Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/551 E. 2021/771 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/551 Esas
KARAR NO:2021/771

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ :13/06/2018

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ DAVA DOSYASINDA;

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ :07/08/2020
KARAR TARİHİ:02/11/2021

Davacılar vekili tarafından davalılar aleyhine mahkememize açılan; “Tazminat” davasının yapılan yargılaması sonunda;
D A V A /
Davacı vekili tarafından esas davada sunulan dava dilekçesinde özetle: 16.03.2018 günü saat 15:45 sıralarında davalı ehliyetsiz … sevk ve idaresindeki, davalı …’ nın işleteni olduğu ve davalı …Ş. tarafından 1032064 numaralı ZMMS sigorta poliçesi ile teminat altında olan … plakalı aracın … ilçesi … Sokaktan … Caddesine bağlanan … Benzin istasyonu önünde sağ ön kısmı ile çarpması neticesinde davacı …’ ın ağır yaralandığını ve sağ ön tekerleğin müvekkilinin sol ayağının üzerinden geçtiğini, baygınlık geçiren müvekkilinin ambulansla hastaneye kaldırıldığını, 28.03.2018-02.04.2018 tarihleri arasında hastanede yatan müvekkiline öncelikle Omurga ve Pelvis kırığı nedeniyle 18.03.2018-27.03.2018 ve 11.05.2018-24.06.2018 tarihleri çarsında çalışamaz raporu verildiğini, aylık 3.500,00- 4.000,00 TL geliri olan müvekkilinin 3-4 ay kadar çalışamadığını ve kazanç kabına uğradığını, ayrıca … … Hastanesinde kendisine yapılan tedavi, müşahede altına alınması ve sair tüm masraflar için ödemeler yapıldığını, davacının hastane ve tedavisi için yapmış olduğu tüm giderlerin davacılar tarafından karşılanması gerektiğini, ayrıca davacının 3,5 aylık iyileşme döneminde çalışmamasından kaynak kar kaybının karşılanmasının talep ettiklerini belirterek, 16.03.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebi ile davacı …’ ın maruz kaldığı maluliyetler bakımından fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik; 2.000,00 TL tedavi giderleri, 3,5 ay çalışmamasından kaynaklı yoksun kalacağı kar kaybından dolayı şimdilik 2.000,00 TL maddi tazminat ile davacı … için 5.000,00 TL, eşi … için 1.000,00 TL ve diğer davacılar çocukları için ayrı ayrı 500,00 TL olmak üzere toplam 7.500,00 TL manevi tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili tarafından birleşen davada sunulan dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin 16/03/2018 günü meydana gelen trafik kazasında ağır yaralandığını, aracın sağ ön tekerleğinin müvekkilinin sol ayağının üzerinden orada bulunan kişilerce çekildiğini, bundan kaynaklı müvekkilinin uzun süreli olarak hastanelerde tedavi gördüğünü, bu olaya istinaden … 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… E. Sayılı dosyası ile maddi ve manevi tazminat talepli dava açtıklarını, ancak bu davada müvekkilinin maluliyet oranı bilinmediğinden maluliyete ilişkin tazminat talebinde bulunmadıklarını, bu nedenle huzurdaki davanın açılmasının zorunluğunun doğduğunu belirterek, fazlaya ilişkin talep haklarının saklı kalması kaydıyla öncelikle dosyanın … 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… E. Sayılı dosyası ile birleştirilmesini, davanın kabulü ile müvekkilinin kaza sonrasında sürekli / daimi olarak kazanç kaybı söz konusu olduğundan şimdilik 5.000,00 TL’nin, müvekkilinin 3,5 ay çalışmaması nedeniyle yoksun kalacağı geçici kazanç kaybından dolayı şimdilik 1.000,00 TL’nin tüm davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalılar … ve … vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle: Müvekkillerine atfdilecek bir kusurun bulunmadığını, kaza tutanağında da görüleceği üzere davacının kendi kusuru ile kazaya neden olduğunu, kabul manasına gelmemek kaydı ile davacının aylık 3.500,00-4.000,00 TL gelirinin olduğunun ispatlanması gerektiğini, salt beyanla hesaplamaya esas alınmasının mümkün olmadığını, aylık bordro ve muadili bir belgenin dava dosyasına sunulmasını talep ettiklerini, kaza sonrasında SGK tarafından ödeme yapılmış olması gerektiğini ve bu tutarın belirlenerek hesaplamada tenzil edilmesini, davacı yanın kaç gün süre ile iş göremezi durumda kaldığının adli tıp kurumu tarafından tespitinin gerektiğini, davacıya hastanede yanlış tedavi yapıldığı iddiasında bulunklarını bu bağlamda kaza ile illiyedinin kesildiğini, hastanenin
yanlış tedavisi nedeni ile sorumluluğunun bulunduğunu, kendilerine herhangi bir sorumluluk atfedilemeyeceğini, manevi tazmiant taleplerinin kaza şekli ve yaralanma göz önünde bulundurulduğunda oldukça fahiş bir talep olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili süre uzatım talepli dilekçesinde: … … Mahkemelerinin yetkili olduğunu, zamanaşımı itirazları olduğunu ileri sürmüştür.
G E R E K Ç E /
Asıl dava; Davacılardan …’ ın maruz kaldığı trafik kazasında yaralanması sebebiyle davacılardan … için (tedavi giderleri ve kazanç kaybı nedeniyle) maddi ve manevi, diğer davacılar manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Birleşen dava; Davacılardan …’ ın maruz kaldığı trafik kazasında yaralanması sebebiyle (geçici ve sürekli iş göremezliğe ilişkin) maddi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, CBS ve Ceza dosyası kayıtları, SGK kayıtları, Hasar dosyası ve ZMMS poliçesi ve sair kayıtlar celp edilmiş, maluliyet, kusur ve hesap raporları alınmıştır.
Kaza tespit tutanağı, Soruşturma dosyası ve ceza dosyası kayıtlarının incelenmesinde;
Dosyada mübrez …- İlçe Emniyet Müdürülüğü … Polis Merkez Amirliği tarafından düzenlenen Ölümlü/ Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağında; 16.03.2018 Cuma günü saat 15:45 sıralarında …- … İlçesi … Caddesi üzerin … istasyonu önünde meydana gelen olayda, gündüz vakti, açık hava, kuru ve asfalt zeminde, bölünmüş yolda, ışıklı – sesli işaret (trafik Lambası) nın ve tefaik görevlisinin bulunmadığı, görüşe engel bir cisim ve yolda çalışmadığının olmadığı, düz ve eğimsiz yolda tek araçlı- yayaya çarpma şeklinde – yol üzerinde meydana geldiği, olayın;16.03.2018 günü saat 15:45 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araçla … Sokaktan … Caddesine bağlanıp … benzinlik önüne geldiği esnada aracının ön sağ kısımlarıyla yaya halde … akaryakıt önünden Bauhouse tarafından karşıdan karşıya geçmeye çalışan …’a çarpması sonucu yaya halde …’ ın yaralanması ile sonuçlanan yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, Kusurun; Bu kazanın oluşumunda yaya halde bulunan …’ ın 2918 sayıı KTK’ nun 68/1-b-3 (ışıklı işaret veya yetkili kişilerin bulunmadığı geçitlere ve kavşaklarda, yaklaşan aracın hızını ve uzaklığını göz önüne almadan veya göz önüne alığı halde uygun zamanda geçmemek) kuralını çarpma noktasına göre ihlal ettiğinin belirtildiği;
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/100155 dosya numarası için 28.12.2018 tarihinde Bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda; olay yerinde yapılan inceleme ve CD kayıtları incelemesi neticesinde kazanın sürücü belgesi olmayan … sevk ve idaresindeki kamyonet ile … Caddesini takiben … Caddesi istikametine seyir halindeyken, … benzinlik önüne geldiğinde aracının seyir yönüne göre sol taraftan yolun karşısına geçmekte olan yaya …’a çarpması neticesi meydana geldiği, ancak kaza tespit tutanağındaki kanaat ile kamera kayıtları kıyaslandığında görevlilerce tanzim edilen raporun yanlış olduğunun anlaşıldığı, kamera görüntülerinden elde edilen verilere göre; Kamera saatine göre 15:48:06 da “Görevlilerce tanzim edilen kaza raporununda da gösterilen yayanın karşıdan karşıya geçiş yönünün tam tersi istikametten karşıdan karşıya geçtiği ve bu zaman diliminde taşıt yolunun boş olduğu”, kamera saatine göre 15:48:07 de; “yaya …’ ın karşıdan karşıya geçtiği esnada … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonetin kamera açısına girdiği”, kamera saatine göre 15:48:09 da; “yaya …’ ın yolun ortasına geldiğinde sağından gelen aracın geldiğini görüncepanik şekilde hareket ettiği ve kaza öncesi yayaya çarpmadan önceki son pozisyonun görüldüğü”, kamera saatine göre 15:48:15’ de; “… sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyonet ile hız kesmeden yaya …’a çarpma sonrası durmadan yayayı sürükleyerek sağ tekerleğin altında kaldığı bir anda durduğu” nun görüldüğü, delil niteliği taşıyan CD içindeki Görüntüler ve olay yerinde yapılan analiz çalışmalarına göre; tüm belgeler ışığında … plaka sayılı kamyoneti kullanan …’ nın kaza öncesi ve özellikle kaza anında aracın sevk ve idaresini kazayı önlemeye yönelik bir eylem ve harakette bulunmadığı, sürücü belgesi olmayan … ‘nın öncelikle ışıklı kavşağa geldiğinde hızını azaltmadan seyir sırasunda düz ve eğimsiz bir yol bölümünde … Caddesinin ortasına kadar yolu kat eden yayaya hız kesmeden ve herhangi bir yavaşlamaya eğilim göstermeden yayayı aracın sağ ön altına alarak, sağ ön tekerleğin yayanın üstünden geçecek şekilde çarpması ile sürücü …’ nın sürücü belgesinin olmayışına bağlı sürüş tecrübesizliğine bağlı bir durum olduğunun değerlendirildiği, … plakalı araç sürücüsü …’ nın 2918 sayılı KTK ‘nunda yer alan 52/1-b (Araçların hızını, aracın yük ve teknik özellikleriyle yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak) kanun maddesini ihlal ettiğinden 1. Derece ASLİ Kusurlu olduğu, yaya …’ ın; 2819 sayılı KTK ‘ nunda yer alan yayalara ait kusurlardan 68/1-b-1 (Karşıdan karşıya geçişlerde işaretlere riayet etmemek) kanun maddesini ihlal ettiğinden 2. Derecede TALİ kusurlu olduğu kanaatine varıldığı görüşünün bildirildiği;
… Cumhuriyet Başsavcılığı- Genel Soruşturma Bürosu … Soruşturma Numaralı … Karar numaralı 16.04.2018 tarihli kararında; “… olay yerine gelen kolluk kuvvetleri tarafından düzenlenen trafik kazası tespit tutuağı ile kazanın oluşumunda, yaya halde bulunan müştekinin ‘ışıklı işaret veya yetkili kişilerin bulunmadığı geçitlere ve kavşaklarda, yaklaşan aracın hızını ve uzaklığını göz önüne almadan veua göz önüne alığı halde uygun zamanda geçmemek’ kusurunu ihlal ettiğinin tespiti ve şüpheli sürücünün vermiş olduğu ifade de dikkate alınarak, müştekinin yaralanması olayında şüphelinin kusurunun bulunmadığı anlaşıldığından Kamu adına kavuşturmaya yer olmadığı” na karar verildiği, bu kararın itiraz üzerine … 3. Sulh Ceza Hakimliğince kaldırıldığı, kaldırma kararı üzerine iddianame hazırlanarak …. Asliye Ceza Mahkemesinin …/….Esasında görülen taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan dava açıldığı ve davanın derdest olduğu görülmüştür.
Dosyada mübrez ZMMS Poliçesi incelendiğinde; Davalı sigortalı/ araç maliki … adına kayıtlı … plakalı 2010 model … … … … … Kamyonetin 11.08.2017/2018 vadeli olarak kaza tarihi 0lan 16.03.2018 tarihini kapsar şekilde davalı …Ş. tarafından 11.08.2017 tarihinde tanzim edildiği ve azami kişi başı limitin 330.000,00 TL olduğu görülmüştür.
SGK- … … Sosyal Güvenlik Merkezinin 25.03.2019 tarih E. … sayılı müzekkere cevabında; … TC Kimlik numaralı …’a 16.03.2018-24.06.2018 tarihleri arasındaki raporlarına istinaden toplam 3.348,67 TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığının belirtildiği ve Geçici İş Göremezlik Belgelerinde davacının gelirinin asgari ücret düzeyinde olduğunun belirtildiği görülmüştür.
02.04.2020 tarihli E… sayılı … Merkezinin müzekkere cevap ekinde dava dosyasına gönderilen belgelerde; 10.09.1979 doğumlu …’ ın kaza tarihinde herhangi bir prime esas kazancının bulunmadığı, 14.07.2002 doğumlu …’ ın 2017/9 ayından itibaren 4/a statüsünden prime esas kazancının olduğu, 16.07.2004 doğumlu …’ ın sigortalılığının bulunmadığı, 20.02.2004 doğumlu …’ ın da sigortalılığının bulunmadığı, Davacı …’ a ait hizmet dökümünde ise gelirlerinin 4/a statüsünde ve asgari ücret düzeyinde olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Dosyaya sunulan davacıya ait ücret bordrolarının 2018 yılı için brüt 2.029,50 TL üzerinden düzenlendiği görülmüştür.
Mahkememizce alanında uzman bilirkişiler Adli Tıp Uzmanı Dr. …, aktüerya uzmanı … ve kusur tespiti alanında uzman Prof. Dr. … tarafından tanzim edilen 03/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda;
Meydana gelen trafik kazasına ilişkin olarak yapılan kusur durumu değerlendirmesinde; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 52. Ve 68. Maddeleri kapsamında; Dava konusu olayda davacı yaya …, karşıdan karşıya geçmeden önce yoldaki trafiğe yeterince dikkat etmesi, yaklaşan araçların hızlarını göz önüne alması, yolun emniyetle geçişe müsait olduğu anda karşıdan karşıya geçmesi gerekirken bu kurallara uymadığından, karayolu üzerinde yaya geçidinin veya kavşak giriş veya çıkışının olmadığı yerde motorlu araçlara ilk geçiş önceliğini vermediğinden olayda % 65 oranında asli kusur olduğu, davalı sürücü … ise, sürücü belgesi olmadığı halde araç kullanarak trafiğe çıkmış, önündeki yaya trafiğine yeterince dikkat etmemiş, meslekte acemilik yapmış, gündüz vakti meskun mahalde görüş alanı içindeki yayayı görememiş, yola gereken dikkati vermemiş, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranmış, zamanında fren tedbirine başvurmadığı, bu nedenlerle ehliyetsiz sürücü … olayda % 35 oranında tali kusurlu olduğu, 28.12.2018 tarihli bilirkişi raporunda yapılan değerlendirme, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 68. Maddesine belirtilen “yayaların yaya geçidi veya kavşak olmayan yerde karşıdan karşıya geçmeden önce duramayacak kadar yaklaşmış araçlara ilk geçiş hakkını vermek zorunda olmaları” prensibine aykırı bulunduğundan bu rapordaki görüş ve kanaate katılmanın mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Tanzim ettirilen ve yukarıda hüviyeti bildirilen bilirkişi raporunda tedavi giderleri ve talep edilebilecek tazminat kalemleriyle miktarları bakımından yapılan değerlendirmede; davacının kaza sonrasıda … İnternational Hospıtal da tedavi gördiği, hastane kayıtlarının incelenmesi sonucunda 10.01.2019 tarih 2019/18 sayılı … Hastanesi tarafından düzenlenen müzekkere cevabında; 16.03.2018/16.05.2018 tarihleri arasında davacının hastanede 8 kez sağlık hizmeti aldığı ve SGK ‘dan toplam 2.321,28 TL tahsilat yapıldığının belirtildiği, dava dosyasında bulunan tedavi harcamalarına ilişkin belgeler incelendiğinde; belgelerin fotokopi oldukları ve hastane tarafından düzenlenen faturaların davacı adına düzenlendiği ve kapalı fatura şeklinde oldukları, toplam 11.395,67 TL olduğunun görüldüğü, (1.767,50 TL 31.05.2018-A/59, 1.113,73 TL 30.04.2018-A/61, 1.873,06 TL 31.05.2018- A/63 ve 1.956,77 TL 30.06.2018-A/68 numaralı faturaların … Swrvis Hizmetleri Ltd. Şti. adına düzenlendiği, davacı adına düzenlenmemiş olması nedeni ile değerlendirmeye alınmadığı, davacının 16/03/2018 tarihinde trafik kazası nedeniyle kaldırıldığı … … Hospital Hastanesi’nde yapılan tetkiklerde sol ayakta metatars fraktürü tespit edildiği, sol ayak 4.metatars kırığı nedeniyle alçı atele alındığı, sağ ramus pubiste ayrışma göstermeyen fraktür tespit edildiği, atel uygulanarak yatak istirahati tavsiye edildiği 17/03/2018 tarihinde taburcu edildiği, aynı hastanenin 28/03/2018 geliş ve 02/04/2018 çıkış epikrizinde; göğüs ağrısı şikayet ile başvurduğu, yapılan angio …’de … tanısı konulduğu, antikoagülan tedavi başlanarak yatışı yapıldığı, şifa ile taburcu edildiği, 16/10/2018 tarihinde 10 seans fizik tedavi uygulandığı, davacının dosyaya ekli tüm tıbbi belge ve bilgiler değelendirilmekle; trafik kazası neticesinde kalça ve ayak metatars kemik fraktürü geliştiği, kısa bacak atel ve yatak istirahati ile taburcu edildiği ancak davacıda göğüs ağrısı şikeyetlerinin başlaması üzerine aynı hastaneye başvurarak burada yapılan tetkiklerde … saptandığı, …’nin kaza tarihinde 10 gün içinde geliştiği dikkate alındığında kaza ile illiyetli vücuttta saptanan kırıklara bağlı olarak geliştiğinin düşünüldüğü, dolayısıyla kırıkların komplikasyonu olarak değerlendirildiği, davacının iyileşme süresince uygulanan tetkik ve tedavi işlemlerinin kazadaki yaralanma ile nedensellik bağının bulunduğu cihetle; davacı adına düzenlenmiş olan SGK’ca karşılanmayan tedavi giderleri kapsamında 11.395,67-TL bedelin davacının tedavi gördüğü hastanenin konumu, sınıfı ve davacının yatış süresi gibi faktörler göz önünde bulundurulduğunda söz konusu meblağın olağan olarak değerlendirildiği, kişinin kontrol muayenelerinde şifa halinin buunduğu ve geleceğe yönelik tedavi gideri hesabına yer olmadığı, davacı yaya …’ ın kazanın oluşumunda % 65 oranında kusurlu olduğunun mahkemece kabulü durumunda, toplam tedavi giderleri 11.395,67 TL ‘ nin % 35 ‘i (11.395,67 x 0,35) 3.988,49 TL tutarı davalılardan talep edebileceği hesaplandığı, yapılan tazminat hesabında; davacı 27.02.1979 doğumlu …’ın16.03.2018 kaza tarihinde 39 yaşında (39 yıl, 18 gün üzerinden) olduğu, SGK müzekkere cevabında ve davacının ücret bordrolarında asgari ücret düzeyinde gelirinin bulunduğunun tespiti ile hesaplamalar Yargıtay içtihatları doğrultusunda aktif dönem sonu 60 yaş sınırına kadar evli 3 çocuklu AGİ + Asgari ücret, 60 yaş sonrası muhtemel bakiye ömür sınırına kadar ise net asgari ücret üzerinden yapıldığı, Yargıtay 17. HD’ nin 09.10.2012 tarihli ve 2011/11066 Esas, 2012/10762 K. sayılı kararı (ve diğer kararlar) doğrultusunda, raporda PMF 1931 (PopulationMasculine et Feminine, Kadın ve Erkek Nüfusu) Yaşama Tablosu dikkate alınmış ve progresif rant yöntemi olarak adlandırılan hesaplama yöntemi ile raporlar hazırlanırken, poliçe tanzim tarihinin 01.06.2015 tarihinden sonra olması halinde (davanın 14.04.2016 tarihinden sonra açılmış olduğu da dikkate alınarak) TRH 2010 yaşam tablosuna göre ve “Devre Başı Ödemeli Belirli Süreli Rant” formülü äx,n= (Nx-Nx+n)/Dx kullanılarak Genel Şartlar gereği 1,8 Teknik faiz uygulanarak hesaplandığı, 27.02.1979 doğumlu davacı …, 16.03.2018 kaza tarihinde 39 yıl, 18 gün üzerinden 39 yaşında, rapor tarihi 14.04.2020 itibarı ile ise 41 yıl, 1 ay, 19 gün üzerinden 41 yaşında olduğu, TRH 2010 Erkek yaşam tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü 34 yıl olup, muhtemelen 41 yaş +34 yıl = 75(60+15) yaşına kadar yaşayacağı, yürürlükteki emeklilik mevzuatına paralel olarak kişinin emeklilik yaşı (60) yaş üstü yaşama dönemi pasif dönem (emekli) olarak değerlendirildiği, bu itibarla kalan ömründe zarar gördüğü 19 yıl 60 yaşına kadar süre aktif dönem, bakiye ömür sınırına kadar olan 15 yıllık süre pasif dönemdir. 31.12.2038 aktif dönem sonu, 31.12.2053 muhtemel Bakiye Ömür sınırı olarak alınacağı, davacı …’ ın 16.03.2018 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu; 3 ay/90 gün süreli iyileşme dönemi- Geçici İş Göremezlik zararının 5.129,01 TL olduğu, kendi yaralanması ile sonuçlanan kazanın oluşumunda % 65 Kusurlu olduğunun kabulü ile talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 1.795,15 TL olabileceği, SGK tarafından davacıya ödenen toplam 3.348,67 TL geçici iş göremezlik ödemesi dikkate alındığında; davacının davalılardan talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının bulunmadığı, daimi / sürekli iş göremezlik- efor kaybının ise % 1 maluliyet oranı sonrası 6.882,66 TL olduğu, kendi yaralanması ile sonuçlanan kazanın oluşumunda % 65 Kusurlu olduğunun kabulü ile sürekli maluliyet zararının 2.408,93 TL olabileceği, davacı vekilinin dava dilekçesi ve Mahkemenin Uyuşmazlık konuları tespiti dikkate alındığında; sürekli maluliyet zararı talep edilmediği, talebe bağlılık ilkesi gereği hesaplanan işbu sürekli maluliyet zararının davalılardan talep edilemeyeceği, netice itibarıyla; Davacı …’ ın 16.03.2018 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu; – 3 ay/90 gün süreli iyileşme dönemi- Geçici İş Göremezlik zararının 5.129,01 TL olduğu, kendi yaralanması ile sonuçlanan kazanın oluşumunda % 65 Kusurlu olduğunun kabulü ile talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 1.795,15 TL olabileceği, SGK tarafından davacıya ödenen toplam 3.348,67 TL geçici iş göremezlik ödemesi dikkate alındığında; davacının davalılardan talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının bulunmadığı, daimi / sürekli iş göremezlik- efor kaybının ise % 1 maluliyet oranı sonrası 6.882,66 TL olduğu, kendi yaralanması ile sonuçlanan kazanın oluşumunda % 65 Kusurlu olduğunun kabulü ile sürekli maluliyet zararının 2.408,93 TL olabileceği, Davacı vekilinin dava dilekçesi ve Sayın Mahkemenin Uyuşmazlık konuları tespiti dikkate alındığında; sürekli maluliyet zararı talep edilmediği, talebe bağlılık ilkesi gereği hesaplanan işbu sürekli maluliyet zararının davalılardan talep edilemeyeceğinin takdir ve hukuki değerlendirmesinin elbette Yüce Mahkemenin takdirlerinde olduğu, davacının SGK’ca karşılanmayan tedavi gideri (Özel hastane fark ücreti, ek ilaç ve fizik tedavi) toplamının 11.395,67-TL olduğu, kendi yaralanması ile sonuçlanan kazanın oluşumunda % 65 oranında asli kusurlu olduğunun kabulü ile talep edebileceği tedavi giderleri zararının 3.988,49 TL olduğu, dava konusu olayla ilgili 07.04.2018 (teslim tarihi) tarihinde davacı tarafından yapılan başvuru üzerine hasar dosyasının açıldığının tespiti ile, 07.04.2018 tarihinden itibaren 8 işgünü bitim tarihinin 16.07.2018 tarihinin temerrüt tarihi olarak kabulünün ve yasal faiz talep edilebileceğinin 1999/106 K. 17.02.1999 tarihli kararı gereği/ yasal faiz), ancak, Sayın Mahkemenin savunmalarının tümüne hasren tamamen davalı müdafaaları yönünde hüküm kurmak hususunda da hiç şüphesiz muhtar bulunduğu, sair hususların yüce yargı makamının münhasır takdiri içinde kaldığı kanaatleri bildirilmiştir.
Mahkememizce Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden aldırılan 10/08/2020 tarihli raporda; Dosya kapsamı, trafik kazası tespit tutanağı, dava ve cevap dilekçeleri, ifadeler, itirazlar, olay mahalli şartları, olay anını gösteren video kaydın bulunduğu CD içeriği, 27.03.2018 tarihli CD İzleme Tutanağı, sürücünün seyir istikameti, yayanın geçiş istikameti, 28.12.2018 tarihli bilirkişi raporu ve dosya içerisindeki tüm veriler dikkate alındığında kazanın yukarıda “OLAY” kısmında açıklandığı şekilde meydana geldiği anlaşılmakla; kazanın gerçekleşme şekli itibariyle kavşak giriş çıkışı ve yaya geçidi olmayan mahalde trafik akışını yeterli ve gerekli şekilde kontrol etmeden karşıya geçiş yapan davacı yayanın asli kusurlu, karşıya geçiş yapmakta olan yayayı zamanında fark ederek etkili tedbir almayan davalı sürücünün tali kusurlu olduğu kanaatine varan heyetimizce 03.06.2020 tarihli bilirkişi heyet raporunun kusur oranlarına iştirak edilerek; davalı sürücü …, sevk ve idaresindeki kamyonetle seyir halinde iken yola gereken dikkatini vermesi, görüş alanını kontrol altında bulundurması, olay mahallinde karşıya geçiş yapmakta olan yayayı zamanında fark ederek kazayı önlemeye yönelik etkili tedbir alması gerekirken bu hususlara riayet etmemiş olmakla olayda tali kusurlu olduğu, davacı yaya …, olay mahallinde karşıya geçmeden evvel yolu yeterli ve gerekli şekilde kontrol etmesi, yaklaşan araçlara ilk geçiş hakkını vermesi, yolun müsaitlik durumuna göre kontrollü şekilde karşıya geçmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, kendi can güvenliğini tehlikeye atarak kontrolsüzce karşıya geçişi sırasında meydana gelen kazada asli kusurlu olduğu, davalı sürücü …’nın %35 (yüzde otuz beş) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın %65 (yüzde altmış beş) oranında kusurlu olduğu görüşü bildirilmiştir.
ATK Trafik İhtisas dairesinden alınan kusur raporu ile mahkememizce alınan kusur raporunda belirtilen kusur oranları aynı olduğundan ve bilirkişi heyeti raporunda birleşen dosyadaki talepler yönüyle de inceleme yapılmış olduğundan bilirkişi heyetinden yeniden rapor alınmasına gerek görülmemiştir.
Davacı vekili 30/11/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile; Tedavi giderleri (özel hastane fark ücreti, el ilaç ve fizik tedavi vs) açısından dava dilekçesi ile talep edilen 2.000,00 TL talebin, 1.988,49 TL artırarak, taleplerini bilirkişi raporunda tespit edilen 3.988,49 TL olarak ıslah etmiştir. Ayrıca manevi tazminat talepleri ve diğer talepleri olan geçici iş göremezlik talebine ilişkinde temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz uygulanarak, manevi tazminat ve geçici iş görememezlik taleplerini dava dilekçesinde belirttikleri şekilde kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 27/01/2021 tarihli dilekçesi ile; esas davada; tedavi masrafları nedeniyle 2.000 TL, Kar kaybı nedeniyle 2.000 TL, Manevi tazminat nedeniyle toplam 7.500 TL talep ettiklerini, birleşen davada; geçici kazanç kaybı nedeniyle 1.000 TL, Sürekli kazanç kaybı nedeniyle 5.000 TL talep ettiklerini belirtmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarının bir bütün olarak değerlendirilmesinde;
Asıl davada; Davacı …’ın 16.03.2018 tarihinde meydana gelen kazada yaralanması nedeniyle, davacı … için SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri için 2.000,00 TL, 3.5-4 aylık dönemde çalışamadığından dolayı maaşına ek olarak prim alamadığından dolayı uğradığı kazan kaybı için 2.000,00 TL olmak üzere toplam 4.000,00 TL maddi tazminat ve davacı … için 5.000,00 TL, davacı … için 1.000,00 TL, davacı … için 500,00 TL, davacı … için 500,00 TL, davacı … için 500,00 TL olmak üzere toplam 3.750,00 TL manevi tazminat talebinde bulunulmuş ve 30/11/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile, tedavi giderleri açısından dava dilekçesi ile talep edilen 2.000,00 TL talebin, 1.988,49 TL artırarak, talepleri bilirkişi raporunda tespit edilen 3.988,49 TL olarak ıslah edilmiştir.
Birleşen davada; Davacı …’ın 16.03.2018 tarihinde meydana gelen kazada yaralanması nedeniyle, davacı … için 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik ve 1.000,00 tl geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 6.000,00 TL maddi tazminat talep edilmiştir.
Davalı taraflar dava ve birleşen davanın reddini talep etmiştirlerdir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. Maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, 53. Maddesinde; ölüm halinde uğranılan zararların, cenaze giderleri, ölüm hemen gerçekleşmemiş ise tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar olduğu, 54. Maddesinde; Tazminat talep edilebilecek bedensel zarar kalemlerinin, tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu, 56. Maddesinde; Hakimin , bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. Maddesinde; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, 91. Maddesinde; İşletenlerin bu kanunun 85 . Maddesinin 1. Fıkrasına göre olan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, 97. Maddesinde; Zarar görenin ZMMS sigortacısına başvurabileceği; 99. Maddesinde; trafik sigortacısının, hak sahibinin başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ZMMS kapsamındaki miktarları ödemek zorunda olduğu, 109. Maddesinde de; Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin , zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrenmesinden itibaren iki yılın her durumda kaza tarihten itibaren 10 yılın geçmesiyle zaman aşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanunun bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş ise bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde uygulanacağı, düzenlenmiştir.
Öncelikli olarak davalı … AŞ vekilinin yetki ilk itirazı ve zamanaşımı defii bakımından değerlendirme yapılması gerekmiştir;
6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesininin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”. Aynı kanunun 7. maddesinin 1. fıkrasına göre, “Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yerinde açılabilir…”. Yine aynı Kanunun 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7. maddesinde ise “Motorlu araç kazalarından dolayı hukukî sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” ifadesine yer verilmiştir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman şeçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda, kaza … …’de meydana gelmiştir. Davalı … ve …nın yerleşim yeri …/….
Kazanın meydana geldiği yer itibarı ile ve gerçek kişi davalıların yerleşim yeri itibarıyla mahkememiz yetkili mahkeme olduğundan, davalı … AŞ vekilinin yetki ilk itirazının reddine karar verilmiştir.
Kaza tarihi, dava ve birleşen dava tarihi, somut olayda 8 yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresinin bulunduğu değerlendirildiğinde, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 109. Maddesinde düzenlenen 2 ve 10 yıllık zamanaşımı sürelerinin dolmadığı anlaşıldığından davalı … AŞ vekilinin zamanaşımı def’inin de reddine karar verilmiştir.
Davanın ve birleşen davanın esasına yönelik yapılan değerlendirmede;
Davacı …’ın 16.03.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanmış olduğu ve kaza sonucunda karar vermeye uygun bulunan ATK maluliyet raporuna göre %1 oranında malul kaldığı ve geçici iş göremezlik süresinin 3 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Davalılardan … kazaya karışan … plakalı aracın sürücüsü, … malik ve işletenidir. … plakalı araç kaza tarihini kapsar şekilde davalı … AŞ. tarafından ZMMS polkiçesi ile sigortalanmıştır. Ölüm ve sakatlanma kişi başı Sigorta poliçe azami teminat tutarı 330.000,00 TL.’dir
Mahkememizce alınan bilirkişi heyeti ve ATK Trafik İhtisas Dairesi raporlarına göre, meydana gelen kazada davacı yaya …’ın %65 oranında, davalı sürücü …nın %35 oranında kusurlu olduğu olduğu tespit edilmiştir. Ceza dosyasında bulunan soruşturma dosyasında alınan kusur raporunda da davacı yaya … tali kusurlu, davalı sürücü … ise asli kusurlu bulunmuş ise de Mahkememizce alınan bilirkişi heyeti raporu ile ceza dosyasındaki rapor arasındaki çelişki mahkememizce ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan rapor ile giderilmiştir. Bu kapsamda mahkememizce alınan raporlara itibar edilmiştir.
Asıl ve birleşen davadaki maddi tazminat istemlerine ilişkin yapılan değerlendirmede;
Asıl davada; Davacı …’ın 16.03.2018 tarihinde meydana gelen kazada yaralanması nedeniyle, davacı … için SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri için 2.000,00 TL, 3.5-4 aylık dönemde çalışamadığından dolayı maaşına ek olarak prim alamadığından dolayı uğradığı kazan kaybı için 2.000,00 TL olmak üzere toplam 4.000,00 TL maddi tazminat talebinde bulunulmuş ve 30/11/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile, tedavi giderleri açısından dava dilekçesi ile talep edilen 2.000,00 TL talep, 1.988,49 TL artırarak, taleplerini bilirkişi raporunda tespit edilen 3.988,49 TL olarak ıslah edilmiştir.
Birleşen davada; Davacı …’ın 16.03.2018 tarihinde meydana gelen kazada yaralanması nedeniyle, davacı … için 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik ve 1.000,00 tl geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 6.000,00 TL maddi tazminat talep edilmiştir.
Denetime elverişli ve karar vermeye uygun bulunan bilirkişi heyeti raporuna göre, Davacı …’ ın 16.03.2018 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu; – 3 ay/90 gün süreli iyileşme dönemi- Geçici İş Göremezlik zararının 5.129,01 TL olduğu, kendi yaralanması ile sonuçlanan kazanın oluşumunda % 65 Kusurlu olduğunun kabulü ile talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 1.795,15 TL olabileceği, SGK tarafından davacıya ödenen toplam 3.348,67 TL geçici iş göremezlik ödemesi dikkate alındığında, davacının davalılardan talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının bulunmadığı, daimi / sürekli iş göremezlik- efor kaybının ise % 1 maluliyet oranı sonrası 6.882,66 TL olduğu, kendi yaralanması ile sonuçlanan kazanın oluşumunda % 65 Kusurlu olduğunun kabulü ile sürekli maluliyet zararının 2.408,93 TL olabileceği, davacının SGK’ca karşılanmayan tedavi gideri (Özel hastane fark ücreti, ek ilaç ve fizik tedavi) toplamının 11.395,67-TL olduğu, kendi yaralanması ile sonuçlanan kazanın oluşumunda % 65 oranında asli kusurlu olduğunun kabulü ile talep edebileceği tedavi giderleri zararının 3.988,49 TL olduğu tespit edilmiş olup mahkememizce bu rapora itibar edilmiştir.
Asıl davada, davacı …’ın 16.03.2018 tarihinde meydana gelen kazada yaralanması nedeniyle, davacı …’ın SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri için dava ve ıslah dilekçesi ile talep ettiği 3.988,49 TL’lik maddi tazminat talebinin mahkememizce itibar edilen bilirkişi heyeti raporuna göre yerinde olduğu, ancak 3.5-4 aylık dönemde çalışamadığından dolayı maaşına ek olarak prim alamadığından dolayı uğradığı kazanç kaybı için talep edilen 2.000,00 TL yönüyle dosya kapsamına sunulan delillere göre bir ispat bulunmadığından, bu talebin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Birleşen davada, davacı …’ın 16.03.2018 tarihinde meydana gelen kazada yaralanması nedeniyle, davacı … için talep edilen 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminat talebinin mahkememizce itibar edilen bilirkişi heyeti raporuna göre 2.408,93 TL’lik kısım yönüyle kısmen yerinde olduğu, 1.000,00 TL’lik geçici iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminat talebinin ise mahkememizce itibar edilen bilirkişi heyeti raporuna göre tespit edilen davacının geçici iş göremezlik zararının, bu davacıya dava öncesinde SGK tarafından ödenen geçici iş göremezlik ödemesinden düşük çıkması, bu kapsamda davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının bulunmaması nedeniyle yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Sonuç olarak, davacı …’ın asıl dosyada SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri için 3.988,49 TL’lik maddi tazminat talebinde bulunabileceği, birleşen dosyada ise sürekli iş göremezlik zararına ilişkin olarak 2.408,93 TL maddi tazminat talebinde bulunabileceği kanaatine varılmıştır.
Davalılar tarafından, davacıya, meydana gelen trafik kazası nedeniyle tazminat ödemesi yapıldığına ilişkin bir iddia bulunmamaktadır. Davacının mahkememizce sonuç olarak yukarıda tespit edilen maddi zararları davalılarca karşılanmamıştır.
Meydana gelen kazaya %35 kusuru ile sebebiyet veren davalı sürücü …’nın kusur sorumluluğu kapsamında, davalı …’nın ise bu aracın maliki ve işleteni olması nedeniyle davacıların karşılanmayan maddi zararından sorumlu olacaklardır. Davalı … kazaya sebebiyet veren aracı kaza tarihi itibarı ile ZMMS poliçesi ile sigortalayan sigorta şirketidir. ZMMS Poliçesi ile işletenin veya sürücünün kusurlu davranışı teminat altına alınmaktadır. ZMMS teminatı sunan davalı … poliçede gösterilen teminatlar dahilinde kalmak kaydıyla 3. kişilerin maruz kaldığı gerçek zararlardan sorumludur. Davacının tespit edilen zararı sigorta poliçesi azami teminat limiti olan 330.000,00 TL içerisinde kalmaktadır. Davalı … de davacının karşılanmayan maddi zararlarından sorumludur.
Bu kapsamda, davalıların, davacı … tarafından asıl davada talep edilen 3.988,49 TL’lik ve birleşen dava ile talep edilen 2.408,93 TL maddi tazminattan yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere göre sorumlu olacağı, temerrütün davalı … yönünden, 04.07.2018 teslim tarihli dilekçe ile sigortaya başvuru yapılmış olduğu ve başvurudan itibaren 8 günlük yasal sürenin dolması ile 13.07.2018 tarihinde oluşacağı, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 16.03.2018 tarihinde oluşacağı, temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceği sonuç ve kanaatine ulaşılarak davacının asıl ve birleşen davadaki maddi tazminat taleplerinin yukarıda açıklanan gerekçeler ile kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Asıl dosyada manevi tazminat yönüyle yapılan değerlendirmede; Karayolları Trafik Kanunu’nda manevi tazminat konusunda özel bir düzenleme yapılmadığından trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat talep edilmesi halinde TBK’da manevi tazminata ilişkin hükümler uygulanacaktır. TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/2.maddesinde “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır.
Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir.
Dava konusu kazada, davacı …’ın yaralandığı ve %1 oranında malul kaldığı, geçici iş göremezlik süresinin 3 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği göz önüne alındığında, olay nedeniyle, davacının acı ve elem yaşayacağı, bir üzüntü duyacağı, manen yıkıma uğrayacağı, yine eşi ve çocukları olan diğer davacılarında manen olay nedeniyle acı ve elem duyacakları ve malul kalan davacı ile birlikte bir kısım sıkıntıları birlikte yaşayacakları bir gerçektir.
Davacı taraflarca, meydana gelen kaza nedeniyle sigorta şirketi dışındaki davalılardan davacı … için 5.000,00 TL, davacı … için 1.000,00 TL, davacı … için 500,00 TL, davacı … için 500,00 TL, davacı … için 500,00 TL olmak üzere toplam 3.750,00 TL manevi tazminat talebinde bulunulmuştur. Yukarıda açıklanan yasa maddeleri ve ilkeler doğrultusunda manevi tazminat talepleri değerlendirilmiştir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalı yanların sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacı tarafça duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla davacı … için 2.500,00 TL, davacı … için 500,00 TL, davacı … için 250,00 TL, davacı … için 250,00 TL, davacı … için 250,00 TL olmak üzere toplam 3.750,00 TL manevi tazminatın makul ve uygun olacağı, temerrütün kaza tarihi olan 16.03.2018 tarihinde oluşacağı, temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceği, sigorta şirketi dışındaki davalıların kazaya sebebiyet veren aracın sürücüsü ve malik-işleteni olmaları nedeniyle takdir edilen manevi tazminat bedellerinden sorumlu oldukları sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. Bu kapsamda davanın kısmen kabulü ile yukarıda belirlenen manevi tazminatların davalılar … ve …’dan olay tarihi olan 16.03.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, davacıların fazlaya dair manevi tazminat istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Tüm bu nedenler ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı …’ın maddi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerine ilişkin 3.988,49 TL maddi tazminatın, davalı … yönünden 13.07.2018 tarihinden diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 16.03.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a ödenmesine, davacının fazlaya dair maddi tazminat isteminin reddine,
2-Davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabul kısmen reddi ile, davacı … için 2.500,00 TL, davacı … için 500,00 TL, davacı … için 250,00 TL, davacı … için 250,00 TL, davacı … için 250,00 TL olmak üzere toplam 3.750,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan olay tarihi olan 16.03.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, davacıların fazlaya dair manevi tazminat istemlerinin reddine,
3-Alınması gereken 528,62 TL karar ve ilam harcından davacılar tarafından peşin olarak ve ıslah yoluyla yatırılan 232,40 TL’ nin mahsubu ile bakiye 296,22 TL karar ve ilam harcının davalılardan (davalı … bu harcın 154,03 TL’ sinden sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşinen ve ıslah yoluyla karşılanan 232,40 TL’ nin davalılardan (davalı … bu harcın 120,85 TL’ sinden sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı parası, 419,85 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 2.100,00 TL bilirkişi ücreti, 885,00 TL ATK masrafı olmak üzere toplam; 3.440,75 TL’ yargılama masrafının davanın kabul edilen miktarına göre 2.064,45 TL’ sinin davalılardan (davalı … bu harcın 1.073,51 TL’ sinden sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, arta kalan masrafın davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca maddi tazminat istemleri yönünden davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 3.988,49 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan tahsili ile davacı … Yıldırm’a ödenmesine
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca maddi tazminat istemleri yönünden davanın reddedilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak tüm davalılara ödenmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca manevi tazminat istemleri yönünden davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 3.750,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan tahsili ile davacılara ödenmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca manevi tazminat istemleri yönünden davanın reddedilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 3.750,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılar … ve …’ya ödenmesine,
9-HMK 120 maddesi gereğince davacı taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde re’ sen davacı taraflara iadesine, BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Davacı …’ın maddi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile, sürekli iş göremezliğe ilişkin 2.408,93 TL maddi tazminatın, davalı … yönünden 13.07.2018 tarihinden diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 16.03.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a ödenmesine, davacının fazlaya dair maddi tazminat isteminin reddine,
2-Alınması gereken 164,55 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 102,47 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 62,08 TL harcın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşinen ve ıslah yoluyla karşılanan 102,47 TL’ nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a ödenmesine
3-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı parası olmak üzere toplam; 54,40 TL’ yargılama masrafının davanın kabul edilen miktarına göre 21,76 TL’ sinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a ödenmesine, arta kalan masrafın bu davacı üzerinde bırakılmasına
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 2.408,93 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan alınarak davacı …’a ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 3.591,07‬ TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak tüm davalılara ödenmesine,
6-HMK 120 maddesi gereğince davacı … yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde bu davacıya re’ sen iadesine,
Dair; davacı ve davalılar Murat ve … vekilinin yüzüne karşı diğer davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/11/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza