Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/529 E. 2021/250 K. 31.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/529 Esas
KARAR NO:2021/250

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/06/2018
KARAR TARİHİ:31/03/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili; davacı şirket ile davalının da aralarında yer aldığı şirketler grubu adına … A.Ş. arasında Televizyon Reklam Harcamaları Raporlama ve … 2015 Son Kullanıcı Sözleşmesi imzalandığını, davalının, anılan sözleşme tahtında fatura karşılığında davacı şirketten …raporlama hizmeti aldığını, davalının, hizmet bedeli faturalarına herhangi bir itirazı olmadığını, davalı ile ayrıca hizmet bedeli bakiyesinin Şubat/2018 sonu itibariyle 100.932,00 TL olduğuna dair 21.03.2018 tarihinde davalının, finans sorumlusu… ile hesap mutabakatı yapıldığını, bu tarihten sonraki hesap mutabakatı talebinin ise hukuki yollara başvurulacağı gerekçesiyle reddedildiğini, davalının sözleşmeden doğan hizmet bedellerini sözleşme ve faturalarda belirlenen süreler içinde ödememesi üzerine, …. Noterliği’nden … Yevmiye no.lu ve 23.03.2018 tarihli ihtarnamesi keşide edildiğini, bakiye borcun faiziyle birlikte 15 gün içinde ödenmesi, aksi takdirde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla cebri icra da dahil hukuki yollara başvurulacağı ihtar edildiğini, davalının anılan ihtarnameye herhangi bir cevap vermediğini ve borcunu da ödemediğini, bunun üzerine davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında 25.04.5018 tarihinde faturaya dayalı takip başlatıldığını, davalının, 04.05.2018 tarihli itiraz dilekçesi ile icra takibine, borca, ödeme emrine, faiz oranına, işlemiş faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, takibin durdurulmasını talep ettiğini, davalının itirazları üzerine takibin durdurulduğunu, beyanla, itirazın iptali ile takibin devamını, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı şirkete usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E /
Dava, İİK’nın 67. maddesine göre açılan ticari dava niteliğindeki itirazın iptali davasıdır.
Dava konusuna ilişkin olarak, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelenmiş, davacı/ alacaklının davalı/ borçludan 108.998,60 TL asıl alacak, 165,57-TL ihtarname gideri ve 5.411,93 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 114.576,93 TL alacak talebinde bulunduğu, ödeme emrinin 27/04/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı/ borçlunun süresinde 04/05/2018 tarihli borca itiraz dilekçesi üzerine takibin durduğu, borca itiraz dilekçesinin davacı/ alacaklıya tebliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamakla birlikte itiraz ve dava tarihlerine nazaran davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı yanca, sözleşme ve ekleri ile mutabakata dair mail yazışmaları ibraz edilmiştir.
Sunulan dilekçe ve belgeler ile celbolunan kayıtlar incelenmiş, davacı yanın alacak isteminin taraf şirketlerin ticari defterlerine yansıyış şeklini tespit bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi tarafından sunulan 15/08/2019 tarihli kök raporda; davacının dava konusu döneme ait ticari defterlerinin tasdiklerinin yasal süresi içinde usulüne uygun şekilde yapılmış olduğu, faturalarla kayıtları uyumlu olan davacı ticari defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğini haiz olduğu, dava konusu hizmetlerin verildiği veya faturaların tebliğ edildiği hususlarının ayrıca tespit edilemediği, yerleşmiş Yargıtay uygulamasına göre özellikle davalının mal veya hizmet alımını vergi dairesine BA formu ile bildiriminin dava konusu mal veya hizmetin teslim edildiğine karine olarak kabul edildiği, Mahkemenin gerekli görmesi halinde davalının BA formlarının ilgili vergi dairesinden celp edilmesi ile dava konusu hizmetlerin teslim edilip edilmediğinin teyit edilebileceği, takibe konu olan davacı alacağının ticari defterlerde kayıtlarının davalı adına tutulan muavin defter kaydında takip ve dava tarihi itibari ile 108.998,60 TL borç bakiyesi ile kayıtlı olduğu, Mahkemenin davacının dava konusu alacağa hak kazandığı kanaatinde olması halinde davacı ticari defterlerine göre davacının takip ve dava tarihi itibari ile 108.998,60 TL alacaklı olduğunun kabul edilebileceği, talep edilen ihtarname masrafı 165,57 TL’nin talep edilebileceği, taraflar arasındaki sözleşmenin 8.1. maddesine göre davacının fatura tarihini takip eden ayın 5. gününden itibaren TCMB reeskont faizi talep edebileceği, icra takip tarihi 25.04.2018 tarihine kadar 5.921,18 TL işlemiş faiz talep edebileceği, ancak hesaplamamızdan daha az olduğu için taleple bağlılık ilkesi gereği 5.411,93 TL işlemiş faiz alacağının kabul edilebileceği, tarafların tacir olması, taraflar arasındaki sözleşme ve davacının talebi de gözönünde bulundurularak takip tarihinden itibaren reeskont faizi talep edilebileceği tespitlerinde bulunulmuştur.
Taraf şirketlerin ilişki dönemine ait BA/ BS bildirim formları bağlı bulundukları Vergi Dairelerinden, davalı şirketin sicil dosyası … Ticaret Sicil Müdürlüğünden celbedilmiştir.
Rapora karşı beyan ve itirazlar ile dosyaya celbolunan kayıtların irdelenmesi sonucu tanzim edilen 22/12/2020 tarihli ek raporda, … Vergi Dairesinden celbolunan davalıya ait BA formları incelendiğinde, dava konusu alacak dönemi 2017 yılı için 12 adet fatura toplamı 72.806,00 TL ve 2018 yılı için 3 adet fatura 20.223,00 TL bildirimde bulunulduğu, bildirim tutarlarının davacının bildirimde bulunduğu BS formları ile uyumlu olduğu, bildirilen tutarların KDV hariç davalı adına düzenlenen faturalar ile aynı miktarda olduğu, kök raporda ulaşılan sonuçta değişiklik yapılmasını gerektiren bir husus olmadığı bildirilmiştir.
Yapılan yargılama neticesinde ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, davacı yanca davalıya sunulan …raporlama hizmetlerine istinaden düzenlenen faturaların tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki davalı itirazlarının iptali istemine ilişkin olduğu, usulünce bildirilen tüm delillerin toplandığı, davacı yanın takip/ dava konusu alacak istemlerine yönelik olarak bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, bilirkişi tarafından kök ve ek raporlar tanzim edilerek dosyaya ibraz edildiği, alınan raporların denetlenmesinden hukuki yönleri ayrık olmak üzere yapılan tespitler ve hesaplamalar bakımından teknik, ayrıntılı ve gerekçeli olduğu anlaşılmıştır. Ticari defterlerin ibrazı ve delil olmasını düzenleyen 6100 sayılı HMK’nun 222/2- 3. maddesinde; “(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.”, “(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” düzenlemelerine yer verilmiştir. Davacının anılan yasal düzenleme kapsamında lehine delil vasfına haiz ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle davalıdan 108.998,60 TL alacaklı olduğunun tespit edilmiş olması, taraf şirketlerin takip dayanağı faturaları karşılıklı ve birbiriyle uyumlu şekilde Vergi Dairelerine bildirmiş olmaları, davalının aksini ispat noktasında defter ibrazında bulunmadığı gibi, borca itiraz dilekçesinde borçlu bulunmadığı yönündeki itirazlarını ve/ veyahut ödeme yapıldığını ispat noktasında elverişli delil ibrazında da bulunmaması karşısında davacının takip dosyasına yönelik 108.998,60 TL asıl alacak talebinin, belgelendirilmiş 165,57 TL ihtarname masraf talebinin ve dosyaya mübrez sözleşmenin 8.1. maddesine göre fatura tarihini takip eden ayın beşinci gününden takip tarihine kadar davacının 5.921,18 TL talep edebileceği hesaplanmışsa da taleple bağlılık ilkesi uyarınca 5.411,93 TL işlemiş faiz talebinin yerinde olduğu, takibin, bu miktarlar üzerinden ve tarafların tacir ve işin de ticari iş olması nedeniyle asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmesi suretiyle devamı gerektiği, alacağın likit ve itirazın da haksız olması karşısında icra inkar tazminatı istem koşullarının da oluştuğu sonuç ve vicdani kanaatine varılmış, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 108.998,60 TL asıl alacak, 5.411,93 TL işlemiş faiz ve 165,57 TL ihtarname gideri olmak üzere toplam 114.576,10 TL yönüyle İPTALİNE, takibin bu alacak kalemleri üzerinden ve 108.998,60 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren takip talepnamesindeki talebi aşmamak kaydıyla değişen oranlarda avans faizi yürütülmesi suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA,
2-Hükmolunan alacağın %20’si nispetinde (22.915,22 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gerekli 7.826,69-TL nispi karar ve ilam harcından peşin yatan 1.383,80-TL’nın mahsubu ile eksik kalan 6.442,89-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Peşin harç olarak yatırılan 1.383,80-TL’nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı ilk masraf 41,10 TL, bilirkişi ücreti 900,00 TL, posta gideri 131,30 TL olmak üzere toplam 1.072,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 14.834,73-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı yan yokluğunda, HMK’nun 341/1 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/03/2021

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .