Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/554 E. 2020/111 K. 17.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/554 Esas
KARAR NO : 2020/111

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 18/06/2018
KARAR TARİHİ : 17/02/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan; “İtirazın İptali” davasının yapılan yargılaması sonunda;
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davalı adına faturalar kesildiğini, müvekkilinin davalıdan bakiye 9.183,26 TL alacağının kaldığını, borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasıyla davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davacının takibe itirazı üzerine takibin durduğundan bahisle; davalının Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.

S A V U N M A /
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle: Söz konusu faturaların, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin , malların tesliminin ve alacağın varlığının ispatı bakımından tek başına yeterli olmadığını, davacının alacak iddiasını ispatlaması gerektiğini, yine alacağın bir kısmının ödedndiği ve geriye bakiye alacak kaldığı iddiasının da tarafların kayıt ve defterlerinin incelenmesi ile ortaya çıkacağını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, daha sonra uyap sisteminden sunduğu 04.03 2020 tarihli dilekçesi ile vekillikten çekilmiştir.

G E R E K Ç E /
Dava; İİY’ nin 67 maddesi uyarınca açılmış; “İtirazın İptali” davası niteliğindedir.
Davaya dayanak icra dosyası celp edilmiş, taraf delilleri toplanmış, uzman bilirkişiden rapor alınmıştır.
UYAP üzerinden celp edilen Gaziosmanpaşa …İcra müdürlüğünün … icra dosyası incelendiğinde; davacı- alacaklı tarafından davalı- borçlu aleyhine İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası ile faturalardan kaynaklanan cari hesap alacağına istinaden 9.183,35 TL alacak üzerinden 04.04.2018 tarihinde icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu vekilinin yetkiye ve borca itirazlarına ilişkin uyap sisteminden 05.04.2018 tarihinde dilekçe sunduğu, davacı alacaklı vekilinin yetki itirazını 18.04.2018 tarihli dilekçe ile kabul ettiği, bunun üzerine dosyanın itiraz dilekçesinde yetkili olduğu belirtilen Gaziosmanpaşa İcra Tevzi bürosuna gönderildiği, Gaziosmanpaşa… İcra müdürlüğünün … Esasını aldığı, bu dosyadan davalı borçlu tarafa 19.04.2018 tarihinde ödeme emri çıkarıldığı, davalı borçlu vekilinin 25.04.2018 tarihinde uyaptan gönderdiği dilekçe ile yetkiye ve borca itiraz ettiği, icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
İcra takibinin durması üzerine davacı tarafça 1 yıllık yasal sürede işbu davanın açıldığı, dava şartlarının mevcut olduğu, ilk itirazın bulunmadığı görülmüştür.
Öncelikli olarak, davalı borçlu tarafın Gaziosmanpaşa … İcra müdürlüğünün … Esasına sunulan icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın ön sorun olarak çözülmesi gerekmiştir. Buna göre ; Davalı borçlu tarafça bu dosyaya yapılan yetki itirazında yetkiye itiraz edildiği belirtilmiş ancak yetkili icra dairesi gösterilmemiştir. Bu durum ise 6100 sayılı HMK’nın 19. Maddesine göre yetki itirazının usulüne uygun olmadığını göstermektedir. Bunun yanında icra dosyası, işbu icra dairesine yukarıda icra dosyasının incelenmesi bölümünde açıklandığı üzere davalı borçlu tarafın ilk yetki itirazı ve yetkili icra dairesinin Gaziosmanpaşa icra dareleri olduğunu belirtmesi üzerine gelmiştir. Yetki itirazı da davacı alacaklı tarafça kabul edilmiş, işbu icra dairesi yetkili hale gelmiştir. Bu nedenler ile Gaziosmanpaşa İcra Dairelerinin yetkili olduğu, yetki itirazının yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Dosyamızda icra dairesinin yetkisine ilişkin ön sorun çözüldükten sonra işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
Davacı taraf, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında faturalardan kaynaklı cari hesap alacağı olduğu iddia etmekte, davalı taraf ise faturaların alacağı ve hukuki ilişkiyi ispata yeterli olmadığını, ticari defterlerin incelenmesi ile durumun ortaya çıkacağını savunarak davanın reddini talep etmektedir.
Davalı taraf, ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun ihtarata rağmen sunmamıştır. Bunun üzerine uzman bilirkişi dosya kapsamı toplanan deliller ve davacı kayıtlarına göre inceleme yapmıştır.
12.12.2019 tarihli uzman bilirkişi raporunda özetle; Davalı tarafın ticari defter ve kayıt ibrazında bulunmadığını; davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde, davacı tarafça ibraz olunan ticari defterlerin usulüne uygun düzenlenmiş olduğunu, taraflar arasındaki hesap hareketlerinin 13/10/2017 tarihinde başladığını, 16/03/2018 tarihine kadar devam ettiğini, davacı tarafından davalı adına toplam 21.218,05 TL tutarında fatura düzenlendiğini, buna karşılık davalı tarafından davacıya toplam 12.034,79 TL ödeme yapıldığını, davacı firmanın ticari defterlerinin davalı cari hesap hareketleri ile uyumlu olduğu, davacının BS bildirimlerinin defter kayıtlarındaki cari hesap hareketleriyle uyumlu olduğunu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen sevk irsaliyeleri ile fatura tarihlerinin uyumlu olduğunu, irsaliyelerin imzalı olduğunu, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 9.183,26 TL alacaklı olduğunu belirtmiştir.
Davalı taraf, borca itiraz dilekçesinde davacıya borçlu olmadığını savunmuşsa da bu kapsamda dosyaya herhangi bir delil sunmadığı gibi, TTK 83. maddesi uyarınca incelemenin yapılacağı gün ve saatte ticari kayıtlarını hazır etmesi yönünde HMK 220, 222 maddelerindeki meşruhatı içerir davetiye gönderilmesine rağmen defter ibrazında da bulunmamıştır.
Davalı yan cevap dilekçesinde; faturanın tek başına alacağın, malların tesliminin ve hukuki ilişkinin varlığını kanıtlamaya yeter bir delil olmadığını ileri sürmüştür.
Öncelikle şunun belirtilmesi gerekmektedir ki;Fatura tek başına alacağı ispatlamasa da, fatura konusu mallar teslim edilmiş olduğu takdirde ispat külfeti yer değiştirmekte, davalı tarafa geçmektedir. Fatura, ticari hayatta en çok kullanılan belgelerin başında gelmektedir. Ticari işletmesiyle ilgili mal satan, imal eden veya bir iş gören veyahutta menfaat sağlayan tacirin vergi yükünün hesaplanmasında da düzenlediği faturalar dikkate alınmaktadır. Bunun yanı sıra kendisine gönderilen faturayı alan kimsenin sekiz gün içerisinde itiraz etmemesi halinde fatura içeriğine dair karine teşkil eder. Ve bu çerçevede faturanın ispat vasıtası olarak kullanılmasını da sağlar. Hatırlatmak gerekir ki kişinin kendi düzenlediği belgelerin kendi lehine delil olmamasına ilişkin usul kuralına istisna teşkil eden bu durum, fatura düzenleyen tacirlerin lehine sonuçlar doğurmaktadır.
Somut olayda, dava ve icra takibine dayanak faturalara konu mallara ilişkin sevk irsaliyelerinin bulunduğu, bu irsaliyelerin faturalar ile uyumlu olduğu, sevk irsaliyelerinden malların teslim alınmış olduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafça bu faturalara 8 iş günü içinde itiraz edildiğine dair bir belge sunulmadığı gibi, daha önce düzenlenen faturalara da itiraz edilmediği, davacı tarafa bir kısım ödemeler yapıldığı anlaşılmaktadır. Ayrıca dava ve icra takip konusu faturaları teslim alan Emir Biçer’in davalı tarafça daha önce ödenen faturalara ilişkin malları da teslim aldığı bilirkişi incelemesi ile tespit edilmiştir. Bu kişinin davalı çalışanı olmadığına dair bir iddia da yoktur. Tüm bu nedenler ile malların davalı tarafça teslim alınmış olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
İddia ve savunma, toplanan tüm deliller ile dosyada alınan raporlar bir bütün halinde değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan faturalara dayalı cari hesap alacağının, davacı tarafın usulüne uygun tutulan ve lehine delil vasfına haiz olan ticari defterleri, faturalar ve bu faturalara ilişkin irsaliye fişleri kapsamında sabit olduğu, 6102 sayılı TTK’nın 21/2 maddesi kapsamında yasal sürede faturalara itiraz edildiğini gösterir delil sunulmadığı, davacı kayıtlarının usulüne uygun tutulması ve davalı yanın aksini ispat hakkı kapsamında defter ibrazında bulunmaması sebebiyle lehine delil vasfına haiz olduğu, davacının ticari defterleri ile dayanak faturalar kapsamında davalıdan 9.183,26 TL alacak talebinde bulunmakta haklı olduğu, davalı yanın borcunun bulunmadığı yönündeki savunmasını elverişli delillerle ispatlayamaması ve ödeme yaptığı yönünde savunmasının da bulunmaması sebebiyle davacı yanca takibe konu edilen alacağın, ve takip tarihinden itibaren avans faiz talebinin yerinde olduğu kanaatine ulaşılmış, diğer yandan alacağın likit ve itirazın da haksız olması karşısında alacağın %20’si nispetinde davacı lehine icra inkar tazminatı tayinini de içerir şekilde aşağıdaki hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ İLE;
1-Davalı borçlunun Gaziosmanpaşa … İcra müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının İPTALİ ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen DEVAMINA,
2-Hükmonulan 9.183,35 TL alacağın %20 sine tekabül eden 1.836,67 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 627,31 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşinen yatırılan 156,83 TL’ nin mahsubu ile bakiye 470,48 TL’ nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşin olarak karşılana 156,83 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı parası, 129,20 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam; 765,10 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK 120 maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde sunulacak dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .