Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/631 E. 2019/478 K. 11.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/631 Esas
KARAR NO : 2019/478

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/07/2018
KARAR TARİHİ: 11/06/2019

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.

AÇILAN DAVA VE İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davacı şirketin 27/11/2017 tarihinde davalı şirketin … şubesinden … model 1 adet yemek masası, 6 adet yekem masası sandalyesi ve konsoldan oluşan takımı 7.000,00-TL bedelle satın oldığını, davacı tarafından satın alınan ürünlerin 08/12/2017 tarihinde teslimat sözleşmesi ile teslim edildiğini, teslim edilen ürünlerin konsol çekmecesinin kırık, konsolun köşesinin boyasının atmış olduğu, konsol orta dikmesinin kırık olduğu görüldüğünü ve bu hususun teslimat sözleşmesine şerh düşüldüğünü, ürünlerin ayıplı olduğunun teslim alan kişilere bildirildiğini, hasarların olduğunu görerek kabul ettiklerini, ürünün yenisi ile değiştirileceğini söyleyerek teslim zaptını imzaladıklarını, davalı tarafından davacıya kırık olan konsolun yerine 30/12/2017 tarihinde yeni bir konsol gönderildiğini, gelen ürünün de hasarlı ve ayıplı olduğunu, bu ürünün de teslim alınmadığını, davalı şirket ile davacının telefonla yaptığı görüşmelerde en kısa sürede sorunun giderileceğini söylenmişse de davalı tarafından herhangi bir girişimde bulunulmadığını, bu nedenlerle, davalı tarafından davacıya ayıplı olarak gönderilen Dolce Vita model 1 adet yemek masası, 6 adet yemek masası sandelyesi ve konsolun davalıya iadesi ile ayıplı olarak gönderilen ürünlerin bedeli olan 7.000,00-TL nin dava tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte davacıya ödenmesi, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalıya aidiyetine karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davanın görevsiz ve yetkisiz mahkemede açıldığını, görevli mahkemenin İstanbul Anadolu Tüketici mahkemeleri olduğunu, ilgili mahkemeye dosyanın gönderilmesi gerektiğini, davanın esas yönünden de reddi gerektiğini, davacının ürünleri teşhir ürünü olduğunu, halihazırda bulunan problemler zaten satış anında bulunduğunu, uyuşmazlık konusu ürünün asıl tutarının 19.948,00-TL olduğunu, davacının ürünleri 7.000,00-TL ye aldığını, bu da ürünün teşhir ürünlerinden olduğunun açık kanıtı niteliğinde olduğunu, ürünlerin gerçek ahşap ürünü olduğunu, gerçek ahşap ürünlerinde renk atma sorunu olmayıp ahşabın özelliğinden doğan tonlar söz konusu oldğunu, davacı bu özellikleri bilerek bu ürünleri satın aldığını, bu nedenlerle, davanın görevsiz mahkemede açılmış olması sebebiyle davanın reddine, bu itirazın yerinde görülmemesi halinde hukuk mahkemeleri kanunu 6. Md gereği yetkisizlik kararı verilerek İstanbul Anadolu Mahkemelerine gönderilmesine, mahkeme aksi kanaatteyse davanın esastan görülerek uyuşmazlık konusu ürünün teşhir ürünü olarak bedelinden oldukça düşük bir bedelle satın alınmış olması ve bu problemi akabinde üretimden ya da montajdan doğan problemmiş gibi lanse edilmesinin gerçek dışı olması ve davanın kötü niyetli olarak ikame edilmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin davacıya tahmilini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE VARILAN NİTELENDİRME VE SONUÇ:
Davada uyuşmazlık, davalı şirketin Küçükbakkalköy şubesinden satın alınan Dolce Vita model, 1 adet yemek masası, 6 adet yemek masası sandalyesi ve konsoldan oluşan takımın ayıplı ve hasarlı olarak teslim edilmiş olması sebebiyle davacının sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesi talebinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
Davacı vekilince satış sözleşmesi, faturalar, ürün teslimat formu ve satışa konu ürünlerin durumunu gösterir bir kısım fotoğraflar sunulmuştur. Tarafların Hukuk Usulü Muhakemeleri uyarınca hasrettikleri diğer delilleri de toplanmış ve mahkememizce bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, alınan 01/03/2019 tarihli bilirkişi raporu özetle; Davacı tarafın inceleme konusu yapılan 2017 mali dönemine ait ticari defterlerinin ait olduğu yılda yürürlükte olan TTK ve VUK hükümlerine göre tutulduğu, ticari defterlerin yasal süreleri içerisinde açılış ve kapanış tasdiklerini yaptırmış oldukları, davacı taraf ticari defter kayıtlarında, dava konusu faturaların yer aldığı ve bedelinin ödenmiş olduğu, davalı tarafın incelemeye katılmadığı, ticari defter ve kayıtlarını incelemeye sunmadığı, davalı taraf ticari defter ve kayıtları üzerinden inceleme yapılamadığı, dosya içerisinde bulunan evrak ve fotoğraflar üzerined yapılan incelemede davaya konu ürünlerine açık ayıplı olduğu bildirilerek rapor sunulmuştur.
Davalı yan cevap dilekçesinde davaya bakma konusunda görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olduğunu savunmuşsa da tarafların tacir olması ve satış sözleşmesinin tarafların ticari işletmeleriyle ilgili olması sebebiyle görev itirazı yerinde görülmemiştir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 3.maddesinde yetki şartı bulunması ve tarafların tacir olması sebebiyle HMK 17 ve devamı maddeleri uyarınca yetki ilk itirazının da reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı yan esasa yönelik savunmalarında davaya konu ürünlerin teşhir ürünü olduğunu ve davacı yanın ürünlerdeki problemleri bilerek satın aldığını savunmuştur. Dosyaya sunulan fotoğraf ve teslimat formunda satıma konu ürünlerde ayıbın teslimat anında mevcut olduğu anlaşılmakla, davalı yan da bu ayıpların inkarı noktasında itirazda bulunmamıştır.
Ayıptan sorumluluğa ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Madde 219 “Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.” düzenlemesi mevcuttur.
Davalı yanın ürünlerin teşhir ürünü olarak halihazırdaki problemleriyle satın alındığı yönündeki savunmalarını ispata yönelik delil sunamadığı gibi, satış sözleşmesinde de satışa konu ürünlerin teşhir ürünü olduğu yönünde ve satış esnasındaki problemlerini belirtir şekilde bir kararlaştırma yapılmamış olması sebebiyle bu yöndeki savunmalar da yerinde görülmemiştir. Davalı yanın satışa ve davaya konu ürünlerdeki ayıplardan sorumlu olduğu, bu kapsamda davacı yanın sözleşmeden dönme talebinin 6098 sayılı yasanın 227. Maddesi kapsamında yerinde olduğu ve aynı yasanın 229. Maddesi kapsamında satışa konu ürünleri iadesi koşuluyla davalıya ödemiş olduğu davalının da kabulünde bulunan 7.000,00-TL’yi dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle talep etmekte haklı olduğu kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile,
1-Davacının davaya konu … model 1 adet yemek masası, 6 adet yemek masası sandalyesi ve konsolu davalıya iadesi koşulu ile, 7.000,00-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 478,17-TL harçtan peşin alınan 119,55-TL harcın mahsubu ile bakiye 358,62-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin olarak yatırdığı 119,55-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı ilk masraf 49,30-TL, bilirkişi ücreti 1.400,00-TL, posta gideri 130,5 TL olmak üzere toplam 1.579,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .