Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/434 E. 2019/1009 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/434 Esas
KARAR NO : 2019/1009

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 11/05/2018
KARAR TARİHİ : 19/12/2019

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan; “Menfi Tespit” davasının yapılan yargılaması sonunda;
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Davalı yanca; lehdarı kendisi, keşidecisi müvekkili görünen 22.12.2014 tanzim tarihi, 05.01.2017 vade tarihi, 313.000,- TL bedel ve ihdas sebebi olarak nakden kaydı içeren bonoya müsteniden, Küçükçekmece … İcra Müd.’nün … E. sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile davacı müvekkili hakkında 322.570,08 TL üzerinden icra takibi başlatıldığını, Davacı müvekkili tarafından, borçlu olmadığı bonoya dayanılarak başlatılan bu icra takibine karşı Küçükçekmece …İcra Hukuk Mahkemesi’nin …E. sayılı dosyası ile itiraz edilmiş ise de; IİK. m. 169/a hükmünde sayılan belgelere göre inceleme yapan sınırlı yetkili icra mahkemesince borca yönelik itirazın reddine karar verildiğini, davalı yanca icra takibine devam edilmekte olduğunu, Davalının takibe konu yaptığı bononun, davalının müvekkilinden boşa imza attırmak suretiyle teminat senedi olarak aldığı ve sonrasında bedelsiz kaldığından müvekkiline iade etmesi gerekirken iade etmeyip gerçeğe aykırı olarak borç bonosu haline getirmiş olduğu bir senet olduğunu, müvekkilinin takibe konu bonodan dolayı davalıya hiçbir borcunun olmadığını, bu bağlamda; Davacı müvekkilinin, – tapu kayıtları ile sabit olduğu üzere – muris babasından intikal eden elbirliği halinde mülkiyete konu… Mahallesinde kain, tapunun 4 pafta, 18960 parsel sayısında kayıtlı taşınmazın sair mirasçılarla ortak maliklerinden olduğunu, davalının ise dava dışı kardeşi … gibi müteahhitlik işiyle iştigal etmekte olduğunu, Davalı ve kardeşinin, davacı müvekkili ile küçük kardeşinin vasıtasıyla irtibata geçip tanıştıklarını ve müteahhit olarak mezkûr taşınmaza bina yapmak istediklerini bildirdiklerini, bu görüşmede anlayışlı ve güven telkin edici davranış ve görüntü sergileyen davalının, mizacının da bir parçası olarak insanlara karşı iyimser ve iyi niyetli yaklaşım gösteren 64 yaşındaki müvekkili nezdirıde güven oluşturmayı başardığını, Müvekkilinin, kardeşleri olan mirasçıların kendisinin sözünü dinleyeceklerini ancak, bakıcısı iken babasıyla resmi evlilik yapıp mirasçı olan … ile bedelde anlaşarak payını alabilirse %50 pay devri ile inşaat sözleşmesi yapabileceklerini ifade ettiğini,
Sonuçta taraflarca varılan anlaşmaya göre; davalının, mirasçı …’na ait payın bedelini ödeyip tapuda müvekkiline devrini sağlayacak, buna karşılık olarak davalının yapacağı inşaat sözleşmesinde alacağı taşınmaz payının ise arttırılacağını, bununla birlikte davalının, payın müvekkiline devredilmesi için para ödeyeceğini, diğer mirasçılar rıza göstermez ve inşaat sözleşmesi yapılamayacak olursa zararının doğacağını, bu sebeple bütün mirasçılar bir araya gelip kendisiyle noterde inşaat sözleşmesi imza edildiği zaman iade etmek üzere teminat olarak, müvekkilinden bazı belgeleri imzalayıp vermesini istediğini ve saffet ve hüsnüniyetini suiistimal ettiği müvekkilinden boş halde imzalı senetler aldığını, Davalının, şifahen anlaşıldığı gibi mirasçı … ile …’nin paylarının 14,01,2015 tarihinde müvekkili adına tapuda temlikini sağladığını; sonrasında, taşınmazda ortak malik olan bütün mirasçılar ile davalı müteahhit arasında … Noterliği’nin 27.05.2015 tarih, … yevmiye no.fu düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini ve işbu sözleşmede, belirtilen pay devrini sağlaması sebebiyle şifahi anlaşma gereğince davalıya verilecek payın arttırılarak %60 olarak kararlaştırıldığını, € Hal böyle olunca, davalının teminat senedi olarak davacıdan almış olduğu senetlerin teminatım oluşturduğu riskin gerçekleşmediğini, başka bir söylemle, mezkûr taşınmaza ilişkin olarak davalı ile taşınmazda pay sahibi bütün mirasçılar arasında noter marifetiyle arsa payı karşılığı satış vaadi ve inşaat sözleşmesi akdedilmiş olduğundan, davalının işbu sözleşmenin imzalanmasını teminen müvekkilinden teminat alarak almış olduğu senetlerin boşa çıktığını ve bedelsiz kaldığını, Mezkûr sözleşme haricinde müvekkili ile aralarında hiçbir akdi/borç ilişkisi bulunmayan davalının, sözleşmenin imza edilmesi sonucu bedelsiz kalan teminat senetlerini iade etmesi gerekirken müteaddit istemlere rağmen İade etmediğini ve bunun üzerine müvekkili tarafından, …. Noterliği’nin 03.04.2017 tarih, … yevmiye no.lu ihtarnamesi İle davalıya, sözleşmeye ilişkin taleplerin yanı sıra senetleri iade ve teslim etmesinin ihtar edildiğini, ancak davalının, yedinde olan bedelsiz teminat senetlerini iade etmediği gibi gerçekte bir borç ilişkisine dayalı olmadığı ve müvekkilinin kendisine borcu olmadığı halde senetlerden birini, tamamen haksız kazanç sağlama gayesiyle gerçeğe aykırı olarak 22.12.2014 tanzim tarihi, 05/01/2017 vade tarihi, 313.000,- TL bedelli bir borç bonosuymuş gibi lehine düzenlediğini ve Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün… E. sayılı takibine konu yaptığını iddia ederek; Müvekkilinin bonodan dolayı davalıyla borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptaline, davalının icra takibine konu miktarın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin de davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı vekilinin dava dilekçesindeki beyanlarının hiç birinin gerçeği yansıtmadığını, davacı vekilinin daha önce davaya konu iş bu senet açısından K.Çekmece … Hukuk Mahkemesinde açmış olduğu … E ve … E sayılı dava dosyaları ile imza inkârında bulunduğunu, mahkeme nezdindeki açıklama ve beyanlarının aksine söz konusu borç ilişkisine ilişkin, zaten böyle bir senedin söz konusu olmadığını iddia ve beyan ettiğini, bu doğrultuda açmış bulundukları iş bu davalarının da reddedilmiş olduğunu, yine alacaklısının müvekkili, borçlusunun ise davacının olduğu K.Çekmece … İcra Müdürlüğümde başlatmış oldukları… E sayılı icra takibi açısından da takibe konu senetteki imzayı inkâr ettiklerini ve hali hazırda yargılamasının K.Çekmece … İcra Hukuk Mahkemesinin … E sayılı devam eden dava dosyasında aldırılan Bilirkişi Raporu ile imzanın davacı …’e ait olduğunun belgelenmiş bulunulduğunu, söz konusu senedin teminat senedi olmadığını, taraflar arasında akdedilen kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile davacı tarafından verilen senet arasında kesinlikle illiyet bağının bulunmadığını, iş bu senedin davacının müvekkiline bu işi getirmesi ve o günki şartlarda geri ödemek koşuluyla aldığı borca ilişkin bir senet olduğunu, taraflar arasında bunun bir teminat senedi olduğuna dair ne yazılı bir belge, ne de senet üzerine yazılmış herhangi bir beyan ve ibarenin de bulunmadığını, kaldı ki iddia edildiği gibi …’ün aciz biri olmayıp aksine boş senede imza atmayacak kadar temkinli ve bilinçli biri olduğunu, davacının bu iddiasını somut deliller ve belgeler ile ispatlaması gerektiğini, yani takip dayanağı senedin teminat senedi olduğu iddiasının, hangi ilişkinin teminatı olduğunu senet üzerine yazılmak suretiyle ya da yazılı bir belge ile ispatlanmasının t gerektiğini, (HGK’nin 06.03.2013 tarih ve 2012/12-768 E., 2013/312 K sayılı ve yine V HGK’nın 20.06.2001 tarih ve 2001/12-496 sayılı kararları) hatta Yargıtay’ın senet arkasındaki teminat senedidir ibaresinin bile iş bu senedin teminat senedi olduğunun kabulüne yeterli görmediğini, Yargıtay uygulamasının da bu yönde olduğunu, Mahkeme nezdindeki davaya konu senette ise ne bıT teminat senedi ibaresi ne de bu yönde taraflar arasında yazılı bir belgenin bulunmadığını, senetlerin illetten mücerret olup aksini ispatın ancak yazılı delille mümkün olabileceğini, bir teminat senedinden söz edilebilmesi için: Teminat senedinde olması gereken hususlar maddeler halinde sıralandığında; senedin vade kısmına “Teminat Senedidir” ibaresi yazılmasının, Senedin ön yüzüne “Şu sözleşmeye konu olarak hazırlanmıştır” denilmesinin, Senedin arka yüzüne (Ciro edilen bölüme) Hangi konu için teminat senedinin hazırlandığının Özetlenmesinin, özet kısmında anlaşması üzerine bu teminat sözleşmesi hazırlanmıştır, sözleşme konusu tamamlandığında teminat senedinin hükümleri geçersizdir, ciro edilemez” notunun borçlunun güvenliği açısından yazılmasının önemli olduğunuBu hususları içermeyen senetlerin ya bono hükmünde, ya da geçersiz olduğunu, bir senedin teminat senedi vasfını taşıyabilmesi için yukarıda değinilen hususları bünyesinde barındırmasının gerektiğini, Ayrıca taraflar arasındaki müteahhitlik ilişkisi nedeniyle söz konusu davacı ve kardeşlerine ait arsa üzerinde sözleşmeye uygun bir şekilde binayı yapıp tamamlama edimini borçlananın müvekkili olduğunu, bu durumda kendisinden teminat senedi alması gerekenin de müvekkili değil aksine bizzat arsa sahibi olan davacı veya mirasçı diğer kardeşlerinin olması gerektiğin, yani davacı vekilinin senedi bu ilişkiye dayandırmasının zaten başlı başına hayatın olağan akışına aykırılık arz ettiğini, Yine davacı tarafın iş bu senedin … ile …nin paylarının kendi müvekkillerinin üzerine alınmasına istinaden alındığını ve karşılığında da kat karşılığı sözleşmesinde müvekkiline %60 pay tahsis edilmiş olduğu iddiasının da gerçekle uzaktan yakından alakası olmayan bir iddia olduğunu, zira akdedilmiş olunan kat karşılığı inşaat sözleşmesinde zaten müvekkilinin bu mirasçıların payını 600 bin TL karşılığında satın alıp, … adına yaptığı gayet açık ve net olarak Noter Sözleşmesi ile belgelendirildiğini, dolayısıyla müvekkilinin hukuki açıdan kendisini güvenceye almış olup, bir teminat senedine de ihtiyaç duymayacağının ortada olduğunu, ayrıca verilen senet bedelleri ile sözleşmede iddia ettikleri mirasçıların hisselerine tekabül eden ve noter sözleşmesinde beyan edilen tutarlar da aynı olmayıp birbiriyle ört üşmediğini, bir an için davacı tarafın bu iddiasının doğru olduğu düşünülse yani müvekkiline sözleşme ile sırf diğer iki mirasçının satın atman payları dikkate alınarak %60 pay verildiyse ve bu taraflar arasında akdedilen sözleşme ile hüküm altına alındıysa neden davacının bir daha müvekkiline teminat senedi verildiğini açıklamasının gerektiğini, taraflar arasında hali hazırda sözleşmenin ifası ve bu doğrultuda kat irtifakının kurularak müvekkiline ait bağımsız bölümlerin ve arsa payının tapuda adına tescili için K.Çekmece …Asliye Hukuk Mahkemesinde … E sayılı dosyası ile davanın devam etmekte olduğunu, davacısı oldukları iş bu dava dolayısıyla da davacı … Güç1 ün mahkemeyi yanıltmaya çalışarak senetleri iptal ettirmeye çalışıp haksız kazanç peşine düşmüş bulunduğunu ileri sürecek; Davanın reddine, davacının icra takibine konu miktarın %20’sinden az olmamak üzere İcra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

G E R E K Ç E /
Celp edilen icra dosyası incelendiğinde; davalı- alacaklı tarafından, davacı- borçlu aleyhine 313.000,00 TL asıl alacak, 9.570,08 işlemiş yasal faiz üzerinden icra takibi başlatıldığı, takibe dayanak olarak 05/01/2017 vade ve 22/12/2014 keşide tarihli senetin gösterildiği görülmüştür.
Takip borçlusu vekilince 25.05.2017 tarihinde; Borca, faize ve tüm ferilerine, imzaya, senedin kambiyo vasfına haiz olmadığı yönündeki İtirazı nedeniyle “Takibin Taliki veya İptali” istemiyle Küçükçekmece … İcra Hukuk Mahkemesinin … E.savth dosyası üzerinden acılan davada, Mahkeme’nin 14.07.2017 tarih, 2017/814 K. sayılı kararında özetle; “… ödeme emri üzerinde senet aslının kasaya alındığı havale edilmiş, senet kambiyo senedi vasfına haiz ve şekil şartlarını taşımakta olup, şikâyetçi yanın buna yönelik şikâyeti kabul edilmemiştir. Davacı taraf her ne kadar imzaya itiraz etmiş ise de aynı takibe ve senede konu dosya arasına bir sureti alınan Mahkememizin … esas sayılı dosyasında senedin Taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi” ne teminat olarak verildiğini senet altındaki imzanın kendisine ait olduğunu beyan etmiş olmakla dosyamızda aynı senede yönelik imzaya itirazı bu nedenle kabul edilmemiştir. Davacı taraf senet nedeniyle borcu olmadığını beyan etmiş ise, borcu sona erdiren ödeme belgesi sunmamış olduğundan ödediğini ispatlayamadığı anlaşılmış senedin kambiyo senedi olması vadesinin belirli olması borçlunun temerrüdü için ihtara gerek olmaması nedeniyle vade tarihinden takip tarihine kadar taleple bağlı kalınarak %9 yasal faiz uygulanmış.. .” gerekçeleriyle, davanın kısmen kabulü ile; K Çekmece … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında takibin 77,18 TL işlemiş faiz yönünden iptaline, bakiye yönünden takibin devamına…” karar verildiği görülmüştür.
Küçükçekmece… İcra Hukuk Mahkemesinin… E. -…K. Sayılı kararı incelendiğinde; Takip borçlusu vekilince 29.05.2017 tarihinde açılan davada; İşbu davaya konu K.Çekmece … İcra Md nün… E.sayılı dosyası ile başlatılan takibe; “ Takibe konu senedin alacaklı İle borçlunun da hissedarı olduğu gayrimenkulun inşaatı nedeniyle yapılan Taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı İnşaat sözleşmesinde güvence olarak imzalandığı, sözleşmenin yerine getirilip inşaatın sözleşme şartlarında yer aldığı şekli ile teslim alınması durumunda işleme konulmadan imha edilmek şartı ile verildiği, borç senedi olmadığı, alacaklıya böyle bir borcun bulunmadığı, alacaklının sözleşme şartlarını tam olarak yerine getirmek ve inşaatı teslim etmek yerine, süresi bitmiş olduğu halde teslim etmemesinin yanı sıra, bu senedi icraya koyup, müvekkilini ve diğer hak sahiplerini mağdur ettiği,…” iddia edilerek takibin iptali talep edilmiştir. Mahkeme’nin 14.07.2017 tarihli kararında; “…lİKnun 169/a-1.maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhai edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanmalıdır HGK’nun 14.03.2001 tarih 2001/12-233 ve 20.06.2001 tarih, 2001/12-496 sayılı kararlannda da benimsendiği özete, dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu, yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. IlK’nun 169/a maddesi uyarınca, belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunlu olup, açıkça atıf yapıldığının kabulü için, senedin, vade ve tanzim tarihleriyle miktarlarının belirtilmesi gereklidir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi ESAS NO: 2016/8391 KARAR NO: 2017/540) Somut olayda; borçlunun, dayanak senedin, takip alacaklısına teminat olarak verildiğine ilişkin iddiaları konusunda dayandıkları sözleşmelerinde senede açıkça atıf bulunmadığı gibi takip dayanağı senedin ön veya arka yüzünde, senedin teminat amaçlı verildiğine yönelik bir açıklama da olmadığı görülmüştür. Bu kapsamda davacı yan iddiasını ispatlayamamış olmakla,… “gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
Küçükçekmece … İcra Hukuk Mahkemesi’nin… E-… K. Sayılı kararı incelendiğinde; Takip alacaklısı … tarafından borçlu … aleyhinde 30.10.2017 tarihinde K.Çekmece İcra Müdürlüğü nün… E. sayılı dosyası ile Kambiyo Senetlerine özgü Haciz Yoluyla başlatılan takipte; Vade Tarihi 04.10.2017, Keşide Tarihi 14.01.2015 senet nedeniyle; 320.000,- TL senet bedeli ve 1.735,89 TL işlemiş faiz talep edilmektedir. Takip borçlusu vekilince imzaya itiraz edilerek 10.11.2017 tarihinde açtığı davada; Mahkeme’nin 12.07.2018 tarihli kararında; “. .Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere takibe konu senetteki imzanın davacı …’ün eli ürünü olduğu anlaşılmakla.. ” gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği görülmüştür.
Davacı, mahkememize sunduğu dava dilekçesinde de ‘…bononun davalının müvekkilinden boşa imza attırılmak suretiyle teminat senedi olarak aldığı ve sonrasında bedelsiz kaldığı…) iddiasına yer vermiştir.
… Noterliği’nin 27.05.2015 tarih ve … Yevmiye sayılı düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İnşaat sözleşmesi’nde dava konusu bonoya atıf bulunmamaktadır. Senedin teminat senedi olarak verildiğine dair yazılı bir delil de sunulamamıştır.
Davacı vekili de bu kapsamda ve 26.09.2019 tarihli celsede davalı yana, dayandığı deliller arasında da yer alan yemin teklifinde bulunduklarını beyan etmiştir.
Davacı tarafça yemin teklifinde bulunulmuş, davalı duruşmaya çağrılmış ve ıslak imzalı yeminli beyanında; “… davacı yanın bana senet nedeniyle borcu vardır, yer satın alınırken kendilerine para verdim, bunun karşılığında da dava konusu senet tanzim edildi, teminat senedi değildir…” şeklinde yeminli beyanda bulunmuş ve yemininde ısrar ettiğini bildirmiştir. Taraf yemini kesin delil niteliğindedir ve yeminin edası ile yemin konusu vakıaların sabit olduğu kabul edilir. Teklif olunan yemin eda edilmiş olmakla, davanın bu nedenle reddine, ayrıca taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığı da dikkate alınarak kötüniyet tazminatı tayini koşulları da bulunmadığından reddine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kanıtlanamayan davanın REDDİNE,
2-Şartları bulunmayan kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 5.345,26 TL’ den mahsubu ile mahsup edilen miktarın hazineye irat kaydına, fazla yatırılan 5.300,86 TL’ sinin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 25.304,30 TL’ vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
6-HMK 120 maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, karar taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …