Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/365 E. 2020/201 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/365 Esas
KARAR NO : 2020/201

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/04/2018
KARAR TARİHİ : 03/03/2020

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin 15.08.2017 tarihli 2.589,20 TL tutarında… Numaralı, 26.08.2017 tarihli 2.779,55 TL tutarında … Numaralı, 16.10.2017 tarihli 4.037,97 TL tutarında … Numaralı, 17.10.2017 tarihli 1.508,32 TL tutarında … Numaralı, 19.10.2017 tarihli 3.163,14 TL tutarında … Numaralı, 24.10.2017 tarihli 98,09 TL tutarında … Numaralı (Kredi kartı komisyon bedeli faturası),03.11.2017 tarihli 2.623,31 TL tutarında … Numaralı, 09.11.2017 tarihli 4.503,48 TL tutarında … Numaralı, 29.11.2017 tarihli 15,325.20 TL tutarında … Numaralı, 21.12.2017 tarihli 5.719,42 TL tutarında 025187 Numaralı, 26.12.2017 tarihli 240,24 TL tutarında… Numaralı ( Kredi kartı komisyon bedeli faturası), 15.01.2018 tarihli 254,08 TL tutarında … Numaralı ( Kredi kartı komisyon bedeli faturası), 06.02.2018 tarihli 1.744,12 TL tutarında … Numaralı (Vade Farkı Faturası) faturalar muhteviyatı emtiayı davalıya satarak teslim ettiğini, davalının bu faturalardan kaynaklanan 14.392,37-TL borcunu ödemediğinden aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğinden huzurdaki davanın açılması zorunluluğu hasıl olduğunu beyanla, davalının itirazının iptali ile takibin devamını, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.

S A V U N M A /
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davalı hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe konu borca ve yetkiye davalı şirket adına itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, davalı şirketin İzmir merkezli olduğunu ve yetkili yer mahkemelerinin İzmir İcra Müdürlükleri ile İzmir Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle öncelikle yetki itirazının neticeye bağlanmasının gerektiğini, taraflar arasında ticari bir ilişki ve mal alış verişinin mevcut olduğunu, ancak bahse konu 13 adet fatura içeriğindeki malların bir kısmının davalı şirkete teslim edilmediğini ve haklı gerekçeye ve hukuki zemine oturmayan vade farkı faturalarının kabulünün mümkün olmadığını, tüm girişimlere rağmen cari hesap mutabakatının sağlanamadığını, alacağın likit ve belirlenebilir mahiyette olmadığından borca itiraz edildiğini, davalının davacıya 14.392,37 TL borcunun bulunmadığını beyanla davanın reddini, yargılama masrafı ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.

G E R E K Ç E /
Dava, İİK 67. maddesi kapsamında itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu kapsamında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelenmiş; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine 07/03/2018 tarihinde 14.392,37 TL fatura alacağının tahsili talebinde bulunulduğu, davalı/ borçlunun süresinde 13/03/2018 tarihli dilekçesiyle borca ve yetkiye itirazı üzerine takibin durdurulduğu, davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı/ borçlunun icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine yönelik itirazları, takip/ dava konusunun para borcuna yönelik olması sebebiyle götürülecek borçlardan olması ve davacı şirket adresinin de Şişli/İstanbul olması karşısında Türk Borçlar Kanunu 89 ve Hukuk Muhakemeleri 10. Maddeleri uyarınca yerinde görülmemiş ve itirazların reddine karar verilmiştir.
Davacı yanca alacağın dayanağını oluşturan faturalar, fatura ve fatura konusu emtiaların sevkine ilişkin kargo şirketinin mail ortamındaki cevabi yazısı ibraz olunmuş, tarafların usulünce bildirdiği tüm delilleri toplanarak dava/ takip konusu alacağın ticari defterlere yansıyış şeklini tespit bakımından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Davalı şirketin dosyamıza yansıyan adresi itibariyle öncelikle davalı şirket kayıtlarının incelenmesi bakımından İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmış, İzmir… Asliye Ticaret Mahkemesi… Talimat dosyasından usulüne uygun ihtaratlı davetiye çıkartılmışsa da davalı şirketin kesin süre içerisinde ticari defter ve belgelerini ibraz etmemesi sebebiyle talimatımız bila ikmal iade edilmiştir. Bunun üzerine davacı şirket ticari defter ve dayanak kayıtlarının incelenmesi bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, sunulan bilirkişi raporunda özetle ve neticeten; davacının dava konusu döneme ait ticari defterlerinin tasdiklerinin yasal süresi içinde usulüne uygun şekilde yapılmış olduğu, faturalarla kayıtları uyumlu olan davacı ticari defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğini haiz olduğu, takibe konu olan davacı alacağının ticari defterlerde kayıtlarının davalı adına tutulan muavin defter kaydında takip edildiği, takip ve dava tarihi itibari ile 14.392,37 TL borç bakiyesi ile kayıtlı olduğu, dava konusu malların ve irsaliyeli faturaların kargo ile gönderildiği, davalıdan sadır imzalı belge ile teslime ilişkin belge sunulmadığı, mahkemenin davacının dava konusu alacağa hak kazandığı kanaatinde olması halinde davacı ticari defterlerine göre davacının dava tarihi itibari ile 14.392.37 TL alacaklı olduğunun kabul edilebileceği, davacının dava konusu alacağa hak kazandığının kabulü halinde taraflar arasında ödeme tarihleri ve temerrüt ile ilgili bir sözleşme veya davacı tarafından davalıya gönderilmiş herhangi bir borç ihtarnamesi bulunmadığından temerrüdün takip tarihi itibariyle oluştuğu, davacının talebi gözetilerek davacının davalıdan takip tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceği tespitlerinde bulunulmuştur.
Davacı vekilince davalının ilgili dönem BA formlarının celbi talep olunduğundan İzmir Vergi Dairesinden davalı şirketin 2017 ve 2018 yıllarına ilişkin BA formları celbedilmiş, davalı şirket tarafından 2017 yılında davacı şirketten KDV hariç 31.541,00 TL (KDV dahil 37.218,38 TL) bedelli mal veya hizmet alındığının bildirildiği görülmüştür.
Yapılan yargılama neticesinde ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafların da kabulünde olduğu üzere ticari ilişki bulunduğu, davacı yanca satılan mallara ilişkin davalı adına faturalar düzenlendiği, davacı şirket ticari defter ve kayıtlarına göre 01/01/2017 tarihi itibariyle alacak bakiyesinin bulunmadığı, 2017 yılında düzenlenen ve dava dilekçesinde ayrıntısına yer verilen faturalar kapsamında davacı yanca 14.392,37 TL bakiye asıl alacak ve 243,26 TL işlemiş faiz talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacı yanca fatura ve fatura konusu emtiaların kargo aracılığıyla gönderildiği beyan edilerek gönderilere ilişkin kargo şirketinin cevabi maili delil olarak dosyaya ibraz edilmişse de, mail dökümünde gönderilerin içeriğine ilişkin bilgi bulunmaması ve gönderilerin davalı şirket tarafından teslim alındığını gösterir davalı şirketten sadır imzalı belgeler olmaması karşısında sunulan belgeler davacı yanın fatura ve/ veyahut mal teslimine yönelik ispat külfeti bakımından yeterli görülmemiştir. Bununla birlikte davalı şirket tarafından 2017 yılında davacı şirketten KDV dahil 37.218,38 TL mal alındığının BA formuyla vergi dairesine bildirilmiş olması ve davacı şirket kayıtlarında davalı yanca 30.193,75 TL ödeme yapıldığının kayıtlı bulunması, davalının başkaca ödeme yaptığını da elverişli delillerle ispatlayamaması karşısında davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 7.024,63 TL alacaklı olduğu, taraflar arasında ödeme tarihleri ve temerrüt ile ilgili bir sözleşme veya davacı tarafından davalıya gönderilmiş herhangi bir borç ihtarnamesi bulunmadığından temerrüdün takip tarihi itibariyle oluştuğu ve taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının davalıdan takip tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceği kabul edilmiştir. Diğer yandan alacağın likit ve itirazın da haksız olması karşısında İİK 67/2. maddesi kapsamında icra inkar tazminatı şartları oluştuğu kanaati ile davacı/ alacaklı lehine hükmolunan alacağın %20’si nispetinde icra inkar tazminatını da kapsar şekilde davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davalı yanın İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 7.024,63-TL asıl alacak yönüyle KISMEN İPTALİ ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren takip talepnamesindeki gibi yasal faiz yürütülmesi suretiyle takibin kaldığı yerden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Hükmolunan alacağın %20’si nispetinde (1.404,92 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 479,85-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 176,76-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 303,09-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının ilk dava açılırken peşin olarak yatırdığı 176,76-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı ilk masraf 41,10-TL, 800,00-TL bilirkişi ücreti, 165,50-TL posta gideri ücreti olmak üzere toplam 1006,6-TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre 473,10-TL’sının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesaplanan 3.400,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın reddolunan miktarı üzerinden hesaplanan 3.400,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğinin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,

Dair;davacı vekili yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .