Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/472 E. 2022/640 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/472
KARAR NO :2022/640

DAVA:MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ:13/03/2018
KARAR TARİHİ:13/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin oğlu takip borçlusu …’ın, İstanbul ili Merter ilçesinde tekstil imalatı işiyle uğraşmakta olduğunu, müvekkilinin davalı … isimli şahsı tanımadığını, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından kendisine ödeme emri teb1iğ edildiğini, ödeme emrinde borçlu olarak oğlu …’ı ve kendisini gören müvekkilinin, durumu işlerinin iyi gitmediğini bildiği oğluna hemen haber verdiğini ve meselenin aslını sorduğunu, dosya borçlusu müvekkilinin oğlu …’ın, takip alacaklısı … ile birlikte müvekkilinin yanına geldiğini ve müvekkilinden hiçbir şey talep edilmeyeceğini, isminin oraya yanlışlıkla yazıldığını, konunun kapandığını söylediğini, müvekkiline icra takibinin ekinde senet suretinin fiilen gönderilmediğinden, müvekkilinin takibe dayanak senetten haberdar olmadığını, devam eden süreçte müvekkilinin oğlu …’ın, Eylül 2017’de davalı … ve diğer davalı … isimli şahıslar ile beraber müvekkilinin yanına geldiklerini, … isimli şahsın …’dan alacaklı olduğunu, …’nın kendi babasının bu durumu bilmediğini, …’nın icra dosyasını …’e devrettiğini, müvekkiline ait olan İstanbul İli, … İlçesi, 2 Pafta, 9007 Parsel, 252 metrekare Arsa nitelikli, üzerinde bina olan ve müvekkilinin halen oturmakta olduğu daireyi, …’e devretmesi gerektiğini, taşınmaza haciz konulduğunu; aksi halde taşınmazın icra zoru ile yarı fiyatına satılacağını ve başkasının alarak elden gideceğini söylediklerini, …’nın, müvekkiline, “Ben … ile anlaştım, borcumu 3 ay içinde ödeyeceğim, o da daireye bir şey yapmayacak, 3 ay sonra sana geri verecek” dediğini, …’in de müvekkiline, “Ben oğlun …’a piyasanın %30 altında fiyatla mal vereceğim, daha çok para kazandıracağım, …’ı kurtaracağım, daireyi de Ocak ayında iade edeceğim. Sen daireyi vermez isen, daire satılacak, herkes zarar edecek” dediğini, yoğun bir baskı altında çaresiz kalan ve işleri bozuk olan oğlunu kaybetmemek için uğraşan müvekkilinin de doğru dürüst düşünme fırsatı bile bulamadan taşınmazın devrini 05/09/2017 tarihinde …’e yaptığını, …’in devir esnasında taşınmaz devrinin alacağa mahsuben yapılmasını talep ettiğini, ancak müvekkilinin, “Benim size ne borcum var!” diye bir tepki gösterince, tapuyu elde edememekten korktuklarını ve taşınmazın devrinin tapuda satış gösterildiğini, ancak taşınmazın devrinden kısa bir süre sonra müvekkilinin, ne …’e ne …’ya ne de oğlu …’a hiçbir şekilde ulaşamadığını, müvekkilinin tapu devrinden sonra, kendi oğlu da dahil olmak üzere hiçbir kimseye ulaşamayınca, kandırıldığını, taşınmazının hile ile alındığını anladığını, müvekkili takip tarihi itibariyle … ve … isimli şahısları tanımamakta olduğunu, müvekkili gerek takipten önce ve gerekse de takipten sonra davalılar ile hiçbir iş yapmadığını, müvekkili ile davalılar arasında herhangi bir alacak borç ilişkisi bulunmamakta olduğunu, müvekkili aleyhine icra takibine dayanak yapılan senedin, sahte olarak düzenlendiğini, senet altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, senet üzerindeki yazıların da müvekkiline ait olmadığını belirterek, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasından ve dosyaya dayanak konulan senet ilişkiden kaynaklı olarak davalılara borçsuz olduğunun tespitine ve takibin müvekkili açısından iptaline, sahte olarak düzenlenmiş olup …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına konu senedin sahteliğine karar verilerek, senedin müvekkili açısından HMK 212 uyarıca iptaline, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasına konu olan takibin tedbiren teminatsız olarak durdurulmasına, davalılar takipte ve alacak temlikinde kötüniyetli olduklarından, davalıların %20 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin …’nda kumaş ticaretiyle uğraşan saygın bir iş adamı olduğunu, müvekkilinin yapmış olduğu ticaret neticesinde diğer davalı …’dan alacaklarının mevcut olduğunu, diğer davalı …’nın müvekkiline olan borçlarını ödeyemeyince kendisinin …’dan olan alacağını müvekkiline devretmek istediğini, müvekkilinin bu anlaşmanın kabul edilmesi neticesinde … adlı şahıstan olan alacağına karşılık …’nın …. İcra Dairesinin … E. sayılı dosyasından alacağını müvekkiline temlik ettiğini, müvekkilinin tamamen iyiniyetli olarak …’dan olan alacaklarını dosyadaki alacağı temlik almak suretiyle tahsil ettiğini, dosyanın temlik alınması işlemine kadar müvekkilinin dosya borçluları … ve … ile herhangi bir şekilde bu dosya borcu ile ilgili bağlantısı bulunmadığını, sonuç olarak müvekkilinin tamamen kendi zararını karşılamak için diğer davalıdan olan alacağını tahsil etmek için diğer davalı …’dan alacağı temlik alan iyiniyetli 3. kişi olduğunu, alacağın temlikinin ivazlı olup müvekkilinin senet üzerindeki imzanın sahte olup olmadığını araştırmak gibi bir mükellefiyeti olmadığını, borcun senetten doğmasından ötürü ödeme emrini tebliğ alan davacı tarafın, tebliğ tarihinden itibaren 5 gün içinde yasal olarak itiraz etme hakkı varken itiraz etmediğini, kanunen zamanında itiraz etmemiş olmanın borcu kabul anlamına gelmekte olduğunu, ayrıca davacı tarafın takibe itiraz etmeme bahanesi olarak olarak senet ekinin ödeme emrinde gönderilmediğini öne sürmekte ise de, senedin ödeme emri ekinde davacıya gönderildiğini, kaldı ki bir an için gönderilmediği farz edilse bile ödeme emrinin ”kambiyo senetlerine mahsus ödeme emri” olarak gönderildiğini, müvekkilinin alacağı temlik almış iyiniyetli 3. kişi olması, alacağı devralmış iyiniyetli 3. kişinin senet üzerindeki imzanın sahte olup olmadığını araştırma mükellefiyetinin olmaması, davacı borçlunun ödeme emrini usulüne uygun tebliğ almasına rağmen süresinde imzaya ve borca itiraz etmemesi, davacının dava açmak için 2 yıl kadar beklemesi ve müvekkiline borca karşılık tapu devri yapmasından sonra borçlu olmadığının aklına gelmesi ve bu durumun kötüniyet teşkil etmesi, davacının hiçbir baskı ve zorlama altında kalmadan kendi istek ve iradesiyle müvekkiline borcuna karşılık taşınmazını devretmesi ve bu durumun kısmi ifa teşkil etmesi ve en önemlisi kısmi ifanın da borcun örtülü kabulü anlamı taşıması, borcunu kısmen ifayla kabul eden davacı borçlunun menfi tespit davası açma hakkının bulunmaması dikkat alınarak açılan davanın reddine, kötü niyetli davacı hakkında %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili beyanlarında, açılan davanın haksız olduğunu, müvekkilinin söz konusu alacağı diğer davalıya temlik ettiğini, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile takibe konulan senet nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Dava, ilk olarak İstanbul …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyası ile açılmış olup, İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 16/03/2018 tarih ve …Esas ve … Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmesi sonrasında Mahkememizce yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası, takibe konu senet aslı,… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyası, İstanbul, … İlçesi, … Mahallesi, 9007 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı ve satışına ilişkin resmi senet dosyamız arasına alınmış, imza incelemesine esas olmak üzere davacının imzasının bulunduğu tatbike medar belgelerin aslı ilgili yerlerden celbedilmiş, davacının imza örnekleri alınmış, bilirkişi …’dan imza incelemesi sonucu 16/03/2020 tarihli ve 23/02/2022 tarihli ek rapor temin edilmiş, bilirkişi …’den 27/05/2021 tarihli rapor temin edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinden; alacaklı … tarafından borçlular … ve … aleyhine, keşidecisi …, kefili …, lehdarı … olan, 30/08/2016 keşide tarihli, 01/11/2016 vade tarihli, 400.000,00-TL bedelli bonoya istinaden toplam 403.682,19-TL alacağın tahsili talebiyle kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlulara tebliğ edildiği, 10/08/2017 tarihli “Alacağın Temliki Sözleşmesi” ile, alacaklı … tarafından, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası alacağının tüm fer’ileriyle birlikte …’e devredilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 16/03/2020 tarihli bilirkişi raporu ile, 23/02/2022 tarihli bilirkişi ek raporda; borçlusu “…”, alacaklısı “…”, kefili “…” olan, 30/08/2016 düzenlenme ve 01/11/2016 ödeme tarihli, 400.000,00-Türk Lirası meblağlı senet aslı, ön yüzünde düzenlenme tarihi altındaki imza hanelerinde, kefil “…” isimli şahıs adına atılı kefil imzalarının, … isimli şahsın dosya içerisinde mevcut mukayeseye esas imzalarına kıyasla aralarında farklıklıkların bulunduğunun tespit edilmiş olması sebebiyle, … isimli şahsın eli mahuslü olmadığı kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 20/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda; dosyaya sunulan bilgi ve belgeler, gelen BA ve BS formları, icra dosyası incelemeleri neticesinde; davacının icra takibine konu senet sebebiyle kefil sıfatıyla mevcut imzanın kendisine ait olmadığına ilişkin alınan grafolog bilirkişi raporu, dosyada incelenen dosya içeriği belgeler, gelen BA – BS formlar kapsamında davacının söz konusu senetten dolayı kefil sıfatı ile borçlu olduğu yönünde bilgi belge bulunmadığı belirtilmiştir.
İstanbul, … İlçesi, … Mahallesi, 9007 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı ve satışına ilişkin resmi senedin incelenmesinden, söz konusu taşınmazın 11/126 hissesi, davacı … adına kayıtlı iken, 07/09/2017 tarihinde, … tarafından 60.000,00-TL bedelle …’e satılmış olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; davalı alacaklı, … tarafından, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile, borçlular … ve … aleyhine, keşidecisi …, kefili …, lehdarı … olan, 30/08/2016 keşide tarihli, 01/11/2016 vade tarihli, 400.000,00-TL bedelli bonoya istinaden toplam 403.682,19-TL alacağın tahsili talebiyle kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlulara tebliğ edildiği, 10/08/2017 tarihli “Alacağın Temliki Sözleşmesi” ile, alacaklı … tarafından, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası alacağının tüm fer’ileriyle birlikte …’e devredilmiş olduğu görülmektedir. Davacı …, takibe konu senet altındaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek eldeki menfi tespit talepli davayı açmıştır. Mahkememizce, davacı tarafın, takibe konu senet altındaki imzanın kendisine ait olmadığı iddiası yönünden, davacının ıslak imzaları alınmış, tatbike medar imzalarının bulunduğu belge asılları ilgili yerlerden celbedilmiş ve bilirkişi …’dan rapor temin edilmiştir. Bilirkişi … tarafından düzenlenen 16/03/2020 tarihli bilirkişi raporu ile, 23/02/2022 tarihli bilirkişi ek raporda; borçlusu “…”, alacaklısı “…”, kefili “…” olan, 30/08/2016 düzenlenme ve 01/11/2016 ödeme tarihli, 400.000,00-Türk Lirası meblağlı senet aslı, ön yüzünde düzenlenme tarihi altındaki imza hanelerinde, kefil “…” isimli şahıs adına atılı kefil imzalarının, … isimli şahsın dosya içerisinde mevcut mukayeseye esas imzalarına kıyasla aralarında farklıklıkların bulunduğunun tespit edilmiş olması sebebiyle, … isimli şahsın eli mahuslü olmadığı kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Söz konusu raporlar dikkate alındığında, takibe konu senet altındaki kefil sıfatıyla davacı … adına atılan imzanın davacıya ait olmadığı ortadadır. Yine mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen rapor ile de, davacı ile davalı … arasındaki bono tanzimini gerektirecek herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığı tespit edilmiştir. Söz konusu raporlar ve dosya kapsamındaki diğer bilgi ve belgeler doğrultusunda, davacının takibe konu senet ve icra dosyası kapsamında davalılara herhangi bir borcu bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Davalı tarafça, takibe konu senet nedeniyle, davacının kendisine ait evi …’e devrettiği, bu anlamda ilişkiyi kabul ettiği ve borcun ifası yönünde işlem yaptığı ileri sürülmüşse de, İstanbul, … İlçesi, … Mahallesi, 9007 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı ve satışına ilişkin resmi senedin incelenmesinden, söz konusu taşınmazın 11/126 hissesi, davacı … adına kayıtlı iken, 07/09/2017 tarihinde, … tarafından 60.000,00-TL bedelle …’e satılmış olduğu, taşınmazın herhangi bir borca karşılık devredilmediği anlaşılmakla, davalı tarafın bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir. Davacının, dava dilekçesindeki talep sonucu ve …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası kapsamındaki alacağın, eldeki davanın açılmasından daha önce, 10/08/2017 tarihli “Alacağın Temliki Sözleşmesi” ile, alacaklı … tarafından …’e devredilmiş olması hususları dikkate alınarak, davacının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası nedeniyle davalı …’e, bu dosyadaki takibe dayanak, 30/08/2016 keşide tarihli, 01/11/2016 vade tarihli, keşidecisi …, kefili …, lehdarı … olan, 400.000,00-TL bedelli bono nedeniyle davalı …’ya borçlu olmadığının tespitine şeklinde hüküm kurulmuştur. Mahkememiz dosyası ve … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyası kapsamında alınan ifadeler, özellikle takibe konu senedin keşidecisi …’ın 12/06/2018 tarihli ifadesi dikkate alındığında, davalı …’nın, takibe konu senet altındaki kefil imzasının davacı …’a ait olmadığını bilmesine rağmen … aleyhine icra takibi başlatmış olduğu, bu anlamda davacı borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılmakla, 2004 Sayılı İİK’nun 72/5. maddesi gereğince, davalı … aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmiştir. …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası kapsamındaki alacak, eldeki davanın açılmasından daha önce, 10/08/2017 tarihli “Alacağın Temliki Sözleşmesi” ile, alacaklı … tarafından …’e devredilmiş ve icra takibine … tarafından devam edilmişse de, …’in takibe konu senet altındaki kefil imzasının kefil …’a ait olmadığı hususunu bildiğine, dolayısıyla kötü niyetli olduğuna ilişkin dosya kapsamında bir delil bulunmadığı dikkate alınarak, bu davalı hakkındaki kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan davanın KABULÜNE, davacının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası nedeniyle davalı …’e, bu dosyadaki takibe dayanak, 30/08/2016 keşide tarihli, 01/11/2016 vade tarihli, keşidecisi …, kefili …, lehdarı … olan, 400.000,00-TL bedelli bono nedeniyle davalı …’ya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-2004 Sayılı İİK 72/5. maddesi gereğince dava değeri üzerinden % 20 oranında belirlenen 80.736,43-TL kötü niyet tazminatının davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafın davalı … hakkında kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
4-Alınması gereken 27.575,53-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 6.893,89-TL’nin mahsubu ile bakiye 20.681,64-TL’nin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 6.893,89-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan ve 35,90-TL başvurma harcı, 672,45-TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 2.450,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.158,35-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 59.515,51-TL vekâlet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, davacı ve davalılar tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.13/10/2022

Başkan …
 e-imzalıdır
Üye …
 e-imzalıdır
Üye …
 e-imzalıdır
Katip …
 e-imzalıdır