Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/674 E. 2019/426 K. 17.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/674 Esas
KARAR NO : 2019/426

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/07/2018
KARAR TARİHİ: 17/05/2019

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
AÇILAN DAVA VE İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davacı ile … plakalı aracın ruhsat sahibi olan …Şti. arasında, araç değer kaybı ve kazanç kaybı hususunda temlik sözleşmesi imzalandığını, Temliğe konu … plakalı araç 11.05.2015 tarihinde … plakalı aracın şoförünün % 100 kusurlu olması sebebiyle oluşan kazada hasar gördüğünü, trafik kazası tespit tutanağı sürücü beyanları incelendiğinde, davalı sürücü yazılı ve imzalı beyanıyla kazaya tam kusuruyla sebebiyet verdiğini açıkca ikrar ettiğini, söz konusu durum kaza yeri tetkiki ve sürücülerin beyanları kaza tespit tutanağı ile tespit edildiğini, işbu kaza sebebi ile temliğe konu araçta maddi hasar meydana gelmiş olup, ortaya çıkan hasar sebebi ile temliğe konu araç onarımda kaldığını, bu süre içerisinde ticari işlevini yerine getiremediğinden kazanç kaybına ilişkin alacak oluştuğunu, kazanç kaybına ilişkin alacak değerinin tam ve kesin olarak belirlenememesi sebebiyle bu hususta yapılacak tespit sonucu artırılmak üzere kazanç kaybı talep ettiklerini, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu md. 107/f.1’de ” Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir.” düzenlemesi yer aldığını, davacıya ait araç ile aynı nitelikteki benzer araçların ortalama geliri ilgili Sendikalardan, kiralama ilanlarının bulunduğu sitelerden yada bilirkişi vasıtasıyla da sorularak tespit edilebileceğini, aynı zamanda dosyadaki mevcut ve ilgili yerlerden celp edilecek deliller ışığında araçtaki hasarın ortalama süresininde bilirkişi tarafından tespiti yapılabileceğini, bu nedenlerle davanın kabulüne, 11.05.2015 tarihinde davalı yanın kusuru sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sebebi ile temlik alacaklısı olan davacının uğradığı kazanç kaybına ilişkin fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak üzere henüz belirsiz olan alacağın şimdilik 330,00 TL tutarındaki maddi tazminat miktarının, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı yanlardan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı şirkete usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE VARILAN NİTELENDİRME VE SONUÇ:
Dava, kaza tarihinde davalı şirket adına kayıtlı bulunan … plakalı aracın 11/05/2015 tarihinde…Şti. adına kayıtlı bulunan … plakalı araca çarpması şeklinde meydan gelen trafik kazasında temlik edence uğranılan kazanç kaybının temlik alan olarak davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Kazaya karışan araçların trafik kayıtları ve kazaya ilişkin düzenlenen tutanaklar dosyaya celp edilmiştir. Davacı vekilince temlik sözleşmesinden bir suret dosyaya ibraz olunmuştur.
Yargılama devam ederken davacı vekili 02/04/2019 tarihli ekinde sulh protokolü bulunan dilekçe ile davalı tarafla sulh anlaşması yaptıklarını, yapılan sulh anlaşması gereğince, tarafların vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, dosya hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir. Sulh protokolü davalı tarafa tebliğ edilmiş, davalı yan verilen süre içerisinde protokole yönelik herhangi bir itirazda bulunmamıştır.
Dosyaya sunulan vekaletnamede kapsamında davacı vekilinin sulh yetkisine sahip olduğu, davalı adına şirket yetkilisinin kaşe ve imzası bulunduğu, tarafların aralarında yaptıkları protokolle davanın konusuz kalmasını sağladıkları anlaşılmakla; oluşan duruma göre aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Sulh nedeniyle konusuz kalan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 44,40-TL harçtan peşin alınan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50-TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Tarafların sulh protokolünde karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinde bulunmadıklarını bildirmeleri sebebiyle yapılan yargılama giderlerinin yapana taraf üzerinde BIRAKILMASINA ve taraflara vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
4-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, malvarlığına ilişkin davalarda 6763 sayılı kanununun 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK md. 341/2. maddesi gereğince dava miktarı veya değeri 4.400 TL’lik kesinlik sınırında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …

Hakim …