Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/542 E. 2019/380 K. 06.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/542 Esas
KARAR NO : 2019/380

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 12/06/2018
KARAR TARİHİ: 06/05/2019

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
AÇILAN DAVA VE İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davalının sigortalısı olan …’a ait … plakalı araç tarafından 13/03/2017 tarihinde …’a ait … plakalı araca çarpmak suretiyle … ilçesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, temlik edenin aracında oluşan değer kaybının ekte sunulan bağımsız eksper tarafından düzenlenen 13/05/2018 tarihli eksper raporuyla tespit edildiğini, buna göre davacının aracında 4.756,00-TL olarak tespit edilen değer kaybı meydana geldiğini, oluşan kaza sebebiyle aracın objektif değerinde düşüş meydana geldiğini, ekspertiz ücretinin de yargılama gideri olarak kabul edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla kaza sebebiyle oluşan değer kaybı bedelinin şimdilik 1.000,00-TL’sinin hasar onarım bedelinin 10,00-TL sinin ticari işlerde uygulanan en yüksek temürrüd faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminine, dava konusu değer kaybının tespiti için yapılan ekspertiz ücreti masrafı olarak 236,00-TL’nin HMK 323/F gereğince ve Yargıtay 17. H.D. 2015/6276 esas ve 2016/4564 karar sayılı kararı gereği yargılama gideri olarak davalı tarafından davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacının dava konusu talepler yönünden dava şartını yerine getirmediğinden davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, zarar görenin zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiğini, geçersiz temlik sözleşmesine dayalı taleplerin aktif husumet yokluğundan usulden reddi gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün dava konusu kazanın oluşmasında kusurlu olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, davalı sigorta şirketinin ancak ZMMS sigortası genel şartları B.2. Maddesinde öngörülen şekilde belirlenecek gerçek zarar miktarından sorumlu tutulabileceğini, davalı sigorta şirketinin değer kaybından sorumlu olup almadığı, sorumlu ise değer kaybının ne şekilde hesaplanacağı, ZMMS sigortası genel şartları A.5.a maddesi ve ekinde yer alan esaslara göre belirlenmesi gerektiğini, davacının talep ettiği 236,00-TL ekspertiz masrafının kabulü mümkün olmadığını, davacının faiz başlangıç tarihine ve faiz oranına ilişkin taleplerinin kabul edilemez nitelikte olduğunu, bu nedenlerle, her halde kusur oranlarının ve gerçek zarar tutarının tespit edilebilmesi konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmasını, her halde değer kaybının ZMMS Sigortası Genel Şartları A.5.a maddesi ve ekinde yer alan esaslara göre belirlenmesini, yapılacak yargılamada, sınırlı sorumluluk ilkesi, gerçek zararın giderilmesi ilkesi, zenginleşme yasağı ilkesi, kusur oranında sorumluluk ilkesinin her durumda gözetilmesini, yargılama masrafları ile ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE YAPILAN NİTELENDİRME VE VARILAN SONUÇ :
Dava; davalı şirkete sigortalı … plakalı aracın 13/03/2017 tarihinde …’a ait … plakalı araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğinden bahisle araçta meydana gelen hasar ve değer kaybı alacağının temlik alan olarak tazmini istemine ilişkin maddi tazminat davasıdır.

Davaya konu … plakalı … model…marka …tipinde özel otomobile ait trafik kayıtları ile somut olaya ilişkin kaza tutanakları, hasar dosya örneği getirtilmiş ve hasar ve kusur yönünden uzman bilirkişilerden rapor alınmıştır. Buna göre; “Meydana gelen kazada … plakalı aracın sürücüsü davalı Melek Kabaoğlu’nun asli (%100) kusurlu olduğu, … plakalı aracın sürücüsü davacı …’ın kusurunun olmadığı, … plakalı araçta 2.269,50-(KDV Hariç)-TL lik hasar bedeli meydana geldiği, bu hasar bedelinin ödendiği hasardan dolayı 408,51-TL KDV alacağı olduğu, … plakalı araçta 2.768,00-TL değer kaybı oluştuğu, aracın değer kaybı tespiti raporu için eksper ücreti olarak 236,00-TL makul olduğu, hasardan doğan tazminat tutarının=(Hasar KDV+Değer Kaybı+Ekspertiz ücreti) 408,51+2.768+236=3.412,51-TL olduğu” bildirilerek rapor sunulmuştur.
Davacı yan kısmi olarak açtığı davayı bu doğrultuda 13/02/2019 tarihli dilekçeyle ıslah etmiş ve harcını yatırmıştır. Davalı yan ıslaha karşı zamanaşımı def’inde bulunmuşsa da kaza tarihi ve ıslah tarihi arasında yasal zamanaşımı süresi dolmadığından bu yöndeki savunmanın reddine karar verilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Esas No : 2015/10017, Karar No: 2016/832 ve 25.1.2016 tarihli kararında “Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davalarında, zarar veren taraf, kusuru oranında, gerçek zarardan sorumlu olur. Zarar verenin aracını Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalayan sigorta şirketi de zarar veren ile birlikte zarar görenin gerçek zararından sorumludur. Dairemiz’in yerleşik uygulamasına göre; trafik kazasında zarar gören aracın hasarı onarılsa dahi onarımdan sonra aracın piyasa rayiç satış fiyatında düşüklük oluşacağı gerçeği karşısında, kaza nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybı, gerçek zarar içinde değerlendirilir ve bu zarardan hem zarar veren hem de zorunlu trafik sigortacısı sorumludur. Bu nedenlerle, davalı sigorta şirketlerinin de araç değer kaybından sorumlu olduğu gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirmeyle, belirtilen şekilde hüküm kurulması hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir.” görüşüne yer verilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/11431, Karar No: 2016/2962 sayılı ilamında da ” Yukarıda açıklanan nedenlerle ZMSS şirketi, kaza sonucu meydana gelen gerçek zarardan azami poliçe limitine kadar kusur oranında sorumludur. Araçta meydana gelen değer kaybı da gerçek ve doğrudan zararlardandır.” görüşüne yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen Yargıtay içtihatlarında da açıklandığı üzere hasar ve değer kaybı doğrudan ve gerçek zarardır. Davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsü kazanın meydana gelmesinde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 57/1-b maddesine aykırı araç kullandığından %100 oranında kusurlu olup, … plakalı aracın kazaya etkisi olmadığından kusursuz kabul edilmiştir. Kaza sebebiyle araçtaki hasar(onarım) bedeli bakiyesi 408,51-TL, değer kaybı ise 2.768,00-TL olarak hesap edilmiştir. Bilirkişi raporunun dosyadaki tüm delillerin değerlendirilerek ve kaza tarihine uygun hesap yöntemleriyle tanzim edilmiş olması sebebiyle yeterli görülmüştür. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85/1 maddesi uyarınca davalı sigorta şirketi, sigortalı aracın kusuru oranında ve poliçe limiti dahilinde sorumluludur. Bilirkişilerce hesaplanan ve davacı tarafça ıslah edilen miktar poliçe limiti içerisinde kalmaktadır. Davacı yanca 2918 sayılı kanunun 97. Maddesi uyarınca sigorta şirketine başvuru şartı yerine getirilmiş olup, davalı yan başvuruya rağmen ödeme yapmamıştır. Davalıya başvuru tarihi nazara alınarak temerrüt tarihi dava tarihi olarak kabul edilmiş, dava ve ıslah dilekçesi doğrultusunda hasar ve değer kaybı tazminatı talebinin kabulüne, davacı tarafın ekspertiz bedeline yönelik talebinin de TTK 1448/3 maddesi uyarınca makul olduğu ve yargılama giderleri faslında değerlendirilmesi yönünde karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının zamanaşımı def’inin kaza ve ıslah tarihine nazaran yerinde görülmediğinden REDDİNE,
2-Davanın KABULÜ ile, 408,51-TL hasar ve 2.768,00-TL değer kaybı olmak üzere toplam 3.176,51-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 216,99-TL harçtan peşin alınan (ıslah+peşin=) 35,90+36,99-TL= 72,89-TL harcın mahsubu ile bakiye 144,10-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin olarak yatırdığı 72,89-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı ilk masraf 49,30-TL, bilirkişi ücreti 800,00-TL, posta gideri 120,00-TL, ekspertiz ücreti 236,00-TL olmak üzere toplam 1.205,30-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, malvarlığına ilişkin davalarda 6763 sayılı kanununun 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK md. 341/2. maddesi gereğince asıl ve birleşen davalarda dava miktarı veya değeri 4.400 TL’lik kesinlik sınırında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip

Hakim