Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/638 E. 2018/960 K. 17.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/638 Esas
KARAR NO : 2018/960
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 21/10/2002
KARAR TARİHİ: 17/10/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan alacak davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalı arasında imzalanan sigorta protokolü ile ülke ve vasıta ayrımı yapmaksızın davacı tarafından ithal edilecek emtianın taşımasının sigorta kapsamına alındığını, yapılan incelemede davalının Liner hatlı gemiler için de gemi yaş zammı uyguladığının anlaşıldığını, oysa bu gemiler için gemi yaş zammı alınmasının mümkün bulunmadığını, ayrıca taraflar arasındaki protokol hükümlerine aykırı olarak davacıdan fazla prim alındığının da tespit edildiğini, bu konularda davacı ile davalının mutabık kaldıklarını ve davalının fazla tahsil ettiği primleri iade ettiğini, ancak temerrüde düştüğü tarih ile ödeme tarihleri arasındaki faizi ödemediğini, davalı … şirketince hatalı bir şekilde hesaplanan primler üzerinden düzenlenen poliçelerin, fiili ithalat esnasında gümrük beyannamelerinde kullanılmasından dolayı davacının fazladan KDV ve gümrük vergisi ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek, hatalı olarak tahakkuk ettirilen gemi yaş zammından kaynaklanan 7.507,99-TL nın temerrüt faizi ile, fazla tahakkuk ettirilen sigorta priminden kaynaklanan 1.013,14-TL temerrüt faizinin avans faizi ile birlikte, fazla prim nedeniyle ödenmesine sebebiyet verilen 45.573,18-TL tutarındaki KDV ve gümrük vergisinin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesini özetle; Davacı tekel ile müvekkil şirket arasında 01/04/1998 tarihinde 1 yıl süreli olarak imzalanan protokol her yıl süresinde yenilenmek üzere 01/04/2003 tarihine kadar uzatıldığını, müvekkil şirket tarafından davacı adına tanzim edilen poliçeler için tatbik edilmesi gereken %0,02665 fiat yerine yanlış biranlaşılma ile 01.06.2000 tarihinden itibaren davacı Genel müdürlüğü bağlı pazarlama dağıtım müessesesinin fiatları tatbik edilerek poliçeler tanzim edildiğini, konunun davacı tarafından müvekkil şerkete ihbar edilmesi üzerine yapılan çalışmalar nitecesinde 104,208,759,294-Tl fark olduğu anlaşılmış ve bu rakam üzerinde tarafların mutabataka vardıklarını ve davacının bu rakamı müvekkil şirketten ödemesi için fax çektiğini, müvekkil şirket tarafından 104.208.759,294 -TL nin primin azla ödendiğine dair listeler 22/11/2001 tarihinde davacıya gönderildiğini, ve davacının kabul ederek muhabakata vardıklarını, davacının ayrıca müvekkil şirket tarafından tanzim edilen poliçelerde gemi yaş zammanını hatalı uygulandığını belirttiğini, müvekkil şirketin davacı ile imzaladığı 27/04/1998 tarihli protokol şartlarına uygun olarak hareket ederek poliçeleri tanzim ettiğini, zira söz konusu poliçede 15 yaşın üzerindeki gemilerle yapılacak taşımalarda uygulanacak gemi yaş zammı belirtildiğini, davacı tarafından müvekkil şirkete muhatap 08/02/2002 tarihli yazı yazılıncaya kadar taşımayı yapan gemilerin Liner olduğuna dair herhangi bir belge ibraz edilmediği gibi bilgide verilmediğinden, müvekkil şirket tarafından protokole uygun olarak poliçelerde gemi yaş zammı uygulandığını, müvekkil şirketin bir yükümlülüğü olmamasına rağmen primlerin büyükbir kısmının reasürörlere devredilmiş olması nedeniyle reasürörlerin de görüşü alınarak, 55.627.770,885-TL nin gemi yaş zamı primi davacıya iade edildiğini, davacı fazla tahakkuk ettirilen gemi ya şzammı için gümrük vergisi ve KDV olarak 45.573.179,261-TL ödendiğinden bahisle bu paranın müvekkil şirketten tahsilini talep ettiğini, bu nedenlerden dolayı davacının talebi muaccel ve müvekil şirketde temerrüde düşmediğinden toplam 8.521.126,000-TL lik temerrüt faiz talebi ile faize faiz yürütme talebinin reddine, davacı şirket kendi kusuru ile poliçelerin protokole uygun olarak gemi yaş zammı tanzim edilmesine neden oldğuundan 45.573.179,261-TL lik KDV ve Gümrük Vergisinin kendi uhdesinde kalması gerektiğinden bu talebin reddine, davacının faiz hesaplama şekli ve KDV, Gümrük Vergisi oranları hakkında mahkemeye bilgi sunmasına, davacının delillerine karşı delil ikame etme ve iddiayı teyit edecek delilleri ibraz etme haklarının mahfuz tutulmasına, davanın esastan reddine, masraf ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMEMİZİN İLK KARARI
Mahkememizin … esas sayılı … karar, 02/12/2004 tarihli kararıyla; ” Davanın kısmenkabulüne, 42.172.455,197-TL alacağın 25/12/2001 tarihinden itibaren hesaplanacak reeskont faizi ile davalıdan tahsiline, davacıya ödenmesine dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı Yargıtay yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verilmiştir. ” yönünde karar verilmiştir.
YARGITAY … HUKUK DAİRESİ’NİN İLK KARARI
Yargıtay 2010/15968- 2012/8558 sayılı kararı ile: Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 1.875,05 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 22.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Şeklinde karar verilmiştir.
MAHKEMEMİZİN İKİNCİ KARARI
Mahkememizin … karar sayılı ve 14/05/2014 tarihli kararı ile; “Usul ve yasaya uygun bulunan Bozma Kararı’na uyularak yeniden yapılan yargılama sırasında alınan 31.12.2013 tarihli bilirkişi kurulu raporunda davacının davalıdan 42.172,45-TL anapara alacağının 25.12.2001 tarihinden itibaren değişen oranlarda reeskont faizi ile birlikte davalıdan istenebileceği, davacının toplam 8.214,34-TL işlemiş faiz alacağının bulunduğu açıklanmıştır.
Hükmüne uyulan Bozma Kararı ile yapılan inceleme sonucu düzenlenen 31.12.2013 tarihli bilirkişi raporu nazara alınarak, davacının 42.172,45-TL alacağının 25.12.2011 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte ve ayrıca 8.214,34-TL temerrüt faizi alacağının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesi uygun görülmüştür.” şeklinde karar verilmiştir.
YARGITAY … HUKUK DAİRESİ’NİN İKİNCİ KARARI
Yargıtay… karar sayılı 24/02/2016 tarihli kararı ile; “Dosyadaki yazılara mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, gümrük vergisi ve KDV ile ilgili olarak evvelce 42.172,45 TL’nin tahsiline karar verilmiş olup bu yönden verilen hüküm, bozma dışı bırakılarak karar düzeltmeden geçmek suretiyle kesinleşmiş olduğundan, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekirken, kesinleşmiş aynı alacak konusunda yeniden hüküm kurulması doğru olmamış kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.” şeklindeki gerekçe ile mahkememizce verilen kararın bozulmasına karar verilmiştir.
G E R E K Ç E /
Mahkememizce bozma ilamında uyularak; Gümrük vergisi ve KDV ile ilgili olan 42.172,45 TL bakımından ve temerrüt faizine ilişkin 8.214,34 TL bakımından 14.05.2014 tarihli mahkememiz kararına karşı davalı vekili temyiz talebi reddolunmakla bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Gümrük vergisi ve KDV ile ilgili olan 42.172,45 TL bakımından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Temerrüt faizine ilişkin 8.214,34 TL bakımından 14.05.2014 tarihli mahkememiz kararına karşı davalı vekili temyiz talebi reddolunmakla bu hususta yeniden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Dair; davacı vekili yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile YARGITAY nezdinde TEMYİZ kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
E-İMZALIDIR
Hakim …
E- İMZALIDIR