Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/460 E. 2020/357 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/460 Esas
KARAR NO:2020/357

DAVA:TAZMİNAT
DAVA TARİHİ:18/05/2018
KARAR TARİHİ:08/09/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan; “Tazminat” davasının yapılan yargılaması sonunda;
D A V A /
Müvekkilline, davalı bankanın … Şubesinden 4 adet çekin ticari ilişki içerisinde bulunduğu firmalar tarafından Seri Numaraları: …, …, …, … olan çeklerin teslim edildiğini, bankaya ibraz edilen çeklere “keşideci imzası ile banka kayıtlarındaki imza örneği tutmadığından” işlem yapılamadığı, çekin süresinde bankaya ibrazı, karşılığı bulunmaması halinde yasa gereğince bankanın da sorumluluğu asgari miktarın ödenmesi talebini de içerdiğini, TTK’ nın 801 ve 815. Maddeleri uyarınca bankanın çekteki keşideci imzasını kontrol etme yükümlülüğü olduğunu, çekin sıhhati bakımından mahkemece çekteki imzanın keşideciye ait olup olmadığı hususunda araştırma ve inceleme yapılarak bankanın sorumluluğu yönünden de değerlendirme yapılması gerektiğini, muhatap banka çek anlaşması dolayısıyla, keşideciye karşı, ödenmek üzere kendisine karşı ibraz edilen çeki, imzanın gerçek ve içeriğinde tahrifat olup olmadığı açısından kurallara uygun ve itinalı şekilde kontrol etmek borcunu yüklendiğini, muhatap yönünden, yasadan doğan kusursuz sorumluluk öngörüldüğünü, Kamu nezdinde’ oluşturulan bu güven bankaların işlemlerinde sıradan bir tacirden daha yüksek bir özen göstermelerini gerektireceğini, kendilerinden çek karnesi talep edildiğinde, talep eden ticari şirketin kredi notunun yüksek olup olmadığının araştırılması ve olumlu sonuca ulaşılması halinde çek karnesi verilmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle, müvekkilin alacağını tahsil edememiş olması nedeniyle davalı bankanın sorumluluğunun bulunduğu, bankanın, çeklerde yer almakta olan imza sirkülerini gereken dikkat ve özene aykırı şekilde denetlememiş olması ve uygun şekilde kontrol etme yükümlülüğüne aykırı davranmış olması nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle: … A.Ş. tarafından …. AŞ. emrine keşide edilen 15.12.2016 tarihli 95.000,00 TL tutarlı … numaralı çek, … Tic. Ltd. Şti. tarafından ibraz edilmiş ve ilgili çek hesabında karşılığı bulunmadığından karşılıksız işlemi görerek çek taahhüt bedeli ödendiğini, … A.Ş. tarafından …. Ve Tic. A.Ş, emrine keşide edilen 31.12.2014 tarihli 95.000,00 TL tutarlı … numaralı çek, … Tic. Ltd. Şti. tarafından ibraz edilmiş ve ilgili çek hesabında karşılığı bulunmadığından karşılıksız işlemi görerek çek taahhüt bedeli ödendiğini, … A.Ş. tarafından …. A.Ş. emrine keşide edilen 25.01.2017 tarihli 125.000,00 TL tutarlı … numaralı çek, … Tic. Ltd. Şti. tarafından ibraz edilmiş ve ilgili çek hesabında karşılığı bulunmadığından karşılıksız işlemi görerek çek taahhüt bedeli ödendiğini, …. A.Ş. tarafından … Tic. Ltd. Şti. emrine keşide edilen 31.03.2017 tarihli 212.000,00 TL tutarlı … numaralı çekin, Işbankası aracılığı ile müvekkil bankaya ibraz edildiğini, çekin ödenebilmesi için müvekkili banka tarafından yapılan kontroller sırasında keşideci olan …. Ve Tic. A.Ş.’ nin çift imza ile temsil edildiği ancak çekin tek imza ile keşide edildiğinin tespit edildiğini, bunun üzerine çekin arkasına “işbu çek 31.03.2017 tarihinde ibraz edilmiş olup çift imza ile temsil edilecekken çek üzerinde tek imza olduğundan çek ile ilgili herhangi bir işlem yapılmamıştır.” Şerhi düşülerek, çek hamiline teslim edildiğini (… numaralı çek), … numaralı çekin keşidecisi olan …. Ve Tic. A.Ş., 13.06.2014 tarihinde müvekkili banka ile imzaladığını Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi ile müvekkil bankanın müşterisi haline gelmiş ve 07.07.2014, 15.07.2016 ve 12.08.2016 tarihinde talepleri üzerine çek hesabı açılarak çek defteri düzenlendiğini, bankaların, süresi içinde ibraz edilen ve karşılığı bulunan geçerli çekleri ödeme yükümlülüğü altında olduğu, çekin karşılığı yoksa bankanın yasal yükümlülüğü dışında ödeme yükümlülüğünün de olmadığını, karşılıksız bir çekten bahsedebilmek için çekin Türk Ticaret Kanununa göre zorunlu tüm unsurları haiz bir çek niteliğini taşımasının zorunlu olduğunu, müvekkil bankanın basiretli bir tacir olarak …, … ve … numaralı çekle ibraz edildiğinde gerekli tüm kontrolleri yapmış ve çek hesabında para bulunmaması nedeniyle hamilin talebi üzerine karşılıksız işlemi yaparak her bir çek için bankaların yasal yükümlülük tutarı olan 1.290,00 TL’ yi ödediğini, müvekkilinin tüm yasal sorumluluklarını yerine getirdiğini savunmuş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; Davalı bankanın çek karnesi verirken gereken dikkat ve özeni göstermemesi nedeniyle davacının çeklere ilişkin alacağını alamadığı ve zarara uğradığı iddiasıyla açılmış tazminat davasıdır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve incelenmiştir.
… A.Ş. tarafından …. A.Ş. emrine keşide edilen 15.12.2016 tarihli 95.000,00 TL tutarlı … numaralı çeki, … A.Ş. tarafından …. A.Ş. emrine keşide edilen 31.12.2014 tarihli 95.000,00 TL tutarlı … numaralı çeki, … A.Ş. tarafından …. A.Ş. emrine keşide edilen 25.01.2017 tarihli 125.000,00 TL tutarlı … numaralı çeki, tevdi ettiği ve söz konusu çeklerin … Tic. Ltd. Şti. tarafından davalı bankaya ibraz edildiği ve ilgili çek hesabında karşılığı bulunmadığından karşılıksız işlemi görerek her bir çek için 1.290,00 TL çek taahhüt bedelleri ödendiği anlaşılmıştır.
…. A.Ş. tarafından … Tic. Ltd. Şti. emrine keşide edilen 31.03.2017 tarihli 212.000,00 TL tutarlı … numaralı çek ise, davalı bankaya, aracı banka vasıtasıyla ibraz edilmiştir. Çekin keşideci olan dava dışı …. Ve Tic. A.Ş.’ nin çekin arkasına “işbu çek 31.03.2017 tarihinde ibraz edilmiş olup çift İmza ile temsil edilecekken çek üzerinde tek imza olduğundan çek ile ilgili herhangi bir işlem yapılmamıştır.’’ Şerhi düşülerek, çek hamiline iade edildiği görülmüştür.
Dava konusu çeklerin tevdi edildiği 2016 yılında T… A.Ş. firması ile …. A.Ş. firması hakkında analiz raporu düzenlendiği, Firmaların TCMB Karşılıksız Çekler listesine göre, karşılıksız yazılan bir çekinin olmadığı gibi Problemli Krediler(ldari Takip-Kanuni Takip) riskine rastlanılmadığının ve diğer bankalar ile piyasa istihbaratının olumlu çıktığının tespiti üzerine … A.Ş. firmasına 5.000.000,00 TL’lik, …. A.Ş. firmasına 30.000.000,00 TL’lik Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında krediler tahsis edildiği, kredi tahsisinden sonra da çek karnelerinin tevdi edildiği görülmüştür.
Emekli Banka müfettişi ve müdürü bilirkişiden alınan raporda; Davalı …Ş., çek kredili müşterisi olan dava dışı … A.Ş. firması ile …. A.Ş. firması hakkında dava konusu çeklerin tevdii edildiği 2016 yılında firma tanıtım ve analiz raporu tanzim edildiği ve Firmaların TCMB Karşılıksız Çekler listesine göre, karşılıksız yazılan bir çekinin olmadığı gibi Problemli Krediler (İdari Takip-Kanuni Takip) riskine rastlanılmadığının ve diğer bankalar ile piyasa istihbaratının olumlu çıktığının tespiti üzerine davalı bankanın piyasa, diğer bankalar ve TCMB kayıtları üzerinde yapılan araştırma neticesinde muteber firma olduğunun tespiti üzerine, davalı banka tarafından kredilendirildiğinin anlaşıldığını, davalı bankanın 5941 sayılı Çek Kanunu hükümlerine uygun olarak çek karnesi tevdi ettiği, karşılıksız çıkan dava konusu 3 adet çekin “çek taahhüt” bedellerini yerine getirdiğini ve dava konusu olan çek yapraklarının tevdi hususunda, davalı bankanın herhangi bir sorumluluğunun olmadığı görüşünü bildirmiştir.
Bankanın çek müşterilerini araştırma yükümlülüğü, 5941 sayılı Çek Kanununun “BANKANIN ARAŞTIRMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ, ÇEK HESAPLARI VE ÇEK DEFTERLERİ” başlıklı 2. Maddesinde, ” (1) Bankalar, çek hesabı açılması ile ilgili olarak bu Kanunla kendilerine verilen görev ve yükümlülükleri yerine getirirken, çek hesabı açtırmak isteyenin yasaklı olup olmadığını bu Kanun hükümlerine göre araştırırlar; ayrıca ilgili kişinin ekonomik ve sosyal durumunun belirlenmesinde gerekli basiret ve özeni gösterirler. ….” şeklinde düzenlenmiştir.
Dosya kapsamında toplanan deliller, alınan hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunun yukarıda açıklanan yasal düzenleme göz önüne alınarak incelenmesinde;
Davacı vekilinin 07.11.2019 tarihli dilekçesinde çek müracaat borçluları hakkında verilmiş iflas kararları bulunduğundan bahisle borçlulara karşı icra takip yoluna veya alacak davası yoluna başvurulmamış olduğunun bildirildiği; Davalı …Ş.’nin , çek kredili müşterisi olan dava dışı … A.Ş. firması ile …. A.Ş. firması hakkında dava konusu çeklerin tevdii edildiği 2016 yılında firma tanıtım ve analiz raporu tanzim edildiği ve firmaların TCMB Karşılıksız Çekler listesine göre, karşılıksız yazılan bir çekinin olmadığı gibi Problemli Krediler (İdari Takip-Kanuni Takip) riskine rastlanılmadığının ve diğer bankalar ile piyasa istihbaratının olumlu çıktığının tespiti üzerine davalı bankanın piyasa, diğer bankalar ve TCMB kayıtları üzerinde yapılan araştırma neticesinde muteber firma olduğunun tespiti üzerine davalı banka tarafından kredilendirildiği; dolayısı ile davalı bankanın çek karnesi verirken üzerine düşen araştırma yükümlüğünü yerine getirerek 5941 sayılı Çek Kanunu hükümlerine uygun olarak çek karnesi tevdi ettiği; karşılıksız çıkan dava konusu 3 adet çekin “çek taahhüt” bedellerini yerine getirdiğini ve 1 adet çekin de davalı bankaya, aracı banka vasıtasıyla ibraz edildiği, çekin keşideci olan dava dışı …. Ve Tic. A.Ş.’ nin çekin arkasına “işbu çek 31.03.2017 tarihinde ibraz edilmiş olup çift imza ile temsil edilecekken çek üzerinde tek imza olduğundan çek ile ilgili herhangi bir işlem yapılmamıştır.’’ Şerhi düşülerek, çek hamiline iade edildiği anlaşılmıştır.
Dava konusu olan çek yapraklarının tevdi hususunda davalı bankanın üzerine düşen araştırma sorumluluğunu yasal düzenlemeye uygun olarak yerine getirdiği, davacı yanın asıl borçlu şirketlere karşı her hangi bir icra takibi ve dava yoluna başvurmadığı anlaşıldığından davalı bankanın, davacı yanın dava konusu çeklere ilişkin alacağını tahsil edememesinden dolayı herhangi bir sorumluluğunun olmadığı kanaatine ulaşılmış ve davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL’ nin mahsubu ile bakiye 18,50 TL’ nin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Yargılama masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-HMK 120 maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider- delil avansından arta kalan kısımların karar kesinleştiğinde ilgililere iadesine,
Dair, karar davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı edildi. 08/09/2020

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .