Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/723 E. 2023/430 K. 18.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/723
KARAR NO:2023/430

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:01/08/2018

BİRLEŞEN…. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN … ESAS SAYILI DOSYASINDA

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:06/08/2018

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN … ESAS SAYILI DOSYASINDA

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:09/08/2018

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN… ESAS SAYILI DOSYASINDA

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:01/09/2018
KARAR TARİHİ:18/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan ve birleşen menfi tespit davalarının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin araç alım satım ve servis hizmetleri vermekte olduğunu, sattığı araçların ve satılmış olup da piyasada dolaşan araçlara verilecek her türlü bakım, onarım ve yedek parça sağlanması konularında servisinde kullanılmak üzere 5.500.000,00-TL bedelle İstanbul ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Bulvarı, 1 numaralı parselde, 1355 adada, … paftada kayıtlı gayrimenkulün zemin katında bulunan 8 numaralı asma katlı işyerinin 25/06/2018 günü … yevmiye ile müvekkili şirket tarafından tapuda satın alındığını, bu satım ile aynı tarihli satış ön protokolü ile taraflar aralarında ödeme ve haklar hususunda protokol yapıldığını, gayrimenkulün tüm yasal unsurlarını haiz olarak alıcıya satıldığını, satıcının teknik şartnamede ve projesinde yer alan hiçbir unsur eksik olmaksızın gayrimenkulü sattığını, ufak tefek eksikliklerin bulunması halinde satıcıya bildirileceğinin ve satıcı tarafından eksik sözleşmeden ve yasalardan kaynaklanan her türlü eksikliğin giderileceğinin taahhüt edildiğini, sözleşmede kararlaştırılanların dışında yer alan ve yasaların satım akdinden kaynaklanan yasal yükümlülüklerinin tarafların uhdelerinde saklı bırakıldığını, satış bedelinin 2.000.000,00-TL’lik kısmını çek olarak müvekkilinin … … Oto Servis ve Ticaret Limited Şirketi’nden aldığı 2.000.000,00-TL’lik çek ile ödediğini, çekin bu alım satım akdi nedeniyle alıcı tarafından satıcıya verildiğinin sözleşmede düzenleme altına alındığını, satıcının, müvekkiline gayrimenkulün kullanıma hazır olduğunu ve ufak tefek eksikliklerin bulunduğunu belirttiğini, ancak bunların kullanıma engel olmadığı hususunda ikna ederek gayrimenkulü sattığını ve protokolde de hiçbir eksiklik olmaksızın alıcıya satıldığının ifade edildiğini, alıcının, satıcının bu beyanlarını doğru kabul edip, sözleşme altına aldığını ve gayrimenkulü ticari faaliyet alanına uygun olarak kullanmak üzere satın aldığını, satım bedelinin tamamının nakit ve çeklerle ödendiğini, ancak satıcının, 25/06/2018 tarihinde gayrimenkulü teknik şartnameye ve projesine uygun olacak şekilde teslim etmediğini, eksikliklerin defalarca satıcının kendisine bildirildiği halde giderilmediğini ve gayrimenkulün teslim edilmediğini, müvekkili şirketin ciddi zararlarına sebebiyet verildiğini, gayrimenkulün teslim edilmemesi sonucunda satın alma amacının ortadan kalktığını ve bu satımla ilgili verilen çekin borç konusunun kalmadığını, çekin bedelsiz olduğunu ve sözleşmeden dönmek zarureti doğduğunu, davalı/satıcı tarafından halen teslim edilmeyen gayrimenkulün mevcut durumunun tespiti için … 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası ile taşınmazın durumunun tespiti için başvuruda bulunulduğunu, dosya kapsamında 26/07/2018 günü mahallinde keşif yapılarak gayrimenkulün mevcut durumu ve zararlarının tespit edildiğini, ancak raporun henüz teslim edilmediğini, tüm bu nedenlerle öncelikle bedelsiz kalan çekin ödenmesi, arkasının yazılması sakıncasının ortadan kaldırılması ve haksız yere yapılacak tahsilatın yaratacağı ciddi zararın engellenmesi için çekin ödenmemesi ile ilgili yasak hakkında ivedi olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini; aksi takdirde bu çek ile ilgili olarak yapılacak icra takibinin uygun görülecek teminat mukabilinde tedbiren durdurulmasını, neticeten yasal hakları saklı kalmak kaydıyla davacıya dava konusu yapılan çekten dolayı borçlu bulunmadıklarının tespitine ve davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı … ve Ticaret Anonim Şirketi’nin dava konusu işyerini görerek bilerek satın almayı kabul ettiğini ve tapudan devrini aldığını, satış sözleşmesinde “satıcı teknik şartnamesinde ve projesinde yer alan hiçbir unsur eksik olmaksızın gayrimenkulü satmıştır.” ve “Ufak tefek eksikliklerin bulunması halinde bu durum satıcıya bildirilecek olup, satıcı tarafından eksik sözleşmeden ve yasalardan kaynaklanan her türlü eksikliliğin giderileceği taahhüt edilmiştir.” ibareleri bulunduğunu, iddia edilen eksiklikle ilgili davacı malik … ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından hiçbir talepte bulunulmadığını, dava tarihine kadar çeklerin bir kısmının ödendiğini, ödenen çek miktarının yaklaşık 1.500.000,00-TL civarında olduğunu, bu aşamada davacı tarafça 25/07/2018 tarihinde … 3. Sulh Hukuk Mahkemesin’nin … D. İş sayılı dosyası ile tespit davası açıldığını, dava konusu taşınmazda keşif yapıldığını, 125.000,00-TL’lik ayıp olduğunun bilirkişi raporunda belirtildiğini, davacının bu bilirkişi raporuna dayanarak huzurdaki davayı ikame ettiğini, ayrıca davacının bilirkişi raporuna dayanarak önce 30/07/2018 tarihinde …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyayla dava konusu çekin ödenmemesiyle ilgili olarak ihtiyati tedbir talebinde bulunduğunu, tedbir talebinin reddedildiğini, bu karara karşı davacı tarafça istinaf talebinde bulunulduğunu, dosyanın derdest olduğunu, derdestlik dolayısıyla mahkememizin 10/08/2018 ve 15/08/2018 tarihli tedbir kararlarının hukuka aykırı olduğunu, istediği tedbir kararını bir türlü alamayan davacı tarafın, müvekkili firmaya verdiği diğer çeklerden biri olan 300.000,00-TL bedelli çekle ilgili olarak 06/08/2018 tarihinde bu sefer de…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …esas sayılı dosyasıyla tedbir talepli, tarafları ve konusu aynı olan bir dava daha açtığını, davacı tarafın tedbir talebinin…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce de uygun görülmeyerek reddedildiğini ve çeki ödemek zorunda kaldığını, bütün bu aşamalardan sonra mahkememiz dosyası kapsamında 2.000.000,00-TL bedelli çekle ilgili olarak 10/08/2018 tarihinde 3. kişiler hariç olmak üzere ihtiyati tedbir kararı verildiğini, 125.000,00-TL’lik bir ayıba dayanarak, 5.500.000,00-TL bedelli ve tapuda devri gerçekleşen taşınmazla ilgili ödemeler kapsamında müvekkili şirkete verilen 2.000.000,00-TL bedelli çekle ilgili verilen ihtiyati tedbir kararının orantısız ve ölçüsüz olduğunu, iddia edilen taşınmazın ayıbının, taşınmazın değerinin %2,27’si oranında olduğunu, ihtiyati tedbirin devam etmesi durumunda müvekkili şirketin zarara uğrayacağının açık olduğunu belirterek, tüm bu nedenlerle öncelikle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini, yargılama sonunda davanın reddine ve davacılar aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında davacı vekili, dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin araç alım satım ve servis hizmetleri vermekte olduğunu, sattığı araçların ve satılmış olup da piyasada dolaşan araçlara verilecek her türlü bakım, onarım ve yedek parça sağlanması konularında servisinde kullanılmak üzere 5.500.000,00-TL bedelle İstanbul ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Bulvarı, 1 numaralı parselde, 1355 adada, … paftada kayıtlı gayrimenkulün zemin katında bulunan 8 numaralı asma katlı işyerinin 25/06/2018 günü … yevmiye ile müvekkili şirket tarafından tapuda satın alındığını, bu satım ile aynı tarihli satış ön protokolü ile taraflar aralarında ödeme ve haklar hususunda protokol yapıldığını, gayrimenkulün tüm yasal unsurlarını haiz olarak alıcıya satıldığını, satıcının teknik şartnamede ve projesinde yer alan hiçbir unsur eksik olmaksızın gayrimenkulü sattığını, ufak tefek eksikliklerin bulunması halinde satıcıya bildirileceğinin ve satıcı tarafından eksik sözleşmeden ve yasalardan kaynaklanan her türlü eksikliğin giderileceğinin taahhüt edildiğini, sözleşmede kararlaştırılanların dışında yer alan ve yasaların satım akdinden kaynaklanan yasal yükümlülüklerinin tarafların uhdelerinde saklı bırakıldığını, satış bedelinin 300.000,00-TL’lik kısmının çek ile ödediğini, çekin bu alım satım akdi nedeniyle alıcı tarafından satıcıya verildiğinin sözleşmede düzenleme altına alındığını, satıcının müvekkilini, gayrimenkulün kullanıma hazır olduğunu ve ufak tefek eksikliklerin bulunduğunu, ancak bunların kullanıma engel olmadığı hususunda ikna ederek gayrimenkulü sattığını ve protokolde de hiçbir eksiklik olmaksızın alıcıya satıldığının ifade edildiğini, alıcının, satıcının bu beyanlarını doğru kabul edip, sözleşme altına aldığını ve gayrimenkulü ticari faaliyet alanına uygun olarak kullanmak üzere satın aldığını, satım bedelinin tamamının nakit ve çeklerle ödendiğini, ancak satıcının, 25/06/2018 tarihinde gayrimenkulü teknik şartnameye ve projesine uygun olacak şekilde teslim etmediğini, eksikliklerin defalarca satıcının kendisine bildirildiği halde giderilmediğini ve gayrimenkulün teslim edilmediğini, müvekkili şirketin ciddi zararlarına sebebiyet verildiğini, gayrimenkulün teslim edilmemesi sonucunda satın alma amacının ortadan kalktığını ve bu satımla ilgili verilen çekin borç konusunun kalmadığını, çekin bedelsiz olduğunu ve sözleşmeden dönmek zarureti doğduğunu, davalı/satıcı tarafından halen teslim edilmeyen gayrimenkulün mevcut durumunun tespiti için … 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası ile taşınmazın durumunun tespiti için başvuruda bulunulduğunu, dosya kapsamında 26/07/2018 günü mahallinde keşif yapılarak gayrimenkulün mevcut durumu ve zararlarının tespit edildiğini, ancak raporun henüz teslim edilmediğini, tüm bu nedenlerle öncelikle bedelsiz kalan çekin ödenmesi, arkasının yazılması sakıncasının ortadan kaldırılması ve haksız yere yapılacak tahsilatın yaratacağı ciddi zararın engellenmesi için çekin ödenmemesi ile ilgili yasak hakkında ivedi olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini; aksi takdirde bu çek ile ilgili olarak yapılacak icra takibinin uygun görülecek teminat mukabilinde tedbiren durdurulmasına, neticeten yasal hakları saklı kalmak kaydıyla davacıya dava konusu çekten dolayı borçlu bulunmadıklarının tespitine ve davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında davalı vekili, cevap dilekçesi ile; davacı … ve Ticaret Anonim Şirketi’nin dava konusu işyerini görerek bilerek satın almayı kabul ettiğini ve tapudan devrini aldığını, satış sözleşmesinde “satıcı teknik şartnamesinde ve projesinde yer alan hiçbir unsur eksik olmaksızın gayrimenkulü satmıştır.” ve “Ufak tefek eksikliklerin bulunması halinde bu durum satıcıya bildirilecek olup, satıcı tarafından eksik sözleşmeden ve yasalardan kaynaklanan her türlü eksikliliğin giderileceği taahhüt edilmiştir.” ibareleri bulunduğunu, iddia edilen eksiklikle ilgili davacı malik … ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından hiçbir talepte bulunulmadığını, dava tarihine kadar çeklerin bir kısmının ödendiğini, dava konusu taşınmazın devrinin, müvekkili firma tarafından uygun şekilde yapıldığını, davacı tarafın iddialarının kabul edilebilir bir yanının olmadığını belirterek, tüm bu nedenlerle davanın reddine ve davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında davacılar vekili, dava dilekçesi ile; müvekkili şirket ile …’ın yetkilisi olduğu …Anonim Şirketi arasında, dükkan vasfındaki gayrimenkulün 25/06/2018 günü … yevmiye ile müvekkili şirket tarafından tapuda satın alındığını, bu satım ile aynı tarihli satış ön protokolü ile taraflar aralarında ödeme ve haklar hususunda protokol yapıldığını, gayrimenkul tüm yasal unsurlarına haiz olarak alıcıya satıldığını, satıcının teknik şartnamede ve projesinde yer alan hiçbir unsur eksik olmaksızın gayrimenkulü sattığını, ufak tefek eksikliklerin bulunması halinde satıcıya bildirileceğinin ve satıcı tarafından eksik sözleşmeden ve yasalardan kaynaklanan her türlü eksikliğin giderileceğinin taahhüt edildiğini, sözleşmede kararlaştırılanların dışında yer alan ve yasaların satım akdinden kaynaklanan yasal yükümlülüklerinin tarafların uhdelerinde saklı bırakıldığını, satım bedelinin tamamının nakit ve çeklerle ödendiğini, ancak …’ın 25/06/2018 tarihinde gayrimenkulü teknik şartnameye ve projesine uygun olacak şekilde teslim etmediğini, eksikliklerin defalarca satıcının kendisine bildirildiği halde giderilmediğini ve gayrimenkulün teslim edilmediğini, özellikle gayrimenkulün alım amacına uygun yani işyeri olarak kullanabilmesi için iskan şartının aranması sebebiyle, yasal haklarınu kullanabilmek için gayrimenkulün mevcut durumunun tespiti için … 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası ile taşınmazın durumunun tespiti için başvuruda bulunulduğunu, dosya kapsamında 26/07/2018 günü mahallinde keşif yapılarak hem kullanımı engelleyecek nitelikte fiziki eksikliklerin bulunduğu, hem gayrimenkulde kat mülkiyeti kurulmadığı, hem de en önemlisi de iskanı bulunmadığının tespit edildiğini, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/723 esas sayılı dosyasında verilmiş tedbir kararını hükümden düşürmek, etrafında dolanmak maksadıyla kanuna karşı hile yaparak, muvazaalı, sahte cirolar yapmak sureti ile TCK’nun 156., 157., 158/h, 159. ve 204. maddelerini ihlal ederek hakkında tedbir kararı ihdas edilmiş çekin arkasının yazdırıldığını, bu nedenlerle İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde derdest olan 2018/723 esas sayılı dosyası ile birleştirilmek üzere dava ikame etmek zorunda kalındığını, ek dava niteliğindeki bu davada davalı kişiler hakkında öncelikli olarak ihtiyati tedbir yolu ile dava konusu çekin bu kişilere de ödenmesinin önlenmesine, muhatap bankaya tebliğine ve yapılacak icra takibinin durdurulması hususunda talimat yazılmasına, kötü niyetli ve çekte haklı hamil olmayan, korunmaya değer bir hak ve alacağı bulunmayan davalılara davacıların hiç bir borcunun olmadığının tespitine, çekin iptaline ve davalılar aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında davalı taraflar, davaya cevap vermemişler, davalılar vekili duruşmadaki beyanlarında müvekkilleri hakkında açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında davacı vekili, dava dilekçesi ile; müvekkili şirket ile …’ın yetkilisi olduğu …Anonim Şirketi arasında yapılan sözleşme uyarınca, dükkan vasfındaki gayrimenkulün 25/06/2018 günü … yevmiye ile müvekkili şirket tarafından tapuda satın alındığını, bu satım ile aynı tarihli satış ön protokolü ile taraflar aralarında ödeme ve haklar hususunda protokol yapıldığını, gayrimenkulün tüm yasal unsurlarına haiz olarak alıcıya satıldığını, satıcının teknik şartnamede ve projesinde yer alan hiçbir unsur eksik olmaksızın gayrimenkulü sattığını, ufak tefek eksikliklerin bulunması halinde satıcıya bildirileceğinin ve satıcı tarafından eksik sözleşmeden ve yasalardan kaynaklanan her türlü eksikliğin giderileceğinin taahhüt edildiğini, sözleşmede kararlaştırılanların dışında yer alan ve yasaların satım akdinden kaynaklanan yasal yükümlülüklerinin tarafların uhdelerinde saklı bırakıldığını, satım bedelinin tamamının nakit ve çeklerle ödendiğini, ancak …’ın 25/06/2018 tarihinde gayrimenkulü teknik şartnameye ve projesine uygun olacak şekilde teslim etmediğini, eksikliklerin defalarca satıcının kendisine bildirildiği halde giderilmediğini ve gayrimenkulün teslim edilmediğini, buna rağmen 650.000,00-TL ve 300.000,00-TL bedelli çekleri tahsil ettiğini, özellikle gayrimenkulün alım amacına uygun yani işyeri olarak kullanabilmesi için iskan şartının aranması sebebiyle, yasal haklarınu kullanabilmek için gayrimenkulün mevcut durumunun tespiti için … 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası ile taşınmazın durumunun tespiti için başvuruda bulunulduğunu, dosya kapsamında 26/07/2018 günü mahallinde keşif yapılarak hem kullanımı engelleyecek nitelikte fiziki eksikliklerin bulunduğu, hem gayrimenkulde kat mülkiyeti kurulmadığı, hem de en önemlisi de iskanı bulunmadığının tespit edildiğini, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/723 esas sayılı dosyasında verilmiş tedbir kararının, teminat şartı gerçekleştirilerek banka şube ve genel müdürlüğüne ibraz edildiğini, ancak şirket temsilcisi …, oğlu… ve şirket çalışanı …’ın, mahkememiz kararını dolanmak, haksız kazanç temin etmek maksadıyla kötü niyetli olarak, alacağın temlikine yönelik olmayan, üstelik ciro silsilesi bozarak ve sahte cirolar yaparak çeki bankaya ibraz ettiklerini, bunun üzerinde İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/723 esas sayılı dosyasında cirantalar yönünden de tedbir kararı verildiğini, akabinde çekin …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibine konulduğunu, bu nedenlerle öncelikle davaya konu çeklerin icra takibine konu edilmelerinin önlenmesi, takip yapılması halinde icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini, yapılacak yargılama sonunda, 1.050.000,00-TL tutarlı 11 adet çekin iptaline, bu çekler nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespitine ve davalılar aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında davalı taraf, davanın reddini talep etmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/10/2019 tarih ve …esas ve 2019/1037 karar sayılı kararıyla; “Davanın KISMEN KABULÜ ile 90.000,00 TL’nin çekin tahsil tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine” ve “Her iki tarafın kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine” karar verilmiş, verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 02/11/2022 tarihli, 2020/298 esas ve 2022/1535 karar sayılı ilamı ile; “eldeki davadan daha önce açıldığı anlaşılan İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/723 Esas sayılı dava verilecek kararın eldeki davayı doğrudan etkileyeceği anlaşılmakla aralarındaki hukuki ve fiili bağlantı nedeniyle davaların birlikte görülüp sonuçlandırılmasında zorunluluk bulunmaktadır. İlk derece mahkemesince bu husus göz önüne alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.” gerekçesiyle “Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/10/2019 tarih …Esas – 2019/1037 Karar sayılı kararın HMK.’nın 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA” ve birleştirme kararı verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE” karar verilmiş, mahkemenin … esas sırasına kayıt edilen dosya kapsamında verilen 18/11/2022 tarihli, … esas ve 2022/781 karar sayılı kararı ile, mahkemeleri dosyası ile mahkememiz dosyası arasındaki hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle dosyalarının, mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/08/2018 tarihli, … sayılı karar ile, mahkemeleri dosyası ile mahkememiz dosyası arasındaki hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle dosyalarının, mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/09/2018 tarihli, … sayılı kararı ile, mahkemeleri dosyası ile mahkememiz dosyası arasındaki hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle dosyalarının, mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/10/2021 tarihli, … sayılı kararı ile, mahkemeleri dosyası ile mahkememiz dosyası arasındaki hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle dosyalarının, mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, mahkememizin 30/03/2023 tarihli celsesinde, mahkememiz dosyası ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/655 esas sayılı dosyasının dosyamızdan tefriki ile mahkememizin ayrı bir esasına kaydının yapılmasına karar verilmiş, dosya mahkememizin … esas sırasına kaydedilmiş, diğer birleşen dosyalar yönüyle ise yargılamaya mahkememiz dosyası kapsamında devam olunmuştur.
Asıl dava, taraflar arasında akdedilen satış protokolü kapsamında gayrimenkul alımı nedeniyle davalı şirkete verilen 2.000.000,00-TL bedelli çek nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti; birleşen…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında dava, taraflar arasında akdedilen satış protokolü kapsamında gayrimenkul alımı nedeniyle davalı şirkete verilen 300.000,00-TL bedelli çek nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti, birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında dava, taraflar arasında akdedilen satış protokolü kapsamında gayrimenkul alımı nedeniyle davalı şirkete verilen 2.000.000,00-TL bedelli çekin muvazaalı sahte cirolar nedeniyle iptali ve bu çek nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti, birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında ise dava, taraflar arasında akdedilen satış protokolü kapsamında gayrimenkul alımı nedeniyle davalı şirkete verilen 1.050.000,00-TL tutarlı 11 adet çek nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti ve çeklerin iptalleri istemine ilişkin bulunmaktadır.
Asıl dava kapsamında davacı tarafça dava dilekçesinde ayrıca, bedelsiz kalan çekin ödenmesi, arkasının yazılması sakıncasının ortadan kaldırılması ve haksız yere yapılacak tahsilatın yaratacağı ciddi zararın engellenmesi için çekin ödenmemesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesi; aksi takdirde bu çek ile ilgili olarak yapılacak icra takibinin uygun görülecek teminat mukabilinde tedbiren durdurulması talep edilmiş, mahkememizin 03/08/2018 tarihli ara kararı ile, %20(400.000,00-TL) teminat mukabilinde çekin dava sonuna kadar icra takibine konu edilmesinin ve bankaya ibrazında ödenmesinin davanın tarafları ile sınırlı kalmak üzere ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine yönelik karar verilmiş, mahkememiz dosyası ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosya kapsamında aynı mahiyette ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş olması nedeniyle yine mahkememizin 15/08/2018 tarihli ek ara kararı ile aynı yönde ihtiyati tedbir kararı verilmiş, ancak aynı dava konusuna ilişkin olması ve mükerrer talep olmaması nedeniyle ana davada ilk ihtiyati tedbir kararı için alınan teminatın ek ihtiyati tedbir kararı için de sayılmasına karar verilmiş, davacılar vekili 07/09/2018 havale tarihli dilekçesi ile 100.000,00-TL nakit teminatın teminat mektubu ile değiştirilmesini talep etmiş, mahkememizin 07/09/2018 tarihli ara kararı ile talebinin kabulüne karar verilmiş, davalı vekili 03/09/2018 tarihli cevap dilekçesi ile, 125.000,00-TL’lik bir ayıba dayanarak 5.500.000,00-TL bedelli ve tapuda devri gerçekleşen taşınmazla ilgili ödemeler kapsamında müvekkili şirkete verilen 2.000.000,00-TL bedelli çekle ilgili verilen ihtiyati tedbir kararının orantısız ve ölçüsüz olduğundan bahisle kaldırılmasını talep etmesi üzerine mahkememizin 05/09/2018 tarihli murafaa ara kararı ile talebin murafaa günü olarak belirlenen 27/09/2018 günü duruşmada değerlendirilmesine karar verilmiş, bu esnada mahkememiz dosyası ile birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyası kapsamında 1.050.000,00-TL tutarlı 11 adet çekten dolayı davacı hakkında icra takibine konu edilmelerinin önlenmesi; yapılması halinde icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir talebi bulunduğundan, mahkememizin 06/09/2018 tarihli ara kararı ile, talebin 27/09/2018 tarihli murafaada değerlendirilmesine karar verilmiş, belirlenen günde tarafların beyanları alınmış, tedbirin kaldırılması ve tedbir taleplerinin, ara karar gerekleri yerine getirildikten sonra değerlendirilerek karar altına alınmasına karar verilmiş, mahkememizin 24/10/2018 tarihli ara kararı ile; “Mahkememizce asıl ve birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyası yönünden verilen 03/08/2018 tarihli tedbir kararı ile 15/08/2018 tarihli ek tedbir kararımızın KALDIRILMASINA” ve “Davacı yanın sair tedbir taleplerinin yukarda belirtilen nedenlerle REDDİNE” karar verilmiş, davacılar vekilince arar karardan dönülmesi talep edilmiş, mahkememizin 01/11/2018 ve 05/11/2018 tarihli ara kararları ile ara karardan dönülmesi taleplerinin reddine karar verilmiş, davacılar vekilince 02/01/2019 ve 08/01/2019 tarihli ihtiyati tedbir taleplerinin reddine ilişkin kararın istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 07/03/2019 tarihli, 2019/276 esas ve 2019/282 karar sayılı ilamıyla davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, bu esnada 24/10/2018 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin kararın davacılar vekilince istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 10/01/2019 tarihli, 201/2523 esas ve 2019/22 karar sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, davacılar vekili 18/11/2020 tarihli dilekçesi ile kaldırılan ihtiyati tedbir kararına ilişkin sunulan teminat mektuplarının iadesini talep etmiş, mahkememizin 25/11/2020 tarihli ara kararı ile talebinin reddine karar verilmiş, ara kararın davacılar istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 18/03/2021 tarihli, 2021/229 esas ve 2021/385 karar sayılı ilamıyla istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmiş, davacılar vekilinin 12/10/2022 tarihli dilekçesi ile tekrar teminat mektuplarının iadesini talep etmiş, mahkememizin 12/12/2022 tarihli ara kararı ile talebin reddine karar verilmiş, bu kez davacılar vekili 14/12/2022 tarihli dilekçesi ile dosyaya sunulan teminat mektuplarının dosyaya sunulan teminat ile değiştirilmesini talep etmiş, mahkememizin 23/01/2023 tarihli ara kararı ile talebin reddine karar verilmiş, asıl ve birleşen dosyalarda davacılar vekili 07/04/2023 tarihli dilekçesi ile mahkememiz dosyasındaki teminat mektubunun, dilekçeleri ekinde sunmuş oldukları farklı bir teminat mektubu ile değiştirilmesini talep etmiş, mahkememizin 07/04/2023 tarihli ara kararı ile talebine kabulüne karar verilmiştir.
Davacılar vekili 23/09/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile davayı tam ıslah ettiğini bildirmiş, mahkememizin 25/11/2020 tarihli ara kararı ile, davacılar vekilince HMK’nun 180. maddesi kapsamında 1 hafta içerisinde yeni bir dava dilekçesi vermek zorunda olduğunun; aksi halde ıslah talebinde bulunmamış sayılarak ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edileceği hüküm altına alınmış, davacı yanca yasal sürede yeni bir dava dilekçesi sunulmadığı gibi; 23/09/2020 tarihli dilekçenin de HMK’nın 119. maddesi kapsamında dava dilekçesinin bütün unsurlarını taşımaması; dava konusunun değerinin bildirilmemesi ve bu kapsamda harç ikmalinin de yapılmamış oması nedeniyle davacı yanın ıslah hakkını kullanmış sayılmasına ve ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam olunmasına karar verilmiş, davacılar vekili 14/12/2020 tarihli dilekçesi ve 29/01/2021 tarihli duruşmadaki beyanları ile 25/11/2020 tarihli ara karardan rücu edilmesini talep etmiş, mahkememizin 09/02/2021 tarihli ara kararı ile ara karardan rücu talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce İstanbul ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Bulvarı, 1 numaralı parselde, 1355 adada, … paftada kayıtlı gayrimenkulün zemin katında bulunan 8 numaralı asma katlı işyerinin tapu, imar ve yapı ruhsatı kayıtları, 05/03/2018 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi, 13/06/2018 tarihli satış ön protokolü, 20/06/2018 tarihli satış protokolü, 25/06/2018 tarihli satış ön protokolüne ek ödemeye ilişkin taksitlendirme protokolü, düzenleme şeklinde tahsis suretiyle yapılan pay verilmesi şeklinde inşaat sözleşmesi, çek görselleri, çek teslim belgeleri, teknik şartname, … 51. Noterliği’nin 03/09/2018 tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi, taşınmaz görselleri, … 57. Noterliği’nin … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile tebliğ mazbataları, 24/01/2019 tarihli borç tasfiye protokolü, ödeme tablosu, dekontlar, plaka vergi borç sorgulaması, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararı içeren dosyası, … 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası ve içerisindeki tespit raporu, …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası, …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası, …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası, … 20. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı mahkumiyet kararı, … 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası, …. İcra Müdürlüğü’ne ait … esas sayılı dosya, …. İcra Müdürlüğü’ne ait … esas sayılı dosya ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018/… soruşturma sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış, 3 kişilik bilirkişi heyetinden mahallinde keşif de yapılmak suretiyle rapor temin edilmiştir.
Harita ve kadastro mühendisi …, … ve … inşaat mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. …’dan oluşan bilirkişi heyeti tarafından düzenlenerek mahkememiz dosyasına sunulan 30/09/2022 havale tarihli rapor ile; yeni bir yapı için yapı ruhsatı alınabilmesi için veya mevcut bir yapıda tadilat yapılabilmesi
amacıyla tadilat ruhsatı alınabilmesi için öncelikle yapılmak istenen yapıya veya tadilata ilişkin bir
mimari proje veya mimari tadilat projesi hazırlanması, bu projeye göre bir taşıyıcı sistem projesi ve statik hesaplamalar yapılması, hazırlanan bu proje ile hesaplamaların ilgili belediyesine sunulması
sonucunda ruhsat verilip verilemeyeceğine ilişkin değerlendirmenin, ülkemizdeki geçerli İmar Mevzuatı
kapsamında ancak ilgili belediyesi tarafından yapılabileceği, benzer şekilde yapı ruhsatı ve eki onaylı
projesine göre inşa edilen bir yapıya ilişkin olarak yapı kullanma izin belgesi (iskân belgesi)
düzenlenebilmesi de ilgili onaylı projeye göre inşa edilmiş yapıda ilgili belediyesi teknik
elemanlarınca yapılacak inceleme neticesinde ancak ilgili belediyesi tarafından yapılabileceği, ancak
bilirkişi heyeti teknik görüşü olarak; taşınmazın dış sınırlarının, yani taban oturumunun imar
durumuna/çapına ve projesine uygun olarak yapılmış olduğu görüldüğünden, bu açıdan projesine
uygun olması nedeniyle yapı kullanma izin belgesi düzenlenebileceği, ancak keşif esnasında dışardan
yapılan incelemeler sonucunda binanın 4. normal katının üzerinde projede görülmeyen bir çatı
katı yapılmış olduğu tespit edildiğinden, söz konusu çatı katı kaldırılarak yapı ruhsatına ve eki
projesine uygun hale getirilmeden yapı kullanma izin belgesi düzenlenemeyeceği, bunun yanında mimari projesinde dava konusu taşınmazın 625,38 m2 net kullanım alanlı olduğu
ve keşif esnasında yapılan ölçümler sonucunda fiilen 934,71 m2 net kullanım alanlı olduğunun tespit
edildiği tespit edilmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; davacı … ve Ticaret Anonim Şirketi ile davalı …A. Ş. arasında İstanbul ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Bulvarı, 1355 ada 1 parsel zemin kat 8 nolu bağımsız bölümün satışına ilişkin protokoller düzenlendiği ve taşınmazın 25/06/2018 tarihinde … ve Ticaret Anonim Şirketi’ne satılarak devredildiği, bu anlamda her iki şirket arasındaki hukuki ilişkinin gayrimenkul satış sözleşmesine dayalı olduğu anlaşılmaktadır. Dosya kapsamına sunulan delillerin incelenmesinden, önce … ve Ticaret Anonim Şirketi ile davalı …A. Ş. arasında İstanbul ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Bulvarı, 1355 ada 1 parsel zemin kat 8 nolu bağımsız bölümün satışına ilişkin 05/03/2018 tarihli “Gayrimenkul Satış Sözleşmesi” başlıklı bir sözleşme düzenlendiği, bu sözleşme ile satışı yapılacak taşınmaz ve ödemelere ilişkin bir takım şartların belirlendiği, sözleşmenin 3-c maddesi ile, gayrimenkulün iskanının Eylül ayında alınacağının kararlaştırıldığı, teknik şartların belirlendiği 4-c maddesi ile de dükkânın kaba inşaat olarak teslim edileceği, içerideki tesisatlar ve düzenlemeleri müşterinin kendi kullanım amacına göre kendisinin yapacağının kararlaştırıldığı, yine sözleşmenin 7. maddesinde yapılan düzeltme ile dükkânın hazır halde olduğu, bu haliyle teslim edileceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Daha sonrasında taraflar arasında ödemeye ilişkin hükümlerin düzenlendiği 13/06/2018 tarihli “Satış Ön Protokolü” başlıklı bir belgenin düzenlendiği görülmektedir. Son olarak da 25/06/2018 tarihli “Satış Ön Protokolüne Ek Ödemeye İlişkin Taksitlendirme Protokolü” başlıklı bir protokol düzenlendiği, bu protokol ile 8 nolu bağımsız bölümün satış bedelinin 5.500.000,00-TL olarak belirlendiği, ödenen paranın 970.000,00-TL olduğu, bakiye paranın 4.530.000,00-TL olduğu, bakiye borcun bir kısımının banka havalesi, bir kısmının elden ödeme olarak ödeneceği, bir kısmının da çeklerle ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Eldeki asıl ve birleşen davalarda dava konusu yapılan çekler, söz konusu protokolde bakiye borcun ödenmesi amacıyla … ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından verilen çeklerdir. 6098 Sayılı TBK’nun 207/1. maddesinde de belirtildiği üzere; satış sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Dava konusu açısından bakıldığında, İstanbul ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Bulvarı, 1355 ada 1 parsel zemin kat 8 nolu bağımsız bölümün 25/06/2018 tarih ve … yevmiye nolu satış ile ile …A. Ş. tarafından, … ve Ticaret Anonim Şirketi’ne satılarak devredildiği, taşınmazın halen … ve Ticaret Anonim Şirketi adına kayıtlı olduğu bu anlamda satıcının kendi borcunu yerine getirdiği görülmektedir. Alıcı … ve Ticaret Anonim Şirketi de, taraflar arasında düzenlenen protokoller kapsamında nakit, banka havalesi ve çekler vermek suretiyle bedel ödeme borcunu yerine getirmiş bulunmaktadır. Ancak asıl ve birleşen davalarda davacılar, satışa konu taşınmazın teslim edilmediğini, ayıplı olarak teslim edildiğini, bu nedenle satış bedeli karşılığında davalı taraflara verdikleri çeklerin karşılıksız kaldığını belirterek, dava konusu yapılan çekler nedeniyle menfi tespit talebinde bulunmuşlardır. Öncelikle, satışa konu İstanbul ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Bulvarı, 1355 ada 1 parsel zemin kat 8 nolu bağımsız bölümün 25/06/2018 tarih ve … yevmiye nolu satış ile ile …A. Ş. tarafından, … ve Ticaret Anonim Şirketi’ne satılarak devredildiği, taşınmazın halen … ve Ticaret Anonim Şirketi adına kayıtlı olduğu dikkate alındığında, satıcının kendi borcunu yerine getirdiği, taşınmazın teslim edilmediği yönündeki davacı iddiasının yerinde olmadığı açıktır. Davacı tarafın, taşınmazın iskanı alınmadan, ayıplı olarak teslim edildiği yönünde de bir iddiası bulunmaktadır. Ancak taraflar arasında dava konusu 8 nolu bağımsız bölümün satışına ilişkin olarak 05/03/2018 tarihinde düzenlenen “Gayrimenkul Satış Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin 3-c maddesi ile, gayrimenkulün iskanının Eylül ayında alınacağının kararlaştırıldığı, teknik şartların belirlendiği 4-c maddesi ile de dükkânın kaba inşaat olarak teslim edileceği, içerideki tesisatlar ve düzenlemeleri müşterinin kendi kullanım amacına göre kendisinin yapacağının kararlaştırıldığı, yine sözleşmenin 7. maddesinde yapılan düzeltme ile dükkânın hazır halde olduğu, bu haliyle teslim edileceğinin kararlaştırıldığının anlaşılması karşısında, davacı … ve Ticaret Anonim Şirketi’nin, taşınmazın iskanının bulunmadığını, kaba inşaat halinde taşınmazı satın almakta olduğunu bildiği sabittir. Dolayısıyla, taşınmazın iskansız olarak, ayıplı bir şekilde kendilerine satıldığı, bu anlamda iradelerinin fesada uğratıldığı yönündeki beyanlarına itibar edilmemiştir. Kaldı ki, eldeki davalar açılmadan önce, davacı tarafça, davalı tarafa herhangi bir ayıp ihbarında da bulunulmamıştır. Bu anlamda gerek taşınmazın iskansız olarak alındığının bilinmesi, gerekse taşınmazın satıcı tarafından tapuda satış işlemi yapılmak suretiyle alıcıya devir ve teslim edilmesi ve halen de alıcı tarafından kiraya verilmek suretiyle kullanılması dikkate alındığında, satış bedeli karşılığı verilen ve dava konusu yapılan çeklerin bedelsiz kaldığı söylenemeyecektir. Bu itibarla asıl ve birleşen davalarda davacı tarafların yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Asıl davada dava konusu yapılan 2.000.000,00-TL bedelli çek, usulüne uygun cirolar yapılmak suretiyle son olarak…’a ciro edilmiş, …tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Dosyası ile … Tic. Ltd. Şti. aleyhine icra takibi başlatılmış, icra dosyası kapsamında borçlu tarafından ödemeler yapılmış, yine yargılama sırasında taraflar arasında düzenlenen protokoller kapsamında ödemeler yapılmıştır. Bu anlamda ödeme yapılan kısımlar itibariyle dava istirdat davasına dönüşmüş bulunmaktadır. Davacılar vekili 23/09/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile davayı tam ıslah ettiğini bildirmiş, mahkememizin 25/11/2020 tarihli ara kararı ile, davacılar vekilince HMK’nun 180. maddesi kapsamında 1 hafta içerisinde yeni bir dava dilekçesi vermek zorunda olduğu; aksi halde ıslah talebinde bulunmamış sayılarak ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edileceği hüküm altına alınmış, davacı yanca yasal sürede yeni bir dava dilekçesi sunulmadığı gibi; 23/09/2020 tarihli dilekçenin de HMK’nın 119. maddesi kapsamında dava dilekçesinin bütün unsurlarını taşımaması; dava konusunun değerinin bildirilmemesi ve bu kapsamda harç ikmalinin de yapılmamış oması nedeniyle davacı yanın ıslah hakkını kullanmış sayılmasına ve ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam olunmasına karar verilmiş, davacılar vekili 14/12/2020 tarihli dilekçesi ve 29/01/2021 tarihli duruşmadaki beyanları ile 25/11/2020 tarihli ara karardan rücu edilmesini talep etmiş, mahkememizin 09/02/2021 tarihli ara kararı ile ara karardan rücu talebinin reddine karar verilmiştir. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirilmek suretiyle, asıl ve birleşen davalarda davacı tarafın haksız olduğu sonucuna varılarak, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. Asıl davada, davacı tarafın talebi üzerine Mahkememizin 03/08/2018 ve 15/08/2018 tarihli ara kararları ile ihtiyati tedbir kararı verilmiş olduğu(daha sonra verilen ara kararları ile ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına karar verilmiş ise de), bu kararın bir süre uygulandığı, bu süre boyunca alacaklının alacağına kavuşamadığı dikkate alınarak, 2004 Sayılı İİK’nun 72/4. Maddesi gereğince asıl davada davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmiştir(Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 23/02/1995 tarih ve 1995/4675 E., 1995/1562 K. sayılı kararı).
Tüm bu nedenlerle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Asıl davada davacı tarafça açılan davanın REDDİNE,
1/1-2004 Sayılı İİK 72/4. maddesi gereğince dava değeri üzerinden % 20 oranında belirlenen 400.000,00-TL kötü niyet tazminatının davacılardan alınarak davalı tarafa verilmesine,
1/2-Asıl davada alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcının, davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 34.155,00-TL’den mahsubu ile fazla yatan 33.975,1‬0-TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
1/3-Asıl davada davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 199.000,00-TL vekâlet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı …A. Ş. ve…’a verilmesine,
1/4-Asıl davada davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin, kendi üzerlerinde bırakılmasına,
2-Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… E. sayılı dosyasında, davacı tarafça davalılar hakkında açılan davanın REDDİNE,
2/1-Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcından, davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 35,90-TL’nin mahsubu ile bakiye 144,00-TL harcın, davacılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
2/2-Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında davalı… kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 199.000,00-TL vekâlet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalı…’a verilmesine,
2/3-Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin, kendi üzerlerinde bırakılmasına,
3-Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… E. sayılı dosyasında, davacı tarafça davacı tarafça davalı hakkında açılan davanın REDDİNE,
3/1-Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 17.931,38-TL’den mahsubu ile fazla yatan 17.751,48‬-TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3/2-Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 132.000,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
3/3-Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin, kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Birleşen…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında, davacı tarafça davalı hakkında açılan davanın REDDİNE,
4/1-Birleşen…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 5.123,25‬-TL’den mahsubu ile fazla yatan 4.943,35‬‬-TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4/2-Birleşen…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 45.000,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
4/3-Birleşen…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin, kendi üzerinde bırakılmasına,
5-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, asıl ve birleşen dosyalarda davacılar tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avanslarının, kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, tarafların yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/05/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır