Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/450 E. 2020/216 K. 11.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/450 Esas
KARAR NO : 2020/216

DAVA : ALACAK (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/06/2015
KARAR TARİHİ : 11/03/2020

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacıya ait …’de … inşaatında farklı binalarda siyah cam üzerine altın varaklı tabela ve 4 adet yapının muhtelif doğramalarında bizote cam üretimi ve montajı, 8 adet odanın banyo camları üretimi ve montajı ile ilgili cam işleri yükleniciliğini yaptığını, Pub adı verilen ahşap yapının tabela üretim ve montajı için 5.350 TL bedel ödenmesinde anlaşma sağlandığı ve bu bedelin 3.000 TL ve 2.350 TL şeklinde 2 seferde ödendiği, yapılmış olan tabelalarda daha sonra defolar ve bozulmalar meydana geldiği ve sonradan bu ayıpların davalı tarafından düzeltilmediği, bu nedenle projede ilerlemenin mümkün olmadığını beyanla, yasa ve sözleşmelerden doğan hakları ve ödeme tarihinden itibaren yasal faiz hakları saklı kalmak üzere 5.350 TL’nin en yüksek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket ile yapılan anlaşmaya göre…’de … inşaatında 4 adet Pub adı verilen ahşap binalarda siyah cam üzerine altın varaklı tabela ve 4 adet binada doğramalarında bizote cam üretimi ve montajı, bazı odaların banyo camları üretimi ve montajı ile ilgili cam işleri üstlenildiğini, müvekkili ve davacı şirket arasındaki anlaşma kapsamında yapılması gereken işlerin müvekkili tarafından gereği gibi ifa edildiğini ve teslim edildiğini, müvekkili tarafından yapılması üstlenilen iş teslime hazır şekilde bitirilmesine rağmen davacı şirket tarafından müvekkilinin teslim için uzun süre bekletildiğini ve mağdur edildiğini, müvekkili tarafından arka yüzeylerine su değmemesi gerektiği defaatle söylenmesine rağmen davacı şirket tarafından hiçbir önlem alınmadığını, yoğun geçen kış şartlarına maruz kalarak aralarına su kaçtığından arka yüzeylerin bozulduğunu, müvekkilinin üstlendiği edimleri davacı şirketin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yerinde getirdiğini, dava konusu eserde meydana gelen zararın müvekkilinin tüm uyarılarına rağmen bizzat iş sahibinin kusurundan meydana geldiğini, hal böyle iken davacı yanca sözleşmeden dönülerek ödenen bedelin müvekkilinden iadesinin talep edilmesinin kötü niyet olduğundan davanın reddini talep etmiştir.

G E R E K Ç E /
Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce dava dosyasına ilişkin 15/06/2016 tarihinde … Esas- Karar numarasıyla verilen kararda; “Tarafların tüm delilleri ilgili kayıtlar toplanmıştır. fatura örnekleri.,fotoğraflar, ticaret sicil kayıtları ,ihtarnameler ilgili kayıtlar celb edilmiştir. Çeşme sulh hukuk mahkemesi … değişik iş sayılı dosyası incelenmiştir. …noterliğinin 29.4.2015 tarih ve… sayılı ihtarame , …noterliğinin 27.5.2015 tarih ve … sayılı ihtarname mevcuttur. Bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Tüm taraf vekilleri, taraflara ilgili kayıtlar ve raporlar tebliğ edilmiş, davanın aşamalarından haberdar edilmiş, beyanları alınmıştır. Taraflar arasında pub ve cafe niteliğinde bulunan yarda kapı ve pencere gibi çerçeve niteliğinde ahşap işçiliği yapım konusunda anlaşıldığı , işlemin yapıldığı çekişmesizdir. Yapım sonrası kısmen hasar ortaya çıktığı bu ayıp işleminin davalı yapıcının kusurundan mı yoksa davacı kullanım hatasından mı kaynaklandığı konusunda çekişme olduğu anlaşılmıştır.
İş yapımına ilişkin sipariş kaydının 12.6.2014 de yapıldığı anlaşılmıştır. Taraflar arasında ihtarnameler ve beyanlardan anlaşıldığı gibi davacı ödemeyi 15.8.2014 tarihinde tamamlamış davalı davacı yeri hazırlamadığı için tabelaları 1.11.2014 tarihinden sonra takmıştır. Davacının ayıpla ilgili ihtarnamesi 29.4.2015 tarihinde çekilmiştir.
Bilirkişiler Orman endüstri mühendisi…, tasarımcı … tüm taraf iddialarını, tüm delileri ilgili kayıtları inceleyerek rapor vermiştir.1.3.2016 tarihli raporu ibraz etmiştir. bilirkişiler dava konusu olaya ilişkin tüm hasar dosyası fotoğraflar, ticari defter ve dayanak kayıtları, dosya içindeki deliller ve tüm iddiaları değerlendirmişlerdir. Bilirkişi raporları detaylı ve gerekçelidir. raporlar denetime açık detaylı .olayla bir biri ile uyumlu oluşu dikkate alınarak yeniden bilirkişi raporu alınmamıştır.
Bilirkişiler raporunda ; “Dava dosyasında bulunan deliller ve eklenen dosyaların incelenmesi neticesinde,
a) Yönlendirilmiş yonga levha (İngilizce: …) yonga levhalar, rutubete darbeye dayanıklı ahşap malzemedir. … esnek yapısı ve dekoratif görünümü nedeniyle özellikle çatı kaplama malzemesi olarak kullanılmaktadır. Fakat kalitesi ve dayanımı diğer kerestelere kıyasla üstün özelliklere sahiptir. Nedeni ise… özel tesislerde, elektronik nem kontrollü ortamda, kendi kendine kontrollü makinelerde ebadına uygun üretilir. Ahşabın muadili ve kullanıldığı hemen hemen bütün mekanlarda kullanılır.
Suya ve neme son derece dayanıklıdır. Levha şeklinde boylu boyunca ahşap yongası ve talaş birbirine paralel yayılmak suretiyle ve her katman birbirine şaşırtmalı düzenlenerek, son katman ile ilk katmanın yönleri aynı olması koşulu ile elde edilir. Böylece çivi çakmaya uygundur. Taşınması ve nakliyesi kolaydır. Yapı güvenliğini artırır. Dekoratiftir, taban ve tavan kaplamasına elverişlidir. Neme, böceklenmeye ve küfe dayanıklıdır. …, basit bir malzeme olarak; odun parçalarının veya iri kesim talaşların yapıştırılmasıyla ,elde edilmiş bir malzeme olarak görünmesi sebebiyle güvenli olmadığı sanılabilir. Halbuki…, yüksek üretim teknolojisine sahip ahşap malzemedir.
Bu nedenle cam tabelanın … üzerine yapıştırılması bu hatanın nedeni olarak gösterilemez. Çünkü burada kullanılan … malzemesinin görevi cam tabelayı sabitlemek ve ona destek olmaktır.
b) Taraflar arasında yapılan anlaşmanın, sözleşme akdedilmeden sipariş formu ile hazırlanarak tarafların imzaladığı ve anlaştığı,
c) Dava konusu olan 5.350 TL’nin, sadece dava konusu esere ait olmayıp 4 adet yapının muhtelif doğramalarında bizote cam üretimi ve montajı, 8 adet odanın banyo camları üretimi ve montajı ile ilgili cam işleri için tarafların anlaşmış olduğu toplam tutar olduğu,
d) Davalı tarafın üstlendiği işi anlaşmaya neticesinde teslim ederek işin ifası ile ilgili üstlendiği sorumluluğu yerine getirdiği, fakat montajın yapıldığı alanın uyarılara dayanak olmadan da delil fotoğraflarda görüldüğü üzere henüz tamamlanmamış olması neticesinde eserin bozulmasına neden olabileceği.
e) Tabelalarda meydana gelen bozulmanın, camın arka kısmına su ve rutubet almasından kaynaklandığı, çünkü bu tür ürünlerin arka yüzeylerin su ve rutubet ile temas etmemesi gerekirken bu önlemin alınmadığı,
f) Eserin 01.11.2014 tarihinde sevk ve montajının davalı tarafından yapılmasına karşın dosyaya eklenen detil fotoğrafların çekildiği ve fotoğrafların üzerinde bulunan 23.04.2015 tarihinde halen ilgili tabelaların üst bölümündeki bozulmaya neden olabilecek açıklığın kapatılmadığı görülmektedir.

3- SONUÇ:Davalı tarafın üstlendiği işi anlaşma neticesinde teslim ederek işin ifası ile ilgili üstlendiği sorumluluğu yerine getirdiği, fakat montajın yapıldığı alanın davacı taraf sorumluluğunda tamamlanmamış olmasından ve delil fotoğraflardan görüldüğü üzere dava konusu olayın vuku bulmasını engelleyici herhangi bir girişimde bulunmamasından dolayı eserin bozulmasına meydan verildiği kaanati ” bildirilmiştir.
Türk ticaret kanunu 23/c maddesi gereğince ayıp ihbar süresi öngörmüştür. Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Davacının ihbarı 29.4.2015 tarihinden sonra yaptığı anlaşılmıştır.Davacı TTk nın öngördüğü sürelere uymaksızın, İş bitirildikten çok sonra ihbar mükellefiyetinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişiler dava konusu imalatla ilgili gerekli inceleme ve görüşlerini bildirmişlerdir. bilirkişiler var olan eksikliğin davalı yapım ve montajındaki eksiklikten değil , davacının montaj alanının uygun şekilde tamamlanmaması nedeniyle geliştiğini tespit etmişlerdir. Davalı şirketin kusurunun mevcut olmadığı tespit edilmiştir.
Bilirkişi raporu ile yapılan işte davalı şirketin kusuru yada işlerde ayıp yada ihmali varlığına ilişkin delil bulunamamıştır. Davacı iddiasını kanıtlayamamıştır. Bu nedenle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.” şeklindeki gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz kararının davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 14/02/2018 tarih ve 2016/6100-2018/579 Sayılı kararı ile; “Somut olayda davalı, “pub” imalâtında oluşan zararın davacının yapması gereken imalâtları yapmamasından kaynaklandığını iddia etmiş ise de; bu konuda davacıyı uyardığını kanıtlayamamıştır. Bu nedenle oluşan davacı zararından sorumludur. Ancak bilirkişi raporunda oluşan ayıbın niteliği konusunda bir inceleme yapılmamış olduğundan mahkemece bilirkişilerden alınacak ek rapor ile oluşan hasar nedeniyle eserin tümden reddinin ya da bedelden indirimin mümkün olup olmadığının belirlenmesi bedelden indirim gerekiyorsa oranının hesaplattırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekir.” şeklindeki gerekçeyle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA karar verilmiştir.
Usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, bozma ilamında belirtilen hususların değerlendirilmesi bakımından bozma öncesi kök rapor tanzim eden bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Kök rapor tanzim eden bilirkişilerden grafik tasarımcı …’ın 2017- 2018- 2019 yılı bilirkişi listelerinde bulunmaması ve bilirkişiye de ulaşılamaması nedeniyle bilirkişi değişikliği noktasında 09/05/2019 tarihinde ara karar oluşturulmuş, yeni görevlendirilen bilirkişiye 700,00 TL ücret, kök rapor tanzim eden bilirkişi …’a da 300,00 TL ek ücret takdir edilmiş, takdir edilen bilirkişi ücretlerinin ikmali noktasında davacı vekiline iki haftalık süre verilmiştir. Oluşturulan ara karar taraflara tebliğe çıkartılmış ve davacı vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davacı yanca delil avansı ikmal edilmediğinden davacı vekilinin hazır bulunduğu 12/07/2019 tarihli duruşmada bilirkişiler için takdir edilen toplam 1.000,00 TL delil avansını iki haftalık kesin sürede ikmal etmesi, aksi takdirde bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtar edilmişse de verilen kesin sürede delil avansı ikmal edilmemiştir. 11/03/2020 tarihli karar duruşmasında davacı vekilince delil avansının ikamesi için yeniden süre verilmesi talebinde bulunulmuşsa da duruşmaya kadar delil avansının yatırılmamış olması ve süregelen ihmalin yargılamanın uzamasına sebebiyet vermiş olması, delil avansının ikamesi için önceki safhalarda iki kez süre verilmiş olması ve 12/07/2019 tarihli duruşmada da kesin süreye riayet etmemenin sonuçlarının açıkça ihtar edilmesi karşısında davacı vekilinin talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
6100 sayılı HMK’da deliller için taraflarca avans yatırılması gerektiği hususu düzenlenmiş olup, “Delil ikamesi için avans” başlıklı 324/1.fıkrasında “Taraflardan herbiri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin sürede yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler.”, ikinci fıkrasında ise ” Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır. ” düzenlemesi getirilmiştir. Yine Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 205/4. Maddesinde de; “Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Delil avansı, tarafların dayandıkları delillerin giderlerini karşılamak üzere mahkemece belirlenen kesin süre içinde ödemeleri gereken meblağı ifade eder. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. Taraflardan biri avans yükümlülüğünü yerine getirmediğinde, diğer taraf bu avansı da yatırabilir. Delil avansını yatırmayan taraf, o delilin ikamesinden vazgeçmiş sayılır. Tarafların üzerinde tasarruf edemeyecekleri dava ve işlerle, kanunlardaki özel hükümler saklıdır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Yargıtay bozma ilamında da açıkça vurgulandığı üzere uyuşmazlığın çözümü için bilirkişi incelemesi gerekli olduğundan ve anılan düzenlemeler karşısında davacı vekilinin verilen kesin süreye rağmen delil ikamesi için gerekli avansı yatırmaması sebebiyle bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığından mevcut dosya durumu itibariyle ispat olunamayan davanın bu nedenle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İspat olunamayan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL maktu red harcının peşin alınan 91,37 TL’den mahsubu ile fazla yatırılan 36,97-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 3.400,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
6-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile YARGITAY nezdinde TEMYİZ kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .