Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/303 E. 2018/934 K. 10.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/11 Esas
KARAR NO : 2018/959
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/01/2018
KARAR TARİHİ: 17/10/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı … arasında yapılan sözleşme ile…Şti. Unvanlı şirketin %10 hissesinin devri konusunda anlaşıldığını, aynı sözleşme ile taraflar arasındaki ” iş sonlandırma ve mal paylaşımı” hususlarında da anlaşma yapıldığını, anlaşma kapsamında … plakalı aracında müvekkiline 5 gün içinde borçsuz olarak devredileceğini, sözleşme ile ilgili süre geçmesine rağmen aracın müvekkiline devredilmediğini, yapılan görüşmelerden sonuç alınamadığını bu nedenle sözleşme edimlerinin yerine getirilmesini, … müvekkili adına tesciline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görev yönünden asliye hukuk mahkemelerinde görülmesi gerektiğini bu nedenle görev yönünden reddini talep ettiklerini, asliye ticaret mahkemelerinin yetkisinin bulunmadığını, müvekkiline husumet yönlendirilemeyeceğini davalılardan …’nin işbu davada pasif husumet ehliyeti bulunmamakta olduğunu, dava konusu uyuşmazlık davacı ile dğer davalı … Şti arasındaki devir sözleşmesinden kaynaklandığını, müvekkilinin dava konusu aracın maliki olmadığını, davacının iyi niyetli olmadığı, şirketle ilgili önemli bazı bilgilerin müvekkilinde gizlendiğini bu bilgiler gizlenerek müvekkiline 4.000.000TL tutarında hisse satışı gerçekleştirildiğini, esasen davanın dayanağı olan sözleşmenin geçersiz olduğunu, dava konusu borç koşula bağlandığını, davacı tarafından koşul yerine getirilmediğinden talepte bulunulamayacağını, dava konusu alacağın muaccel olmadığını işbu dava ile alacağın talep edilmesinin mümkün olmadığını, ayrıca alacaklının kimliğinde tereddüt olduğunu davacı tarafından borcun kime ifa edileceği belirtilmediğini müvekkilinin ifayı kime yapacağı belirsiz olduğunu Türk Borçlar Kanunun 111. Mad. Uyarınca borçlunun kusuru olmaksızın alacağın kime ait olduğunun da veya alacaklının kimliğinde duraksama sebebiyle ya da alacaklıdan kaynaklanan diğer diğer kişisel bir sebeple borç alacaklıya veya temsilcisine ifa edilemezse borçlu alacaklının temerrüdünde olduğu gibi tevdi ya da sözleşmeden dönme hakkını kullanabileceğini, bu nedenle yukarıda açıklanan sebeplerle haksız mesnetsiz davanın reddini talep etmekte olduklarını cevap ve beyanlarını bildirmişlerdir.
G E R E K Ç E /
Davacı vekilinin 07/09/2018 tarihinde uyap sisteminden e-imzalı olarak göndermiş olduğu dilekçede davalı ile akdedilen protokol ile anlaşmış olduklarını, davanın konusuz kaldığını ve bu nedenle davadan feragat ettiklerini, yargılama gideri ve davacı vekilinin vekalet ücreti talep etmediklerini bildirmiş, vekaletnamesinde de davadan feragat yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Bu nedenlerle; HMK 307, 309 ve 311 maddeleri gereğince, davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olan davadan feragatin maddi anlamda kesin hükmün sonuçlarını doğurması dikkate alınarak aşağıdaki gibi davanın feragat nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiği hüküm ve sonucuna varılmıştır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu 22. maddesi dikkate alınarak, alınması gereken 23,93 TL harcın peşin alınan1.707,75TL’den mahsubu ile karar kesinleştiğinde fazla yatırılan 1.683,82 TL’ nin davacı yana İADESİNE,
3-Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı vekilince vekalet ücreti hususunda ücret talep etmediğinden hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA
6-HMK 120.maddesi gereğince; davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, karar tarafların yokluğunda HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
Katip …
Hakim …