Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/463 E. 2019/868 K. 22.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/463 Esas
KARAR NO : 2019/868

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 21/05/2018
KARAR TARİHİ : 22/11/2019

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan; “İtirazın İptali” davasının yapılan yargılaması sonunda;
D A V A /
Taraflar arasında mevcut bulunan ticari ilişkinin 2013 yılında sona ermesine rağmen davalının cari hesap borçlarını ödemediğini, bu kapsamda davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasıyla davalı taraf aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalının takibe yapmış olduğu itiraz karşısında işbu davanın açılması zorunluluğunun doğduğu belirtilerek; davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masraflarının ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.

S A V U N M A /
Davalının … Noterliği kanalıyla keşide ettiği, 27/06/2013 tarihli ve …yevmiye numaralı ihtarname ile davacı tavafından taraflar arasında akdedilen yetkili servis sözleşmesini yenilemeyeceğini beyan ettiği; davalının 1987 yılından 2013 yılına kadar 26 senedir davacının yetkili servisi olarak görev yapmakta olduğu; bedeli davacı şirkete önceden ödenen 40.000,00 TL değerinde yedek parça bulunduğu; bu yedek parçaların teslim alınmasının ve bedellerinin ödenmesinin, yetki bakımından bağlı bulunulan davacının … Bölge Müdürlüğü’ne yazı ile bildirildiği; aradan 5 yıla yakın bir zaman geçtikten sonra ise 5.180.91 TL alacak sebebiyle işbu dava konusu icra takibinin başlatıldığı, ancak aradan geçen 5 yıla yakın süre içerisinde davalının yetkili fcervis olarak görev yaptığı sürede kendisine sattığı, başka yerde kullanma veya satma imkanı bulunmayan o zamanki değeriyle 40.000,00 TL bedelli yedek parçaları teslim almadığı, bedelini de ödemediğinden davalının davacıya borcu olmadığı, 40.000,00 TL alacağı olduğu; taraflar arasındaki yetkili servis sözleşmesinin 3. sayfasında yer alan 2.2 maddesi uyarınca bu yedek parçaların kullanılmasının ve satılmasının yasak olduğu; dolayısıyla davacının sözleşmeyi tek taraflı feshi sebebiyle bu yedek parçaların davacı tarafından teslim alınması ve bedelinin davalıya ödenmesinin zorunlu olduğu; taraflar arasında düzenlenmiş cari hesap sözleşmesinin mevcut olmadığını savunmuş, davanın reddine, %20 oranın kötüniyet tazminatının yasal ticari reeskont faizi ile davacıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmektedir.

G E R E K Ç E /
Dava; İİY’ nin 67 maddesi uyarınca açılmış; “İtirazın İptali” davası niteliğindedir.
Mevcut itirazın iptali istenen davaya konu icra dosyası incelendiğinde; Davacı- alacaklı tarafından 09/02/2018 tarihinde İlamsız Takiplerde Ödeme Emri ile 27/06/2018 tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarı ve cari hesap ekstresinden kaynaklanan 5.180,94 TL asıl alacak ve 2.533,55 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.714,49 TL talep edilmiş; ancak davalı- borçlu tarafından 19/02/2018 tarihinde itiraz dilekçesi verilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında, ilişkinin kayıtlara yansıyış şeklini tespit bakımından öncelikle davalı tarafın ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması bakımından davalının müseccel adresinin bulunduğu yer mahkemesine talimat yazılmış ve davalı tarafa ticari defterlerini sunması bakımından meşruhatlı davetiye çıkartılması karşısında davalının defterlerini ibraz etmediği ve bu kapsamda talimat dosyasının bilâ ikmal döndüğü anlaşılmıştır. Borca itiraz dilekçesinde davacıya borçlu olmadığını savunmuşsa da bu kapsamda dosyaya herhangi bir delil sunmadığı gibi, TTK 83. maddesi uyarınca incelemenin yapılacağı gün ve saatte ticari kayıtlarını hazır etmesi yönünde HMK 220, 222 maddelerindeki meşruhatı içerir davetiye gönderilmesine rağmen defter ibrazında da bulunmamıştır.
Akabinde ticari ilişkinin davacı kayıtlarına yansıyış şeklini de tespit bakımından dava dosyası muhasip bilirkişiye tevdii edilmiş ve bilirkişi tarafından tanzim ve ibraz edilen bilirkişi raporunda özetle ve netice olarak; davacı tarafın usul ve yasaya uygun olarak tulultnuş ticari defterlerinin sahibi lehine delil kudretine haiz olduğu, taraflar arasında yapılan mutabakata göre davacı alacağının 15.535,96 TL olması ve mutabakat tarihinden sonra davalı tarafından düzenlenen ve davacı şirket ticari defterlerine kaydedilen 10.355,02 TL tutarındaki 3 adet faturanın da dikkate alınması neticesinde 09/02/2018 takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 5.180,94 TL alacaklı olduğu hesaplandığı, 09/07/2013 temerrüt tarihi itibariyle 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunun 2/2 Maddesine güre yapılan faiz hesaplamasında 09/02/2018 takip tarihi itibarıyla işlemiş faiz tutarının 2.853,43 TL olarak hesaplandığı bildirilmiştir.
İddia, savunma toplanan deliller ile bilirkişi raporu bir bütün halinde değerlendirilerek; taraflar arasında yetkili servis sözleşmesine dayalı ticari ilişki bulunduğu, taraflar arasında 31.12.2012 tarihinde alacak/borç mutabakatnamesi düzenlendiği, mutabakatnameye göre davacı alacağının 15,535,96 TL olması ve mutabakat tarihinden sonra davalı tarafından düzenlenen ve davacı şirket ticari defterlerine kaydedilen 10.355,02 TL tutarındaki 3 adet faturanın da dikkate alınması neticesinde 09/02/2018 takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 5.180,94 TL asıl alacak talep etmekte haklı olduğu ve yine davacı tarafından keşide edilen ihtarnamede tanınan 7 günlük süreye istinaden 09/07/2013 tarihinde davalının temerrüde düştüğü, temerrüt tarihinden takip tarihine kadar taleple bağlılık ilkesi uyarınca yapılan hesaplamada davacının 2.533,55 TL işlemiş faiz talebinin yerinde olduğu; davalı yan cevap dilekçesinde yetkili servis sözleşmesi kapsamında ellerinde bulunan ve başka yerde kullanma veya satma imkanı bulunmayan davacıya bedeli önceden ödenmiş 40.000 TL değerindeki yedek parçaları davacının teslim almaması sebebiyle borçlu değil alacaklı bulunduklarını savunmuşsa da bu hususun ispatına yönelik elverişli bir delil dosyaya sunmadığından bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiş, tespit edilen alacak kalemlerine yönelik ödeme yapıldığı da iddia veya ispat olunamadığından davalının itirazının 5.180,94-TL asıl alacak ve takip tarihine kadar işlemiş 2.533,55-TL faiz alacağı yönüyle iptaline karar verilmesi gerekmiş, aynı zamanda alacağın likit ve itirazın haksız olması karşısında icra inkar tazminatı şartları oluştuğundan davacı lehine alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatı tayinini de içerir şekilde aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda izah edildiği üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1-Davalı yanın İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 5.180,94 -TL asıl alacak ve takip tarihine kadar işlemiş 2.533,55-TL faiz alacağı yönüyle İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesi suretiyle takibin kaldığı yerden DEVAMINA,
2-Kabul edilen toplam 7.714,49-TL alacağın %20’si nispetinde hesaplanan 1.542,89-TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 526,98 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 131,75 TL’ nin mahsubu ile bakiye 395,23 TL’ nin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 131,75 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan; 35,90 başvurma harcı parası, 97,40 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 700,00 bilirkişi ücreti olmak üzere toplam; 833,30 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-HMK 120 maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; davacı vekili yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …

Hakim …