Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/615 E. 2020/115 K. 17.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/615
KARAR NO : 2020/115

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/09/2017
KARAR TARİHİ : 17/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında müvekkili şirket yetkilisi …’e yabancı dil eğitimi verilmesi hususunda sözleşme ilişkisi bulunduğunu, sözleşme kapsamında bu eğitimi oluşturan özel derslerin birebir müvekkili şirketin adresinde yapılabileceği, her derse özel ha- zırlanan materyal ve ekipmanların ders öğretmeni ile birlikte her ders ayrı ayrı gönderileceği, görevli öğretmenin kararlaştırılan ders saatinde müsait olmaması halinde aynı tarih için başka bir öğretmenin görevlendirilmesi ve eğitim alan kişinin mağdur edilmeyeceği, ders gün ve saatlerinin ders alanın talebi ile değiştirilmesinin mümkün olacağı, kurum tarafından tek taraflı değişiklik yapılmayacağı hususunun taahhüt edildiğini, buna rağmen davalının henüz üçüncü ders aşamasında derse gelecek öğretmenin izinli olduğundan bahisle dersin iptal edildiğinin bildirdiğini, ders materyallerinin dersi alacak şirket yetkilisine hiç bir zaman teslim edilmediğini, davalı kurumun ciddiyetsiz davranışı nedeniyle 2. dersten sonra sözleşmeyi feshettiklerini, müvekkili şirket tarafından kesilen ve davalıya gönderilen iade faturasının ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Bakırköy .. .İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.

S A V U N M A :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının tüm eğitim ve hizmetlerini eksiksiz bir şekilde aldığını, müvekkil şirketin bu konuda üzerine düşeni yerine getirdiğini, davacının da düzenlenen faturalara 8 gün içerisinde itiraz etmediğini, davasında ne kadar eğitim aldığını belirtmediğini, davacının kendi sunmuş olduğu delillerde bile bir dönem ders aldığının ikrar edildiğini, hizmet almadığını yazılı delillerle ispatlaması gerektiğini, davacının da imzalamış olduğu sözleşmeye göre kampanyalı eğitim olduğundan ücret iadesi yapılmadığını davacının ücret iadesi talebinin bu yönüyle haksız olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.

DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
İş bu dava dosyasının, Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından verilen yetkisizlik kararı üzerine mahkememize geldiği ve esas numarasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçeleri ve ekleri, cevabi yazı içerikleri, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Dosyamız mündericatında aslı yer alan, Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı/alacaklının, davalı/borçlu hakkında, 5.593,20-TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yaptığı ve davalı/borçlunun süresi içerisinde, borca ve fer’ilerine itiraz ederek takibi durduğu görülmüştür.
Davaya konu somut olayda taraflar arasında, davacı şirket yetkilisi …’e yabancı dil eğitimi verilmesi hususunda, saati 79,90 TL olmak üzere, toplam 70 saatlik süreyi içeren “Eğitim Hizmet Sözleşmesi” akdedildiği, sözleşme kapsamında davacı/alacaklının davalı/borçluya 5.593,20 TL ödeme yaptığı, söz konusu sözleşmenin davacı/alacaklı yanca, davalı/borçlunun, ders materyallerini dersi alacak şirket yetkilisine hiç bir zaman teslim etmediği ve davalı yanın ciddiyetsiz davranışlarda bulunduğu gerekçeleriyle, 2. dersten sonra tek taraflı olarak fesih edildiği, ancak davalı/borçlu yanca davacı/alacaklının iddialarının kabul edilmediği, aksine davacının tüm eğitim ve hizmetleri eksiksiz bir şekilde aldığı, kendilerinin üzerine düşen tüm yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getirdiği, davacının kendi sunmuş olduğu deliller de bile, bir dönem ders aldığının ikrar edildiği, davacının hizmet almadığını yazılı delillerle ispatlaması gerektiği, davacının imzalamış olduğu sözleşmenin kampanyalı eğitim sözleşmesi olduğundan ücret iadesinin yapılmadığı, davacının ücret iadesi talebinin haksız olduğu ve ayrıca davacının, düzenlenen faturalara da 8 gün içerisinde itiraz etmediğinin beyan edildiği, bu haliyle yapılan değerlendirmede de, somut olayda, yapılan ödeme ve verilen 2 saatlik ders konusunda taraflar arasında herhangi bir ihtilafın bulunmadığı, ihtilaflı olan hususların, davalı/borçlunun sözleşme kapsamında yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirip getirmediği ve tam ücrete hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplandığı anlaşıldı.
Dava, İİK 67. vd. maddelerine dayalı itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Dava konusu somut olayda öncelikle, ispat külfetinin hangi tarafta olduğunun tespit edilmesi gerekmektedir.
Davalı yanca sunulan cevap dilekçesinde, davacının tüm eğitim ve hizmetleri eksiksiz bir şekilde aldığı, kendilerinin de üzerine düşen yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getirdiği savunulmuş olup, bu haliyle somut olayda ispat külfetinin, davalı/alacaklı da olduğu (Benzer bir konuda bknz. İstanbul BAM 6. H.D. 06/12/2018 tarih ve 2018/877 Esas-2018/1324 Karar nolu kararı) anlaşılmaktadır.
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplanmış, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine katılmış ve ispat yükü kendisinde olan davalı yana, mahkememizin 22/10/2019 tarihli celsesinde, cevap dilekçesinde açıkça tanık deliline dayandığından, hangi hususlarda tanık dinleteceğini ve hangi tanığın hangi vakanın ispatında tanıklık yapacağı ile tanık isim ve adreslerini bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verilmiş, ayrıca kesin sürenin sonuçları da usulüne uygun olarak ihtar edilmiş, ancak davalı yanca herhangi bir beyanda bulunulmadığı gibi, tanık isim ve adresleri de bildirilmemiş ve ayrıca hizmetin tam ve eksiksiz olarak verildiği şeklindeki savunmasını ispat edecek başkaca herhangi bir delil de bildirilmemiştir.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde de;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, İİK 67. vd. maddelerine dayalı itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olduğu, davacı/alacaklı tarafından, davalı/borçlu aleyhine, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından, 5.593,20-TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı/borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılan itiraz sonucu takibin durmuş olduğu, davacı vekilinin yasal süre içinde davalı vekilinin itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, somut olayda, yapılan ödeme ve verilen 2 saatlik ders konusunda taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın, davalı/borçlunun sözleşme kapsamında yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirip getirmediği ve tam ücrete hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplandığı, bu kapsamda dosya üzerinde yapılan incelemede, davalı yanca sunulan cevap dilekçesinde, davacının tüm eğitim ve hizmetleri eksiksiz bir şekilde aldığı, kendilerinin de üzerine düşen yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getirdiğinin savunulduğu, bu haliyle da davalı/borçlunun savunmasını ispatla yükümlü olduğu, bu bağlamda da, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm delillerin toplandığı, gelen yazı cevaplarının dosyamız içerisine katıldığı ve ispat yükü kendisinde olan davalı yana, mahkememizin 22/10/2019 tarihli celsesinde, cevap dilekçesinde açıkça tanık deliline dayandığından, hangi hususlarda tanık dinleteceğini, hangi tanığın hangi vakanın ispatında tanıklık yapacağını ve tanık isim ve adreslerini bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verildiği, ayrıca kesin sürenin sonuçlarının da usulüne uygun olarak ihtar edildiği, ancak davalı yanca herhangi bir beyanda bulunulmadığı gibi, tanık isim ve adreslerinin de bildirilmediği ve ayrıca, hizmetin eksiksiz olarak verildiği şeklindeki savunmasını ispat edecek başkaca herhangi bir delil de bildirilmediği anlaşıldığından, davacı tarafından açılan davanın, davalı yanca eğitim hizmet sözleşmesi kapsamında verilen ve hizmet sözleşmesinin niteliği gereği, sözleşmenin devam ettiği süre içerisinde istenebileceği sonucuna ulaşılan 2 saatlik hizmet bedeli toplamı olan (79,90×2) 159,80 TL mahsup edildikten sonra kalan 5.433,40 TL yönünden kısmen kabulüne, ayrıca takip konusu alacağın hizmet sözleşmesinden kaynakladığı ve bu haliyle de likit olmadığı anlaşıldığından, davacının koşulları oluşmayan icra-inkar tazminatı isteminin reddine ve ayrıca davalı yanca her ne kadar kötü niyet tazminatı talep edilmiş ve davanın kısmen reddine karar verilmiş ise de; İİK.’nun 67/2 maddesi uyarınca alacaklı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için icra takibinin haksız olmasının yanı sıra, alacaklı davacının ayrıca kötü niyetli olmasının da gerektiği, dava konusu olayda, her ne kadar dava konusu icra takibi 159,80 TL yönünden haksız ise de; davacının kötü niyetli olduğunun davalı tarafından ispat edilmediği gibi davacının kötü niyetle sırf davalıya zarar verme kastıyla hareket ettiği, zarar verme kastıyla kötü niyetle icra takibi başlattığı yönünde dosyada herhangi bir delil de bulunmadığı anlaşıldığından, davalı yanın kötü niyet tazminatı isteminin de reddine ve ayrıca her ne kadar davacı vekili tarafından 21/02/2020 tarihli kısa kararın tavzih edilmesi konulu dilekçede, mahkememizce verilen kısa kararda sehven fatura tutarının 5.433,40 TL olarak belirtildiği, ancak icra dosyasına konu edilen fatura tutarının 5.593.20-TL olduğu ve kararın bu yönüyle tavzihi talep edilmiş ise de; gerek talep edilen hususun tavzih yoluyla düzeltilebilecek bir husus olmadığı ve gerek se mahkememizce verilen kararda yukarıda yazılı gerekçelerle herhangi bir hata olmadığı sonuç ve vicdani kanaatine ulaşıldığından tavzih isteminin de reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
1-Davalının, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazının, 5.433,40 TL yönünden İPTALİ ile; takibin bu miktar üzerinden takip talebindeki koşullarla DEVAMINA, fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin REDDİNE,
2-Alacak likit olmayıp yargılamayı gerektirdiğinden, davacının koşulları oluşmayan icra-inkar tazminatı isteminin REDDİNE,
3-Reddilen kısım yönünden davalının koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı isteminin REDDİNE,
4-Alınması gereken 371,15 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 95,52 TL nispi harcın mahsubu ile bakiye 275,63 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR YAZILMASINA,
-Davacı tarafından yatırılan 95,52 TL harç parasının davalıdan alınarak, davacıya ÖDENMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinden başvuru harcı 31,40 TL, posta gideri 33,50 TL olmak üzere toplam: 64,90 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre yapılan hesaplamaya göre 62,95 TL kısmının davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE , bakiye kısmın oranlamaya göre davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak, davacıya VERİLMESİNE,
7-Aslı dosyamız arasında yer alan Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının karar kesinleştiğinde İADESİNE,
8-HMK Yönetmeliğinin 58/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır