli ise korunduğunu, her ne kadar davacının kendinden sonraki cirantalara karşı ileri sürülebilecek defileri davalı müvekkile karşı da ileri sürebileceğini iddia etmiş ise de üzerine düşen yasal yükümlülükleri yerine getirerek dava konusu çeki tevdi almış olan müvekkil şirkete karşı aynı defilerin ileri sürülmesinin mümkün olmadığını, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktöring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 9. Maddesinin 3. Fıkrasındaki açık düzenlemeye göre de müvekkil şirketin, davacının ileri sürdüğü defilerden sorumlu tutulamayacağını, kanun metninin açık olup şu şekilde olduğunu; “…Bir kambiyo senedinin ciro yoluyla faktöring şirketine devri halinde, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan debileri faktöring şirketine karşı ileri süremeyeceğini; meğerki, faktöring şirketi kambiyo senedini iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.” dendiğini, davacının iddialarının Yargıtay uygulaması ile de bağdaşmadığını belirterek, açıklanan tüm bu nedenlerle; öncelikle aktif husumet yokluğuna ilişkin itirazlarının değerlendirilmesine, haksız davanın ve tedbir talebinin reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Usulüne uygun tebligata rağmen diğer davalı … (…) davacı iddialarına yönelik herhangi bir cevap vermemiştir.
G E R E K Ç E :
Dava; Menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanmış, dava konusu icra dosyası ve ilgili diğer dava ve CBS dosyaları celp edilmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
Davamıza konu …. İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; Dosyamız davalısı … Fakroring AŞ. Tarafından dosyamız davacısı … A.Ş ile dosyamız davalısı … ve dava dışı … Ltd. Şti aleyhine 31.08. 2018 tarihli 55.000,00 TL bedelli çeke dayalı olarak toplam 60.617,53 TL üzerinden Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yoluyla 04.09.2018 tarihinde takip başlatıldığı, … Ltd. Şti. Tarafından 10.09.2018 tarihinde 69.900,00 TL ödendiği anlaşılmıştır.
Dava konusu icra takibine dayanak Akbank Kızılay/Ankara Şubesine ait Z9113945 seri nolu çekin, 31.08.2018 tarihli, 55.000,00 TL bedelli olup keşidecisinin dava dışı … Ltd. Şti., lehtarın dosyamız davacısı … A.Ş olduğu, ilk cironun dosyamız davacısı lehtar şirkete ait olduğu sonrasında dosyamız davalısı …-… cirosu ile yine dosyamızın diğer davalısı … Fakroring AŞ’ye geçtiği, … Fakroring AŞ tarafından bankaya 31.08.2018 tarihinde bankaya takasa ibraz edildiği, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas numaralı kararına istinaden takas işleminin yapılmamış olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu hırsızlık olayına ilişkin dosyamız davacısı tarafından yapılan şikayet üzerine başlatılan … CBS ‘nin …/… nolu soruşturma dosyasının derdest olduğu anlaşılmıştır.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Dosyamız davacısı tarafından hasımsız olarak açılan dava konusu icra takibine dayanak çekinde aralarında bulunduğu çeklere ilişkin zayi nedeniyle çek iptali davası olduğu, dava tarihinin 22.01.2018 tarihi, karar tarihinin 18.03.2019 tarihi olduğu, dava konusu çeklerle iligi istirdat davaları açıldığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyamızda alınan 27.11.2020 teslim tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; Davacının sunulan kayıtlarında, davaya konu çekin keşideci … …İth. Mad. Paz. Ltd. Şti.’den bu firması ile olan ticari ilişki kapsamında alındığı; Söz konusu çekte lehtar davacıdan sonra cirosu bulunan davalı …’ un diğer davalı … … A.Ş.’ye sunmuş olduğu faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalı …’ un davada savunma yapmadığı gibi dosyaya bu konuda hiçbir kanıt da sunmadığı dikkate alındığında davacı ile aralarında herhangi bir ticari ilişkinin mevcut olmadığı, dolayısı ile davacının …’a borçlu olmadığı, buna göre davacı ile davalı … arasında bir kambiyo sözleşmesinin bulunmadığı, söz konusu çeke davalı …’un hangi yolla hamil olduğunun tespit edilemediği, bununla beraber davalı …’un meşru hamil olmadığı kanaatine ulaşıldığı, davalı …’un meşru hamil olmadığı kabul edildiğinde bu durumun davacının davalı … … dahil herkese karşı ileri sürebileceği mutlak bir def’i olduğu; Diğer davalı … … A.Ş. tarafından faktoring işlemleri çerçevesinde, ciranta … tarafından çekin lehtarı … San. ve Tie. A.Ş. adına düzenlenen faturaya dayalı olarak çekin teslim alındığı, … işlemlerinin 12.01.2018 tarihinde kayıtlandığı, bu işlemler şeklen faktoring mevzuat ve prosedürüne uygun olmakla beraber, davalılardan … (…) ve diğer davalı … arasında gerçekleştirilen söz konusu faktoring işleminin (iskonto-temlik), davalılardan … Faktoring’in ister bilerek borçlunun zararına hareket etmek suretiyle isterse inceleme ve araştırma konusunda kendisine yüklenen ağırlaştırılmış özen yükümlülüğüne aykırı hareket etmesi ihtimallerinden herhangi birisi nedeniyle TBK m. 27 kapsamında ve 6361 sayılı Kanun’un 9/2 maddesi uyarınca geçerli olmadığı; Davalılardan … … A.Ş.’nin icra takibi sebebi ile davaya konu 55.000 TL çek bedelinin keşideci (…) tarafından 10.09.2018 tarihinde 69.900 TL olarak İcra dosyasına ödendiği, çekin keşideciye iade edilmek üzere icra dosyasından teslim alındığı; Keşideci şirket tarafından ödenen bedelin, davacı lehtar tarafından geçerli olmayan faktöring işlemi nedeniyle davalılardan istirdadının istenebileceği, yönündeki görüş ve kanaat bildirilmiş olduğu görülmüştür.
Davacı vekili istirdat taleplerine ilişkin olarak uyaptan 13.04.2021 tarihinde sunmuş olduğu beyan dilekçesi ile, dava konusu olan 55,000,00 TL bedelli çek karşılığında … Ltd. Şti.’ne ayakkabı satan müvekkilinin çekin bedelini alamadığını, bunun yanında sundukları cari hesap özetlerinde de görüleceği üzerine, … şirketi tarafından icra dosyasına ödenen icra masraflarına ilişkin olarak … şirketine 11.09.2018 tarihinde 14.665,18 TL ve 19.09.2018 tarihinde 5.193,92 TL olarak ödemeler yapmak zorunda kaldığını, bu durumda müvekkilinin maddi zararının 55.000,00 TL + 14.665,18 TL+ 5.193,92 TL olmak üzere toplam 74.859,10 TL olduğunu belirterek, bu bedellerin davalılardan istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafa, dava açarken yatırdığı harç miktarı eksik olduğundan talebine göre eksik kalan harcı tamamlaması için süre verilmiş davacı tarafça 69.900,00 TL üzerinden harç tamamlandığı anlaşılmıştır.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporunun değerlendirilmesinde;
Davacı tarafça, davaya konusu icra takibine dayanak, çekin alacaklısına verilmek üzere kargoya verildiği, kargo sırasında çalındığı, davacı şirket cirosundan sonra cirosu bulunan davalı … ile aralarında hiç bir ticari ilişki olmadığı, davalı …’dan faktoring işlemi kapsamında çeki teslim alan diğer davalı … AŞ’nin üzerine düşen araştırma yükümlülüğünü yerine getirmediği bu nedenle iyi niyetli hamil olmadığı ileri sürülerek dava konusu icra takibi nedeniyle her iki davalıya borcu olmadığının tespiti ile ödenen bedellerin istirdatı talep edilmiştir.
Davalı … davaya cevap vermemiş, herhangi bir belge delilde sunmamıştır.
Davalı … Aş ise, dava konusu icra takibine konu çeki, diğer davalı … … faktoring işlemi kapsamında aldığını iyi niyetli hamil olduğu, icra dosyasına yapılan ödemenin davacı tarafından yapılmadığı ileri sürülerek davanın reddi talep edilmiştir.
Bilirkişi raporu ve dosya kapsamındaki tüm kayıt ve belgeler incelenmiştir.
Bilirkişi raporununun, davalı tarafların sorumluluğuna ilişkin hukuki değerlendirmeler mahkememize ait olmak üzere dosya kapsamına uygun olduğu değerlendirilmiştir.
Dava konusu icra takibine dayanak 31.08.2018 tarihli, 55.000,00 TL bedelli çekin; Davacı tarafından keşideciden alış tarihinin 21.11.2017, faktoring tarihinin 12.01.2018, (…ve Ticartet AŞ verilmek üzere) kargoda … şubesine verildiği tarihin 10.01.2018, kargonun İstanbul Şubesine geldiği tarihin 11.01.2018, kargoda çek çalınma öğrenme tarihinin 15.01.2018, çek iptal davasının açıldığı tarihin 22.01.2018, savcılık başvurusunun 14.08.2018, icra takip tarihinin 04.09.2018 tarihleri olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda tespiti yapılan tarihlere ve bilirkişi raporundaki tespitlere göre, dava konusu çekin kargo sırasında çalındığı değerlendirilmiştir.
Dava konusu icra takibine dayanak çekin keşidecisinin dava dışı … Ltd. Şti., lehtarın dosyamız davacısı … A.Ş olduğu, ilk cironun dosyamız davacısı lehtar şirkete ait olduğu sonrasında dosyamız davalısı …-… cirosu ile yine dosyamızın diğer davalısı … Fakroring AŞ’ye geçtiği, … Fakroring AŞ tarafından bankaya 31.08.2018 tarihinde bankaya takasa ibraz edildiği, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas numaralı kararına istinaden takas işleminin yapılmamış olduğu, şeklen ciro silsilesinde bir kopukluk olmadığı, dava konusu çekin davalı … şirketine faktoring işlemi kapsamında geçtiği anlaşılmıştır.
6361 sayılı kanunun 9/3 maddesine göre;” Bir kambiyo senedinin ciro yoluyla … şirketine devri halinde, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri … şirketine karşı ileri süremez, meğerki, … şirketi kambiyo senedini iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.”
Yine TTK’nın 792. Maddesine göre; “Çek, herhangi bir surette hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790.’ncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle mükelleftir.”
TTK’ nın 790. Maddesine göre; “Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro izlerse, bu son ciroyu imzalayan kişi çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır.”
Davalı … şirketinin dava ve takip konusu çeki kötü niyetle iktisap ettiğine dair dosya kapsamına göre bir delil elde edilemediği ve bu kapsamda davacı yanca da dosya kapsamında incelenen deliller dışında başkaca bir delil sunulmadığı, yukarıda açıklandığı üzere ciro silsilesinde de bir kopukluk olmadığı ve alınan bilirkişi raporuna göre çekin davalı … şirketine faktoring ilişkisi kapsamında geçtiği anlaşıldığından, yukarıdaki yasal maddeler ışığında davalı faktorring şirketinin çekin yetkili hamili olduğu, çekin davalı … şirketi tarafından kötü niyetli olarak iktisap edilmediği kanaatine ulaşılmıştır.
Çekin çalındığına, davalı … ile davacı arasında ticari bir ilişki bulunmadığına ilişkin davacı iddiaları ise çeki kötü niyetli olarak iktisap ettiği ispatlanamadığından iyi niyetli hamil olan … şirketine karşı da ileri sürülemeyecektir.
Davacı tarafça, çekin davalı tarafça kötü niyetle iktisap edildiği ispat edilemediğinden, çalınma ve davalı … ile davacı arasında ticari bir ilişki bulunmadığına ilişkin iddiaların da iyi niyetli hamile karşı ileri sürülemeyeceğinden ayrıca çek bedelinin de keşideci tarafından ödendiği anlaşıldığından davalı … AŞ. yönünden yerinde görülmeyen davanın reddine karar verilmiştir.
Davacının sunulan kayıtlarında, davaya konu çekin keşideci … …İth. Mad. Paz. Ltd. Şti.’den bu firması ile olan ticari ilişki kapsamında alındığı, söz konusu çekte lehtar davacıdan sonra cirosu bulunan davalı …’ un diğer davalı … … A.Ş.’ye sunmuş olduğu faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalı …’ un davada savunma yapmadığı gibi dosyaya bu konuda hiçbir kanıt da sunmadığı dikkate alındığında davacı ile aralarında herhangi bir ticari ilişkinin mevcut olmadığı, dolayısı ile davacının …’a borçlu olmadığı, buna göre davacı ile davalı … arasında bir kambiyo sözleşmesinin bulunmadığı, söz konusu çeke davalı …’un hangi yolla hamil olduğunun tespit edilemediği, sonuç olarak davalı …’un dava konusu çekin meşru hamili olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.
… Ltd. Şti.’ne ayakkabı satan davacının dava konusu icra takibine dayanak 55.000,00 TL bedelli çekin bedelini alamadığı gibi bunun yanında sundukları cari hesap özetlerinin incelenmesinde, … şirketi tarafından icra dosyasına ödenen icra masraflarına ilişkin olarak … şirketine 11.09.2018 tarihinde 14.665,18 TL ve 19.09.2018 tarihinde 5.193,92 TL olarak ödemeler yapmak zorunda kaldığı, davacının toplam maddi zararının 55.000,00 TL + 14.665,18 TL+ 5.193,92 TL olmak üzere toplam 74.859,10 TL olduğu, davacının harçlandırılan dava değeri dikkate alınarak 69.900,00 TL’yi davalı …’dan talep edebileceği sonuç ve kanaatine ulaşılmış, davalı … yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bu nedenler ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davalı … AŞ yönünden davanın REDDİNE,
2-Davalı … yönünden davanın KABULÜ ile, 69.900,00 TL’nin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 4.774,87 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşinen ve tamamlama yoluyla yatırılan 1.194,35 TL’ nin mahsubu ile bakiye 3.580,52 TL karar ve ilam harcının davalı …’dan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşinen karşılanan 131,82 TL’ nin davalı …’dan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı parası, 448,60 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 1.466,40 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam; 1.950,90 TL yargılama masrafının davalı …’dan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 9.887,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 9.887,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … AŞ’ye ödenmesine,
7-HMK 120 maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde re’ sen yatıran yana iadesine,
Dair;Davacı Vekili Av. … ile davalı … vekili Av. … yüzüne karşı, …’un yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/07/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır