Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/811 E. 2019/291 K. 02.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/811 Esas
KARAR NO : 2019/291
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/09/2018
KARAR TARİHİ: 02/04/2019
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
AÇILAN DAVA VE İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin taşıma, lojistik ve depolama aracılık ve operasyon hizmetlerini organize eden bir firma olduğunu, davalıya bir kısım ürününün Frankfurt’tan Ankara’ya havayolu ile taşıma işini organize ettiğini, davacının davalıya ürünlerin … Havayolları ile taşınması halinde ilk olarak 2.250,00-Euro navlun bedeli teklifi verdiğini arcak daha sonra davalının servis değişikliği talep etmesi üzerine nihai olarak … ile 2.750,00-Euro navlun bedeli ile taşınması konusunda anlaşıldığını, davalıya ürünlerin tam ve hasarsız olarak teslim edildiğini ve mutabık kalınan 2.750,00-Euro tutarındaki navlun bedelinin davalıya fatura edildiğini, ancak … tarafında sayımda oluşan olağan gecikmeye istinaden sürecin uzamaı nedeniyle araya haftasonu girdiğini ve teslimatın herhangi bir kusur olmaksızın hafta sonu nedeniyle öngörülenden 2 gün sonra gerçekleştiğini, davalının teslimatın 2 gün sonra gerçekleşkmesi sebebiyle davacı şirketten 2.750,00-Euro tutarındaki fatura alacağını, ilk olarak 2.250,00-Euroya indirilmesini talep ettiğini, davacı şirketin ise gecikmein herhangi bir kusura dayanmadığını araya hafta sonu girdiğini, 2 günlük gecikmeye istinaden prensip olarak kendisinden indrim yapmasının beklenemeyeceğini belirttiğini, yönetimsel olarak alınmış bulunan arar uyarınca 150,00Euro tutarındaki indirim yapılmak suretiyle davalı şirkete bildirildiğini, tutarın 2.600,00-Euro tutarına indirilmiş olacağını, işbu nihai uzlaşma teklifini 2 iş günü içerisinde yanıtlanması ya da olumsuz yönde cevap verilmesi halende uzlaşma teklifinin reddedilmiş addedilerek halihazırda 2.750,00-Euro tutarındaki doğmuş alacak üzerinden yasal sürecin başlatılmak zorunda kalınacağının bildirildiğini, ancak davalı şirketin teklifi kabul etmediğini ve 400,00-Euro tutarında indirimi karşı teklif olarak sunduğunu, kabul görmeyince de faturayı iade ederek ödeme yapmaktan imtina ettiğini, bu nedenlerle davalının İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı icra takibine vaki haksız itirazının iptali ile icranın davamına ve haksız itirazından mütevellit % 20 icra inkar tazminatı ile ücreti vekalet ve dava masraflarının davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı şirkete usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Davalı/borçlu vekilinin İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün…esas sayılı takip dosyasına yaptığı 18/07/2018 tarihli itiraz dilekçesi özetle; 14/07/2018 tarihinde tebliğ alınan ödeme emri yetkisiz icra müdürlüğünde açılmış olduğunu, icra takibine yetki bakımından itiraz ettiklerini, ayrıca ödeme emrinde yer alan borcun tamamına ve tüm ferilerine süresi içerisinde itiraz ettiklerini, aleyhe başlatılan icra takibinin durdurulmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE VARILAN NİTELENDİRME VE SONUÇ:
Davada talep; taraflar arasındaki taşıma hizmetinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Taraflar arasında davalı şirkete ait bir kısım ürünün Frankfurt’tan Ankara’ya taşınması konusunda anlaşma yapılmıştır. Bahse konu anlaşma kapsamında davacı alacaklı tarafından sunulan hizmetlere ilişkin faturalar düzenlenmiştir. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile23/08/2017 tarihinde başlatılan Genel Haciz yolu ile ilamsız takibinde; 2.750,00-Euro asıl alacak ve 8,50-Euro takip tarihine kadar işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 2.758,80-Euro alacağın, asıl alacağa yıllık %2,35 oranında euro hesaplarına kamu bankalarınca 1 yıl için uygulanan en yüksek değişen oranlarda faiz ile birlikte tahsili talep olunmuş, ödeme emri davalıya 14/07/2018 tarihinde tebliğ olunmuş, davalının süresinde yaptığı 18/07/2018 tarihli borca itiraz üzerine takip durmuş ve buna göre itirazın iptali istemli dava da hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. Davalı yan her ne kadar ödeme emrine itiraz dilekçesinde yetki itirazında bulunmuşsa da yetkili icra müdürlüğünü bildirmediğinden bu itiraz yerinde görülmemiştir.
Tarafların Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır. Ön inceleme duruşmalı yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır. Mahkememizce bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, alınan bilirkişi raporunda özetle; “Davacı dafter kayıtlarına göre dvalı şirketin takip ve dava tarihi itibariyle 2.750,00-Euro borçlu olduğu, başlatılan takipte, 06/07/2017 fatura tarihinden itibaren % 2,35 oranına göre 8,50-EUR işlemiş faiz talep edildiği, talebin dayanağı olabilecek herhangi bir belgenin sunulmadıı, ayrıca dosya içerisinde devlet bankalarının yabancı parayla açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranlarını gösterir listeler bulunmadığından, davacı talebine göre işlemiş faiz hesaplamasının yapılamadığı, davacı tarafından gerçekleştirilen uluslararası hava taşımacılığı konusunda, detaylı bilgiler sunulan yazışmalar, taraflar arasında gerçekleşmesi ve diğer detaylar(gecikme halinde uygulanacak gecikme cezası vb) ihtiva eden bir sözleşme bulunmaması, gecikme olarak elirtilen sürenin taşımacılıkta yaşanabilecek bir süre olduğu, davacının buna karşılık iyi niyet göstererek anlaşıldığı belirtilen fiyatlardan indirim yapma teklifinin bulunduğu olumlu, tüm elektronik yazışmalarda taşımayı gerçekleştirecek hava yolu şirketi ile ilgili bir bilgiden ve 2.750,00-Euro fiyatının teklifinden ve teyidinden bahsedilmemesinin olumsuzluk olarak değerlendirildiği” bildirilerek rapor sunulmuştur.
Tüm yargılama aşamasında toplanan deliller, tarafların iddia ve savunmaları ile dosyamızda alınan bilirkişi raporunun kül halinde değerlendirilmesi sonucu; taraflar arasında dosyaya ibraz edilen mail yazışmalarıyla da sabit olduğu üzere taşıma işinin organizasyonu konusunda anlaşma bulunmaktadır. Bu kapsamda taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu noktasında ihtilaf bulunmamakla; uyuşmazlık anlaşmaya konu ürünlerin geç teslim edilmiş olması sebebiyle bedelin ödenip ödenmeyeceği ve ne miktarda ödenmesi gerektiği noktasında toplanmaktadır. Davalı yan, her ne kadar taraflar arasında 2.275-Euro bedel yönüyle taraflar arasında anlaşma bulunduğunu savunmuşsa da mail yazışmalarında davacı yanın 2.750-Euro üzerinden bedel talebinde bulunmasına herhangi bir itirazları olmamıştır. Kaldı ki, davalı yan mail adresinden 10/08/2017 günü saat 14:38’de atılan mailde de davacı yanca düzenlenen 2.750-Euro bedelli faturaya karşılık 400-Euro iade faturası keseceklerini bildirmişlerdir. Bu yazışmalardan da anlaşılacağı üzere taraflar arasında davalı vekilinin savunmasının aksine her halükarda 2.275-Euronun üzerinde bir bedel kararlaştırması yapıldığı sabittir. Bu kapsamda mail yazışmalarında davacı yanın ısrarla 2.750-Euro üzerinden bedel talep etmesi, davalı yanın bu bedele itirazda bulunmayıp gecikme sebebiyle indirim talebinde bulunması dikkate alınarak taraflar arasında 2.750-Euro bedelle anlaşma sağlandığı kabul edilmiştir. Dosyada alınan bilirkişi raporunda, teknik bilirkişinin uluslararası taşımacılıkta 2 günlük gecikmenin normal kabul edileceği yönündeki tespiti, yapılan incelemede davalının takibe ve davaya konu bedele ilişkin herhangi bir ödeme yaptığının tespit edilememesi ve davalının bu yönde bir savunmasının olmaması, davacı yanca temerrüt ihtarına ilişkin dosyaya herhangi bir belge sunulmaması hususları nazara alınarak asıl alacak yönüyle talebin ispat olunduğu, ancak işlemiş faiz isteminin yerinde olmadığı kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. Diğer yandan alacağın likit ve itirazın haksız olması karşısında davacı yararına %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatı tayinini de içerir şekilde aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalının İstanbul… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 2.750-Euro asıl alacak yönüyle İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/A maddesi uyarınca gecikme faizi yürütülmesi suretiyle takibin kaldığı yerden DEVAMINA, Fazlaya ilişkin yerinde görülmeyen istemin REDDİNE,
2-Kabul edilen alacağın %20 nispetinde hesap ve takdir olunan 2.266-TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 773,95-TL nisbi ilam harcından peşin alınan 137,12-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 636,83-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının ilk dava açılırken peşin olarak yatırdığı 137,12-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı 49,30-TL ilk masraf, 1.500,00-TL bilirkişi ücreti, 78,50-TL posta gideri, olmak üzere toplam 1.627,80-TL’nin red ve kabul oranına göre 1.622,78-TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.725,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 35,02-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
8-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdığı gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
e-imza
Hakim …
e-imza