Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/659 E. 2018/1191 K. 12.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/659 Esas
KARAR NO : 2018/1191
DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ: 13/07/2018
KARAR TARİHİ: 12/12/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan zayi belgesi verilmesi davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu … adresindeki … Şirketi isimli … ticaret sicil nolu ticari işletmesinde 01/07/2018 tarihinde Karar Defterinin kaybolduğunu, bu durumu yerel gazete ve maliyeye bildirdiğini, bu nedenle ticari faaliyetini devam ettirebilmesi adına tarafına zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
G E R E K Ç E /
Açılan davada uyuşmazlık davacının elinde olmayan ve kusuru olmaksızın ticari defterlerini kaybettiği sebebine dayalı defterlerin iptali talebinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
6102 sayılı TTK md. 82/7’de ” (1) Her tacir; a) Ticari defterlerini, envanterleri, açılış bilançolarını, ara bilançolarını, finansal tablolarını, yıllık faaliyet raporlarını, topluluk finansal tablolarını ve yıllık faaliyet raporlarını ve bu belgelerin anlaşılabilirliğini kolaylaştıracak çalışma talimatları ile diğer organizasyon belgelerini, b) Alınan ticari mektupları, c) Gönderilen ticari mektupların suretlerini, d) 64 üncü maddenin birinci fıkrasına göre yapılan kayıtların dayandığı belgeleri, sınıflandırılmış bir şekilde saklamakla yükümlüdür.
(2) Ticari mektuplar, bir ticari işe ilişkin tüm yazışmalardır.
(3) Açılış ve ara bilançoları, finansal tablolar ve topluluk finansal tabloları hariç olmak üzere, birinci fıkrada sayılan belgeler, Türkiye Muhasebe Standartlarına da uygun olmak kaydıyla, görüntü veya veri taşıyıcılarda saklanabilirler; şu şartla ki; a) Okunur hâle getirildiklerinde, alınmış bulunan ticari mektuplar ve defter dayanaklarıyla görsel ve diğer belgelerle içerik olarak örtüşsünler; b) Saklama süresi boyunca kayıtlara her an ulaşılabilsin ve uygun bir süre içinde kayıtlar
okunabilir hâle getirilebiliyor olsun.
(4) Kayıtlar 65 inci maddenin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi uyarınca elektronik ortama alınıyor ise, bilgiler; bilgisayar yerine basılı olarak da saklanabilir. Bu tür yazdırılmış bilgiler birinci cümleye göre de saklanabilir.
(5) Birinci fıkranın (a) ilâ (d) bentlerinde öngörülen belgeler on yıl saklanır.
(6) Saklama süresi, ticari defterlere son kaydın yapıldığı, envanterin çıkarıldığı, ara
bilançonun düzenlendiği, yılsonu finansal tablolarının hazırlandığı ve konsolide finansal tabloların hazırlandığı, ticari yazışmaların yapıldığı veya muhasebe belgelerinin oluştuğu takvim yılının bitişiyle başlar.
(7) Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir. ” düzenlemesine yer verilmiştir.
T.C. Yargıtay … Hukuk Dairesi Esas No : …, Karar No : …sayılı ilamında “Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, zayi olduğu iddia edilen faturanın TTK’nın 82/7 maddesinde belirtilen şekilde sınırlı hallerde yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlıktan ziyaa uğradığına dair bir delil ve iddia olmadığı, tacirin basiretli bir iş adamı gibi davranmaması ve ihmalinden kaynaklı zayii olduğu gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.” içtihadına yer verilmiştir. Tüm dosya kapsamı incelendiğinde davacının zayii olduğunu iddia ettiği defterlerin noter bilgilerini süresinde mahkememize bildiremediği, beyanında da ilgili noterlikte bir bilgiye ulaşamadığı, önceki muhasebecilerinde de bunların bulunamadığını beyan etmiş olması nedeniyle davacının defterlerinin noterlik bilgisi mahkememizce teyit edilmeden defterlerin daha önce varlığı konusunda kanaat oluşturulmasının mümkün olmaması, bunun yanında davacının yukarı ayrıntısıyla verilen sayılı sebepler (yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ) dolayısıyla kusuru olmaksızın defterleri kaybettiğini ispat edememesi ve basiretli bir tacir gibi davranması gerekmesi nedeniyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İspat olunamayan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken harç peşin alınmış olduğundan bu hususta hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafça HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair; davacı yüzüne karşı, davalı yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …